Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/412 E. 2022/166 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/412 Esas
KARAR NO : 2022/166

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/04/2016
KARAR TARİHİ : 15/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili 13.04.2016 tarihli dava dilekçesinde; müvekkillerinin murisi …’in 14/09/2012 tarihinde davalılardan şöför … sevk ve idaresinde bulunan diğer davalı …A.Ş’nin maliki bulunduğu … plaka sayılı tır aracının çarpması neticesinde vefat ettiğini, dava sonrası tır şöförünün tutuklandığının ve … Asliye Ceza Mahkemesinin …esas sayısı ile hakkında dava açıldığını ve 13/04/2015 tarihinde davalının beraati ile sonuçlandığını, dosyanın müvekkilleri tarafından temyiz edildiğini ve halen Yargıtayda olduğunu, bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili … bakımından defin giderleri için 1000,00.-TL maddi tazminat , Müvekkili … için destekten yoksun kalma adına 7.000,00-TL olmak üzere … 8.000,00-TL maddi tazminatın 14/09/2012 tarihinden işleyecek faizi ile birlikte davalılardan sigorta şirketinin poliçeade yer aldığı şekilde, diğer davalılarla birlikte müştereken ve müteselsilen, müvekkilerinin annelerini bu şekilde kaybetmiş olmalarından duydukları elem ve ıstırabın bir nebze telefasi olarak her biri için 5000,00.-TL olmak üzere … 10.000,00-TL manevi tazminatın 14/09/2012 tarihinden işleyecek faizi ile birlikte davalılardan sigorta şirketinin poliçede yer aldığı şekilde, diğer davalılarla birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalı şirket adına kayıtlı .. palaka sayılı tır aracının trafik kaydına ihtiyati haciz/ihtiyati tedbir konulmasına, dava masrafları ve avukatlık ücretinin müştereken ve müteselsilen davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılara usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, davalılar tarafından davaya cevap verilmemiştir.
… 16. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin .. esas, … karar sayılı, 14.04.2016 tarihli görevsizlik kararı üzerine dosya mahkememize tevzi edilmekle, yargılamaya mahkememiz 2016/782 esas sayılı dosyası üzerinden devam olunmuştur.
Dava; trafik kazasında ölüm nedeni ile destekten yoksun kalınan maddi zarar, manevi tazminat ve defin giderlerinin tahsili ve tazmini istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde, 2016/782 Esas 2018/349 Karar sayılı 27/03/2018 tarihli karar ile ” … Asliye Ceza Mahkemesi’nce yapılan yargılama kapsamında Adli Tıp Kurumu İstanbul Trafik İhtisas Dairesi’nden aldırılan rapor ile sürücü davalı …’nin kusursuz olduğunun rapor edildiği, yargılama sonucunda davalı …’nin beraatine karar verildiği, mahkememizce aldırılan bilirkişi raporu ile kazanın meydana gelmesinde sürücünün kusursuz olduğu, davacıların miras bırakanının %100 kusurlu olduğu rapor edildiği gerekçesi ile davacı mirasçıların davalılardan maddi ve manevi zarar tazmin talebinde bulunamayacaklarından, davacıların maddi ve manevi tazminat davalarının reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen karar davacılar tarafından İstinaf edilmiş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi’nin 2019/1002 Esas 2021/961 Karar sayılı ilamı ile 10/06/2021 tarihinde “olayla ilgili olarak … Asliye Ceza Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılan … E., … K.sayılı ceza dosyasında verilen kararın yargısal denetimden geçerek kesinleşmesinin beklenilmesi gerekip gerekmediğinin tartışılarak değerlendirilmesi, ondan sonra oluşacak bu duruma göre ve az yukarıdaki açıklamalar ışığında gerekirse İTÜ veya Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti gibi kurumlardan seçilecek kusur konusunda uzman 3.kişilik bilirkişi kurulundan; trafik kazasının oluşumunda tarafların kusur durum ve oranlarının ne olacağı konusunda açık, ayrıntılı ve denetime imkan verecek nitelikte rapor alınması ve sonrasında davalıların sorumluluğunun kapsamının tartışılıp belirlenmesi gerektiği” gerekçesi ile mahkememiz kararı kaldırılmıştır.
Dava dosyası mahkememizin 2021/412 Esas sırasına kaydedilmekle yargılamaya devam olunmuştur.
… Asliye Ceza Mahkemesi’nce verilen kararın bozulduğu, bozma sonrası …Esas sayılı dosya üzerinden yapılan yargılama neticesinde, … Karar sayısı ile 07/10/2020 tarihinde ” Her ne kadar … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 05/02/2013 tarih ve…Esas sayılı iddianamesi ile sanık …’nin taksirle ölüme neden olma suçunu işlediğinden bahisle eylemine uyan 5237 Sayılı TCK’nın 85/1, 22/4 maddeleri uyarınca cezalandırılması talebi ile hakkında kamu davası açılmış ise de; yapılan yargılama sonucunda gerçekleşen olayda sanığın kast veya taksir düzeyinde atfı kabil kusurunun olmadığı anlaşıldığından CMK 223/2-c maddesi gereğince sanığın beraatine,” karar verildiği, anılan kararın onanma sonrası 29/11/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, trafik kazasında vefat nedeni ile uğranılan destekten yoksun kalma zararının, cenaze defin giderlerinin ve ayrıca manevi zararlarının, kazanın ve dolayısı ile destekten yoksun kalma zararının … plaka sayılı araç sürücüsü davalı …’nin kusuru ile oluştuğundan bahisle, davalı sürücü, araç işleteni Sıttnak Uluslararası Nakliyat şirketi ve araç sigortacısı davalı …. Sigorta şirketinden tazmini istemine ilişkindir.
Dava konusu kazanın 14/09/2012 tarihinde meydana geldiği, kazada …plaka sayılı tırın çarpması sonucu davacıların annesi yaya …’in vefat ettiği, olay ile ilgili olarak … plaka sayılı araç sürücüsü …’nin … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile yargılandığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce dava konusu kazanın meydana gelmesindeki kusur oranlarının tespiti bakımından, konusunda uzman bilirkişi marifeti ile yaptırılan inceleme neticesinde, kazanın meydana gelmesinde davacıların murisinin % 100 oranında kusurlu olduğunun, … plaka sayılı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığı tespit edilmiştir.
… Asliye Ceza Mahkemesinin …Esas sayılı dosyasında verilen kararın bozulması üzerine, … Esas sayılı dosya üzerinden yapılan yargılama neticesinde, 07/10/2020 tarihinde “… olayda sanığın kast veya taksir düzeyinde atfı kabil kusurunun olmadığı anlaşıldığından… sanığın beraatine,” karar verildiği, kararın Yargıtay onaması sonrası 29/11/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Ceza yargılaması sırasında biri kusur bilirkişisinden diğer Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinden olmak üzere iki ayrı kusur raporu alındığı, bunlardan 11/07/2013 tarihli bilirkişi raporunda davalı sürücünün 50 km hız sınırını aştığından kazanın meydana gelmesinde % 20 oranında, davacıların desteği yayanın ise karayoluna aniden ve kontrolsüz çıkmakla % 80 oranında kusurlu olduğunun; Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Kurulunca yapılan inceleme neticesinde, kazanın meydana geldiği yolun orta refüjü beton bariyer ile bölünmüş, sağ tarafı demir bariyerli yaya geçişine kapalı olduğu, yayanın gerekli dikkati göstermeden geçiş hakkı yolda seyir halinde olan araçlara ait olan yola girdiği, bu nedenle kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu olduğu, sürücüye atfı kabil kusur bulunmadığı tespit edilmiş, ceza mahkemesince adli tıp kurumu raporu hükme esas alınarak sanık-dosyamız davalısı sürücü …’nin beraatine karar verilmiş; mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesinde davalı sürücünün olayı önlemek bakımından alabileceği bir önlem ve tedbir bulunmadığından, kazanın meydana gelmesinde kusursuz olduğu, davacıların desteğinin yayaların girmesi yasaklı yola girdiği, vaktin gece olduğu, aydınlatmanın olmadığı, kendi can güvenliğini tehlikeye düşürdüğü ve kurallara aykırı hareket etmekle kazanın meydana gelmesinde % 100 oranında kusurlu olduğu tespit ve rapor edilmiştir.
Ceza yargılaması sırasında aldırılan Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi raporu ve mahkememizce aldırılan 16/11/2017 tarihli tarafsız, bilimsel veriler ve dosya kapsamı ile uyumlu, denetime elverişli bilirkişi raporunda, dava konusu kazanın meydana gelmesindeki kusur oranları bakımından yapılan tespitlerin birbirini teyit eder nitelikte olduğu, ceza mahkemesince aldırılan bu adli tıp kurumu raporunun hükme esas alındığı ve hükmün kesinleştiği anlaşılmakla; ceza yargılaması sırasında aldırılan 11/07/2013 tarihli bilirkişi raporundaki tespitler yönünden çelişkinin giderilmesinin ve önceki bilirkişilerden ek rapor alınmasının veya yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasının gerekmediği kanaatine varılmıştır.
Davalılardan sürücü …’nin kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığı anlaşılmakla, davalı işleten ile sigortacıya da yüklenebilecek bir kusur olmadığı, dolayısı ile davacıların destekten yoksun kalma zararlarına istinaden davalıların sorumluluklarının doğmayacağı kanaatine varılmakla, davacıların maddi ve manevi tazminatı taleplerinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacıların maddi ve manevi tazminat davalarının REDDİNE,
2-Harçlar Yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 80,70 TL den peşin alınan 61,48 TL harcın mahsubu ile bakiye 19,22 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar … A.Ş ve … Sigorta A.Ş kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden; karar tarihinde yürürlükte bulunan AÜTT ve dava değeri itibariyle 5.100 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayacak olan avansın yatıran tarafa iadesine
dair davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzüne karşı diğer davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede İSTİNAF YOLU açık olmak üzere karar verildi.15/03/2022

Katip Hakim
e-imzalıdır e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”