Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/736 E. 2023/226 K. 23.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/736 Esas
KARAR NO : 2023/226

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 30/06/2008
KARAR TARİHİ : 23/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesi ile:davacının davalı … Bankasına döviz bazında birikimini yatırdığını,ancak bankanın kendi iradesini aramadan hesabı … aktardığını,tamamen davacı iradesinin dışında bu yolda davranıldığını,ancak daha sonra bankaya … tarafından el konulduğunu banka yönetiminin … ye devredildiğini ve daha sonra bankanın bir başka mahkemece iflasına karar verildiğini,bu nedenle bankada ki davacı hesabının kendilerine verilmemesinden gerek dasvalı bankanın iflas idaresinin gerek kıyı bankası olan … Ltd nin gerek … nın gerek … nin gerekse yönetici görevindeki … ‘ın ve banka hakim ortağı ve yönetim kurulu olan …’ın yani tüm davalıların bu hesaptan sorumlu olduklarını banka yöneticileri ile ilgili olarak … 8 Ağır Ceza Mahkemesinde açılan ceza davaları bulunduğunu bu ceza dosyasında alınan raporlarda … adı altında toplanan tüm mevduatların hiçbir zaman kıyı bankası olan … bankasına gönderilmediğini davalı bankanın bir şubesinde … adı altında tüm paraların tutulduğunu kaldı ki … de kurulan … bankasının kağıt üzerinde kurulan bir banka olduğunu hiçbir zaman fiilen bankacılık hizmeti yapmadığını,emsal mahiyetteki tüm … zedelerin açtığı davaların kabulle bittiğini ve yargıtay denetiminden geçtiğini ve tüm emsal kararların ortak gerekçesinin hesap sahiplerinin yanıltılması aldatılması ve iradeleri dışında yatan hesapların … bankasına yatırılıyor gibi gösterilişi olduğunu ve yatırılan paranın bu gerekçelerle 96.216,84 Euro olduğunu=186.593,32 TL olduğunu bu bedelden davalıların tümünün sorumlu olduğunu ve bu bedelin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen avans faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava ettiği görülmüştür.
Davalılardan … vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesi ile; açılan davanın öncelikle görev yönünden reddi gerektiğini çünkü kurum aleyhinde açılacak davaların idare mahkemesinde görülmesi gerektiğin ve yine kurumun merkezinin … olması nedeniyle kurum aleyhindeki davaların Ankara mahkemesinde görülmesi gerektiğini yetki ve görev itirazlarının bulunduğunu,ve davanın esas yönünde de kendileri açısından redde mahkum olduğunu savunduğu görülmüştür.
Davalı … vekillerinin yazılı cevaplarında aynı yoldaki savunmalarını tekrarlamışlar gerek yetki gerek görev itirazının gerekse davanın esastan reddini istemişlerdir.
Davalılardan … vekili yazılı cevabında kendisinin … tarafından kuruma atanan bir görevli olduğunu kendisine husumet düşmeyeceğini ve kendisinin bankaya atandığı tarihine 26.12.2001 tarihi olduğunu ve kendisinin hiçbir eyleminin bulunmadığını,açılan davanın kendisi yönünden reddini savunduğu görülmüştür.
Davalılardan … usulünce tebligat yapılmasına rağmen bir cevabına rastlanmamıştır.
Davalı … iflas idaresi vekilleri yazılı cevaplarında davanın reddi gerektiğini çünkü davacının kendi iradesiyle hesaplarını … havalesinin yapıldığını,ve … havale işlemlerinin 24.05.2002 tarihinde 100.000 Euro 26.05.2003 tarihinde 30.000 Euro ve 11.09.2000 tarihin 15.000 Euro olarak yapıldığını,davacının bu havaleden haberdar odluğunu ve kendi iradesiyle yaptırdığını bu nedenle müflis bankanın bu işlemde …Ltd nezdindeki bu havale işleminde havaleyi yapmaktan başka bir katkısının bulunmadığını,muhatabın müflis banka olamayacağını ancak bu paranın… Ltd den istenebileceğini savunmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; Davacının davalı … bankaya 24.05.1999 tarihinde 96.216,84 Euro’luk yatırılma hesabını açtığı ve davacının bu mevduat alacağının davalı banka tarafından iradesi dışında kıyı bankası olarak nitelendirilen off-shore hesabına banka tarafından aktarıldığı, ancak bu kıyı bankasının hiçbir zaman aktif bankacılık hizmeti yapmadığı, bu paranın bu bankadan tahsil imkanı olmadığı, uyuşmazlığın havale görünümlü mevduat toplamak olarak değerlendirilmesi gerektiği, 96.216,84 Euro alacağın davalı … bankanın iflas tarihi olan 08.06.2005 tarihine kadar işlemiş faiziyle birlikte karşılığı 186.593,32 TL olmakla bu değerin müflis bankadan kayıt kabul davası olarak müflis masasına alacak kaydına karar verilmesi gerektiği ve yine 96.216,84 Euro alacaktan … Ltd’nin de sorumlu olduğu, davalılardan … ve … aleyhine açılan davanın idari yargıda görülmesi gerektiği, davalı … ise … tarafından bankaya el konulmasından sonra atanan bir yönetici olması nedeniyle bu kişiye husumet yöneltilemeyeceği, davalı … yönünden eski TTK 309 ve 341 maddelerine göre bu aşamada davanın zamansız açıldığı, öncelikle davalı bankadan zararın tahsili gerektiği tahsil edilemediği takdirde ancak yönetime dönülebileceği gerekçesiyle, davalılardan … ve … aleyhine açılan davanın yargı yolu nedeniyle usulden reddine, davalı … aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine, davalı … aleyhinde açılan davanın zamansız açılması nedeniyle reddine, davalı … Ltd. aleyhine açılan davanın kabulüne, 96.216,84 Euro’nun 24.05.1999 tarihinden itibaren değişen oranlardaki avans faizi ile tahsiline, davalı … İflas İdaresi aleyhinde açılan davanın kayıt kabul davası olarak kabulüne ve (96.216,84 euro) karşılığı olan 186.595,32 TL’nin müflisin iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen 2008/376 E 2013/249 sayılı Karar Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2017/2094 E, 2017/7155 Karar sayılı 12/12/2017 tarihli ilamıyla bozulmuş, bozma ilamında “… Kararı, davacı vekili, davalı …A.Ş. İflas İdaresi vekili ile katılma yoluyla davalı … vekili temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin davalılar …, …, Müflis … A.Ş. ve …’a yönelik tüm, davalı … A.Ş İflas İdaresi vekilinin aşağıdaki 3 numaralı bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı vekilinin davalı …’a yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; dava, banka hesabındaki paranın tahsili istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin parasını gerçekte davalı … A.Ş’ye yatırdığını, bu bankanın çalışanlarının paranın başka bankaya yatırıldığını açıklamadıklarını, logolar dahil off-shore bankasıyla aynı banka gibi davrandığını, yönetim ve faaliyetleri dikkate alındığında off-shore bankasının paravan amaçlı kurulduğunun anlaşıldığını, müvekkilinin meydana gelen zararından sorumlu olduğunu, davalı …’ın ise, bu bankanın yöneticisi bulunduğunu, TTK’nin 336. maddesi uyarınca sorumluluğunun olduğunu ileri sürmüştür. Ayrıca, aralarında davalı …’ın davalı … A.Ş’nin yöneticileri hakkında davalı …’e aktarılmayan paralarla ilgili olarak dolandırıcılık yaptıkları iddiasıyla … 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nin… esas sayılı dosyasında kamu davası açıldığı, … hakkındaki ceza davasının sanığın yakalanamadığı ve savunmasının alınamadığı gerekçesiyle ana dava dosyasından tefrik edildiği, ancak ana dava dosyasında bankanın diğer yöneticileri hakkında bir kısım suçlar yönünden zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırma ve bir kısım suçlar yönünden ise mahkumiyet kararı verildiği, kararın kesinleştiği, kesinleşen ceza davasında mudi sahiplerinin iradeleri dışında bu hesapların adeta hesap sahibini rızası varmışcasına off-shore kıyı bankasına havale işleminin müflis banka tarafından kağıt üzerinde yapıldığı, oysa hiçbir zaman bu paraların kıyı bankasına gönderilmediğinin belirlendiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davalı … ile davalı … A.Ş’nin diğer yöneticileri hakkında açılan kamu davasında her ne kadar … yönünden henüz bir karar verilmemiş ise de, davalı … yönünden ceza davasının beklenmesinde bir yarar elde edilemeyeceği anlaşılmaktadır. Bu nedenle, mahkemece bir kısım yöneticiler hakkında verilen zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırma ve mahkumiyet kararları da nazara alındığında davalı …’ın davalı bankanın yöneticisi olması nedeniyle B.K. 41 ve TTK.nin 321/son maddeleri uyarınca zarardan sorumlu tutulabileceği gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
3- Davalı … A.Ş. İflas İdaresi vekilinin temyiz itirazlarına gelince; davacı tarafından haksız fiil hükümlerine dayalı olarak alacak isteminde bulunulmuş olup, ancak … hesabına yatırdığı miktarın tahsilini talep etme imkanına sahiptir. Davacı tarafından 300.000 DM para off-shore hesabına bir yıl vadeli olarak yatırılmış, daha sonra temdit eden faizler anaparaya eklenmiş ve paranın bir kısmı da davacı tarafından çekilmiş ve mahkemece hesapta kalan bakiye miktar üzerinden hesaplama yapılmıştır. Taraflar arasında akdi ilişki olmadığından, davacının faiz alacağı temdit tarihleri sonunda anaparaya dönüşmez. Bu itibarla, mahkemece, davacının yatırdığı meblağ ile davacıya ödenen meblağlar gözetilerek davalı bankanın sorumlu olduğu miktar belirlenip sonucuna göre tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla karar verilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeyip yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
Öte yandan, İİK’nın 195. maddesi gereğince iflas masasına yazılacak alacakların iflas tarihi itibariyle hesaplanıp, belirlenmesi gerekmektedir. Kural olarak iflasın açılması ile ipotekle temin edilen alacaklar hariç, diğer alacaklar muaccel hale gelir ve iflasın açıldığı tarihe kadar işleyen faizler ve takip masrafları da asıl alacağa eklenerek masaya yazılır. Somut olayda dava iflas tarihinden sonra açılmış olup, dosyada müflis bankanın dava tarihinden önce temerrüde düşürüldüğüne dair bir delil bulunmamaktadır. Bu nedenle, dava konusu alacağa iflas tarihine kadar faiz işletilmesi de doğru olmamıştır.
Kabule göre, kayıt kabul davaları alacağın iflas masasına kaydı istemine ilişkin olup, belirli bir miktarın tahsiline yönelik olmadığından, bu davalarda sadece alacağın iflas masasına kaydına karar verilmekle yetinilir. Alacağın ödenmesi ancak tasfiye sonunda masa mevcudunun sıra cetveline uygun biçimde dağıtımı aşamasında gerçekleşir ve alacakların tam olarak ödenip ödenmeyeceği ancak bu aşamada anlaşılabilir. Bu davalarda maktu karar ve ilam harcı alınması ve maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir. Bu durumda, mahkemece, davalı … A.Ş. İflas İdaresinin hükmedilen karar ve ilam harcı ile vekalet ücretinin maktu kısmından sorumlu tutulması gerekirken yazılı şekilde davalı iflas idaresi aleyhine nispi karar ve ilam harcı ile nispi vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
4-Davalı … vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde; mahkemece, davalı … ve … yönünden idari yargının görevli olması nedeniyle davanın usulden reddine, davalı … yönünden davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş olup, davalılar … ve … ile davalı … hakkındaki dava farklı gerekçelerle ret edilmiş olmasına rağmen kendisini vekille temsil ettirmiş olan davalılar yararına tek vekâlet ücretine takdir edilmesi doğru olmamış hükmün bu nedenle de davalı … yararına bozulmasına…” şeklinde hüküm oluşturulmuştur.
Mahkememizce Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2017/2094 E, 2017/7155 Karar sayılı 12/12/2017 tarihli bozma ilamına uyulmuş, bozma ilamı doğrultusunda yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce dosya üzerinden “Bozma ilamı doğrultusunda dosyanın günsüz olarak bilirkişiye tevdi ile alacak miktarının hesaplanmasının istenmesine” karar verilmiş olup, bilirkişi tarafından ibraz edilen 08/12/2022 tarihli bilirkişi raporda; Dava dosyasına taraflarca sunulan belgeler ile davalı Banka’daki yasal kayıtlar üzerinde yapılan incelemeler sonucunda; Takdir Mahkemeye ait olmak üzere; Davacının, 08.06.2005 İflas Tarihi itibariyle MÜFLİS … A.Ş Masasına kaydı gereken 141.028,60,-TL Asıl Alacak, 24.088,06,-TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam 165.116,67,-TL alacağı hesaplandığını bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda; davalılardan … yönünden davacının parasını gerçekte T. … A.Ş ye yatırdığı, bu bankanın çalışanlarının davacıya ait paranın başka bankaya yatırıldığını açıklamadıkları, logolar dahil … bankası ile aynı banka gibi davranıldığını, yönetim faaliyetleri dikkate alındığında off shroe bankasının paravan olarak kullanıldığı …’ın da bu bankanın yöneticisi olduğu yöneticiler hakkında … 8. Ağır Ceza mahkemesinin …sayılı dosyası ile kamu davası açıldığı, … hakkındaki ceza davasının sanığın yakın olması ve savunmasının alınamamış olması nedeni ile ana dosyadan tefrik edildiğini, diğer yöneticiler hakkında yapılan yargılama sonucunda; bir kısım suçlar yönünden zamanaşımı nedeni ile ortadan kaldırma bir kısım suçlar yönünden ise mahkumiyet kararı verildiği, verilen mahkumiyet kararlarının kesinleştiği, davalı … ile davalı … A.Ş nin diğer yöneticileri hakkında açılan kamu davasında … yönünden her hangi bir karar verilmemiş isede … yönünden ceza davasının beklenilmesinde bir yarar elde edilmeyeceği anlaşıldığından, … hakkında ceza mahkemesi kararının kesinleşmesinin beklenilmesine yer olmadığı, davalı …’ nın bankanın yöneticisi olması nedeniyle BK’ nun 41. ve TTK’ nun 321 son maddeleri uyarınca zarardan sorumlu olduğu, zarar miktarının bilirkişi raporu ile 84.742,58 Euro asıl alacak 11.474,26 Euro işlemiş faiz olmak üzere 96.216,84 Euro olarak hesaplandığı, …ın bu miktardan 24/05/1999 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte sorumlu olduğu, müflis … A.Ş nin dava tarihinden önce iflas ettiği, davanın iflas tarihinden sonra açıldığı, müflis bankanın dava tarihinden öncede temerrüte düşürüldüğüne dair dosyada her hangi bir delil bulunmadığı bu nedenle dava konusu alacağa iflas tarihine kadar faiz işletilmemesi gerektiği, iflas tarihi itibariyle müflis … A.Ş nin iflas masasına kaydı gereken asıl alacak miktarının 84.742,58 Euro karşılığı 141.028,68-TL olduğu, bu alacağın müflis … Aş nin iflas masasına kaydedilmesi gerektiği, … aleyhine açılan davanın İdari Yargının görevli olması sebebiyle reddi gerektiği, bu sebeple … yararına maktu vekalet ücreti taktir edilmesi gerektiği hüküm vermeye elverişli denetime açık bilirkişi raporu ile anlaşıldığından Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın bozma ilamı doğrultusunda; davalılar …, … Şti , … açısından verilen hüküm temyiz incelemesinden geçerek kesinleşmiş olduğundan yeniden karar oluşturulmasına yer olmadığına, Tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydıyla; 96.216,84 Euro’nun 24/05/1999 tarihinden itibaren değişen oranlardaki avans faizi ile birlikte davalı …’dan tahsiline, 84.742,58 Euro karşılığı 141.028,68 TL alacağın müflis … A.Ş nin iflas masasına kayıt ve kabulüne, … aleyhine açılan davanın idari yargının görevli olması nedeniyle reddine, … yararına maktu vekalet ücreti takdirine, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-Davalılar …, … Şti , … açısından verilen hüküm temyiz incelemesinden geçerek kesinleşmiş olduğundan yeniden karar oluşturulmasına yer olmadığına,
2-Tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydıyla; 96.216,84 Euro’nun 24/05/1999 tarihinden itibaren değişen oranlardaki avans faizi ile birlikte davalı …’dan tahsiline,
3- 84.742,58 Euro karşılığı 141.028,68 TL alacağın müflis … A.Ş nin iflas masasına kayıt ve kabulüne,
4-… aleyhine açılan davanın idari yargının görevli olması nedeniyle reddine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gerekli olan 12.746,32-TL karar ilam ve harcından başlangıçta yatırılan 2.519,10-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 10.227,22-TL karar ve ilam harcının davalı …’dan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 2.519,10-TL toplam harç ile aşağıda dökümü yapılan bozmadan önce yapılan 4.747,40-TL, bozmadan sonra 1.670,00-TL olmak üzere toplam 6.417,4‬0-TL yargılama giderinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 28.989,30 TL nispi vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00-TL Maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
9-Kayıt Kabul davası açısından; Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesince alınması gerekli olan 179,90 TL maktu karar harcının Müflis … A.Ş İflas İdaresinden alınarak hazineye irat kaydına,
10-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret tarifesi uyarınca 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin Müflis … A.Ş İflas İdaresinden tahsil edilerek davacıya verilmesine,
11-Kayıt Kabul davası açısından; davalı … A.Ş kendini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın reddedilen kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık ücret tarifesi uyarınca hesap edilen 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı … A.Ş. İflas İdaresine verilmesine,
12-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı … vekili ve müflis … Bankası TAŞ iflas idaresi vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 15 günlük sürede temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 23/03/2023

Başkan …
E-imzalıdır.
Üye …
E-imzalıdır.
Üye …
E-imzalıdır.
Katip …
E-imzalıdır.

HARÇ BEYANI BOZMADAN ÖNCE BOZMADAN SONRA
DAVACI GİDERİ 1500-TL bilirkişi
12.746,32 TL KH 2.535,40 TL Harçlar 170-TL posta gideri
2.519,10 TL PH 2.212,00 TL Gider Toplam 1.670-TL
10.227,22 TL BH 4.747,40 TL