Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/778 E. 2022/199 K. 22.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/778 Esas
KARAR NO : 2022/199

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 01/12/2021
KARAR TARİHİ : 22/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 01/12/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket ile davalı arasında kargo sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme unsurları gereği taşıyıcının taşıma taahhüdünde bulunduğunu, gönderenin ise taşıma ücretini vermeyi borçlandığını, bu sözleşme içerisinde mesafelere ulaştırma saatleri, davalı ve müvekkil şirketin yükümlülükleri, ücret tarifesi ve ödeme şekli, uyuşmazlık durumunda yetkili mahkemeleri hususlarının belirtildiğini, müvekkil şirketin, davalı ile aralarındaki kargo sözleşmesindeki taşıma taahhüdünü özen ve ivedilikle yerine getirdiğini, yapılan taşıma işlemleri neticesinde faturalar kesildiğini, buna karşılık davalının, müvekkil şirket tarafından gerçekleştirildiğini, taşıma hizmetine karşılık olarak ödenmesi gereken ücreti ödemediğini, fatura değerleri toplamının 2.710,00 -TL olarak çıktığını, müvekkil şirketin, taraflar arasında imzalanan Kargo Sözleşmesi gereğince ifa yükümlülüğünde olduğu kendisine verilen kargoları tam ve özenle taşıma olan tüm edimleri eksiksiz bir şekilde yerine getirdiğini, davalı – borçlunun, tek yükümlülüğü olan para verme edimini gereği gibi ifa etmediğini, e-arşiv fatura kapsamında elektronik belge biçiminde oluşturulan faturaların, davalı tarafa hem elektronik ortamda hem de fiziken teslim edildiğini, e – arşiv faturaların ulaştırılması sorumluluğu … üzerinde olduğunu, müvekkil şirket tarafından bahse konu alacağın tahsili amacıyla davalı – borçlu taraf ile defalarca iletişime geçtiğini, borcu ödemekten kaçındıklarını, müvekkil şirket tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü … E. Numaralı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafından bu takibe kötü niyetli olarak itiraz edilmesi neticesinde takibin durduğunu, bu nedenlerle davanın kabulüne, borçlunun İstanbul … İcra Müdürlüğü … E. Sayılı takibine yaptığı itirazının iptaline ve takibin devamına, kötü niyetli olarak takibe itiraz eden borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
Davalının 30/12/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Yetkili mahkemenin, dava açıldığı tarihteki davalının yerleşim yeri mahkemesi olduğunu, yerleşim yeri adresinin Konya olduğunu, bu nedenle davada yetkili mahkemelerin Konya Mahkemeleri olabileceğini, uyuşmazlık konusu gereği Tüketici Mahkemeleri’nin görevli olduğunu, davacı tarafından açılan, imzalandığı iddia edilen taşıma sözleşmesinden kaynaklı işbu uyuşmazlıkta görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olacağını, iddia edilen kargo taşıma sözleşmesini kabul etmediğini, eşya taşıma sözleşmesinden doğan tüm taleplerin bir yıllık zamanaşımına tabii olduğunu, imzalandığı iddia edilen taşıma sözleşmesinden kaynaklı taleplerin zamanaşımına uğradığını, davacı kargo şirketi ile aralarında imzalandığı iddia edilen kargo taşıma sözleşmesi gereği, tarafına yüklenen edimleri eksiksiz ve gereği gibi ifa ettiğini iddia ettiğini, ancak bu durumun gerçeği yansıtmadığını, dosyaya sunulan kargo teslim alma belgesinin dahi gerçeğe aykırı bilgilerle düzenlendiğini, adres ve Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Numarasının doğru şekilde gösterilmediğini, bahse konu belgede kargo bedelinin alıcı tarafından ödeneceğinin açıkça belirtildiğini, davacı kargo şirketinin, kargo teslim alma belgesindeki temel bilgileri dahi doğru şekilde belirtmemesinin, iddia ettiği kargo taşıma sözleşmesinde ve mevzuatta belirtilen edimlerini gereği gibi ifa etmediğini, davacı kargo şirketinin dosyaya sunmuş olduğu kargo teslim alma belgesinde taşıma bedeli olarak 1.085,40 TL gösterildiğini, uyuşmazlıkta ise, hiçbir hususu gerekçelendirmeden 2.700,00 TL talep edildiğini, davacı kargo şirketinin talep konusunu artırım sebebini göstermediğini, fahiş bir bedel belirlediğini, gerek Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun gerekse Eşya Taşıma Yönetmeliği’nde emredici şekilde belirtildiği üzere davacı kargo şirketinin, talebini dayandırdığı hususları açık bir şekilde belirtmek zorunda olduğunu, bu nedenlerle yetki itirazlarının kabulü ile yetkisizlik kararı verilerek dosyanın Konya mahkemelerine gönderilmesine, görevsizlik itirazın kabulü ile görevsizlik kararı verilerek usulden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise esastan reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce celp edilen İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı icra takip dosyasında; davacı/alacaklının 2.966,50 TL’nin tahsiline ilişkin icra takibine geçtiği, davalı 05/02/2020 tarihli dilekçesi ile takibe, borca, faize ve borcun tüm ferilerine itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava; taşıma sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3.maddesine göre, tüketici, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileride dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına veya hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet , bankacılık ve benzeri sözleşmelerde dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder. 6502 sayılı yasanın 73.maddesi bu Kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.Bir hukuki işlemin sadece 6502 sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. 6502 sayılı yasanın 83/2. fıkrasında “Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.”düzenlemesine yer verilmiştir, ilgili yasa maddesi ile görev konusunun tartışılmasının önüne geçilmiştir.
Somut olayda, davalının tacir olmadığı ve tüketici olduğu, davacı ile davalı arasındaki taşıma işleminin tüketici işlemi niteliğinde olduğu, 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’da tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevli olduğu hükme bağlandığından, ayrıca görev kamu düzenine ilişkin olup mahkemece yargılamanın her aşamasında araştırılabileceğinden, HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca mahkememizin görevsizliğine, görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine, dosyanın görevli İstanbul Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli İstanbul Tüketici Mahkemelerine gönderilmesine,
2-HMK 331.maddesi uyarınca harç ve masrafların görevli mahkemede nazara alınmasına,
Dair; davacı yüzüne karşı, davalı yokluğunda, malvarlığına ilişkin davalarda 6763 sayılı kanununun 41. maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK md. 341/2. maddesi gereğince dava miktarı veya değeri 8.000,00 TL’lik kesinlik sınırında kaldığından KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/03/2022

Katip
E-imzalıdır.

Hakim
E-imzalıdır.