Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/288 Esas
KARAR NO : 2023/66
DAVA : İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/04/2021
KARAR TARİHİ : 31/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkil şirketin fabrikasına, gece vakti kimliği belirsiz kişilerce girilerek şirket kasasında bulunan bir miktar para ile içinde dava konusu çekin de olduğu, sayısı 300’ü aşan ve yaklaşık değeri 18 milyon Türk Lirasını bulan müşteri çeklerinin çalındığını, 17.12.2018 sabahı hırsızlığın farkına varılarak durumun derhal kolluk güçlerine bildirildiği, gerekli tutanaklar tutularak … Cumhuriyet Başsavcılığının … Sor. sayılı dosyası ile şikayetçi olunduğunu, yürütülmekte olan soruşturma dosyasının yanı sıra meşru hamili müvekkil şirket olan zayi çeklerin, üçüncü şahıslar tarafından tahsil edilmesi halinde müvekkil şirketin telafisi imkansız zararlara uğrayacak olması nedeniyle … 19. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyalarıyla çekler hakkında ivedilikle ihtiyati tedbir kararı alınarak çekler üzerine ödeme yasağı konulduğunu, TTK 652/1. maddesi “İptal kararı üzerine hak sahibi hakkını senetsiz olarak da ileri sürebilir veya yeni bir senet düzenlenmesini isteyebilir.” hükmü doğrultusunda, iptal edilen çeklerin tahsilinin sağlanması için … 24. İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyası kapsamında yukarıda esas numarası verilen mahkeme ilamlarına atıf yapılarak, ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlunun 12.08.2020 tarihinde haksız ve mesnetsiz olarak borca itiraz etmesi üzerine ise yasal süresi içerisinde iş bu davanın, açılması zarureti doğduğunu, Yargıtay içtihatlarında da sabit olduğu üzere, çekin zayi olması nedeniyle iptaline karar verilmesi durumunda olumlu ve olumsuz olmak üzere iki sonuç vücut bulduğunu, bu sonuçlardan ilki ve olumsuz olanının, kıymetli evrakın en önemli özelliklerinden biri olan senedin hak sahibini teşhis fonksiyonunun ortadan kalkması sonucu olduğunu, iptal kararının ikinci ve olumlu sonucunun ise, davacının hak sahipliğini borçluya karşı göstermesi yani hak sahibinin teşhisine imkan vermesi olduğunu, buna göre, iptal kararı davacının (iptal kararını elde eden kişinin) senette mündemiç bulunan ve iptal ile artık senetten ayrılan hakkın sahibi olduğuna ilişkin bir karine yarattığını, davalı/borçlunun, iptal kararını alan tarafın aslında senet üzerinde herhangi bir hakkının olmadığı defini ileri sürebilme imkanı varsa da talebimiz doğrultusunda iptal kararı verilmiş olmakla; şirketin hak sahibi olduğu, iptale ilişkin yargılamada ispatlanmış olduğundan, bunun aksini iddia ederek borca itiraz eden davalı/borçlu, bu yöndeki iddialarını ispat etmekle mükellef olduğunu, her ne kadar davalı/borçlu borca itiraz etmişse de yapmış olduğu itirazın mesnetsiz, afaki ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkil şirkete ait ticaret defterler incelenecek olduğunda iptal kararına konu mezkûr çekin ticari ilişki kapsamında alınarak müvekkil şirketin ticari defterlerine kaydedilmiş olduğunun görüleceğini bildirmiş, davalının haksız olarak yaptığı itirazının kaldırılarak takibinin devamına, haksız yere borcunu inkar eden davalı/borçlunun inkar nedeni ile %20´den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ile cezalandırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı/borçlu tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı vekili cevap dilekçesinde Davacı … – … A.Ş şirketi davaya konu çeklerin şirketlerinde yapılan hırsızlık dolayısıyla zayii olduğundan dolayı huzurda görülmekte olan iş bu davayı açmış ve ödeme yasağı kararı aldığını, çekler ile ilgili olarak ortaya atılan hırsızlık iddiasının gerçeği yansıtmadığını, çalındığı iddia edilen çeklerin bir çok kez ciro edildiğini, 2019 yılında toptan tekstil ürünü aldığını, bunun karşılığında elinde bulunan çekleri aldığı firmaya verdiğini, aradan yıllar geçtiğinden ne çekleri ne de çekleri verdiği firmayı hatırlamadığını, çeklerin elinden çıkarak bir çok firma tarafından ciro edilip bir çok kez el değiştirdiğini, çeklerin kaybolması veya çalınmasının kendi sorumluluğunda olmadığını, bunun sorumlusunun davacı taraf olduğunu, bu sebeple davanın esastan reddi gerektiğini bildirmiş, öncelikle yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili … mahkemelerine gönderilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise haksız ve hukuki mesnetten yoksun işbu davanın esastan reddine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Dava, dava davacıdan çalınan çekin iptal edilmiş olması sebebiyle çek bedelinin tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılamada dosya içerisine … 19. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen … esas sayılı, …esas sayılı ve …esas sayılı dava dosyalarında verilen kesinleşmiş gerekçeli karar suretlerinin alındığı, … 5. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının ve … 24. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasının dosya içerisine alındığı görülmüştür.
Dosyanın … Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak davalının defter ve belgeleri üzerinde mahkememizce görevlendirilmiş olan mali müşavir bilirkişi vasıtasıyla inceleme yapılıp, davaya konu olan çekin davalı defter ve belgelerinde yer alıp almadığı yer alıyor ise hangi ticari ilişki ve belgeye dayalı olarak kime verildiğine dair inceleme yapılarak rapor düzenlenmesinin istenilmesine ilişkin karar üzerine bilirkişi …’a tevdii edildiği, bilirkişi … 18/04/2022 tarihli bilirkişi raporunda “Yapılan incelemeler, tespitler ve hesaplamalar sonucunda, dava dosyasına konu olayda davalıya ait ticari defterlerde ve tüm dosya kapsamında tespit edilen bilgiler ve deliller ışığında, takdirin Yüce Mahkemenizin görev alanına ait olduğu işaret edilmek suretiyle; Davalının adresine gidilmiş çevrede ve mahalle Muhtarından sorulmuş ancak davalıyı tanımadıklarını beyan etmişlerdir. Davalıya ulaşılamadığından ve dava dosyasında davalıya ait herhangi bir ticari defter sunulmadığından dolayı davalının ticari defterleri üzerinde herhangi bir inceleme ve tespit yapılamadığı” şeklinde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Dosyanın 13/09/2022 tarihli duruşmasının 3 nolu ara kararı gereğince Mali Müşavir bilirkişi … ya verilerek davacı taraf defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılıp, dava konusu çekin davacı tarafından kimden alınmış olduğu, defterlerinde yer alıp almadığı, bu çeke ilişkin mal ve hizmet teslimi ve tahsilat yapılıp yapılmadığına dair rapor düzenlemelerinin istenildiği, bilirkişi … 03/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle “Davacı şirketin ticari defterlerinin TTK ilgili hükümlerine göre delil niteliğine haiz olduğu ve 2020 yılı ticari defter kayıt ile muavin özetlerini – bilirkişiye sunduğu, dosyada mübrez belgelerden Davacının işyeri adresine 16.12.2018 tarihinde hırsızlık olayı meydana gelerek çeklerin çalınmış olduğu ve bu durumun davacı tarafından Veli meşe Jandarma Karakol Komutanlığına bildirimin akabinde … Cumhuriyet Başsavcılığının … Sorgulama sayılı dosyası soruşturmaya konu ettiği ve … 19. Asliye Ticaret Mahkemesine … E sayılı dosyası ile çek iptali ve ödeme yasağı ile ilgili dava açarak ödeme yasağı aldırdığı, 27.07.2020 Tarihinde … 24. İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı Dosyası ile cirantalardan davalı … aleyhine 15.000 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlattığı ve borcun sebebini ise, … 19. ATM … E- … K- ile iptal edilen 31.09.2019 tarihli … seri numaralı iş bankası 15.000 TL tutarlı çek olarak beyan ettiği, …Tic. A.Ş iş bankası 31.07.2019 vade, … seri numaralı, 15.000 TL bedelli çeki şirket ortağı dava dışı …’tan 2020 yılında iktisap ettiğini ticari defterlerine kayıt ettiği, Davalı ile ticari ilişki olduğuna ilişkin herhangi bir evrak ibraz edilmediği, Ticari defter ve kayıtlarda çeke ilişkin mal ve hizmet teslimine ait fatura sunulmadığı ve İlgili çek fotokopisi dosyada bulunmadığından ciro silsilesi hakkında inceleme yapılmadığı” şeklinde görüş ve kanaatlerini bildirdiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Davanın icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı verilmesi istemine ilişkin olduğu, davacının davalı aleyhinde … Bankası muhataplı 31/07/2019 keşide tarihli 15.000 TL bedelli çek bedelinin tahsili yönünden icra takibine geçtiği, davalının borca, faize ve tüm ferilerine, ayrıca icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, takibin durduğu görülmüştür.
Davacı tarafça, takibin dayanağı çekin, davacının 17/12/2018 tarihinde şirket merkezinde yaşanan hırsızlık olayında çalınan ve … 19. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyasından yapılan yargılama neticesinde 26/12/2019 tarihinde iptaline karar verilen çeklerden olduğu beyan edilmiştir.
Mahkememizce davalı taraf ticari kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ise de, ticari kayıtlar ibraz edilmediğinden inceleme yaptırılamamış, davacı tarafın usul ve yasa hükümlerine uygun tutulduğu anlaşılan ticari kayıtları üzerinde yapılan inceleme neticesinde, davacının takip ve dava konusu çeki şirket ortağı dava dışı İbrahim Nalbant’tan 2020 yılında iktisap ettiğinin defterlerde kayıtlı olduğu, davacının ticari kayıtlarında davalı ile ticari ilişkisinin, çeke ilişkin mal ve hizmet teslimine ait faturanın kayıtlı olmadığı tespit edilmiştir.
İcra takibine ve davaya dayanak çekin zayi olduğu, hakkında ödeme yasağı kararı verildiği, muhatap bankaya ibraz edildiğine dair bir kayıtta olmayıp, çekin incelenmesi ve ciro silsilesinin tetkiki mümkün olmamış, davacının incelenen ticari kayıtlarına göre, davalıya çek bedeli olan 15.000 TL tutarında bir fatura kestiğine, buna istinaden mal ve hizmet teslim ettiğine dair bir ticari kaydın ve ayrıca bu meblağın dışında da davalı ile ticari ilişki veya alış verişin bulunulduğuna dair bir kaydın mevcut olmadığı anlaşılmakla; davacının davasını ispatlayamadığı kanaatine varılarak, davacının davasının reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 179,80 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 256,17 TL harçtan mahsubu ile fazla harç olan 76,37 TL nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede İSTİNAF YOLU açık olmak üzere karar verildi. 31/01/2023
Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır
“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”