Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/526 E. 2022/133 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/526 Esas
KARAR NO : 2022/133

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/12/2014
KARAR TARİHİ : 01/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğunu, bu kapsamda müvekkili tarafından faturalar düzenlenerek davalı tarafa malların teslim edildiğini, buna rağmen davalı tarafında fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine, borcun tahsili amacıyla … 7. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının haksız itirazıınn iptali ile takibin devamını, % 20 oranında icra inkar tazminatı ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin çelik formları üretim faaliyetinde kullandığını, bu parçaların dışta kalan kısmına gömlek içeride kalan parçasına ise çekirdek denildiğini, iki malzemenin birbirine monte edilmiş haline ise kovan denildiğini, üretim faaliyeti içinde içeride yeralan çekirdek bir süre sonra yapranmakta ve değiştirilmesi gerektiğini, davacının da bu kapsamdaki işin yapmayı üstlendiğini, bu işe ilişkinde taraflar arasında eser sözleşmesi imzalandığını, ancak davacı tarafından üstlenilen işin gereği gibi yerine getirilmemesinden dolayı müvekkilinin üretimde kullanılması sırasında esneme olduğundan kovanın kullanılmaz hale geldiğini, bunun sebebinin gereği gibi yerine getirilmediğinden gerçekleştiğini, bu nedenle de davacının ücretini hak kazanmadığını, yaşanan olayın yazılı olarak firmaya bildirilerek sözleşmenin feshine ilişkin olarak ihtarname keşide edildiğini, müvekkilinin zarara uğradığını savunarak haksız davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretinin de davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Mahkememizce dava konusu celp edilen … 7. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu adına fatura bedelleri olan toplam 8.375,58 TL asıl alacak ve işlemiş faiz bedelinin tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlattığı, davalının süresinde takip konusu borca itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu ve süresinde huzurdaki davanın açıldığı tespit edilmiştir.
Mahkememizin 2014/1440 esas 2018/742 karar sayılı 27/06/2018 tarihli mahkeme ilamında; davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararını 27/09/2018 havale tarihli dilekçesi ile davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesinin 2018/2285 esas 2021/1358 karar sayılı 07/07/2021 tarihli kaldırma ilamı dosya arasına alınmıştır.
İstinaf ilamı sonrasında tarafların iddia ve savunmaları celp edilen delillerin dosya kapsamında yeniden değerlendirilmesi amacıyla Mali Müşavir, Akademisyen ve Makine Mühendisi bilirkişi heyetine tevdii edilen dosyaya 11/01/2022 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle; Asıl davada, “verilen mal ve hizmetin işsahibinin “kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacağı ölçüde ayıplı ya da sözleşme hükümlerine aynı ölçüde aykırı” olduğu dolayısıyla davacının ücret ödenmesine ilişkin talebinin yerinde olmadığı” yönündeki görüş ve kanaatimizin değişmediği,
Birleşen davada, … firmasının tanzim ettiği 13.443,69 TL ile Dama firmasının tanzim ettiği 23.010 TL tutarındaki faturadan 6.195,00 TL asıl dava davacısı ile anlaştığı tutarı düşerek 16.815,00 TL tutarları 16.07.2014 tarihinde itibaren işleyecek faiz ile tazmin edilmesine ilişkin davacının talebinin yerinde olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Birleşen davanın tefrikine karar verilmiş olup mahkememizin 2022/152 E. Sayılı dosyasına kaydı yapılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacının davalıya eser sözleşmesi kapsamında icra takibine koymuş olduğu faturalar kapsamında yapmış olduğu işlerin bedelinin ödenmemesi nedeniyle davalı hakkında … 7. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası vaki itirazın iptali davasıdır.
Uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir.
Taraflar arasında davacı yüklenici yanca davalı tarafından teslim edilen çelik formları işleme konusunda eser sözleşme düzenlendiği konusunda bir ihtilaf bulunmamaktadır.
İhtilaf, işin ayıplı yapılıp yapılmadığının tespiti noktasında toplanmaktadır.
Kural olarak, eser sözleşmelerinde işin yapıldığını ve teslim edildiğini kanıtlamak yükleniciye, eserin ayıplı olduğunu kanıtlama külfeti ise iş sahibine aittir. Eğer eser, iş sahibinin beklediği amacı karşılamıyorsa kural olarak ayıplı yapıldığı kabul edilir. Ayıp ihbarının yazılı olarak yapılması zorunlu olmayıp süresinde ayıp ihbarının yapıldığı her türlü delille ve tanık beyanıyla dahi kanıtlanabilir. (Yargıtay HGK’nın 02.02.1979 gün 1977/11-393 Esas, 1979/80 Karar sayılı ve Yargıtay 15.Hukuk Dairesi’nin 16.01.2013 tarih ve 2012/5835 Esas, 2013/129 Karar sayılı ilamında bu ilke ve esaslar ayrıntıları ile açıklanmıştır.)
Bu ilkeler ışığında somut olayda mahkememizce 06/02/2018 tarihli bilirkişi kurul raporu dayanak alınarak hüküm tesis edilmiş ise de; istinaf ilamı gereğince davacı yanın bilirkişi raporuna karşı verdiği dilekçelerindeki itirazlar, 06/06/2014 tarihli ilk fatura ile 19/06/2014 tarihli ikinci fatura ve bu faturalara ilişkin sevk irsaliyeleri içeriği ve değerleri değerlendirilerek bu iki faturanın davacının iddiaları gereğince tek bir kovan için mi, yoksa davalının iddiaları doğrultusunda iki kovan için mi düzenlediği hususlarının aydınlatılması için dosya aynı heyete tevdi edilmiştir.
Dosyada mevcut irsaliye ve faturalarda: … firmasının 06/06/2014 tarihinde, 1 adet 8” kovanın çekirdek değişimi için KDV dâhil 6.195 TL talep ettiği, 19/06/2014 tarihli faturada 8” kovan çekirdeğinin ısıtılarak çıkarılması, 8” zımbanın ısıtılarak çıkarılması, kalıp hamili kaynağı, 8” çekirdek içi honlama ve temizleme pulu için 2.065 TL talep ettiği, 20/06/2014 tarihindeki sevk için 26/06/2014 günü … Makine firmasının 1 adet çekirdek değişimi, malzeme ve zımba için 6.500 TL+KDV tutarında fatura düzenlediği, 15/07/2014 tarihinde fesih ihtarnamesi ile 17/07/2014 tarihinde zarar tazmini ihtarnamesi düzenlendiği, 24/07/2014 tarihinde … firmasının 1 adet kovan çekirdek değişimi, çürütme, ara ve iç çekirdek işlemleri, malzeme için 19.500 TL+KDV tutarında faturasının bulunduğu tespit edilmiştir.
Dosyada mevcut … firması tarafından hazırlanan hasar ve işlem raporunda: 1 adet kovan ve çekirdeğinin ayrılmış vaziyette ve 2. kovana çekirdek monte edilmiş vaziyette fotoğraflarının sunulduğu, muhtemel arızaya neden gerekçeler ile malzeme özellikleri sıralanarak 1. kovana çekirdek çürütme işlemi uygulandığı, çekirdek ısıl işlem, imalat ve honlama işlemi yapıldığı, kovana monte edildiği, 2. kovanda hızlı soğutma ile ara çekirdeğin çıkarıldığı, kovan ısıl işlemi, ara çekirdek ısıl işlem ve imalatı, çekirdek ısıl işlemi, ara çekirdeğe geçirilmesi, çekirdek loğunu kovana montajı ile honlama işlemlerinin tatbik edildiği ve zımba temizlik işleminin tamamlandığı belirtilmiştir.
Davalı tanıkları … ve … beyanlarında özetle: bir çekirdeğe işlem yapıldığı, diğerine yapılmadığı, çekirdeklerden biri onarıma gittiğinde diğeri ile çalışılmaya devam edildiği, tamir edilen kovan gelince diğerinin gönderildiği, onarımın en az 10 gün sürdüğü, zımba pulunun zımbanın içeride kalması nedeni ile mevcut olduğu beyan edilmiştir.
Davacı tanığı …’nin beyanlarında özetle; iki kovanın çekirdek değişimine geldiğini, çekirdeklerin değiştiğini, kavanların bir daha gönderilmediğini, bir kovan onarımının iki hafta sürdüğünü beyan etmiştir.
Mahkememizce alınan kök heyet raporunda: dosyada kesin kanaat oluşturmaya imkan sağlayacak somut bağımsız tespitlerin bulunmadığı, teknik olarak ve fen ilminin gereklerine uygun sözleşmenin düzenlenmediği, davaya konu parçaların muayene imkanının bulunmadığı, tanık beyanlarının tutarsızlıklar içerdiği, tek başlarına ispata yarayışlı beyan olmadığı tespit edilerek dosyadaki mevcut evrak üzerinden değerlendirme yapmanın zorunlu olduğu belirtilmiş olup bu kanaate mahkememizce de itibar edilmiştir.
Mahkememizce alınan ek heyet raporunda, somut olarak 06/06/2014 tarihli faturanın 1 adet kovan tadilatını içerdiği, bu durumun imalatın durmaması açısından sadece 2 adet kovan maliki bulunan firmanın işi durdurmadan devam etmesi ve ikinci kovanın fabrikada kullanılmaya devam edilmesi açısından makul olduğu, nitekim tanık beyanları ile firmanın onarılan kovanı monte ettikten sonra ikinci kovanı gönderdiği ve onarılan kovanın arıza yapması sonucu imalatın kesintiye uğradığı iddiasının örtüştüğü, … firması raporundaki mevcut fotoğraflardaki durumun ve yapılan işlemlerin de bunu teyid eder nitelikte olduğu, ayrıca 06/06/2014 ve 19/06/2014 tarihli fatura içeriği işlemler ve meblağlarındaki farkın sebebinin ikinci işlem yönünden izahı olduğu, dolayısı ile açıklanan duruma istinaden faturalarla sabit olduğu üzere fatura kapsamı işlemlerin tek bir kovan tadilatına ait oldukları tespit edilmiştir.
Kök rapordaki tespit ışığında, malın teslim edildiği hususunda ihtilaf yoktur. Ancak kovanın tesliminden sonra sürekli imalat yapan firmada kovanın belirtilen süre içerisinde hasar görmesinin beklenen bir durum olmadığı, işi veren firmanın bu işi sürekli olarak yaptığı düşünüldüğünde şişmenin yenileme sırasında uygun olmayan işlemlerden kaynaklandığı, bu durumun işveren firma tarafından hemen tespitinin mümkün olmadığı, sorunun kovanın kullanımı sırasında ortaya çıkması nedeniyle yenileme işlemi sırasında yapılan imalatta gizli ayıp olarak değerlendirilmesi gerektiği tespiti karşısında davacının dava konusu ürünleri ayıplı olarak ürettiği ve ayıbın gizli ayıp olduğu anlaşılmıştır.
Davacının tanzim ettiği iki adet faturanın davalının kayıtlarında mevcut olmadığı gibi davalı tarafça ihtarname ile faturaların iade edildiği, gizli ayıbın dosya kapsamındaki tanık beyanlarından anlaşıldığı üzere davalıya süresi içerisinde bildirildiği, TBK 470/1 gereğince bu ayıbın, teknik bilirkişi heyeti tarafından imalatın kesintiye uğramasına sebep olduğu tespiti yapılmakla verilen malın iş sahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacağı ölçüde ayıplı olduğu kanaatine varılmakla davacının fatura bedellerinin ödenmesine ilişkin talebinin yerinde olmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Ana davanın REDDİNE,
2-Birleşen dosyanın bu dosyadan tefrikine,
3-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 141,10 TL harçtan mahsubu ile bakiye 60,40 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan; posta, tebligat, müzekkere masrafından oluşan toplam 131,5‬0 TL yargılama giderinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
6-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davalı birleşen dava davacı vekilinin yüzüne karşı ana dava davacısı birleşen dava davalısının yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 01/03/2022
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”