Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/515 E. 2021/587 K. 09.08.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/515 Esas
KARAR NO:2021/587

DAVA:Menfi Tespit -İstirdat
DAVA TARİHİ:04/10/2018
KARAR TARİHİ:09/08/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasında,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesi ile müvekkili …’nun davacı şirketin sahibi olduğunu, davacı …’un ise davacı şirket çalışanı olduğunu, davalıdan iki adet araç kiraladıklarını, bu kiralamalar kapsamında davalıya kesinlikle bono verilmediğini, müvekkillerinin senedin varlığından ancak icra takibi ile haberdar olduklarını, davalı aleyhinde bedelsiz senedi kullanma-resmi evrakta sahtecilik suçlarından savcılığa suç
duyurusunda bulunulduğunu, …. İcra Hukuk Mahkemesi’nde … Esas sayılı dosyası ile şikayet yolu ile itiraz ettiklerini, davanın halen devam ettiğini, ayrıca davalının araç hasar bedeli açıklamalı 7.500 TL faturayı müvekkiline gönderdiğini, anılan faturaya noter kanalı ile itiraz edildiğini, davaya konu senedin keşide tarihinin 20/06/2018 olduğunu, bedelinin ise 7.500 TL olduğunu beyan ile…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında davalıya borçlu olunmadığının tespitini, tedbiren takibin durdurulmasını ve % 20 den az olmamak üzere kötüniyet tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, davanın müvekkilinin haklı alacağını tahsil etmesini engellemek için açıldığını, davacıların müvekkilinden iki adet araç kiraladığını, bu araçlardan … plakalı olanının hasarlı şekilde müvekkiline iade edildiğini, hasar bedeline karşılık davacıların takibe konu senedi müvekkiline verdiğini, senet bedelinin ödenmemesi üzerine tahsili bakımından davacılar aleyhinde icra takibine geçtiklerini, davacının icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında tedbir talep etmekte de haklı olmadığını, imza incelemesi yapıldığında müvekkilinin haklılığının ortaya çıkacağını beyan ile davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Dava, … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyasında takibe konu bonodan dolayı borçlu olmadığının tespiti ile icra dosyasına yatırılan paranın istirdadı istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde, …/… Esas …/… Karar sayısı ile 22/12/2020 tarihinde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkememiz kararı davalı tarafça istinaf edilmekle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesince yapılan istinaf incelemesi neticesinde, 2021/1020 Esas 2021/1760 Karar sayısı ile 13/07/2021 tarihinde ” HMK 4/a maddesi gereğince “kiralanan taşınmazların İcra İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu olan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar Sulh Hukuk Mahkemesinde” görüleceğinin düzenlendiği, görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu, davaya bakma görevi kararı veren mahkemeye ait olmadığı halde yargılamaya devam edilerek esasa ilişkin karar verilmiş olması sebebiyle, mahkeme kararının yerinde olmadığı ve istinaf sebebi yerinde olduğundan HMK 353/1-a/3-6 maddesi gereğince istinaf başvurusunun göreve ilişkin olarak kabulüne” karar verilmiş ve mahkememiz kararı kaldırılmıştır.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Taraflar arasındaki ihtilafın araç kiralama ilişkisinden kaynaklandığı, TTK’nun 4.maddesi kapsamında sayılan ticari nitelikte bir dava konusu olmadığı anlaşılmıştır.
HMK’nın 114. Maddesinde görevin dava şartı olduğu belirlenmiş, 115. maddesinde de dava şartlarının mevcut olup olmadığının davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılacağı ilkesi getirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda; taraflar arasında mahkememizin görevi kapsamında değerlendirilebilecek bir ticari ilişkinin bulunmadığı, davaya bakmakla görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu, görev hususu kamu düzenine ilişkin olup mahkemece resen gözetileceği uyuşmazlığın çözümünde Sulh Hukuk mahkemesi görevli olduğundan, mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine, HMK 20. madde gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkememize başvurulması ve talep edilmesi halinde dosyanın görevli ve yetkili … Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden REDDİNE,
“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”
2-HMK 20. madde gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkememize başvurulması ve talep edilmesi halinde dosyanın görevli ve yetkili … Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik ve yetkisizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretlerinin o mahkemenin hükmedeceği, gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkemenin dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceği ön görüldüğünden yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretleri konusunda bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, tarafların yokluğunda istinaf kararı gereğince KESİN olmak üzere karar verildi.09/08/2021

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır