Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/66 E. 2022/361 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/66 Esas
KARAR NO : 2022/361

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/01/2021
KARAR TARİHİ : 24/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Belirli gün ve saatte celse açıldı.
Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili şirketin alacağı sebebi ile … 10. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası ile … – … ilçe – … Mahallesi 1193 parsel A7/E 3 nolu bağımsız bölüm üzerine tatbik edilen ipotek ile ilgili olarak davalı hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine icra takibi durduğunu, borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine ve borca itiraz ettiğini, itirazın alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik suiniyetli bir itiraz olduğunu ve iptali gerektiğini, takibin müvekkili şirketin eski ünvanı … Tic Ltd.Şti ünvanı ile başlatıldığını, davalı borçlunun yetki itirazının mesnetsiz olduğunu, ipotekle ilgili ilamsız icra takibinin genel olarak ilamsız icra için yetkili olan (İİK.nun 50.mad.) icra dairelerinde yapılabileceği gibi taşınmazın bulunduğu yerdeki icra dairesinde de yapılabileceğini, bu itibarla takip İcra ve İflas Kanunu madde 50’nin belirttiği icra dairelerinden birinde, yani verme zamanında kendi yerleşim yerinin bulunduğu yer icra dairesinde de takibe girişebileceğini, müvekkili şirketin yerleşim adresinin … olduğunu, yine borçlu borcunun bulunmadığından bahisle itiraz etmişse de taraflar arasında ürün satışından kaynaklanan alacak borç ilişkisinin mevcut olduğunu, davalının müvekkili şirkete borçlu bulunduğunun tarafların ticari defterleri üzerinde yapılacak bilirkişi tetkikatı ile sabit olacağını beyan ile itirazın iptali ile takibin devamına ve alacağın % 20 sinden aşağı olmamak üzere davalı aleyhinde icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile müvekkilinin adresinin “…” olduğunu, hem genel hükümlere göre hem de gayrimenkulün bulunduğu yer kuralı dikkate alındığında yetkili yer … olduğundan yetkili icra dairesi ve mahkemelerin, … İcra Daireleri İle … Mahkemeleri olduğunu, davanın öncelikle bu yönden ve davacı tarafın dava konusu taleplerinin tümünün zamanaşımına uğradığından, zamanaşımı yönünden reddi gerektiğini, müvekkilinin davacıdan aldığı tüm ürünlerin bedelini ödediğini ve davacıya bir borcu kalmadığını, protokolden ve ibranameden de anlaşılacağı üzere müvekkilinin iade almak şartıyla davacıya olan borcuna yönelik bir takım çekler verdiğini ve yine … İli … İlçesi … Mah. 47 Ada 353 Parsel sayılı taşınmazı devrettiğini, bunun sonucunda 28.04.2015 tarihi itibariyle herhangi bir borcun kalmadığını ve tarafların ibralaştıklarını, ipoteğin 2013 yılında ticari ilişkiyi güvenilir hale getirmek için verilmiş olduğunu, 2015 yılında tarafların ibralaştıklarını, ibra tarihinde müvekkilinin verilen gayrimenkuller karşılığında alacaklı konuma geçtiğini, ipoteğin verilme tarihi ve ibraname tarihi dikkate alındığında davacının talep ettiği borcun doğmadığını, davacının, takibe itirazlarının sonucunda faiz için itirazın iptalini istemediğini, sadece asıl alacak yönünden itirazın iptali davası ikame ettiğini beyan ile davanın usul ve esastan reddi gerektiğini savunmuş ve kötü niyetli takip sebebiyle %20 oranında davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Dava, davalının davacı lehine vermiş olduğu ipoteğe istinaden, davacının yaptığı ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Dava konusu … 10. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası celp edilmiş, incelenmesinde; davacının davalı aleyhinde …. Mahallesi 1193 parsel A7/E 3 nolu bağımsız bölüm Düzce adresinde bulunan taşınmaz üzerinde 04/10/2013 tarihinde tarafı lehine tesis edilen ipoteğin paraya çevrilmesi için 210.000 TL asıl alacak, 4.038,90 TL işlemiş faiz toplamı 214.038,90 TL tutar üzerinden 13/12/2018 tarihinde icra takibine geçtiği, ödeme emrinin 17/12/2018 tarihinde tebliğ edildiği, itirazın 24/12/2018 tarihli olduğu takibin durduğu görülmüştür.
Dava konusu taşınmaz ile ilgili tapu müdürlüğüne müzekkere yazılarak, tapu kaydı ve taşınmazın satışına ve bu taşınmaza ilişkin ipotek belgesi örneği celp edilmiş, … Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılarak, tayin edilecek bir mali müşavir bilirkişi vasıtası ile davalı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak; taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davalının ticari kayıtlarına göre davacının davalıdan alacağının olup olmadığı, var ise icra takip tarihi itibariyle ne kadar olduğu hususunda inceleme yapılarak rapor düzenletilmesinin istenilmesine karar verilmiş, talimat yolu ile yaptırılan inceleme neticesinde; ” Davalı Ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresi içerisinde yapıldığı, davacı ve davalı arasında ticari ilişki bulunduğu, davaya konu cari hesap ilişkisi nedeniyle takip tarihi olan 13/12/2018 tarihi itibariyle, davalı taraf borç tutarının 549.507,97 TL olduğu, taraflar arasında düzenlenen 28/04/2015 tarihli Protokol ve İbraname’ye göre davacının 28/04/2015 tarihinden sonra davalıya toplam 366.529,00 TL değerinde mal vereceğinin imza altına alındığı ancak Protokol ve İbraname’nin değerlendirilmesinin mahkemenin takdirinde olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı” 25/09/2021 tarihinde rapor edilmiştir.
Dosyanın muhasebeci bilirkişi …’a verilerek davacı defterleri üzerinde inceleme yapılarak, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının defter ve belgelerine göre davacının davalıdan alacağının olup olmadığı, varsa takip tarihi itibari ile alacağın miktarının ne kadar olduğu hususunda inceleme yaparak rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmekle dosyamız bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından “Davacı ticari defter kayıt ve belgelerine göre takip tarihi itibariyle; davacının dava 28.04.2015 tarihli çek iade tutanağı ve aynı tarihli ibraname dikkate alınmadan davalıdan 645.956.06 TL alacaklı olduğu, ancak, taraflar arasında imzalanan çek İade tutanağı ve aynı tarihli İbraname hükümleri dikkate alındığında Davacı kayıtlarına göre davalıdan talep edilebilecek cari hesap alacağının 322.484.43 TL alacaklı olduğunun kabulü gerektiği değerlendirildiği, talimatla, davalı ticari defter kayıtlarına göre, takip tarihi itibariyle davalının davacıya 549.507.97 TL borçlu olduğu tespit yapıldığı, gerek, davalının incelenen ve talimatla alınan bilirkişi raporunda, gerekse dsavacı ticari defter kayıtlarına göre, davacının davalıdan 13.12.2018 takip tarihi itibariyle, davacının ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla 210.000 TL üzerinden (İpotek tutarı ile sınırlı olmak üzere) başlattığı icra takip tutarından daha fazla tutarda davacının davalıdan alacaklı olduğu, işbu tespitler çerçevesinde, davacı tarafından davalı aleyhine … 10 İcra Müdürlüğünün 13.12.2018 tarih … E Sayılı İpoetğin Paraya Çevri,lmesi yoluyla 210.000 TL asıl alacak (İpotek Limitiyle sınırlı olmak üzere) üzerinden icra takibinin yerinde olduğunun takdiri mahkemenizde olmak üzere mütalaa edildiği, takip öncesi davacı tarafından davalıya TBK.117 maddesi anlamında borç ihtarı gönderilmediğin, davalının takip 13.12.2018 tarihinde temerrüde düştüğünün kabulü gerektiği, işbu nedenle de takip öncesi işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, tarafların diğer talepleri Mahkemenin takdirlerinde olduğu, sonuç ve kanaatine varıldığı” 11.02.2022 tarihinde rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Davanın icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı verilmesi istemine ilişkin olduğu, davacı-alacaklının davalı aleyhinde … 10 İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında, … Mahallesi 1193 parsel A7/E 3 nolu bağımsız bölüm Düzce adresinde bulunan taşınmaz üzerinde 04/10/2013 tarihinde tarafı lehine tesis edilen ipoteğin paraya çevrilmesi için 210.000 TL asıl alacak, 4.038,90 TL işlemiş faiz toplamı 214.038,90 TL tutar üzerinden icra takibine geçtiği, davalı-borçlunun icra dairesinin yetkisine borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu görülmüştür.
Davacı dava dilekçesi ile davalıdan alacaklı olduklarından, davalının takibe itirazının haksız olduğu ve iptali gerektiğinden bahisle, asıl alacak olan 210.000 TL yönünden itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi talep ettiği, davalının davanın yetki ve zaman aşımından usulden reddinin, taraflar arasındaki protokol ve ibra gereğince davacıya borçlu olunmadığından bahisle esastan reddi gerektiğini savunmuştur.
Uyuşmazlığa konu alacak, ipoteğe dayalı para alacağı olduğundan, para alacakları da götürülecek alacaklardan olması ve davacının ikametgahının da mahkememiz yetki sahasında olması nedeniyle davalı vekilinin yetki itirazının reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Taraflar arasında ticari ilişkinin varlığı, bu ilişki kapsamında davacının davalıya mal/hizmet teslim ettiği hususunda bir ihtilaf bulunmayıp, anlaşmazlık ipoteğin paraya çevrilmesi şartlarının oluşup oluşmadığından kaynaklanmaktadır.
Davalı defterleri üzerinde yaptırılan inceleme neticesinde “defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, takip tarihi itibariyle davalının davacıya 549.507,97 TL borçlu olduğu, protokolün 28/04/2015 tarihinde yapıldığı ve bu tarihten sonra davacının davalıya 366.529,00 TL tutarında mal vereceğinin kararlaştırıldığı”, davacı tarafın ticari defterleri üzerinde yaptırılan inceleme neticesinde “ticari kayıtlarının usul ve yasaya uygun olarak tutulup tasdiklerinin yapıldığı, davacı kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle davalıdan 645.956,06 TL alacaklı olduğu, taraflar arasında imzalanan çek iade tutanağı ve ibranameye göre davacının davalıdan olan cari hesap alacağının 322.484,43 TL kaldığı” tespit ve rapor edilmiştir.
Davacı tarafça (eski ünvanı olan … Ltd.Şti tarafından) davalıya gönderilen … tarih … yevmiye sayılı noter ihtarı ile cari hesaptan kaynaklanan 634.200,25 TL cari hesap borcunun tebliğden itibaren 7 günlük sürede ödenmesinin, ödenmemesi halinde taşınmaz üzerindeki ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe geçileceğinin davalıya ihtar edildiği, ihtarnamenin 22/10/2018 tarihinde muhatabına tebliğ edildiği; takibin 13/12/2018 tarihinde başlatıldığı görülmüştür.
Taraflar arasındaki 28/04/2015 tarihli ibranamenin incelenmesinde, davalı tarafça davacıya bir takım çekler verildiği, çeklerin iade alınması amacı ile dava konusu taşınmazın davacıya devrini sağlayacağının davalı tarafça kabul edildiği, davacı tarafın ise gayrimenkulün devri ile davalıya çekleri iade etmeyi ve 366.529,00 TL tutarında ürün vermeyi taahhüt ettiği, ürünlerin teslim sürelerinin kararlaştırıldığı ve ayrıca bu sözleşmenin tapunun devri ile yürürlüğe gireceğinin hüküm altına alındığı görülmüştür.
Mali müşavir bilirkişiler vasıtası ile incelenen tarafların 2015-2016-2017-2018 ve 2019 yıllarına ilişkin ticari kayıtlarının usul ve yasa hükümlerine uygun olarak tulup tasdiki yapılmakla yasal delil vasfı taşıdıkları, icra takip tarihi itibariyle davalının bu kayıtlarına göre davacıya 549.507,97 TL borçlu olduğu, davacı kayıtlarına göre davalıdan 645.956,06 TL alacaklı olduğu; taraflar arasında yapılan ibra ve protokol tarihi olan 28/04/2015 tarihi sonrasında da ticari alış verişin devam ettiği ve ibrada kararlaştırılan meblağların düşümü yapıldıktan sonra davacının davalıdan 322.484,43 TL cari hesap alacağının bulunduğu, davalı tarafça yapılmış bu tutarda cari hesap alacağının dayanağı fatura konusu mal ve hizmetin teslim alınmadığına ilişkin yasal süresinde yapılmış bir itirazi kaydın yada iade faturasının bulunmadığı ve davacının davalıdan ipotek tutarını aşan miktarda alacağının bulunduğu anlaşılmakla davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi gerekçeli kararda açıklanacağı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜNE, davalının … 10 İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyasında takibe itirazının iptaline, takibin 210.000,00 TL üzerinden devamına,
Alacağa takip tarihinden itibaren % 19,5 oranını geçmemek üzere değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
Alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan, alacak miktarı üzerinden % 20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 14.345,1‬0 TL karar ve ilam harcından peşin harç ve icra harcı toplamı ‬(2.516,09 TL + 1.070,19 TL) 3.586,28‬ TL harcın mahsubu ile bakiye 10.758,82‬ TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 2.516,09 TL peşin harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan (59,30 TL başvurma harcı, 1.650,00 TL bilirkişi ücreti, 170,35 TL posta masrafı olmak üzere) toplam 1.879,65‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 23.150,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde bakiye avansın ilgilisine iadesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede İSTİNAF YOLU açık olmak üzere karar verildi. 24/05/2022

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”