Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/508 E. 2022/103 K. 16.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/508 Esas
KARAR NO : 2022/103

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 04/08/2021
KARAR TARİHİ : 16/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 04/08/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı/borçlunun kullanımında olan adreste kurum tarafından yapılan kontrolde kaçak elektrik tüketiminin yapıldığının tespiti üzerine zabıt tarihinde cari olan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve 622 sayılı EPDK Kurul Kararı gereği … seri numaralı Kaçak Elektrik Tespit Tutanağı tanzim edildiğini, tutanaklara istinaden 32.687,20-TL kaçak elektrik tüketim tahakkuku yapıldığını, davalı borçlu aleyhine söz konusu kaçak elektrik bedelinin tahsili amacıyla gecikmiş gün faizi ve faizin KDV’si dahil edilerek 54.664,92- TL üzerinden … 25. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile ödeme emri gönderildiğini, davalı borçlu tarafından borca, borcun tüm ferilerine, faize ve faize bağlı KDV alacağına itiraz ettiğini, taraflar arasındaki ilişkinin kaçak elektrik kullanımından doğması sebebiyle taraflar arasındaki ilişki 6502 sayılı Kanun kapsamında olmadığından uyuşmazlığın haksız fiil hükümlerine göre Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiğini, kaçak elektrik kullanımı sabit olduğundan, davalı borçlu mevzuata uygun olarak düzenlenen kaçak elektrik tespit tutanağına ilişkin tahakkuku ödemekle yükümlü olup; söz konusu borca itirazının yerinde olmadığını, bu nedenle davalının … 25. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasına yapmış olduğu haksız ve yersiz itirazının iptali ile takibin devamına, davalı/borçlu aleyhine hükmolunacak meblağın % 20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak tebligat gönderildiği, cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
Mahkememizce celp edilen … 25. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasında; davacı/alacaklının 54.664,92 TL’nin tahsiline ilişkin icra takibine geçtiği, davalı 01/06/2016 tarihli dilekçesi ile takibe, borca, faize ve borcun tüm ferilerine itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememizin 24/11/2021 tarihli ara kararı gereğince; Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller ve dosya incelenerek, kaçak elektrik tutanağı abonelik ve sayaç bilgileri, fatura incelenerek kaçak elektrik kullanılıp- kullanılmadığı , kullanılmış ise davalının sorumlu olup olmadığı, icra takibine konu edilen miktar yönünden davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda rapor alınmasına karar verilmiş olup, Bilirkişi Elektrik Mühendisi … 07/01/2022 tarihli raporunda özetle; Davacı kurumca, davalı tarafından “… Şantiye” adresine ait elektrik tesisatında “Perakende Satış Sözleşmesi olmadan ve kayıtsız sayaç üzerinden enerji kullanıldığının” tespit edildiği, tespite istinaden davalı adına 08.11.2012 tarihli … seri numaralı tutanak düzenlendiği, işbu tespitlerin aksini gösterecek herhangi bir belgenin dosya kapsamında mevcut olmadığı, yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre davacı kurumca düzenlenen kaçak elektrik tüketimi tespit tutanaklarının aksi ispat edilmediği sürece yasal nitelik taşıdığı, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği Kaçak elektrik enerjisi tüketimi başlıklı maddeleri incelendiğinde davacı kurumca tespit edilen davalı tarafından yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden (sözleşmesiz) mevzuata aykırı bir şekilde elektrik kullanımının kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edildiği, 08.11.2012 tarihli …seri numaralı tutanağa istinaden, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve 622 sayılı EPDK Kurul kararları uyarınca ve Emsal Yargıtay Kararları doğrultusunda yapılan hesaplama sonucunda; Davacı elektrik şirketinin Davalı’dan, Perakende Satış Sözleşmesi olmadan elektrik enerjisi kullanımı nedeniyle Enerji Bedeli (Asıl Alacak) KDV dahil toplam 2.992,85 TL, takip tarihine kadar enerji bedeline işlemiş faiz bedeli 1.705,33 TLve faizin KDV’ si 306,96 TL olmak üzere toplam 5.005,13 TL alacaklı olduğu, görüş ve kanaatine varılmıştır.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava, kaçak elektrik faturasının tahsili istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
Dosya kapsamından; … A.Ş. görevlilerince 08.11.2012 tarihinde “…” adresine ait elektrik tesisatında yapılan kontrollerde; “idareye kayıtsız sayaçtan” elektrik kullanıldığının ve kullanıcının davalı … olduğu tespit edildiği, tespite istinaden davalı adına 08.11.2012 tarihli … seri numaralı kaçak elektrik tespit tutanağının düzenlendiği, davalının T.C. Kimlik numarasının ve şirket vergi sicil numarasının tespit esnasında belirlenerek tutanakta kayıt altına alındığı görülmüştür.
Davalı …’ın davaya konu adreste herhangi bir abonelik kaydının bulunmadığı, abonelik kaydı olmaması sebebi ile tesisata ilişkin Kwh ve TL endeks dökümünün ibraz edilemediği 24.08.2021 tarihli … sayılı … A.Ş. Yasal Takip Direktörlüğü evrakında belirtilmiştir.
Emsal Yargıtay kararları dikkate alındığında; Yetkili kurum tarafından tutulan kaçak elektrik tespit tutanaklarının aksi sabit oluncaya kadar geçerli belgelerden olduğu kabul edilmiştir. (YHGK. 10.10.2001T. 2001/4-930E. 2001/710K., 3. Hukuk Dairesi 2017/17168 ., 2018/240 K. ,3. Hukuk Dairesi 2017/11751 E.,2017/16387 K., 3. Hukuk Dairesi 2013/16621 E., 2014/1269 K.) Bu durumda Kaçak Elektrik Tespit Tutanağına istinaden; dava konusu tesisatta “Perakende Satış Sözleşmesi olmadan enerji kullanılması” nedeniyle davalı adına ilgili yönetmelik kapsamında işlem yapılması gerekmektedir.
Dava konusu Kaçak Elektrik tutanağının düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanununa dayanılarak hazırlanan ve 25 Eylül 2002 günlü Resmi Gazetede yayınlanarak 01.03.2003 tarihinde yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği” nin 13/a maddesi hükmü gereğince; dağıtım sistemine veya sayaca veya ölçü sistemine ya da tesisata müdahale edilerek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, elektrik enerjisinin eksik veya hatalı ölçülerek veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı bir şekilde tüketilmesi, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilmiştir. Bu bağlamda davalının, dağıtım lisansı sahibi tüzel kişinin izni dışında, yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden (sözleşmesiz) elektrik enerjisi kullanarak Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nin 13/a maddesi hükmü gereğince kaçak elektrik kullandığı sabittir. Tutanağın aksini ispatla yükümlü davalı tarafından bu hususta somut bir delil ibraz edilmemiştir.
Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 15.maddesinde kaçak elektrik kullanımına ilişkin tespit, süre, tüketim miktarı hesaplama, tahakkuk, ödeme yöntemleri ile diğer usul ve esasların dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından belirlenerek Kurula sunulacağı ve Kurul onayı ile uygulamaya konulacağı açıklanmıştır. Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek üzere Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından uygulanacak Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanılması Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar hakkında 622 sayılı kararlar alınmıştır. EPDK’nın 29.12.2005 tarih ve 622 sayılı Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanılması Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar başlıklı kararının 1.maddesinde; B) Süre başlığı altında; 1. Fıkrasının (b) bendine kullanım yerine ait bağlantı anlaşması ve perakende satış sözleşmesinin veya her ikisinin de yapılmadığı yerler için, kaçak elektrik enerjisi kullanımına ilişkin olarak yapılacak hesaplamada esas alınacak süre; doğru bulgu ve belgelere dayandırılması kaydıyla elektrik enerjisi kullanılmaya başlandığı tarih ile kaçak tespitinin yapıldığı tarih arasındaki süre olup bu süre 12 ayı geçemez, doğru bulgu ve belgelerin bulunmaması halinde bu süre 90 gün alınır. ” ifadelerine yer verilmiştir.
Yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda; mevzuat doğrultusunda değerlendirme yapılmış, kullanılan elektriğin yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden kullanıldığı bu kapsamda kayıtsız sayacın daha önceden başka bir yerde kullanılmasının veya kullanıcı tarafından istenildiğinde dej in mümkün olduğu, sayacın ne zamandır davaya konu adreste kullanıldığının belli olmadığı, tesisata ait KW bazında tüketim endeks değerlerinin sunulamamış olması, ilgili mevzuat kapsamında geriye dönük en fazla 12 aylık kaçak tüketim miktarının hesaplanması gerektiği hususları doğrultusunda miktarının hesaplanmasında sayaç üzerindeki tüketim miktarını doğru olarak kabul etmenin uygun bulunmadığını, Emsal Yargıtay kararlarının da bu yönde olduğunu (Emsal Yargıtay Kararı 3.Hukuk Dairesi 2014/12308E., 2015/4973K., 3. Hukuk Dairesi 2013/12748 E., 2013/16353 K. 3. Hukuk Dairesi 2016/13652 E., 2018/2823 K. 3.Hukuk Dairesi 2017/13724 E. ,2018/1143 K.) davalının kaçak elektrik enerjisi kullanımına ilişkin olarak kaçak elektrik kullanmaya başladığı tarihin dosya münderecatında bulunan bilgilerden tespit edilemediği (çevre araştırma evrakı, mükerrer kaçak tutanağı, kira sözleşmesi, vb.) dikkate alındığında ilgili yönetmelik maddesi uyarınca kaçak kullanım süresi 90 gün olarak kabul edilmiş, 08.11.2012 tarihli … seri numaralı tutanağa istinaden, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve 622 sayılı EPDK Kurul kararları uyarınca ve Emsal Yargıtay Kararları doğrultusunda yapılan hesaplama sonucunda; davacı elektrik şirketinin davalıdan, Perakende Satış Sözleşmesi olmadan elektrik enerjisi kullanımı nedeniyle Enerji Bedeli (Asıl Alacak) KDYV dahil toplam 2.992,85 TL, takip tarihine kadar enerji bedeline işlemiş faiz bedeli 1.705,33 TLve faizin KDV” si 306,96 TL olmak üzere toplam 5.005,13 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Davacı vekili bilirkişi raporuna itirazında; sistem kayıtlarımızda yapılan incelemede … seri numaralı sayacın yine sözleşmesiz olarak … adına 18.09.2009 tarihinde şantiye olarak aynı soy adlı kişi tarafından kullanıldığını, aynı sayacın şantiye olarak aynı kişiler tarafından 2009 yılından beri kullanıldığının tutanaklarla tespit edildiğini beyan ederek … ve … seri numaralı tutanakları sunmuştur. Davacı vekili tarafından sunulan tutanakların incelenmesinde; işletme isminin … olduğu, dava konusu tutanaktaki firma ve kişi isminin farklı olduğu anlaşılmakla sadece soyadı benzerliğinin bulunmasının davalı tarafından o tarihten itibaren kaçak elektrik kullandığını göstermediği, tutanakta ismi mevcut olan kişinin sorumlu olduğu, davalının kaçak elektrik kullanımı tarihinin başlangıcına ilişkin somut bir tespit veya delil bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Bu nedenle davacının bilirkişi raporuna yönelik itirazları yerinde görülmemiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle; davanın kısmen kabulüne, itirazın kısmen iptaline, takibin 2.992,85 TL asıl alacak, 1.705,33 TL işlemiş faiz ve 306,96 TL faizin KDV bedeli olmak üzere toplam 5.005,13 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, asıl alacak 2.992,85 TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %16,80 oranında gecikme faizi uygulanmasına, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen alacağın %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, itirazın kısmen iptaline, takibin 2.992,85 TL asıl alacak, 1.705,33 TL işlemiş faiz ve 306,96 TL faizin KDV bedeli olmak üzere toplam 5.005,13 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, asıl alacak 2.992,85 TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %16,80 oranında gecikme faizi uygulanmasına,
2-Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 1.001,02 TL icra inkar tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 341,90 TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 660,23 TL peşin harcın mahsubu ile 318,33‬‬ TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yatırılan peşin harçtan bakiye 341,90 TL harç ile 59,30 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 401,20 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 800,25 TL yargılama giderinin, davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 73,27 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından belgelendirilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.005,13 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 120,86 TL’nin davacıdan, 1.199,14 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
9-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair; tarafların yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/02/2022

Katip
E-imzalıdır.

Hakim
E-imzalıdır.