Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/673 E. 2022/636 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/673 Esas
KARAR NO : 2022/636

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/10/2021
KARAR TARİHİ : 12/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 19/10/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle, Davalı/borçlu tarafın, … 29. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra takibine kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, söz konusu icra takibinin durmasına sebep olarak müvekkili zarara uğrattığını, icra takibi konusunun, borçlu taraf ile müvekkil şirket arasındaki ticari iş ilişkisine dayanan cari hesap alacağı olduğunu, cari hesap dökümü incelendiğinde, müvekkil şirketin davalı/borçlu taraftan cari hesap alacağı olduğu ancak davalı/borçlu tarafından cari hesap alacağına yönelik herhangi bir ödeme yapılmadığı görüleceğini, davalı/borçlu tarafın, icra takibinde işletmiş olunan faize de itiraz ettiğini, itirazın yasal dayanağı bulunmadığını, davalı/borçlu tarafın müvekkil gibi tacir olduğundan ve alacağın da ticari ilişki neticesinde doğduğundan avans faiz işletilmesinin usul ve yasaya uygun olduğunu, 26.04.2014 tarihli itiraz dilekçesinde borçlu tarafın, hem borçlu olmadığını hem de temerrüde düşmediğini belirttiğini, borçlu tarafın itirazlarının çelişkili nitelikte olduğunu, itirazın borcun ikrarı niteliğinde olduğunu, borçlu tarafın, “temerrüde düşmediği” iddiası ile borcu dolaylı olarak kabul ettiğini, dava şartı zorunlu arabuluculuk başvurusu yapıldığını, davalı tarafa usulüne uygun toplantı davet mektubu gönderilmesine rağmen, davalı şirket yetkilileri tarafından toplantıya katılım sağlanmadığını, bu sebeple arabuluculuk süreci görüşme yapılamadan anlaşamama şeklinde sonlandırıldığını, 08.01.2021 tarihinde arabuluculuk son tutanağı düzenlendiğini, bu nedenlerle davanın kabulüne, davalı tarafın … 29. icra müdürlüğü’nün …e. sayılı dosyasına yapmış olduğu haksız itirazın iptaline, takibin devamına, haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle davalı/borçlunun %100’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama gideri ve ücreti vekâletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edildiği ancak cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
DELİLLER :
Mahkememiz 22/12/2021 tarihli celse ara kararı gereği, Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, ticari defter ve kayıtları ve dosya incelenerek davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda rapor alınmasına karar verilmiş olup, Bilirkişi Mali Müşavir …’nın 24/03/2022 tarihli raporunda özetle, Davacı’nın, davalı adına, … no.su ile yürüttüğü ticari işlemlere ilişkin yevmiye kayıtlarında; davalı adına düzenlediği faturalar ve tahsilatları … no.lu torba hesapta tâkip ettiği, yevmiye kayıtlarında, … no.lu hesap altında açılmış davalı heşabının yer almadığı, davacının, davalı adına düzenlediği fatura no-ları üzerinden :oluşturduğu muhasebe kayıtlarını, davalı adına açılan muavin kayıtları ile ilişkilendirdiği ve takip ettiği anlaşılmıştır. Muavin kayıtlarının delil olarak değerlendirilmesi hususunda takdir yüce mahkemeye aittir. Davacı muavin kayıtlarının incelenmesi neticesi 14.472.40 TL’lik davalıdan olar cari hesap alatağının, 2013 yılında düzenlenen 25.04.2013 ile 25.10.2013 tarihleri arasında davalıya düzenlenen toplam 7 adet’te 27.261,36 TL’lik “BasınAdex rapor” açıklamalı dönemsel) aylık faturalar karşılığı, davacının, davalıdan 19.07.2013 ile, 30.12.2013 tarihleri arasında gerçekleştirdiği 3 adet işlem de 12.788,96 TL’lik tahsilatta bulunduğu, böylece 3H.12.2013 tarihi itibari ile, davacının, davalıdan tahsilatı yapılmamış fatura alacakları bakiyesi-olarak, 14.472,40 TL, alacaklı göründüğü, davacının 2014 yılı muavin kayıtlarında alacak tutarını 28.04.2014 tarihinde Şüpheli Alacaklar hesabına virman ettiği, şüpheli alacak kaydının yevmiye defteri kayıtlarırda tespit edilemediği, böylece takip tarihi itibari ile davacı muavir kayıtlarında davalının 14.472,40 TL Borçlu olduğu tespit edilmiştir. Dava dosyâsına sunulan faturalar ve no.ları üzerine yapılan incelemede davacının, davalıya “…” açıklaması ile raporlama hizmeti verdiği, davalıya aylık düzenli olarak hizmet faturaları düzenlediği, hizmetin başlangıç ve son bulma süresi ile, hizmet tutarına ilişkin davalı ile yapılmış sözleşme veya bilgi veya belgeye dava dosyasında rastlanılmadığı, Davacının, davalıya takip tarihinden önce gönderilmiş her hangi bir ihtara dava dosyasından rastlanılmadığından işlemiş faiz talebinin yersiz olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; ticari ilişkiden kaynaklanan cari hesap alacağının tahsili istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67.maddesine göre; Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliğ tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Burada düzenlenen bir senelik dava açma süresi hak düşürücü süre mahiyetinde olup, taraflarca ileri sürülmediği takdirde mahkemece re’sen dikkate alınır.
Somut olayda Mahkememizce celp edilen … 29. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı icra takip dosyasında; davacı/alacaklının 15.299,75 TL’nin tahsiline ilişkin icra takibine geçtiği, davalı 26/05/2014 tarihli dilekçesi ile takibe, borca, faize ve borcun tüm ferilerine itirazı üzerine takibin durduğu görülmüş, alacaklı vekili tarafından dosyaya fiziken ibraz edilen 09/06/2014 tarihli muvafakatname ile itirazdan haberdar olunduğu anlaşılmış, dava 19/10/2021 tarihinde açılmış olup itirazın iptali davasının hak düşürücü süre geçtikten sonra açmış olduğu anlaşıldığından, hak düşürücü süre içerisinde açılmayan itirazın iptali davasının reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmamış olması nedeniyle reddine,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 80,70 TL’nin, peşin alınan 184,89 TL harçtan mahsubu ile bakiye 104,19‬ TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 13. fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzlerine karşı davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 12/10/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”