Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/606 Esas
KARAR NO : 2023/885
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 22/09/2021
KARAR TARİHİ : 22/11/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 22/09/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle, Davalı sigorta şirketine kasko sigortası ile sigortalı bulunan …plakalı araç ile müvekkil şirkete ZMM trafik sigortası ile sigortalı … plakalı araç 08.08.2020 tarihinde kazaya karıştığını, meydana gelen bu kaza sonrasında … nolu tramer kaydı oluşturulduğunu, tramer kaydı gereği müvekkil şirket tarafından …plakalı aracın ZMM poliçesinden davalı sigorta şirketine ödeme gerçekleştirildiğini, kaza tespit tutanağında tahrifat yapıldığının tespit edilmesi üzerine ilgili tramer kaydının iptal ediliğini, Müvekkil şirket tarafından sehven ödenen 12.592,50 TL’nin iadesi amacıyla davalı sigorta şirketi ile iletişime geçilmiş ancak talep edilen ödeme bugüne kadar iade edilmediğini, Müvekkil şirket tarafından dava konusu maddi hasarlı trafik kazasına ilişkin hasar dosya örneğinin delil listesi ekinde mahkemeye sunulduğunu, davalı sigorta şirkete yapılan ödeme sehven yapılmış olduğunu, sehven ödenen 12.592,50 TL bedelin tahsili amacıyla … 12. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası İle davalı aleyhine yasal takip yapılmış ise de, davalının ilamsız takibe itiraz etmesi sebebiyle icra takibinin durdurulduğunu, ayrıca 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu uyarınca ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması zorunlu olduğundan, arabulucuya başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını bu nedenlerle borçlunun itirazının iptali ile dava konusu alacağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerine bırakılmasına ayrıca davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere İcra-inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 24/09/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle, başvuruya konu kazanın İstanbul ilinde gerçekleşmediğini, davalı tarafın davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri adresine göre dahi İstanbul Mahkemelerinin yetkili olmadığını, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Madde 6-” (1) Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” yine aynı kanunun Madde 16- “(1) Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” şeklinde belirlendiğini, aracın devrinin söz konusu olup olmadığı tramer kayıtlarından kontrol edilmesi gerektiğini, tramer kayıtlarından aracın satışının gerçekleşip gerçekleşmediği, aracın kaza anında başka bir sigorta şirketi kapsamında sigorta teminatında olup olmadığı tespit edilmedi gerektiğini, davacı şirket tarafından kendi düzenledikleri eksper raporu doğrultusunda ödeme yapıldığını, eksper raporunun kabul edilmediğini, bilirkişi aracılığı ile tazminatın belirlenmesini, dosyaya sunulan harici rapor düzenleyen firma ile davacı vekili arasında organik bağ olup olmadığı hususunun araştırılması, karşı tarafa bu yönde beyanda bulunması yönünde hatırlatma yapılmasını, tazminatın mahkemece atanan bilirkişi eliyle tespit edilmesini, davaya konu aracın aynı yerde birden fazla hasarının olması, araç geçmişinde 3 ve daha fazla hasar olması ve araç kilometresinin 165.000 km’den fazla olması hallerinde değer kaybı oluşmayacağı için belirtilen hususların tespitini, müvekkil şirketçe sigortalı olduğu iddia edilen aracın uyuşmazlık konusu kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusuru bulunmadığını dolayısıyla müvekkil şirketin her halükarda uyuşmazlık konusu kaza nedeniyle herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını bu nedenlerle fazlaya ilişkin dava, itiraz ve beyan haklarımız saklı kalmak kaydıyla başvurunun öncelikle dava şartı eksiliğinden reddine, esasa girilmesi halinde esas yönünden savunmaları kapsamında dosyanın esastan reddine, aksi yönde kanaat halinde yine savunmalarımız kapsamında kusur ve müterafik kusur indirimleri de uygulanarak karar verilmesine yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce Makina Mühendisi ve Aktüerya Uzmanı bilirkişilerden rapor alınmasına karar verilmiş olup, Bilirkişiler 09/09/2022 tarihli raporda,… plaka numaralı ticari kamyonetin sürücüsü …’ın 96100 (yüzde yüz) oranında tamamen asli kusurlu olduğu, park halindeki … plaka numaralı hususi otomobili bulunduğu yere park eden sürücüsü …’ya atfı kabil kusur bulunmadığı, hadisenin meydana gelmesinde, dava konusu zararın doğmasında veya artmasında başkaca etkili faktör, kusurlu kişi, kurum, kuruluş bulunmadığı, kaza döneminde … Ltd. Şti.’ye ait … plaka ve (…) şasi numaralı hususi otomobilin olay tarihinde yetkili servis ortamında, tamamı orijinal vasıfta parçalar kullanılarak gerçekleştirilmesinin mümkün kadri maruf, haddi layık onarım bedelinin iskontolu KDV dahil 12.595,90 TL olduğu, kasko sigortacısı … Sigorta A.Ş. tarafından onarımı gerçekleştiren servis ile rücuen …Sigorta Şti tarafından … Sigorta A.Ş.’ye yapılan 12.592,50 TL tutarındaki hasar tazminatı ödemesinin uygun olduğu, … 12. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile dosya borçlusu davalı … Sigorta A.Ş. aleyhine 16.03.2021 tarihinde başlatılan ve yapılan itiraz üzerine durdurulan dava konusu icra takibinin de 12.592,50 TL asıl alacak tutarı üzerinden başlatıldığı ve uygun olduğu, teknik açıdan herhangi bir tereddüte ve duraksamaya mahal vermeden net bir şekilde kaza saatinin anlaşılmasına imkan verecek nitelikte belge, veri, delil dosya muhteviyatında bulunmadığından …Sigorta Şti. Tarafından kazada 96100 kusurlu olan …. plakalı ticari kamyonet için kazanın gerçekleştiği 08.08.2020 günü saat 20:39’da düzenlenen … numaralı ZMM (trafik) sigorta poliçesinin kazadan sonra tanzim ettirilip ettirilmediği, kaza anında geçerli olup olmadığının değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, bu hususta hukuki ve nihai kararın mahkemeye ait olduğu, işbu kaza 08.08.2020 tarihinde meydana gelmiş olup, 08.08.2020 kaza tespit tutanağının saat kısmının oynama ile 21:00 olarak düzeltilmiş olduğu, davalı kasko sigorta şirketine ödeme yapan davacı tarafından düzenlenen sigorta poliçesinin ise 08.08.2020 tarihinde saat 20:39 da düzenlenmiş olduğu, kazanın 20:39 dan önce meydana gelmiş olması halinde davacının ödediği tutarı geriye talep hakkının bulunmayacağı, kazanın 20:39 dan sonra meydana gelmiş olması halinde ise davacının ödediği tutar yersiz hale geleceğinden davacının … 12.İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile davalıdan talep edilebilir alacağının aşağıdaki gibi olacağı, asıl alacak 12.592,50 TL Faiz alacağı 434.70 TL (16.03.2021 takip tarihine kadar), toplam alacak – 13.027,20 TL dosyada kazanın saat 20:39 dan sonra olduğunu gösterir başkaca bir bilgi ve belge bulunmadığını, kaza tespit tutanağının aslı celp edilerek 21.000 olarak düzeltilen kısmın altında yer alan saatin kaç olduğu yönünde kriminal inceleme de yapılmadığını, ödeme … plakalı aracı kasko sigorta poliçesi ile sigortalayan … Sigorta şirketine yapılmıştır. Kaza tespit tutağının saat bölümü ile yapılan oynamanın bir yanlışın düzeltilmesi olabileceği gibi kasıtlı olarak yapılması da mümkün gözükmektedir. Bu durumda da kaza saatinin poliçenin düzenlendiği saat 20:39 sonra olduğunu ispat yükü davalı … Sigorta’da olacaktır. Bütün bu hususlara göre; Tarafımızca olay saatinin belirlenmesi hususunda dosyada mevcut belgelere göre nihai değerlendirme ile sonuca gidilmesi mümkün olmadığından kazanın kaza tespit tutanağında düzeltildiği gibi saat 21:00 de mi veya 20:39 dan öncemi meydana gelip gelmediği hususundaki nihai takdir ve kararın mahkemeye ait olacağı görüş ve kanaatine varıldığını bildirdikleri görüldü.
Mahkememizin 14/09/2022 tarihli celsesinde davacı tanığı …beyanında, kızı Şennurun günü birlik ailesiyle birlikte yanlarına geldiğini, kızının evden çıkıp İstanbul a geleceği sırada bahçeye çıktıkları sırada ilaçlama aracının kızlarına vurduktan sonra durduğunu gördüğünü, o anda kaza tespit tutanağı tutulsun dediklerini ancak ilaçlama aracını süren sürücünün aracın sigortası olmadığını bu nedenle tutanak düzenleyemeyeceğini söylediğini, raporun tutulması konusunda ısrar ettiklerini, iki saat sonra kendisi raporu tutabileceğini sonradan söylediğini, kendisinin 2 saat süre zarfında oyalanarak kaza yerine yakın yerlerde oyalandığını, kazadan 2 saat sonra tutanak tutmayı kabul ettiğini, bu süre zarfında sigortasını yaptırdığını, kaza saatini şuanda hatırlamadığını bildirdiği görüldü.
Mahkememizin 16/11/2022 tarihli celse ara kararı gereği, davacı tanığı …beyanında, olay günü eşine ait aracın park halinde bulunduğu esnada … plakalı araç park halinde bulunan eşine ait… plakalı araca çarptığını, olay yerine gittiklerin de yaklaşık 20 kişi bulunduğunu, orada bir kargaşa çıktığını, bu nedenle kaza tespit tutanağını olaydan yarım saat ile 1 saat sonrası bir zaman diliminde tuttuklarını, kaza tespit tutanağını kendisinin tanzim ettiğini, kazanın gerçekleştiği saati tam hatırlamadığını, henüz havanın kararmamış olduğunu, ancak akşam saati olduğunu, tahmini olarak 20:00 ile 21:00 arasında olduğunu, kaza tespit tutanağındaki olayın gerçekleşme saatini tam olarak bilmediği için…plakalı aracın sahibi tarafından kendisine söylenen saati tespit tutanağına yazdığını hatırladığını, tam olarak bu şekilde mi oldu emin olmadığını bildirdiği görüldü.
Mahkememizin 02/03/2023 tarihli talimat gönderme yazımız ile , dava dışı üçüncü kişi …’ın yazı, rakam ve imza örneklerinin alınmasına, kaza tarih ve saatinin tespiti için beyanının alınmasına karar verilmiş olup, … 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Talimat sayılı dosyasından dava dışı üçüncü kişi …’ın yazı, rakam ve imza örneklerinin alındığı, tanık beyanında dava konusu kazanın 2022 yılı Ağustos ayında meydana geldiğini, kaza tespit tutanağı aslının kendisinde bulunmadığını, sigortaya verdiklerini, işlem yapmayınca servis attığını, aracını …’ta bulunan …’nın işlettiği özel servise verdiğini, açık adresini bilmediğini, sigorta şirketini bilmediğini beyan ettiği görüldü.
Ara karar gereği tramere, noterler birliğine ve davalı sigorta şirketine, … Sigortaya, Anadolu Sigortaya yazılan müzekkerelere ilgili kurumlarca cevap verildiği görüldü.
Mahkememizce … 12. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasının UYAP Sistemi üzerinden celp edildiği görüldü.
Tüm dosya kapsamı ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda, davacı vekili, davalı sigorta şirketine kasko sigortası ile sigortalı bulunan …plakalı araç ile davacı şirkete ZMMS ile sigortalı … plakalı aracın 08/08/2020 tarihinde kazaya karıştığını kazadan sonra … numaralı tramer kaydı oluşturulup, tramer kaydı gereğince davacı tarafından davalı şirkete ödeme gerçekleştirildiğini, ödeme yapıldıktan sonra tramer kaydının iptal edildiğini, bu sebeple davalı şirkete ödemiş olduğu tutarın kendilerine geri ödenmesi için icra takibi başlattıklarını, davalı tarafın yapılan icra takibine itiraz edildiği nedeniyle itirazın iptali davası açmışlardır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık 08/08/2020 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, akşam hangi saatte meydana geldiği noktasında toplanmış olup, kaza tespit tutanağının saat kısmında üzerine 21:00 olarak düzeltme yapılmış olup, davacı şirketin sigorta poliçesi ise 08/08/2020 günü saat 20:39’da düzenlenmiştir.
Dosya kapsamında bilirkişilerden rapor aldırılmış olup, Aktüerya ve makine mühendisi bilirkişiler raporu doğrultusunda, kazanın 20:39’dan önce meydana gelmesi halinde davacının davalı tarafından ödemesi gereken bir tazminat olmadığı, 20:39’dan sonra meydana gelmesi halinde ise davacının davalıya tazminat ödemesi gerektiği anlaşıldığından, kaza saatinin tespiti açısından dosyamızda tanık dinlenilmiş olup, dosyamızda dinlenilen dava dışı tanık … beyanında, kızı …’un ailesi ile birlikte yanlarına geldiğini, kızının evden çıkıp İstanbul’a geleceği sırada , ilaçlama aracının kızının aracına vurduktan sonra durduğunu gördüğünü, kendisinin o an da kaza tespit tutanağı tutulsun dediğini, fakat ilaçlama aracını kullanan sürücünün aracın sigortasının olmadığını, bu nednele tutanak düzenleyemeyeceğini söylediğini, kazadan yaklaşık 2 saat sonra sürücünün tutanak tutmayı kabul edip, sigorta yaptırdığını beyan etmiştir. Dava dışı … ise beyanında , eşine ait park halinde bulunan araca … plakalı aracın çarptığını, olay yerinde kargaşa olması sebebiyle kaza tespit tutanağını olaydan yarım saat ya da 1 saat sonra tutulduğunu, kaza tespit tutanağını kendisi tanzim ettiğini, havanın henüz kararmadığını, kazanın tahmini 20:00 ile 21:00 arasında olduğunu, kaza tespit tutanağındaki olayın gerçekleşme saatini tam olarak bilmediği için …plakalı aracın sahibi tarafından kendisine söylenen saati yazdığını hatırladığını beyan etmiştir. Dava dışı … ise beyanında, kazanın 20/21:00 saatleri arasında meydana geldiğini, kazadan sonra yaklaşık 40 dakika karşı tarafın sigorta poliçesini beklediklerini, karşı tarafın sigorta poliçesinin yanında olmadığını söylediğini beyan etmesi karşısında mahkememizce Trafik tespit tutanağındaki kaza saati üzerinde oynama yapıldığını iddia eden davalı tarafa trafik kazası tespit tutanağının aslını sunması, aslını sunamıyor ise de aslının bulunduğu yeri bildirmesi için mahkememizce süre verilmiş, tutanak aslı yerine mahkememize fotokopisi sunulmuş, aslının olduğu yerinde mahkememize bildirilmediği görüldü.
Dosya kapsamında davacı Sigorta şirketinin, sigorta poliçesinin 20:39’da düzenlendiği, dinlenilen tanık beyanları ile taraflar arasında meydana gelen kazanın ise 20:39 saatinden önce meydana geldiği ve kazanın meydana geldiği saatte … plakalı aracın davacı sigorta şirketi tarafından henüz sigortasının yapılmamış olduğu ve bu sebeple davacı şirketin sorumluluğunun henüz başlamamış olduğu anlaşıldığından, davacı şirketin iptal olan tramer kaydı gereği, davalı şirkete yapmış olduğu 12.592,50 TL’lik ödemeyi 16/03/2021 tarihinden takip tarihine kadar işlemiş olan 434,70 TL faiz ile beraber geri alması gerektiği mahkeemmizce anlaşıldığından davacının davacısının kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş, davalının … 12. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptaline, takibin 12.592,50 TL asıl alacak ve 434,70-TL işlemiş faiz olmak üzere 13.027,20-TL üzerinden devamına, asıl alacak 12.592,50-TL takip tarihinden itibaren yasal faizi işletilmesine, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine, reddedilen kısım yönünden davacının icra takibi yapmasında kötüniyetli olmadığı anlaşıldığından reddedilen kısım yönünden davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile, Davalının … 12. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının KISMEN İPTALİNE, takibin 12.592,50 TL asıl alacak ve 434,70-TL işlemiş faiz olmak üzere 13.027,20-TL üzerinden devamına, asıl alacak 12.592,50-TL takip tarihinden itibaren yasal faizi işletilmesine, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
2-Reddedilen kısım yönünden davacının icra takibi yapmasında kötüniyetli olmadığı anlaşıldığından reddedilen kısım yönünden davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
3-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 889,88 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 157,49 TL harcın ve icra takip dosyasında alınan peşin harç olan 65,20 TL’nin mahsubu ile bakiye 667,19 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 59,30 başvurma harcının 157,49 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
5-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yapılan; posta, tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücretlerinden oluşan toplam 2.065,05-TL yargılama giderinden davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 2.063,08-TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 13.027,20-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
8-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen dava değeri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 12,42 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
9-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00-TL bedelin davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 1.318,74-TL yargılama giderinin davalıdan, 1,26-TL yargılama giderinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
10-Bakiye gider avansının HMK 333 maddesi uyarınca yatıran tarafa iadesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı diğer tarafın yokluğunda HMK 341 maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi. 22/11/2023 11:54:46
Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı