Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/350 Esas
KARAR NO : 2021/768
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/03/2018
KARAR TARİHİ : 19/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı bulunan …. plakalı aracın 05/11/2017 tarihinde hasarlandığını, meydana gelen kazadan … plakalı araçta KDV dahil 25.689,99 TL hasar meydana geldiğini, hasar bedelinin tespiti amacıyla ekspertiz incelemesi yaptırıldığını, alacağın temlik yoluyla müvekkiline geçtiğini, bu kapsamda fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak kaydıyla şimdilik 4.750,00 TL hasar bedeli ile 250,00 TL ekspertiz ücretinin poliçe limitleri dahilinde davalı sigorta şirketinden temerrüt tarihi olan 17/02/2018 tarihiden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsili ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 24/09/2021 havale tarihli talep artırım dilekçesi ile dava değerini toplamda 10.161,84 TL bedele yükselterek harcını yatırmıştır.
Davalı vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacının temlik alacağı sebebiyle aktif husumet ehliyetinin bulunduğunu ispat etmesi gerektiğini, müvekkilinden herhangi bir onay alınmadan haricen yapılan onarım ve bakımdan poliçe kapsamında müvekkilinin bir sorumluluğunun bulunmadığını, talep edilen miktarında yüksek olduğunu, ekspertiz ücretinden müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, faiz başlangıç tarihininde kabul edilemeyeceğini savunarak davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davalı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla sigorta uzmanı ve makine mühendisi bilirkişi heyetine tevdii edilen dosyaya 04/02/2019 tarihinde tanzim olunan raporda özetle; davalı yanca görevlendirilen eksper tarafından KDV hariç hesaplanan 10.764,66 TL’ye 1.937,64 TL KDV eklenerek bulunan 12.702,30 TL hasarın dosya kapsamına uygun kadri marufunda sigorta tazminatı olarak ödenmesi gerektiği değerlendirilmektedir,
Bilirkişi raporunun usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi neticesinde tarafların beyan ve itirazlarının dosya kapsamında yeniden değerlendirilmesi amacıyla kök raporu hazırlayan bilirkişi heyetine tevdii edilen dosyaya 27/08/2019 tarihinde tanzim olunan ek raporda özetle; davacı vekili itirazlarının değerlendirmesinde farklı bir sonuca varılmadığı, davalı vekilinin itirazlarının değerlendirmesinde, 05.11.2017 tarihli trafik kazası tespit tutanağının kolluk güçlerince de kaşe ve imza ile teyit edildiği, bu nedenle bildirim süresi şartının sayın mahkemece değerlendirilmesi gerektiği, sigorta poliçesinde yer alan “anlaşmalı servis” klozu gereği %20 tenzili muafiyet hususu gözetilerek, davacının KDV dahil ödemesi sabit olması halinde 10.161,84 TL; ödeme sabit olmadığında 8.611,73 TL tazminatı davalı kasko sigortacısından tazmin talep edebileceği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Mahkememiz dosyası 2018/266 Esas 2019/981 Karar sayılı 11/10/2019 tarihli kararı ile Mahkememizin görevsizliğine, dosyanın kesinleşmesinden sonra talep halinde görevli İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine dair karar verilmiş, dosya … 13. Tüketici mahkemesinin … esas sayılı sırasına kaydı yapılarak yapılan yargılama neticesinde 09/07/2020 tarihli karşı görevsizlik kararı verilmesi sebebiyle dosya İstinaf incelemesinden geçerek Mahkememizin görevli olduğu bildirilmekle dosyanın mahkememizin 2021/350 esas sayılı sırasına kaydı yapılmıştır.
Bilirkişi raporunun usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi neticesinde tarafların beyan ve itirazlarının dosya kapsamında yeniden değerlendirilmesi amacıyla kök ve ek raporları hazırlayan bilirkişi heyetine tevdii edilen dosyaya 24/07/2021 tarihinde tanzim olunan ikinci çek raporda özetle; mahkeme ek görevlendirmesi gözetilerek yapılan inceleme ve değerlendirmeler neticesinde; kök ve ek raporlarımızda da belirtildiği üzere, davalı yanca yaptırılan ekspertiz çalışması esas alınarak meydana gelen zararın 8.611,73 TL artı 250 TL sigorta ekspertiz masrafı olmak üzere 8.861,73 TL miktarında davalı yanca tazmini gerektiği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacının 05/11/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle araçta meydana gelen hasar bedelinin kasko poliçesini düzenleyen davalı sigorta şirketinden tazminine ilişkin davadır.
Davacının talep ettiği hasar bedeli yargılama neticesinde belirleneceğinden dava belirsiz alacak davası niteliğinde olduğundan davalının bedel artırım dilekçesindeki zaman aşımı iddiası yerinde değildir.
Dosyada mevcut yazılı temlik sözleşmesi TBK m.183 ve devamı hükümlerine göre davacının, sigortalısının davalıdan olan alacağını yazılı temlik sözleşmesi ile devir ve temlik aldığını teyit etmektedir. Ayrıca, dava konusu hasara ilişkin faturada muhatap davacı gözükmekte olup, davacının işbu dava konusu alacak bakımından temlik alacaklısı olduğu, her türlü alacağın temlik edilebileceği gözetilerek davacının aktif husumet ehliyetinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Y. 17. HD. 04/04/2016 T. 2015/14700 E. 2016/4229 K. Sayılı ilamı: “6762 sayılı TTK’nın 1283. maddesi hükmü uyarınca, sigortacı, sigorta ettiren veya sigortadan yararlananın uğradığı gerçek zararı tazminle yükümlü olup mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, hasar bedeli tespit edilirken davalı sigorta şirketiyle servis arasında yapılan anlaşma gereği olduğu belirtilen %10 iskonto esas alınarak yedek parça ve işçilik bedellerinin rayiç değerinde indirim uygulanması doğru değildir.
3065 sayılı KDV Kanunu’nun 1. maddesine göre Türkiye’de yapılan sınai, ticari, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyet çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetler katma değer vergisine tabidir. Davacının aracına verilen zararı gidermek için gerekli onarım, parça ve işçilik hizmeti de anılan yasa gereğince KDV’ye tabidir. Bu nedenle davacı lehine KDV dahil edilerek hasar tazminatına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.” şeklindedir.
… plakalı aracın 05.11.2017 tarihinde, 08:00 sıralarında tek taraflı trafik kazasından sürücü …’in Karayolları Trafik Kanunu m.52/l-b) bendi kapsamında tam kusurlu olduğu, Kasko sigortacısı davalı … Sigorta A.Ş.’nin meydana gelen kaza sonucu oluşan hasarı tazmin etmesi gerektiği, meydana gelen zararın 12.702,30 TL hesaplandığı, davacının bu miktarın üzerinde kendisine fatura edilen bedeli ödeyip ödemediği ve bu bedelin üzerinde olduğu iddia edilen hasarın tamamen trafik kazası kaynaklı olduğunu dosyada somut delillerle ortaya koyamadığı, ekspertiz raporunda kaza dışı bir takım hasarlar ve yenileme yedek parçalarının da sayıldığı, bu kalemden davacı talebinin 4.750,00 TL olduğu, davacının katlandığı 250,00 TL sigorta ekspertiz masrafını, dosya kapsamı sigorta poliçesi teminatını davalıdan talep edebileceği kök raporda tespit edilmiştir.
… Ltd. şti. tarafından hazırlanan 13.11.2017 tarihli raporda detayları ile verilen hasarlı parçalar ve bedelleri ile sair içeriği görgüye ve yerinde incelemeye dayalı tespit edilen 7.775,33 TL yedek parça ve 4.335 TL işçilik olmak üzere 12.110,33 Tl hasar zararı hesaplanmış ve 1.345,67 TL indirim ile 10.764,66 TL tazminat belirlendiği, bu raporda belirtilen hasarlı yedek parçalar ile detaylı fiyat açıklamalarına bilirkişi heyetince itibar edildiği, bu nedenle ayrıca teker teker parça incelemesi yapılmadığı, Iskonto hariç, KDV dahil miktar ise 14.290,18 TL olup; KDV talebi için davacının bu miktara katlandığını, KDV ödemesini ortaya koyması gerekeceği, davacı yanca görevlendirilen … tarafından düzenlenen raporun sigorta ekspertiz rapor şeklinde, bağımsız bir yetkilendirme ile değil; özel uzman mütalaası şeklinde hazırlanarak bedelin 25.802,88 TL tazminat hesaplandığı, rapor mütalaa tarihinin 17.11.2017 olduğu, davacının hazırlattığı raporun Sigortacılık Kanunu ve HMK açısından, davalı yanca hazırlatılan rapora göre daha zayıf bir delil olduğu, çünkü bu raporun özel mütalaa niteliğinde olduğu ve sonradan hazırlandığı, dosyadaki renkli fotoğraflar, olayın oluş şekli ve kaza raporu gözetildiğinde 13.11.2017 tarihli raporda belirlenen hasar zararı miktarlarının somut olaya uygun olduğu, mütalaada zaten girilen bir takım hasar kalemlerinin standart dışı olduğu rapor edilmiş ve bunların meydana gelen kaza neticesi olduğunun teyit edilmediği, davacının temlik edeni-sigortalının kasten bildirim yapmadığı iddiasının sabit olmadığı, kazadan sonra sigortalının gerekli değerlendirmeyi yaparak sigortacıya bildirimde bulunmak ve zararını tazmin talep etmek bakımından kazazede psikolojisi içinde hareketsiz kalmasının da değerlendirilmesi gerekeceği, 05.11.2017 tarihli trafik kazası tespit tutanağının kolluk güçlerince kaşe ve imza ile teyit edildiği, bu nedenle bildirim süresi şartının sayın mahkemece değerlendirilmesi gerektiği, sigorta poliçesi incelendiğinde “… Anlaşmalı Marka Yetkili Servislerin (aracınızın markasının üretici veya tamircisi tarafından onarım yetkisi verilen yetkili servisleri) dışında … yetkili servis sistemine üye olmayan bir başka marka yetkili servisinde onarım yapılması durumunda her bir hasarda eksperce belirlenecek hasar tutarının %20’si oranında tenzili muafiyet uygulanacaktır. Bu durumda orijinal parça tedariğinin … Sigorta tarafından sağlanabileceği sigortalı tarafından peşinen kabul edilmiştir.” şeklinde olup davalının ataması ile görevlendirilen bağımsız sigorta ekspertiz raporunda tespit edilen toplam miktarlardan %20 tenzili muafiyet uygulaması gerektiği, bu nedenle belirlenen indirimli miktar olan 10.764,66 TL’den %20 muafiyet 2.152,93 TL düşüldüğünde, 8.611,73 TL bedelden davalının sorumlu tutulabileceği, davacı veya temlik edence ödeme sabit olması halinde ise, KDV dahil tutar olan 12.702,30 TL’den %20 tenzili muafiyet ile 2.540,46 TL düşüldüğünde, 10.161,84 TL tazminat hesaplandığı ek heyet raporundan anlaşılmıştır.
Sigorta ekspertiz raporu ile inceleme ve değerlendirmeler sonucunda hasar tespiti yapılmış olması karşısında, aksi ispatlanana kadar muteber olduğundan ekspertiz raporuna itibar edilmediği, sigorta ekspertiz raporunun yerinde inceleme ve görgüye dayalı hazırlandığı dikkate alındığında bu rapora itibar edilmesi gerektiği, davacının iddiasının aksine, davalının sorumluluğunun hasarlı araç ile hasarsız araç arasında oluşan hasar zararını gidermek olduğu, bu zararı tüm yedek parça ve işçiliklerini karşılayarak giderdiğinde, iskonto almasının veya almamasının önemi olmadığı, sigortacı iskontolu alımlar yapıyorsa, zararın da iskontolu kıymetler üzerinden yapılması gerektiği, ancak sigortacı hasar giderimini sağlayamıyor ve sigortalı kendi imkanları ile hasar giderimi yapıyorsa iskonto hesabı yapılmaması gerektiği, anlaşmalı servis klozu gözetildiğinde, hesaplanan zararın 8.611,73 TL KDV hariç tutar olduğu, KDV dahil ödeme dosyada sabit olmadığından davalı yanın 8.611,73 TL zarardan ve 250 TL sigorta ekspertiz masrafından olmak üzere 8.861,74 TL tazminattan sorumlu olacağı, davacı yan ödemesinin KDV dahil olması halinde ise tazmini talep edilebilecek miktarın 10.161,84 TL artı 250 TL olmak üzere, 10.411,84 TL tazminat olduğu, hasar meydana gelmiş ve onarım yapılmamış olsa bile hasar zararı olarak hesaplanan 8.611,73 TL ve ekspertiz ücreti 250 TL bedellerin somut olaya uygun kadri marufunda hasar zararı olduğu, davalının ödemesini ispat edemediği takdirde KDV dahil talepte bulunamayacağı itirazları karşılar son heyet raporundan anlaşılmıştır.
Teknik heyet raporundaki tespitlerden yukarıda atıf yapılan içtihat gereğince davacının KDV talep edebileceği anlaşılmakla rapordaki bu kısma itibar edilmemiştir. Yine davacı bedel artırım dilekçesinde %20 anlaşmalı servis klozu gereğince mahsup sonucunda talepte bulunduğundan rapordaki tespitlerdeki hukuki takdir ve değerlendirmeler mahkememize ait olduğundan taleple bağlılık ilkesi gereğince davacının KDV dahil 10.161,84 TL alacağının bulunduğu, dosya kapsamında Sigortacılık Kanunu hükümlerine göre, yerinde inceleme, görgüye dayalı, renkli fotoğraflar ve olayın oluşu ile desteklenen içeriği ile aksi ispatlanıncaya kadar delil vasfı olan bir ekspertiz raporu bulunduğu, …firmasınca hazırlanan raporun ayrıntılı sayım ve dökümü yapılmış hasarlı yedek parçaları ve işçilik hususları gözetilerek hazırlandığından teknik heyet gibi mahkememizce de hükme esas alınmış olup poliçe kapsamındaki gerçek zarar miktarının karşılanması asıl olduğundan mahkememizce yapılan yargılama neticesinde belirlenen gerçek zarar bedelinden davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu, riskin teminat dışında olmadığı kanaatine varılarak aracın hususi nitelikte olduğu gözetilerek davanın kabulü ile 10.161,84 TL hasar bedelinin 22/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile 10.161,84 TL hasar bedelinin 22/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 694,15 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 85,39 TL + ve 93,00 TL tamamlama harcından oluşan toplam 178,39 TL harcın mahsubu ile bakiye 515,76 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 85,39 TL peşin harç ile 93,00 TL tamamlama harcından oluşan toplam 178,39 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; posta, tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücreti ile 250 TL ekspertiz ücretinden oluşan toplam 2.164,85 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.19/10/2021
Katip
¸e-imzalıdır
Hakim
¸e-imzalıdır
“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”