Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/267 E. 2022/547 K. 15.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/267 Esas
KARAR NO : 2022/547

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/04/2021
KARAR TARİHİ : 15/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen 14/04/2021 tarihli dava dilekçeside; Davalı alacaklı … tarafından müvekkili aleyhine Kambiyo senetlerine mahsus icra takibi yapıldığını, davalı tarafın icra takibine dayanak olarak, 02.07.2018 tanzim tarihli, 02.01.2019 vade tarihli 34.000-USD bedelli senet; 02.07.2018 tanzim tarihli, 04.02.2019 vade tarihli 35.000-USD bedelli senet; 02.07.2018 tanzim tarihli, 01.03.2019 vade tarihli 17.000-USD bedelli senet; 02.07.2018 tanzim tarihli, 01.04.2019 vade tarihli 34.000-USD bedelli senet; 02.07.2018 tanzim tarihli, 02.05.2019 vade tarihli 55.000-USD bedelli senet olup, toplam 175.000 Amerikan doları tutarında 5 adet senetten dolayı takip başlattığını, müvekkilinin icra takibine konu senetlerden dolayı davalı tarafa borcu olmadığını, davalı …’nin kötü niyetli olarak bedelsiz kalan, boş bir şekilde müvekkilinden zorla aldığı senetleri icraya koyduğunu, davalı tarafın müvekkilini korkutarak zorla imzalattığını, hile ile teminat maksadıyla aldığını ifade ettiği senetler ile haksız kazanç sağlamaya çalıştığını, Müvekkili …’nın yaklaşık 30 yıldır … İli … İlçesi, …, … adresinde yerleşik olan … A.Ş. İsimli işyerinde çalıştığını, müvekkili yine …’de saat alım-satımı yapan davalı …’den 2015 yılı Kasım ayında 290.000-TL aldığını, akabinde aynı tarihlerde davalı tarafın müvekkili çalıştığı iş yerine geldiğini, müvekkiline verdiği 290.000 TL karşılığında, müvekkilini korkutarak senet imzalatmak istediğini, Senetlerin davalı tarafın iddia ettiği gibi değil, boş olarak ve zorla müvekkilinden alındığını, senetlerin üzerindeki farklı kalemlerle yazılmış yazılardan da bu durumun anlaşılacağını, davalı tarafın 2015 yılı Kasım ayında boş olarak, zorla müvekkiline imzalatarak Teminat olarak aldığını iddia ettiği senetleri 2018 yılında müvekkilinden almış gibi doldurduğunu ve üstelik de miktar kısmına Amerikan doları yazmak suretiyle tamamen kötü niyetli davranarak icra takibi başlattığını, İcra takibine konu edilen, bedelsiz kalan ve müvekkiline iade edilmesi gerekirken iade edilmeyen mezkur senetlerin icraya konulması ve müvekkilinin ölümle tehdit edilmesi nedeniyle davalı hakkında … Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusu yapıldığını, Soruşturma numarası … olup, soruşturma halen devam ettiğini, soruşturma dosyasında alınan ifadelerin iddialarını doğruladığını, Müvekkilinin davalı tarafa borcu olmadığını, Müvekkilinin davalı tarafa alacağını fazlasıyla ödediğini, borcun fazlasıyla ödendiği için senetlerin iade edilmesi gerekirken iade edilmediğini, müvekkilinin 3 yıllık süreç zarfında ödemeleri yaparken davalıdan senetlerin iadesini istediğini, … 7. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosya ile icra takibi yapıldığını, söz konusu icra takibi nedeniyle müvekkiline ait taşınmaza haciz konulduğunu, banka hesaplarının haczedildiğini, maaşına haciz konulmuş olduğunu, her ay müvekkilinin maaşından icra kesintisi yapıldığını, davalarının kabulüne karar verilmesini müvekkilinin … 7. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibinde borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, tensip zaptı tebliğ edilmiş, davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde; davaya konu senetleri zorla, hata, hile, gabin ve ikrah yoluyla alındığını iddia edildiğini, davaya konu senetlerin davacı borçlu tarafından davalı müvekkiline borcuna karşılık verdiğinin açık olduğunu, davacının iddialarının yersiz olduğunu, davacı borçlunun borç senedinin hata hile veya ikrah nedeniyle geçersiz olduğunu bildirerek borçlu olmadığının tespiti için menfi tespit davasını bir yıllık hak düşürücü sürede açması gerektiğini, davacı borçlunun dava dilekçesinde davaya konu senetleri 2015 yılı kasım ayında müvekkiline teslim ettiğini iddia ettiğini, davasının zamanaşımına uğradığını, davanın usulden reddine karar verilmesini, davacı yanın senetleri boş olarak teslim ettiği yönünde herhangi bir somut delili bulunmadığını, davacının korkutarak hile ile 2015 yılında teslim ettiğini iddia ettiği, iş bu senetlere yönelik müvekkilinin alacağına kavuşmak için … 7. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında açılan icra takibi ve … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında tasarrufun iptali davası akabinde bu menfi tespit davasına girişmiş olduklarını, dava dilekçesinde davaya konu senetlerin kendisi tarafından imzalandığını, müvekkilinden borç aldığını kabul ettiğini, müvekkilinin davacının takibe konu senetleri Amerikan doları yazmak suretiyle tamamen kötü niyetli davranarak icra takibi başlattığını, şeklinde beyan oluşturduğunu, ancak davaya konu senetler incelendiğinde dava konu senetlerin özü itibariyle USD senedi olduğunu, davacı yanın senetleri USD olarak tanzim ettiğini, davanın öncelikle usulden reddine, esas incelemesi yapılması halinde esastan reddine, kötü niyetli olarak açılan davada %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
… 7. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı takip dosyası getirilmiş, yapılan incelemesinde; Davacı tarafından davalı aleyhine toplam 1.016.576,38-TL üzerinden ilamsız icra takibinin yapıldığı davalının yasal süresi içinde ödeme emrine itiraz ettiği görülmüştür.
Davacı, davalıdan 2015 yılında 290.000,00-TL borç para aldığını, aldığı parayı 2016-2017-2018 yıllarında aylık taksitler halinde 340.600,00TL olarak ödediğini, davalının borcun ödenmesine rağmen 02/07/2018 tanzim tarihli toplam 175.000-USD bedelli 5 adet senedi kendisini korkutarak tehdit ile boş olarak imzalattığını iddia etmiş, davalı tarafta senetlerin davacının almış olduğu borç paraya karşılık düzenlendiğini, davacı tarafından alınan borç para karışlığında herhangi bir ödeme yapılmadığı savunulmuştur.
Dava konusu edilen 02/07/2018 tanzim tarihli 02/05/2019 vadeli 55.000,00-USD , 01/03/2019 vade tarihli 17.000USD , 01/04/2019 vadeli 34.000-USD , 04/02/2019 vadeli 35.000USD, 02/01/2019 vadeli 34.000USD bedelli senetlerin üzerinde bedelinin nakden alınmış olduğunun yazılı olduğu, davacının davalıdan borç aldığını, borcunu ödediğini iddia ettiği, senetlerin bedelsiz kaldığına ilişkin elinde herhangi bir yazılı belgesinin bulunmadığı, bu kapsamda davalı ve davacının iddia ve savunmalarının birbirini doğruladığı, ispat yükünün senetlerin zorla, korkutarak imzalattırıldığını iddia eden davacı üzerinde olduğu, senetlerin tehdit ile korkutularak imzalatıldığı iddiası tanık delili ile de ispat edilebileceğinden davacı ve davalının göstermiş olduğu tanıkların dinlenilmesine karar verilmiştir.
Dinlenen davacı tanıkları …, …, …, …’ın senetlerin imzalanması sırasında davacının korkutulduğu, tehdit edildiği veya hileye başvurulduğu yolunda görgüye dayalı beyan ve bilgilerinin bulunmadığını, davacı …’ nın söylemlerinden davalı … tarafından tehdit edildiğini öğrendiklerini beyan etmişlerdir. Tanıklardan sadece … “… Yoldan geçerken …’in davacının çalıştığı döviz bürosuna doğru kinayeli şekilde baktığını ve …ya parmak salladığını…” bildirmiştir.
Davacı tarafından 12/02/2020 tarihinde tehdit ve korkutularak zorla imzalattırılmış boş senetlerin bedelsiz kalmasına rağmen davalı tarafından icraya konulması ve … tarafından tehdit edilmesi sebebi ile … Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulunulmuş, mahkememizce … CBS’ nin… soruşturma numaralı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemesinde soruşturmanın halen devam ettiği görülmüştür.
Davalı tarafından 04/07/2019 tarihinde … 7. İcra müdürlüğünün …E sayılı dosyası ile kambiyo senetleri icra takibine konu yapılmış, davacıda İcra takibinden sonra 07/08/2019 tarihinde 1.100 USD, 19/07/2019 tarihinde 1.500USD yi haricen elden …’e ödemiştir. Bu konuda mahkemeye ibraz edilen makbuz suretleri davalı tarafından kabul edilmiş, yapılan ödemeye herhangi bir itirazları olmadığı bildirilmiştir.
TBK ‘nun 39. Maddesinde “…Yanılma veya aldatma sebebi ile yada korkutulma sonucunda sözleşme yapan tarafın yanılma ve aldatmayı öğrendiği yada korkutmanın etkisinin ortadan kalktığı andan başlayarak bir yıl içinde sözleşme ile bağlı olmadığını bildirmez veya verdiği şeyi geri istemez ise sözleşmeyi onamış sayılacağı…” düzenleme konusu yapılmıştır. Senetlerin düzenlenme tarihleri 02/07/2018 tarihi olup, icraya konulma tarihi ise 04/07/2019 tarihidir. Davacı tarafından Mahkememizde Menfi Tespit davası 14/04/2021 tarihinde açılmıştır.
Dava konusu edilen senetler kambiyo vasfında olup, bononun keşidecisi olan davacı bonoda gösterdiği belirli bir bedeli kayıtsız ve şartsız bizzat ödemek konusunda soyut bir vaat de bulunmaktadır. Soyutluğun senede yüklediği ilk özellik hamilin artık senette gösterilen alacağın alacaklısı olduğu konusunda senetten başka bir delil sunmasına gerek bulunmamasıdır. Kambiyo senetlerinin tehdit, korkutma, aldatma yoluyla elde edilebilecek olması durumunda bu vakalar tanık ile ispat edilebilecektir.
Davacı senetlerin zorla imzalattırıldığını iddia ettiği tarihten itibaren veya senetlerin icraya konulduğu tarihten itibaren 1 yıllık süreyi geçirdikten sonra Menfi Tespit davasını açmıştır. Davacı davalının kendisini sürekli korkuttuğunu, ailesi konusunda tehdit ettiğini, korkutmanın kalktığı andan itibaren de bu davayı açtığını, Savcılığa şikayette bulunduğunu iddia etmiş ise de korkutmanın Cumhuriyet Savcılığı’na şikayet tarihine ve davanın açıldığı tarihe kadar devam ettiğini ispatlayamamıştır. Davacının dinlenen tanıklarının da görgüye dayalı herhangi bir bilgileri bulunmamaktadır.
TBK’nun 74. Maddesinde, “…Hâkim, zarar verenin kusurunun olup olmadığı, ayırt etme gücünün bulunup bulunmadığı hakkında karar verirken, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle bağlı olmadığı gibi, ceza hâkimi tarafından verilen beraat kararıyla da bağlı değildir. Aynı şekilde, ceza hâkiminin kusurun değerlendirilmesine ve zararın belirlenmesine ilişkin kararı da, hukuk hâkimini bağlamaz…” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Somut olay değerlendirildiğinde; dava konusu senetlerin TTK da sayılan zorunlu tüm unsurları taşıdığı, bononun nakden kaydını içerdiği, bu kayıt karşısında bedelsizlik bakımından açılan menfi tespit davasında ispat yükünün davacı borçlu üzerinde bulunduğu, davalı tarafça senedin talili yapılmadığı, ispat yükünün yer değiştirmediği, davacı tarafından senetlerin tanzim tarihi olan 02/07/2018 tarihi ile senetlerin icra takibine konu edildiği 04/07/2019 tarihinden itibaren TBK nun 39. Maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde menfi tespit davasının açılmadığı, tehdit ve korkutmanın davanın açıldığı tarihe kadar devam ettiğinin tanık beyanları ile ispat edilemediği, TBK 74 maddesi uyarınca … Cumhuriyet Başsavcılığının soruşturma dosyasının beklenmesinin yargılamaya bir katkı sağlamayacağı anlaşıldığından açılan davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine, İİK ‘nun 72/4. Maddesinde belirlenen koşullar gerçekleşmediğinden davalının tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-Davacının davasının reddine,
2-Davalının tazminat talebinin reddine,
3-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 80,70-TL’nin, peşin alınan 17.360,59-TL harçtan mahsubu ile fazla harç olan 17.279,89‬-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından aşağıda dökümü yapılan 56,25-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.15/09/2022

Başkan …
E-imzalıdır.
Üye …
E-imzalıdır.
Üye …
E-imzalıdır.
Katip …
E-imzalıdır.

K.H:80,70-TL.
P.H:17.360,59-TL.
İ.H: 17.279,89‬-TL.