Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/316 E. 2021/920 K. 02.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/316 Esas
KARAR NO : 2021/920

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 05/05/2021
KARAR TARİHİ : 02/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen 05/05/2021 tarihli dava dilekçesinde, Dava konusu edilen … Limited Şirketi … Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicilinde kayıtlı bir Limited Şirket iken, adı geçen şirketin 25.02.2020 tarihli 1 sayılı genel kurul kararıyla terkinine karar verildiği, terkin … 3.Noterliğinin …tarih … sayı ile tasdik edildiğini ve …tarihli … sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde 128. sayfasında ilan olduğunu, …Ticaret Limited Şirketi ile … Gümrük Müdürlüğü arasında görülen … 1. Vergi Mahkemesi’nin … sayılı dosyasına konu alacağın tahsilini teminen İdare aleyhinde … 3. İcra Müdürlüğü’nün .. sayılı dosyasına kayden icra takibi başlatıldığını, akabinde … Gümrük Müdürlüğü tarafından … 1. İcra Hukuk Mahkemesi nezdinde söz konusu takibin iptali talebiyle dava açıldığını, yapılan yargılama neticesinde anılan Mahkemenin 04/04/2018 tarihli ve … sayılı kararı ile davanın reddine karar verildiği, karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulduğunu ve sonuç olarak … Bölge Adliye Mahkemesi’nin 08/01/2019 tarihli ve … sayılı kararı ile istinaf başvurularının kabulü ile takibin iptaline kesin olmak üzere karar verildiğini, anılan karar ile ilgili vekalet ücretinin tahsili amacıyla davalı şirket tasfiye sürecinde olduğundan , tasfiye memuru …’ye karşı … 21. İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyasına kayden icra takibi başlatıldığını, Ödeme emrinin Tebligat Kanunun 21. md. uyarınca 21/02/2020 tarihinde muhtara tebliğ edildiğini, akabinde söz konusu icra takibine davalı şirket vekilince 26/02/2020 tarihinde itiraz edildiğini, anılan İcra Müdürlüğünün 26/02/2020 tarihli kararı ile takibin durdurulmuş sayılmasına karar verildiği, akabinde söz konusu bu itirazın iptali talebiyle … 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasına kaydedilen itirazın iptali gerekçesiyle açılan davada; Mahkemenin 12/04/2021 tarihli muhtırasında Tasfiye Halindeki … Limited Şirketinin ihyası için gerekli işlemlerin yapılması için taraflarına süre verildiği, bu kapsamında şirketin ihyasını talep etme zorunluluğu doğduğunu, açmış oldukları davanın kabulüne, … Tic.Ltd.Şti. hakkında tüzel kişiliğinin ihyası ile yeniden tesciline, tasfiye memuru atanmasına karar verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı Tasfiye Memuruna yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …’ye usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde; Davanın T.T.K. M. 547 hükmü kapsamında ek tasfiye gerektiği iddiası ile şirketin ihyasına ilişkin olduğunu, bu davanın açılabilmesi için m.547 hükmü gereği “Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa,” şeklindeki yasal şartın bulunması gerektiğini, bu şartın aynı zamanda HMK hükümlerinde yer alan “hukuki yarar” şartını da içinde barındırdığını, davacı kurumun iddia ettiği alacak “TAKAS” ile sona ermiş durumda olduğunu, İhya davası açmak için yetki aldığı itirazın iptali davasına olan icra takibinde yapılan itiraz kapsamında takas konusu beyan edilmiş bulunduğunu, takipten önce davacı kuruma verilen dilekçe ile ayrıca takas beyan edildiğini, davacı tarafın takas beyanına rağmen takip konusu yaptığı dava konusu yaptığı alacak iddiası , takipten önce davacı kurum ile yapılan yazışma ile ve son olarak da takip dosyasına verilen dilekçe ile beyan edilen takas sonucu sönmüş bir alacağa ilişkin olduğunu, Takas beyanına dair ilamlı alacaklara dair dosya numaraları borca itiraz dilekçesinde gösterildiğini, davacı kurum ile yapılan yazışmalar sonucunda vekalet ücreti alacağının takasının mümkün olmadığını beyan ederek takibe geçtiğini, takip konusu olan alacağın davacı kuruma ait vekalet ücreti alacağı olmadığını, Şirket lehine verilen vekalet ücretinin ödenmesi ve sonrasında ilamın üst mahkemece kaldırılması ile ortaya çıkan iade borcu ile ilgili olduğunu, Hiç bir şekilde takas yasağının söz konusu olmadığını, Müvekkili … tasfiye memuru olarak görevini layıkıyla tamamladığını, herhangi bir kusuru veya ihmalinin de olmadığını, davacının iddia ettiği alacağın tasfiye öncesinde gözetilerek şirketin davacı kurumdaki kesinleşmiş ilamlı alacakları ile takas beyan edilerek borcun sona ermesinin sağlandığını, yazılı savunmalarının aksine şirketin ihyası yönünde karar verilecek ise bu durumda müvekkilinin yeniden bir görev üstlenmeyi kabul etmediğini, haksız açılmış olan davanın reddine, aksi durumda müvekkilinin görev almak istemediğinin gözetilmesine, müvekkilinin herhangi bir kusur veya ihmali bulunmadığının gözetilerek yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile sorumlu tutulmamasına, masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Ticaret Sicil Müdürlüğüne dava dilekçesi ve tensip zaptı tebliğ edilmiş olup, davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinden özetle; Ticaret Sicil Müdürlüğünün, TTK.m.32 ve Ticaret Sicili Yönetmeliği m.34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, Ticaret Sicili Müdürlüğünün, Ticaret Sicili’ne tescil konusundaki taleplerinin, ilgili yasanın kendisine verdiği yetki ve görev alanı içinde değerlendirip sonuca bağladığını, yasal şartlar oluşmuşsa yapılan işlemle ilgili tescil kararı verdiğini, aksi halde, tescil talebini gerekçe göstererek reddedeceğini, tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun şirketin tasfiye memurunda olduğunu, Tasfiye memurları tarafından tasfiye prosedürünün eksik bırakılmış olmasının memurların sorumluluğunu gerektirdiğini, Tasfiye memurlarının alacaklıların haklarını korumakla görevli olduğunu, Vadesi gelmeyen borçlardan “ihtilaflı veya şarta bağlı” borçların notere tevdii ya da kafi bir teminat ile karşılanması gerektiğini, Bu yapılmadan şirketlerin tasfiye süreci sonuçlandırılıp, bakiyeler mevcut pay sahiplerine dağıtılmış ve şirket kayıtları sicilden terkin edilmiş ise, terkin işlemlerinin iptali ile şirket tüzel kişiliği ihya olunarak tasfiye sürecine yeniden geçilebileceğini, Tasfiye memurlarının iddia edilen eksik işlemlerini, Müvekkili Sicil Müdürlüğü’nün tespit etmesinin mümkün olmadığını, Mahkemenin davanın esası ile ilgili vereceği karara müvekkil Sicili Müdürlüğü uyacağını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını, Müvekkili Sicil Müdürlüğünün, dava açılmasına sebep olacak herhangi bir işlem yapmadığını, Tasfiye sürecinde, eksik olarak yapıldığı iddia edilen işlemlerin muhatabı tasfiye memurları olduğunu, bu nedenle, “yasal hasım” konumunda bulunan müvekkil, “yargılama masrafları”ndan sorumlu tutulamayacağını, davanın açılmasına sebebiyet vermeyip de davanın niteliği gereği Yasal Hasım konumunda bulunan müvekkili aleyhine yargılama giderlerine ve vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini, müvekkili yönünden açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin diğer tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Ticaret Sicil Kayıtlarının incelenmesinde ihyası istenen şirketin şirket genel kurulu kararı ile Ticaret sicilinden terkin edilmiş olduğu görülmüştür.
Davacıya … 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas dosyası üzerinden ihya davası açması için süre verilmiş olduğu görülmüştür.
TTK 547. Maddesine göre ek tasfiyenin gerekli olması halinde bu ek işlemlerin sonuçlandırılması için şirketin yeniden tesciline karar verilebilir.
Somut olayda, … Ticaret Sicil Müdürlüğünce gönderilen belgelerden …Tic. Ltd. Şirketinin 25/02/2020 tarihli Ortaklar Kurulu Kararı uyarınca 04/03/2020 tarihinde sicilden terkin edildiği, davanın yasal beş yıllık süre içerisinde açıldığı, davacının … 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin … E.sayılı dosyası ile dava açtığını, ihya davası açmakta hukuki yararı bulunduğu, davanın .. Ticaret Sicil Memurluğuna husumet yöneltilerek açılmasının yeterli olduğu anlaşıldığından … Ticaret Sicil Memurluğunun… nolu Sicilinde kayıtlı bulunan Tasfiye Halinde …Tic Ltd Şirketinin … 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin … E.sayılı dosyası ile sınırlı olmak üzere ihyasına, Tasfiye Memuru olarak Mehmet Eşmen’in görevlendirilmesine, tasfiye memuru daha önce tasfiye işlemlerini yürütmüş olduğundan ücret takdirine yer olmadığına, kararın … Ticaret Sicil Memurluğunda tescil ve ilanına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-Davacının davasının kabulüne, … Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı Tasfiye Halinde… Ltd Şti’nin … 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin …E.sayılı dosyasına münhasır olmak üzere İHYASINA,
2-Tasfiye Memuru olarak …’in görevlendirilmesine, tasfiye memuru daha önce tasfiye işlemlerini yürütmüş olduğundan ücret takdirine yer olmadığına,
3-Kararın Ticaret Sicil Memurluğunda tescil ve ilanına,
4- Davacı davasını açarken peşin harcı yatırmamış olduğundan Harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 59,30 TL peşin harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davalı yasal hasım durumunda bulunduğundan, davacı lehine vekalet ücreti ve yargılama gideri takdirine yer olmadığına,
6-Davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde, davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede İSTİNAF YOLU açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 02/12/2021

Başkan
E-imzalıdır.
Üye
E-imzalıdır.
Üye
E-imzalıdır.
Katip
E-imzalıdır.

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.