Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/722 E. 2022/909 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/528 Esas
KARAR NO : 2023/19

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/08/2021
KARAR TARİHİ : 16/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Olay günü 30.12.2020 tarihinde saat 15.00 sıralarında sürücü …’ın sevk ve idaresindeki “…” plaka sayılı araç ile … Caddesinden Kayaşehir istikametinde seyir halindeyken aracının sol yan ön teker kısımlarıyla, … Caddesinden … İstikametine seyir halinde olan “…” plaka sayılı araç sürücüsü …’e çarpması sonucu yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, kazada müvekkili …’in “…” plakalı araçta sürücü konumunda olduğunu, müvekkili …’in söz konusu kaza dolayısıyla yaralanmış olduğunu, … Şehir Hastanesinde tedavi altına alındığını, müvekkilinin geçirmiş olduğu bu trafik kazası neticesinde “radius Alt Uç Kırığı, Omzun Adezif Kapsüliti, Humerus Üst Uç Kırığı, Sol El Bileği ve Sağ Omuzda Hassasiyet ” meydana geldiğini, davaya konu kaza nedeniyle … 6. Asliye Ceza Mahkemesinin …Esas sayılı dosyasından ceza davası açıldığını, kazaya sebebiyet veren “…” plaka sayılı otomobilin davalı … Sigorta Anonim Şirketi’nin …numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk (trafik) sigorta poliçesi ile kaza tarihinde sigortalı bulunduğunu, kaza nedeniyle meydana gelen sakatlanma neticesinde oluşan maddi zararın davalı … Sigorta Anonim Şirketi’nden karşılanması amacıyla doğrudan doğruya davalı … Sigorta Anonim Şirketi”ne 09.04.2021 tarihinde başvurulduğunu, ödeme yapılması için tüm evrakların davalı sigorta şirketine teslim edildiğini, davalı sigorta şirketine 15 gün içerisinde cevap verilmediği takdirde dava yoluna başvurulacağı başvuru dilekçesinde ihtaren bildirilmiş, başvuru neticesinde … Sigorta Anonim Şirketinin tazminat talebini reddettiğini, dava şartının yerine getirilmesi için … Arabuluculuk Bürosu’na başvurulduğunu, büro dosya numarası: …, Arabulucuk numarası: …’ olduğunu, başvuru neticesinde davalı taraf ile anlaşma sağlanamadığını, müvekkilinin 09.01.1985 doğumlu olduğunu, kaza tarihi itibariyle 35 yaşında olduğunu, müvekkilinin 2918 sayılı yasadan kaynaklanan söz konusu kaza dolayısı ile işgücü kaybından doğan daimi sakatlık tazminatı, geçici iş göremezlik tazminatı, sürekli bakıcı ve geçici bakıcı gideri tazminatını alabilmesi için dava açmanın gerektiğini, davacıya ödenmesi gereken işgücü kaybından doğan fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla; 5.800,00-TL daimi maluliyet (sakatlık) tazminatı, 100,00- TL geçici iş göremezlik tazminatı, 100,00- TL sürekli bakıcı gideri ve 100,00- TL geçici bakıcı gideri, tazminatı olmak üzere toplam 6.100,00- TL tazminatın davalı … Sigorta A.Ş’ye başvuru tarihi olan 09.04.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı taraf 30.12.2020 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacı …”in yaralanması sebebiyle maddi zararlarının tazminini … Plakalı aracın müvekkili şirket nezdindeki Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigorta Poliçesinden talep ettiğini, … plaka sayılı araç müvekkili şirket nezdinde … nolu, 10.04.2020-11.04.2021 vadeli Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, kaza tarihi itibariyle azami sakatlık teminatı kişi başına; 430.000,00-TL olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunup bulunmadığı, var ise kusur oranı adli tıp kurumu trafik ihtisas dairesince belirlenmesinin gerektiğini, davacının “sürekli iş göremezlik zararı” ile ilgili davacı iddia edildiği gibi malul kaldığının sabit olmadığını, ayrıca tespite muhtaç olduğunu, davacı tarafın kaza sebebiyle yaralamalı trafik kazasında yaralanarak malul kaldığını iddia ettiğini, maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi hususunun Adli Tıp Kurumu 3. ihtisas dairesi tarafından  yerine getirilmesinin gerektiğini,
davacının malul olup olmadığı adli tıp kurumu tarafından tespit edildikten sonra, sürekli maluliyet tazminat miktarı aktüerler siciline kayıtlı aktüer sıfatını haiz bilirkişi tarafından trafik sigortası genel şartlarına göre hesaplanmasının gerektiğini, davacının “geçici iş göremezlik zararı”, “geçici bakıcı gideri” ile “tedavi giderleri” poliçe teminatı kapsamında olmadığını, geçici iş göremezlik tazminatı, bakıcı gideri ile tedavi giderleri trafik sigortası genel şartları ve karayolları trafik kanunu gereği trafik poliçesi teminatı kapsamı dışında olup sgk tarafından ödenmesinin gerektiği, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte sürekli bakıcı gideri ile sürekli iş göremezlik tazminatı tek teminat olup kaza tarihi itibariyle teminat limitlerinin 410.000-TL olduğunu, sosyal güvenlik kurumunun ödemiş olduğu tazminatın varsa tespit edilerek ödenecek tazminattan düşülmesinin gerektiğini, davacının takması zorunlu emniyet kemerini takıp takmadığının belirsiz olduğundan bu hususun tespit edilmesini, şayet emniyet kemeri takmıyor ise davacının kazanın meydana gelmesinde müterafik kusurunun bulunduğundan bahisle tazminat hesabından müterafik kusur indiriminin yapılmasının gerektiğini, davanın usulden reddini, aksi kanaat halinde davanın esastan reddini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE,
Dava, Trafik kazasından kaynaklanan geçici ve sürekli iş göremezlik zararları ile geçici ve sürekli bakım giderlerinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce yasaya uygun inceleme ve araştırma yapılmış, taraf delilleri toplanmış kusur oranlarının tespiti bakımından ATK’ya gönderilmiş, sonrasında resen tayin edilen bilirkişi heyetine tevdi edilerek rapor aldırılmıştır.
Davacı vekili 27/12/2022 tarihli dilekçesi ile tarafların sulh olduklarını, davanın konusuz kaldığını, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını bildirmiş, davalı vekiline usulüne uygun tebligat yapılmış herhangi bir beyanda bulunmamıştır.
HMK’nın 315 maddesinde” Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir” düzenlemesi mevcuttur. Somut olayda taraflar sulh olduklarını bildirmiş ve sulhe göre karar verilmesini istemediklerini beyan etmişlerdir. Bu nedenle HMK’nın 315/1 maddesi uyarınca tarafların sulh olması nedeniyle HMK 315/1 mad. Uyarınca konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Tarafların sulh olması nedeniyle HMK 315/1 mad. Uyarınca konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına,
2- Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 179,90- TL karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 59,30-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 120,60- TL nispi karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Taraflarca talep edilmediğinden yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin yargılama giderlerinden olması ve davacı tarafça, davalı taraftan yargılama gideri talep edilmediğinden davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 16/01/2023

Katip
e-imzalı

Hakim
e-imzalı

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”