Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/357 E. 2022/18 K. 11.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/357 Esas
KARAR NO : 2022/18

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/05/2021
KARAR TARİHİ : 11/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 27/05/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket nezdinde … numaralı poliçe ile sigortalı … A.Ş.’nin bulunduğu … Mah. … Sk. 59 Pafta 1557 Ada 27 Parsel … riziko adresli mahalde; 20.05.2019 tarihinde kimliği tespit edilememiş kişi/kişiler tarafından bahse konu adresteki inşaatın 2-3-4-5-6-7 katlarında bulunan elektrik panosundaki kabloların kesilmesi sebebiyle maddi hasar meydana geldiğini, müvekkil şirkete vaki hasar ihbarına müteakip hazırlatılan Ekspertiz Raporuna istinaden meydana gelen hasar 185.615,10 TL olarak belirlendiğini, 7.500,00 TL sovtaj tutarı ve muafiyetler mahsup edilerek 03.07.2019 tarihinde sigortalı … A.Ş’ne 22.492,08 TL ödendiğini, ödenen 22.492,08 TL tutarındaki tazminatın ödeme tarihi olan 03.07.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müvekkil Sigorta Şirketinin sigortalısının haklarına halef olduğunu, olayı takiben düzenlenen ekspertiz raporunun, dava dışı sigortalı şirket yetkilisine ait ifade tutanağının, olay yeri inceleme tutanağı ve sair belgelerden anlaşılacağı üzere ika edilen haksız fiil, hırsızlık olmayıp SABOTAJ niteliğinde bir eylem olduğunu, dava dışı sigortalı … A.Ş. ile …A.Ş. arasında tanzim edilen gözetim hizmetleri sözleşmesine göre; …A.Ş iş bu sözleşme hükümleri gereğince hizmet bölgesinde belirtilen ve uygulanacak gözetim hizmetlerini yerine getirmeyi üstlendiğini, gözetim personelinin sözleşmenin şart ve hükümlerine uymasını sağlamayı, gözetim hizmetlerini 24 saat resmi ve dini bayram günleri ile tatil günleri dahil sürdürmeyi kabul ve taahhüt ettiklerin, gözetim hizmetleri konularında gözetim elemanlarının talimat ve tavsiyelerine özenle riayet edileceğini, gözetim personeli belirtilen yerlerde giriş-çıkış kontrolü yapmak, çevreyi gözetlemek, gerektiğinde emniyet kuvvetleri ile iş birliği sağlamak, sabotaj veya yangın vukuunda ilk müdahaleyi ve gerekli duyuruları süratle yapmakla yükümlü olduğunu, sözleşmede belirlenmiş olan hükümlere göre davalının, gözetim yükümlülüğünü açıkça üstlendiği ve meydana gelen olaydaki sabotaj durumunda müdahaleyi yapmayı özel olarak üstlendiğinin açıkça anlaşıldığını, gözetim yükümlülüğünü yerine getirmediğini, dava dışı sigortalıya ödenen tazminattan sorumlu olduğunu, müvekkilin tazminat alacağı olan 22.492,08 TL hasar bedelinin ödeme tarihi olan 03.07.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili için davalı/borçlu aleyhine … 1. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleşmesi üzerine icra işlemlerine devam edilmemişse de, borçlu tarafından tebligatın usulsüz olduğu iddiasıyla şikayet yoluna başvurulduğunu, … 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin…E., … K. sayılı 04.01.2021 tarihli kararıyla tebligatın usulsüz olduğu yönünde karar verildiğini, tebliğ tarihi 31/08/2020 olarak düzeltildiğini ve borçlunun itirazı süresinde yapıldığı hale getirildiğini, davalının (borçlunun) itirazları haksız ve alacağı geciktirmeye yönelik olduğunu, itirazın iptali için dava sürecine geçilmek istendiğini ancak 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A maddesinin “konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulduğunu, 05.03.2021 tarihinde … Arabuluculuk Bürosunun … Arabuluculuk numarası ile arabuluculuğa başvurulduğunu, 25.03.2021 tarihinde yapılan toplantı neticesinde anlaşma sağlanamadığını, bu nedenle … 1. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına haksız olarak yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 07/07/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin, dava dışı … A.ş. aralarındaki gözetim hizmetleri sözleşmesi 3.2. maddesi gereği genel ve özel kolluk görev sahasına girmeksizin faaliyetlerini sürdürmekte olduğunu, uyuşmazlığa konu olayda müvekkil şirket personeli ve müvekkil şirketin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, uyuşmazlığa konu olayda kim olduğu bilinmeyen şahıs/şahıslar tarafından inşaatta bulunan kabloların kesildiğini, dava dışı … A.Ş.nin yetkilisi ve sahibi …’ın … Polis Merkezi Amirliğinde 20.05.2019 tarihinde verdiği ifade ile sabit olduğu üzere katlarda bulunan ve elektrik panosuna bağlanacak kabloların boyundan 50-60 cm kadar kesildiğini, ancak herhangi bir malzemenin, eşyanın çalınmadığını, inşaatın dışından bir şahıs/şahısların inşaata girip hatta katları gezip elektrik panosuna bağlanmak üzere bırakılmış kabloları kesmesinin mümkün olmadığını, mala zarar verme suçu, kablolar ile elektrik panolarının katlardaki yerini ve kabloların panoya bağlanmak üzere bırakıldığını bilen biri/birileri tarafından işlendiğini, dolayısı ile olayın seyri göz önüne alındığında söz konusu inşaatın çalışanlarından biri/birilerinin mala zarar verme suçunu işlediğinin aşikâr olduğunu, müvekkil şirket personelinin inşaat işçilerinin işini denetlemek ve gözetim altında tutmak gibi bir sorumluluğu kesinlikle bulunmadığını, müvekkil şirket personelinin, teknik anlamda inşaat işi ile ilgili bilgi sahibi olmadığı, inşaat işçilerinin hangi işi, nasıl yapmaları gerektiğini gözetim personelinin bilemeyeceği düşünüldüğünde, davaya konu olayda müvekkil şirket personeline ve dolayısı ile Müvekkil Şirkete herhangi bir sorumluluk yüklenemeyeceğini, …’ın, 20.05.2019 tarihli ifadesinde; olay tarihinde inşaatta hırsızlık suçunun işlendiğini düşündürecek bir durumun söz konusu olmadığını, diğer bakır kabloların çalınmadığını ancak salt … İnş. A.Ş.ye zarar vermek maksadı ile kabloların kesildiğini, inşaatta güvenlik kamerasının olmadığının inşaatta çalışanlar tarafından bilinmesi de göz önüne alındığında, inşaata dışarıdan biri/birilerinin girdiğine ilişkin herhangi bir bulguya da rastlanmadığından müvekkil şirket personelinin gözetim görevini ihlal ettiğini iddia etmek huzurdaki davanın sebepsiz zenginleşme gayesi ile ikame edildiğini göstermekte olduğunu, sigorta hukukunda sigortacının, mevcut zararı tazmin ettikten sonra zarara sebep olan üçüncü kişilere karşı rücu talep hakkına sahip olabileceğini, davaya konu olayda müvekkil şirket personelinin zarara sebebiyet vermesi gibi bir durumun söz konusu olamayacağını, bu nedenlerle davanın reddine, davacı hakkında takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkûm edilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 20/10/2021 tarihli celse ara kararı gereğince; Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, poliçe, hasar dosyası, ekspertiz raporu, ödeme, gözetim hizmetleri sözleşmesi ve dosya incelenerek meydana gelen olayda davalının gözetim hizmetleri sözleşmesi kapsamında sorumluluğunun bulunup bulunmadığı tespit edilerek davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda rapor alınmasına karar verilmiş olup, Bilirkişiler Güvenlik Uzmanı … ve Sigortacı …’ün 28/11/2021 tarihli raporunda özetle; Davacının halef sıfatıyla dava açtığı, Davalının sigortacının kendi sigortalısına ödediği tutarı davalıdan talep edebilmesi için davalının zararın meydana gelmesinden sorumlu tutulması gerektiği, Dava dışı sigortalı ile davalı arasında kurulan gözetim sözleşmesinde davalının yükümlülüğünün sınırlarının belirlenmesinin önem arz ettiği, sözleşmenin 4.2. maddesi uyarınca, davalının personeli vasıtasıyla “gözetim personelinin belirtilen yerlerde giriş-çıkış kontrolü yapmak. çevreyi gözetlemek, gerektiğinde emniyet kuvvetleri ile iş birliği sağlamak, sabotaj veya yangın vukuunda ilk müdahaleyi ve gerekli duyuruları süratle yapmayı borçlandığı, Olayın Şantiye içerisinde kablolara bilerek- isteyerek zarar verilmesi şeklinde meydana geldiği, gözetim yükümlülüğünün şantiye içerisini de kapsadığının kabulünün gerekli olduğu, davalının sözleşmeden kaynaklanan borç altına girdiği dikkate alındığında zararın meydana gelişinde kusurunun bulunmadığını ortaya koymakla yükümlü olduğu, olayın meydana geliş şekli sebebiyle zararın gerçekleşmesinde davalının kusurunun bulunmadığına ilişkin olarak ileri sürdüğü esaslar,- zararın bilerek- isteyerek kabloların kesilmesi şeklinde ortaya çıktığı, hırsızlığın olmadığı ve yüksek ihtimalle şantiye içerisindeki kişilerce gerçekleştirilmiş olduğu, Davalı ile dava dışı sigortalı arasında kurulan gözetim sözleşmesinin sınırlı bir hizmet alım şeklinde yalnızca her bir vardiyada bir personelle yürütüldüğü dikkate alındığında nihai takdiri mahkemenize ait olmak üzere davalının sorumluluğunun bulunmadığı, mahkemenizin kanaatinin aksi yönde olması halinde zararın miktarının hesaplanması bakımından heyetimizde bu hesabı yapacak uzman bilirkişi olmadığı, görüş ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce celp edilen … 1. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı icra takip dosyasında; davacı/alacaklının 22.492,08 TL asıl alacağı, 1.276,43 TL faiz olmak üzere toplam 23.768,51‬ TL’nin tahsiline ilişkin icra takibine geçtiği, davalı 31/08/2020 tarihli dilekçesi ile takibe, borca, faize ve borcun tüm ferilerine itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava; davacı taraf sigortalısının iş yerinde meydana gelen sabotaj olayında gözetim hizmetlerini yerine getirmemesi nedeniyle davalının sorumlu olduğu iddiasıyla ödediği bedelin rücu edilmesi için başlattığı icra takibine yapılan itirazın iptalini talep etmiştir.
Dosya kapsamından, davacı tarafın sigortalısı … A.Ş’nin inşaat alanının İnşaat Tüm Riskler Sigorta Poliçesi ile sigortaladığı, 20/05/2019 tarihinde meydana gelen sabotaj sonucu inşaatın 2-3-4-5-6-7 katlarında bulunan elektrik panosundaki kabloların kesildiği, meydana gelen zarar nedeniyle davacının sigortalısına 22.492,08 TL ödediği anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık; olayın gerçekleştiği yerin güvenliğinden davalının sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise sabotaj olayında davalının kusurunun bulunup bulunmadığına ilişkindir. Davalının temel itirazları sözleşmenin 3.2 maddesi gereği sorumlu olmadığı, genel ve özel kolluk faaliyetinde bulunamayacağı yönündedir.
Davacının sigortalısı ile davalı arasında Gözetim Hizmetleri Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin 3. maddesinde, sözleşmenin konusunun davalının sözleşme hükümleri gereğince hizmet bölgesinde belirtilen ve uygulanacak gözetim hizmetlerini yerine getirmeyi üstlenmesine ilişkin olduğu, 3.2 maddesinde; davalının bünyelerinde çalışan elemanların her ne surette olursa olsun şirketlerinin kendilerine verdikleri kıyafetleri giydikleri kendilerine bas tanıtıcı özel kıyafetler ile çalışması, resmi ve özel kolluk görev sahasına girmeksizin bulundukları yer çerçevesinde gözetim ve danışma hizmeti vermeyi, gözetim personelini sözleşme hükümlerine uygun olarak tesislerde çalıştırmayı kabul ve taahhüt ettiğinin düzenlendiği, 4.2 maddesinde; gözetim personelinin belirtilen yerlerde giriş-çıkış kontrolü yapmak, çevreyi gözetlemek, gerektiğinde emniyet kuvvetleri ile işbirliği sağlamak, sabotaj veya yangın halinde ilk müdahaleyi ve gerekli duyuruları süratle yapmakla yükümlü olduğunun düzenlendiği, 4.6 maddesinde; gözetim hizmetlerinin personelin silah bulundurmasını ve çatışmaya girmesini kapsamadığı, bu durumlarda personelin emniyet ve kolluk kuvvetlerini en seri şekilde haber vermekle yükümlü olduğu, personeli özel güvenlik personeli olmadığı açıkça düzenlenmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının sigortalısı dava dışı … A.Ş.’e ait … Mah. … Sok. 59 Pafta 1557 Ada 27 Parsel … adresinde yapımı devam eden şantiye alanında bulunan iş merkezi inşaatını … nolu poliçe kapsamında ve 16/08/2018 başlangıç ve 06/08/2019 bitiş tarihli olarak davacı tarafından sigorta teminatı altına alındığı, dava dışı sigortalı … A.Ş. tarafından yapımı devam eden inşaat alanının davalı … A.Ş. çalışanlarınca şantiyeye gelen iş takipçileri ve ziyaretçiler ile yine inşaat şirket çalışanları ya da taşeron çalışanlarının alana ve binaya giriş çıkış kontrol altında tutmak ve gideceği yeri ve kişiye yönlendirmek, çevreyi gözetlemek yükümlülüğünü üstlenildiği, sözleşme uyarınca davalının gözetim personelinin belirtilen yerlerde giriş-çıkış kontrolü yapmak, çevreyi gözetlemek, gerektiğinde emniyet kuvvetleri ile iş birliği sağlamak, sabotaj veya yangın vukuunda ilk müdahaleyi ve gerekli duyuruları süratle yapma yükümlülüğünü üstlendiği, davalının özel güvenlik hizmeti sağlamadığı, davalının çalışanlarını 3 vardiya halinde 24 saat boyunca her bir vardiyada 1 personel olmak üzere görevlendirdiği, sigortalı işyerinin sahibi …’ın kollukta verdiği; “18.05.2019 günü saat 12:00 sıralarında en son kontrol edildiğinde kablolar normal durumdaydı. 20.05.2019 günü saat 10:00 sıralarında kontrol ettiğimizde pano için elektrikçi geldiğinde her katta ki kabloların boyundan yaklaşık 50-60 cm kesildiğini bu sebepten ötürü kabloların panoya bağlanacak yeterlikte uzunlukta olmadığı” yönündeki beyan ile davacı sigorta şirketi tarafından yetkilendirilen eksper tarafından 21.05.2019 tarihinde olay yerinde yapılan inceleme sonucundaki; “pano bağlantı uçlarının kesilmesi hadisesinin, şantiye sahasında kıymetli klima tesisatları bakır boruların vs. benzeri bakır malzemelerin açıkta, şantiye bahçesinde rahatlıkla çalınabilecek yerde olmasına ve bu malzemelere dokunulmamış olduğu.” yönündeki tespit dikkate alındığında eylemin şantiyeye giriş-çıkış izni bulunan kişilerce yapıldığının anlaşıldığı, olayın meydana geliş şekli itibariyle davalının sabotaj eylemine müdahale olanağının bulunmadığı, davalının müdahale olanağı bulunmasına rağmen müdahaleden kaçındığı yönünde somut bir delil de bulunmadığı, sözleşmenin 3.2, 4.2 ve 4.6 maddeleri uyarınca davalının başka bir yükümlülüğünün bulunmadığı anlaşılmakla davalının zararın meydana gelmesinde kusuru bulunmadığı ve sözleşme hükümleri kapsamında meydana gelen olaydan sorumlu olmadığı sonucuna varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 80,70 TL’nin, peşin alınan 405,91 TL harçtan mahsubu bakiye ‬‬325,21‬ TL ‘nin davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerine bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan herhangi bir masraf bulunmadığından, bu hususla ilgili karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/01/2022

Katip
E-imzalıdır.

Hakim
E-imzalıdır.