Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/300 E. 2021/540 K. 29.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/300 Esas
KARAR NO : 2021/540

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 10/01/2012
KARAR TARİHİ : 29/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 30.05.2002 tarihli acentelik sözleşmesinin imzalandığını, ancak 14.08.2006 tarihinde davacı şirket tarafından tek taraflı olarak fesih edildiğini, fesih tarihine kadar acente olan davalının kendilerine olan borcunun 199.135,04 TL olduğunu, borcun ödenmediğini, bu nedenle bu miktarın 14.08.2006 fesih tarihinden itibaren %10 aylık akdi faiz ile birlikte davalıdan tahsili ile yargılama masrafları ile vekalet ücretininde davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; 4 yıl boyunca davacı şirketin acenteliği yaptığı hususunun doğru olduğunu, ancak 2006 yılının Mayıs ayında tarafların anlaşamadıklarını, davacının poliçe düzenleme programını kapattığını ve poliçe düzenlediği müşterilerine yazı göndererek poliçe primlerinin direk kendisine ödenmesini talep ettiğini, bu durumun davalı itibarını zedelediğini, davalıyı zor duruma düşürdüğünü, ancak buna rağmen davacıya verilen teminat olan gayri menkul ipotekleri ile birlikte teminat mektuplarının nakde çevrilerek zaten alacağın tahsil edildiğini, ayrıca bu davanın açılamayacağını, …’tan alınan 29.05.2002 tarihli 10.000 TL bedelli teminat mektubu ile … İli, … ilçesi … Mahallesi 3132 ada, 3020 parselde bulunan 3. kat 6 nolu bağımsız dairesinin ise Ankara 22. İcra Müdürlüğünün … nolu dosyasından rehinin paraya çevrilmesi yolu ile takibe konu yapıldığını, taraflar arasında Temmuz 2006 tarihinde mutabakat zaptının düzenlendiğini, iptal poliçelerinin tutarlarının burada belirtildiğini, ayrıca kendisi hakkında … 2. Asliye Ceza Mahkemesinin …sayılı dosyasından haksız yere dava açıldığını, poliçe düzenleme sapfası kapatıldığı için kendisinin zaten poliçe düzenleme hakkının da bulunmadığını, bu nedenle davacı şirkete davaya konu bir borcunun olmadığını, açılan davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretinin de davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Mahkememizin 2012/9 E., 2013/346 K. Sayılı 23/12/2013 tarihli mahkeme ilamı davalı tarafından sunulan 14/05/2014 havale tarihli dilekçesi ile temyiz edilerek Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2014/9109 E., 2014/16061 K. sayılı 21/10/2014 tarihli ilamı ile bozulmasına karar verilmiş olup bozma ilamına uyularak tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla Mali Müşavir … ile Sigorta uzmanı …’e tevdii edilen dosyaya 27/12/2016 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporu dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişi raporunun usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi neticesinde tarafların beyan ve itirazlarının dosya kapsamında yeniden değerlendirilmesi amacıyla dosya kök raporu hazırlayan mali müşavir ile yeni atanan sigorta uzmanı … tarafından tanzim olunan 19/07/2019 tarihli bilirkişi raporu dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizin 2015/257 E. 2019/915 Karar sayılı ilamı davacı vekilinin 12/12/2019 havale tarihli dilekçesi ile temyiz edilmiş edilmiş olup Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2020/695 esas 2021/358 karar sayılı 25/01/2021 tarihli ilamı ile karar bozulmuştur. Bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacı sigorta şirketinin 30.05.2002 tarihinden 14.08.2006 tarihine kadar acenteliğini yapan davalının bu dönem içerisinde ödenmeyen 199.135,04 TL borcunun tahsili amacıyla açılan alacak davasıdır.
Dava, davacı sigorta şirketinin davalı acenteden olan alacaklarının tahsili istemine ilişkin olup, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 18. maddesinde, acentenin, bir hafta süresince tahsil ettiği primlerin komisyon ve ilgili vergileri düştükten sonra kalan kısmını en geç ertesi haftanın son iş gününün bitimine kadar sigorta şirketine intikal ettirmek zorunda olduğu belirtilerek davalı acente yönünden kesin vadenin kararlaştırıldığı, bu haliyle temerrüt şartlarının gerçekleştiği, ancak davacı tarafça, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 25/2-A maddesi kapsamında akdi faizin tahsili talep edilerek, anılan temerrüdün sonuçlarının, sözleşmenin fesih tarihinden itibaren bir ay sonrasında doğacak şekilde davalı lehine atıfet süresi verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda davalının faiz ödeme yükümlülüğünün başladığı tarih, fesihnamenin davalıya tebliğ edildiği 14.08.2006 tarihinden 1 ay sonrasına isabet eden 14.09.2006 tarihi olduğu dikkate alınarak davanın kısmen kabulü ile 165.912,21 TL’nin (Ankara 22. İcra Müdürlüğünün 2006/754 esas sayılı dosyasında tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) 14/09/2006 tarihinden itibaren işleyecek aylık %10 akdi faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile 165.912,21 TL’nin (… 22. İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyasında tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) 14/09/2006 tarihinden itibaren işleyecek aylık %10 akdi faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 11.333,46 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2.957,20 TL harçtan mahsubu ile bakiye 8.376,26 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 2.957,20 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan posta, tebligat, müzekkere ile bilirkişi ücretlerinden oluşan toplam 3.411,40 TL yargılama giderinden davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 2.829,95 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan posta ve tebligat ücretlerinden oluşan toplam 240,90 TL yargılama giderinden davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 40,20 TL yargılama giderinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davalının üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 19.711,66 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 4.983,42 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca yargıtay yolu açık olmak üzere karar verildi. 29/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”