Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/238 E. 2023/368 K. 10.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/238 Esas
KARAR NO : 2023/368

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/04/2021
KARAR TARİHİ : 10/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafça dava dışı … borcundan dolayı … 5. İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyasına bağlı … 8.İcra Dairesi …T. Sayılı sebepleriyle icra takibi başlatıldığını, müvekkil şirkete …adresinde bulunan ve davacı Tandem şirket yetkilisi olan davacı müvekkil … tarafından işletilen alışveriş merkezi içerisinde olan işletmesine 22.02.2021 tarihinde haciz için gelindiğini, asıl borçlu … aynı şekilde borcun kendisine ati olduğunu, borcu zaman içerisinde ödeyeceğini, fakat haczin durdurulmadığını, haciz sırasında … vekili bir protokol yapılırsa haczin durdurulacağını söylediğini, … kabul ettiğini, bu protokole davacı müvekkillerinin de imzasının gerekli olacağını belirttiğini, haciz baskısı altında imzalanan bononun bir protokol ile imzalanması “kayıtsız ve şartsız borç ikrarı” özelliğini yitirdiğini, adi senet haline geldiğini, hacizde istihkak iddiasıyla haciz edilip yediemin sıfatıyla davacı müvekkillerden … bırakılan mallar için açılan istihkak davasında protokolün varlığı davalı tarafça ikrar edildiğini, ekte sunulmadığını, haciz tutanağı ile güvenlik kamerası kayıtları HMK madde 199 ve 202 ye göre delil başlangıcı niteliğinde olduğunu, irade bozukluğu ve aşırı yararlanma olma sebebiyle HMK m.203/1-ç hükmüne göre senetle ispat zorunluluğunun istinası oluştuğunu, haciz baskısı altında alınan protokol ve buna bağlı bono oluşan irade sakatlığı nedeniyle müvekkili bağlamadığını beyan ederek protokolün ve buna bağlı bononun geçerli olmadığını ve davanın kabulüne, 19.02.2021 tarihli bononun kambiyo senedi vasfını yitirdiğinin tespitine, 90.000 TL değerindeki 19.0.2021 tarihli protokolün ve buna bağlı bononun davacı müvekkiller açısından geçersizliğinin tespitine, davacı müvekkillerin protokol ve bono dolayısıyla borcu bulunmadığının tespitine, davacı müvekkillerle ayrı ayrı ödenmek üzere davalı aleyhine %20’sinden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunmuş olduğu 19.04.2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davaya konu protokol ve ödeme aracı olan bono … 5. İcra Müdürlüğü …E. sayılı dosyasında … 5. İcra Müdürlüğü … sayılı dosyasına icra takibine konu edildiğini, borçlu … Ltd. Şti.’ne gönderilen ödeme emri 03.03 .2021 tarihinde borçlu … gönderilen ödeme emri 29.03.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, menfi tespit davasında hukuki yararın bulunmadığını, protokolün usulüne uygun düzenlendiğini, borçluların serbest iradeleri ile imzalandığını, davacıların iddia ve beyanlarını gerçeğe aykırı olduğunu, borçlular tarafından protokolde belirlenen taksitlerde vadesinde ödenmediğini, davacı taraf dava dilekçesinde beyanlarında 1 yıl önce borçludan haciz mahallindeki iş yerini devraldıklarını ikrar ettiklerini, TBK md 202 ve İKK md 44 gereği 2 yıl boyunca borçtan sorumlu oldukları kabul ettiklerini, borç doğum tarihi takip tarihi değil takibe dayanak Genel Kredi Sözleşmesinin imzalandığı tarih olduğunu, borç doğumdan sonra muvazaalı devir işlemleri ortada olduğunu beyan ederek davanın esastan reddine, davacılar tarafından %20 sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve beyan ettikleri görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla talimat ile 16/09/2021 tarihinde tanzim olunan talimat raporunda özetle;
Davacı “… Şti.” firmasının ticaret sicil kayıtlarının aşağıdaki gibi olduğu görülmüştür.(Ek-1)
-18.06.2008 tarihinde … sicil numarası ile “…” adresinde kurulduğu, (23.06.2008 tarih sayı:7089)
-27.05.2009 tarihinde davacı …’un hisse devri sonucu şirket ortağı olduğu ve ilk 5 yıl temsil ve ilzama yetkili kılındığı, (… tarih sayı …)
-14.05.2015 tarihinde davacı …’un hisse devre sonucu şirketi tek ortak olarak 30 yıl süre ile temsil ve ilzama yetkili kılındığı, şirket adresinin “ …” olarak tescil edildiği (… tarih sayı …)
-08.01.2020 tarihinde şirket adresinin “…” olarak değiştirilerek tescil edildiği (… tarih sayı …) tespit edilmiştir.
Dava dışı “…Ltd.Şti.” firmasının ticaret sicil kayıtlarının aşağıdaki gibi olduğu görülmüştür.
-… tarihinde … sicil numarası ile “ … adresinde …’in aksi karar alınıncaya kadar temsil ve ilzam yetkilisi sıfatı ile tek ortaklı olarak tescil edildiği (… tarih sayı:…)
-21.11.2014 tarihinde adres bilgisinin “ …” olarak değiştirildiği (… tarih sayı:…)
-26.11.2014 tarihli ticaret sicil gazetesi sonrası ilgili firma için ticaret sicilde tescile tabi işlem bulunmadığı, tespit edilmiştir.
Kira Sözleşmesi, Fesih Sözleşmesi ve Beyannameler Yönünden Değerlendirme:
Davacı …Şti. İle Dava Dışı … A.ş. Arasında İmzalanan Kira Sözleşmesinin;
-Dairesi : 037 Numaralı Bağımsız Bölüm
-Kiraya Veren: … Yat. Ort. A.Ş.
-Kiracı : … Ltd.Şti
-Kira Başlangıç Tarihi: 01.01.2020
-Aylık Kira Bedeli: 8.000,00 TL (KDV Hariç)
-Yıllık Kira Bedeli: 96.000,00 TL (KDV Hariç)
-Kira Süresi: 5 Yıl
-Kiralananının Ne İçin Kullanılacağı: … tabelası altında cafe işletmeciliği şeklinde olduğu, dava dışı … A.Ş. ile davacı … Tic. Ltd. Şti. tarafından kaşe ve imza yapıldığı görülmüştür.
Fesih Sözleşmesi ve Tahliye Taahhütnamesi’nin içeriğinin özetle;
Sözleşme Tarafları Ve Konusu (madde 1): İş bu fesih sözleşmesi kiraya veren … Yat. Ort. A.Ş. ile kiracı …Şti. arasında … adresindeki … numaralı bağımsız bölümün kiralanması hakkında 01.12.2014 başlangıç tarihli …’da düzenlenen Kira Sözleşmesinin feshi hükümlerini düzenlemektedir.
-Fesih (Madde 2): taraflar arasında düzenlenen 01.12.2014 başlangıç tarihli kira sözleşmesi Kiracı’nın talebi üzerine Tarafların karşılıklı vardığı mutabakat doğrultusunda 31.12.2019 tarihi itibariyle tüm ekleriyle birlikte feshedilmiştir.
-Kiralanan Yerin Şimdiki Durumu, Kiracının Kiralayana olan Borçlarının Ödenmesi, (Madde-3): (3.1) Taraflar karşılıklı mutabakat ile 01.12.2014 tarihli kira sözleşmesini fesih etmişlerdedir. Kiracı … numaralı bağımsız bölümü 31.12.2019 tarihi mesai bitiminde tahliye ederek kiraya verene teslim etmeyi kabul, beyan ve taahhüt eder. (3.3) Kira Sözleşmesinin 11. Maddesi gereği Kiracı’nın Kiraya verene vermiş olduğu … tarihli ve … numaralı 27.03.2020 vadeli kesin teminat mektubu kiracı tarafından 31.12.2019 tarihine kadar olan kira, ortak gider ve tüketim bedellerine ilişkin borçlarını ödemesi halinde kiracıya iade edilecektir.
-İş bu “Fesih Sözleşmesi ve Tahliye Taahhütnamesi” taraflar arasında … 31.12.2019 tarihinde düzenlenmiştir, şeklinde olduğu dava dışı firmalar tarafından kaşe ve imza yapıldığı görülmüştür.
Sayın Mahkemenizin müzekkeresi üzerine dava dışı … Yat. Ort. A.Ş.’ye ait vergi dairesi tarafından dosyaya kazandırılan belgeler (Damga vergisi, Kurumlar Vergisi ve BA-BS Form Beyannameleri) incelenmiş olup detayları aşağıdaki gibidir.
-Dava dışı firmalar … A.Ş. ve …Ltd.Şti. arasında imzalanan “Fesih Sözleşmesi ve Tahliye Taahhütnamesi” ne ait damga vergisinin 12/2019 döneminde … A.Ş. tarafından beyan edildiği, 27.01.2020 tarihinde ödendiği,
-… A.Ş. ile …Şti. arasında imzalanan Kira Sözleşmesine ait damga vergisinin 01/2020 döneminde … A.Ş. tarafından beyan edildiği, 26.02.2020 tarihinde ödendiği,
-… A.Ş.’nin 2019 dönemi BS Form Beyannamesinde dava dışı …Ltd. Şti. firmasına ait 12 adet belge 76.314,00 TL beyanda bulunduğu,
-… A.Ş.’ nin 2020 dönemi BS Form Beyannamesinde davacı …Ltd.Şti. firmasına ait 6 adet belge 35.871,00 TL beyanda bulunduğu, şeklinde olduğu görülmüştür.
Davacı Taraf Ticari Defterleri Yönünden Değerlendirme:
Davacı ….Ltd.Şti. firmasının 2018-2019-2020-2021 yılları ticari defterleri inceleme için sunulmuş olup detayları aşağıdaki gibidir. (Ek-3)
Davacıya ait ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresi içerisinde yapıldığı görülmüştür.
Davacı 2018 ve 2019 yılları ticari defterlerinde dava dışı … Ltd. Şti. firmasına ait kayıt bulunmamakla birlikte, 2020 yılı kayıt detayı aşağıdaki gibidir.(Ek-4)
-Dava dışı …Şti. tarafından 10.06.2020 tarihinde … seri numaralı fatura ile devir faturası düzenlendiği,
-Davacı tarafından ilgili faturanın tarihinde ticari defterlere kayıt yapıldığı,
-Ödeme kaydı bulunmadığı,
-2020 yılı sonu itibariyle dava dışı firmaya ait cari hesabın 67.249,34 TL Alacak Bakiyesi ile kapandığı, tespit edilmiştir.
Davacının 2021 yılı dava dışı … Ltd. Şti. firmasına ait ticari defter kayıtları aşağıdaki gibidir.(Ek-5)
-2020 yılı bakiyesinin açılış fişi olarak kayıtlı olduğu, ödeme kaydı bulunmadığı,
-67.249,34 TL alacak bakiyesinin 13.09.2021 tarihi ile mevcut olduğu tespit edilmiştir.
Davacının 2018-2019-2020-2021 yılları ticari defter kayıtlarında davalı … A.Ş.’ye ait herhangi bir kayıt bulunmadığı görülmüştür.
SONUÇ:
Davacı … Ltd. Şti. firmasına ait ticari defterlerin süresi içerisinde açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, defter kayıt düzeninin usule uygun olduğu, defter bakiyelerinin birbirini teyit ettiği lehine delil niteliği taşıdığı,
Dava dışı firmalar … Şti. ile … Yat. Ort. A.Ş. arasında 31.12.2019 tarihinde “…” için “Fesih Sözleşmesi ve Tahliye Taahhütnamesi” düzenlendiği ilgili sözleşmeye ait damga vergisi beyanı ve ödemesinin … Yat. Ort. A.Ş. tarafından yapıldığı,
Davacı …Ltd.Şti. ile dava dışı … Yat. Ort. A.Ş. arasında “…” için düzenlenen kira sözleşmesinin yürürlük tarihinin 01.01.2020 tarihi olduğu, ilgili sözleşmeye ait damga vergisi beyanı ve ödemesinin … Yat. Ort. A.Ş. tarafından yapıldığı,
Davacı firmanın “…” için adres tescilinin 08.01.2020 tarihinde gerçekleştirildiği,
Davacı ile dava dışı …Şti. firması arasında gerçekleştiği belirtilen devir ile ilgili bilgi ve belge dosya içerisinde bulunmadığı, ancak dava dışı firma tarafından “stok devir” faturasının 10.06.2020 tarihinde düzenlendiği, davacı defter kayıtlarına alındığı,
Dava dışı …. Şti. firmasının 31.12.2019 (fesih sözleşmesi) tarihi ve 10.06.2020 (stok devir faturası) tarihi sonrası adres değişikliği ile ilgili ticaret sicilde tescile tabi bir işleminin bulunmadığı,
Davacıya ait incelenen ticari defter kayıtlarda davalı … A.Ş. ile davaya konu edilen bono ile ilgili bir kaydın bulunmadığı tespit edilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla bilirkişi heyetine tevdii edilen dosyaya 29/07/2022 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle;
Dosya İçeriğine Sunulmuş Olan BA/BS Formları:
05.04.2021 tarihinde yazılmış olan müzekkereye 06.04.2021 tarihinde gelen cevapta; dairemiz … vergi kimlik numarasında kayıtlı mükellefi … Şti’nin 08.01.2020 tarihinde … Vergi Dairesi Müdürlüğünden nakil olarak geldiği 2020 dönemine ait kurumlar vergi beyannamesinin verilmediği Nisan ayı sonuna kadar süresinin olduğu, dava konusu ekte gönderilen kira sözleşmesinin dairemiz … vergi kimlik numarasında kayıtlı … Yatırım Ortaklığı A.Ş. tara fından beyan edilip ödendiğinin anlaşıldığını, 2020-2021 BA-BS bilgileri sunulmuştur, şeklinde beyan etmiştir.
06.04.2021 Tarihli Seğmenler Vergi Dairesinden gelen vergi … Numaralı …T ic. Ltd. Şti. dönemine ait BA-BS Form bilgilerinin sunulduğu; dönemi itibariyle 2020 yılı BA listesi incelendiğinde, … vergi no’lu … Yatırım Ortaklığı A.Ş.’nin 35.871 ,00 TL (Mal ve Hizmetlerin Toplam Bedeli- KDV Hariç Tutar) belge sayısının 6 olduğunun görüldüğü,
06.04.2021 Tarihli Seğmenler Vergi Dairesinden gelen vergi … Numaralı … Ltd. Şti. dönemine ait BA-BS Form bilgilerinin sunulduğu;2021 yılına ait Ba-BS görülemediği,
05.04.2021 tarihinde yazılmış olan müzekkereye 06.04.2021 tarihinde gelen cevapta; “Dairemiz … vergi kimlik numarasında kayıtlı mükellefi … Yatırım Ortaklığı A.Ş‘nin 12/2019 ve 01/2020 dönemleri damga vergisi beyannamelerinde ekte gönderilen sözleşmelerin damga vergisini beyan ettiği ve ödendiği anlaşılmıştır. 2019-2020 BA-BS bilgileri sunulmuştur.” Şeklinde beyan etmiştir.
06.04.2021 Tarihli Seğmenler Vergi Dairesinden gelen vergi … Numaralı … Yatırım Ortaklığı A.Ş. dönem ine ait BA-BS Form bilgilerinin sunulduğu; dönemi itibariyle 2020 yılı BS listesi incelendiğinde, … vergi no’lu … Şti.’nin 35 .871,00 TL (Mal ve Hizmetlerin Toplam Bedeli- KDV Hariç Tutar) belge sayısının 6 olduğunun görüldüğü,
06.04.2021 Tarihli Seğmenler Vergi Dairesinden gelen vergi … Numaralı … Yatırım Ortaklığı A.Ş .dönem ine ait BA-BS Form bilgilerinin sunulduğu; dönemi itibariyle 2020 yılı BS listesi incelendiğinde, … vergi no’lu … Şti.’nin 76,314 ,00 TL (Mal ve Hizmetlerin Toplam Bedeli- KDV Hariç Tutar) belge sayısının 12 olduğunun görüldüğü,
06.04.2021 Tarihli … Vergi Dairesinden gelen vergi … Numaralı … Yatırım Ortaklığı A.Ş. dönemine ait BA-BS Form bilgilerin in sunulduğu; 2019 BA-BS ve 2020 BA görülemediği,
Dava dosyasında sunulu olan protokol ve senede göre; Davalı bankanın dava dışı borçlu … Şti. aleyhine (84 .895,41 TL alacak ile ilgili) yaptığı takip kapsamında … 5. İcra Müdürlüğünün … talimat sayılı dosyası dayanak yapılmak sureti ile … adresine hacze gidildiği, Haciz kapsamında davalı bankanın Vekilinin mahalde yaptığı kıymetli evrak araştırması sonucunda söz konusu alanda dava dışı Borçlu … ve Dava dışı …Şti. ile ilgili bir kısım vesaiklerin bulunması sonucunda haciz işlemlerinin yapılmasının istenmesi sonucunda davacı …’un istihkak iddiasında bulunduğu, İddiasına dayanak olarak da kira kontratı vb vesaikleri sunduğu ancak bu durumun davalı alacaklı vekili tarafından (Mahalde bulunan evraklar ve dava dışı şirketin ticaret sicil adresinin haciz yapılan adres olması dolaysıyla) kabul edilmemek sureti ile haciz işlemine devam edildiği,
Dava dosyasındaki haciz tutanağına göre haczedilen malların yeddiemin olarak davacı …’a bırakıldığı belirlenmiştir.
Haciz tutanağı ekinde dava dışı …. Şti. adına… Ltd Şti. tarafından tanzim edilen 18 .02.2021 tarihli fatura ile birlikte dava dışı firmaya ait materyallerin fotokopilerinin de haciz tutanağına eklenmiş olduğu görülmüştür.
Dosya kapsamındaki vesaikler ve BA-BS formlarına göre haciz mahallinin davacı şirket tarafından dava dışı … Yatırım Ortaklığı A.Ş. ‘den 01.01.2020 tarihi itibari ile 5 yıllığına kiralanmış olduğu,
Dosyaya sunulu olan muvafakatnameye göre dava dışı … Yatırım Ortaklığı A.Ş. ‘nin … adresinde “…” tabelası altında cafe işletmeciliği yapmasında sakınca olmadığına dair yazının davacı şirketin talebi üzerine 06.01.2020 tarihli olarak verildiğine dair imzalı muvafakatname verildiği ancak iş bu yazının 3. Kişileri bağlayıp bağlamayacağı hususunda takdir ve değerlendirmenin Sayın Mahkemeye ait olması gerektiği,
Dosya İçerisine Sunulmuş Olan Protokol: Protokolün Tarafları; …,… Ltd. Şti. ve … arasında imzalanmıştır.
Mezkur dosyaların ödenmesine ilişkin bir adet bono düzenlenmiştir: Bonolar vadesinde Ve miktarında ödendiğinde, mezkur dosyaların mahsup edilecektir. Bonolar vadesinde ve miktarında ödenmez ise, borçlular, keşideciler ve cirartalar aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla icra takibine geçilecektir. Bonoların taksitlerinden veya bonolardan herhangi bir vadesinde ödenmezse müteakip taksitler ve bonolar da muacel hale gelecektir.Bu süreçte alınan bonolar vadesinde ödenirse ödenen miktar mezkur dosyaların borcuna mahsup edilecektir. Alınan evraklardan herhangi biri vadesinde ödenmezse mevcut dosyalardan takip işlemlerine devam etme hakki saklıdır. Taraflar işbu protokol ile alınmış bonoların kayıtsız şartsız ödeme taahhüdü içeren bir ödeme aracı olduğunu ve bu protokolün bonoların ödenmesini şarta bağlı Kılmadığını, bu protokol ile kayıtsız şartsız bonolar miktarınca borcun, borçlu tarafça kabul edildiğini protokol içeriğindeki maddelerin ödeme aracı olan evrakların, bonoların ödenme kayıt şartlarına değil deme seklini oluşturan hükümler olduğunu, sözleşme serbestisi ilkesi doğrultusunda amaçlanan yegane hususun bu olduğunu kabul ve taahhüt ederler. Alacaklının mezkur dosyada takip hakki saklıdır.
Bu protokolden kaynaklanan her türiü uyuşmazlıkta İstanbul mahkemeleri ve icra daireleri yetkilidir.
Taraflar is bu protokolü tacir sıfatı ile imzalamıştır.
Bu protokol ve bono teminat senedi değil, borç ödeme aracıdır. Borcun yenilenmesi anlamına gelmemektedir. İş bu protokol iki nüsha olarak düzenlenmiştir.
Dosya İçeriğine Sunulmuş Olan Senet :…, …Ltd. Şti. , … tarafından 23.02.2021 vade tarihli … A.Ş. veya emri havalesi yazılı olan 90.000,00 TL ödeyeceklerini; ödenmediği takdirde müteakip bonoların muacceliyet kesbedeceğini, ihtilaf vukuunda İstanbul Mahkemelerin selahiyetini kabul ettiklerini 19.02.2021 tarihinde imzalamışlardır.
İş bu protokolde ve senette davacıların imzalarının olduğu, davacıların iş bu senet veya protokolde herhangi bir şerhlerinin bulunmadığı,
Dava konusu adreste yapılan haciz tutanağına göre haczedilen malların yediemin olarak davacı gerçek kişiye bırakıldığı görülmüştür.
DEĞERLENDİRME
Davacıların iddiası, dava konusu bono nedeniyle borçlu olmadığı, taraflar arasında imzalanan protokolün haciz baskısıyla imzalandığı bu nedenle geçersiz sayılmaları gerektiği yönündedir.
Davacılar tarafından, dava konusu bonolar nedeniyle borçlu olmadıkları, taraflar arasında imzalanan protokolün haciz baskısıyla imzalandığı bu nedenle geçersiz sayılması gerektiği hususlarının geçerli delillerle ispat edilmesi gerekir.
Davacıların, dava konusu senetten kaynaklanan borçları ödediğini ya da bu senedin teminat amacıyla verildiğini yazılı belgeyle ispatlaması gerekir. Davacılar tarafından, dava konusu senetten kaynaklanan borçları ödediklerini yazılı belgeyle ispatlanmamıştır. Tam aksine, taraflar arasında yapılan sözleşme ile davacıların senetten kaynaklanan borçları kabul ettikleri ve taksitler halinde ödemeyi taahhüt ettikleri anlaşılmaktadır. Bu bakımdan davacıların iddiasının yerinde olmadığı kanaatindeyiz.
Her ne kadar davacılar tarafından imzalanan ödeme protokolünün haciz baskısı alında imzalandığı bu nedenle geçersiz sayılması gerektiği ileri sürülmüş ise de, davacının yapılan protokole herhangi bir itirazi kayıt ileri sürmeksizin icra dosyasının borçlularının borçlarını üstlenmesi, davacının hacize konu işyerini takip borçlusu şirketten devralması, haciz mahallinde takip borçlusu şirkete ait bir takım evrakların bulunması gibi hususlar birlikte değerlendirildiğinde; davacıların anılan iddialarının da yersiz olduğu kanaatindeyiz.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla bilirkişi heyetine tevdii edilen dosyaya 20/02/2023 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle;
Davacıların davalı alacaklı banka ile aralarında kurulan kredi ilişkisi “Borç/Alacak) bulunmadığı, Davalı banka ile dava dışı kredi borçlusu … ŞTİ arasında – 22.05.2019 tarihli 80.000.00,-TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi kurularak 22.12.2020 kat tarihi itibariyle …. nolu Ticari aylık ödemeli krediden 51.632,17,-TL, … – nolu Ticari aylık ödemeli krediden 13.931,91 TL olmak üzere toplam 67.764,08 TL kredi kullandırıldığı, sözleşmede …’in müteselsil kefil olarak imzası bulunduğu, davalı/alacaklı banka taksit ödemelerinin gecikmesi ve ödenmemesi sonucu, keşide ettiği … 1. Noterliği … tarih ve …-… Yev.nolu ihtarlar kapsamında kredilerden kaynaklanan borçlarının ödeme tarihine kadar her bir kredi yanlarında yazılı oranlarda işleyecek gecikme faizi ve gider vergisi ile birlikte 7 gün içinde ödenmesi ihtar edilmiştir. Borcun ödenmemesi üzere davalı/alacaklı banka tarafından kredi borçlusu … Ltd. ŞTİ. ve Müteselsil Kefil … hakkında … 5. İcra Müdürlüğü … E. Nolu dosyası üzerinden 14.01.2021 tarihi itibariyle Genel Haciz yoluyla icrai takibe geçildiği tespit edilmiştir.
Daha önce sunulan raporda ifade edildiği üzere, davacılar tarafından, dava konusu senetten kaynaklanan borçları ödediklerini yazılı belgeyle ispatlanmamıştır. Tam aksine, taraflar arasında yapılan sözleşme ile davacıların senetten kaynaklanan borçları kabul ettikleri ve taksitler halinde ödemeyi taahhüt ettikleri anlaşılmaktadır. Bu bakımdan davacıların iddiasının yerinde olmadığı kanaatindeyiz. Her ne kadar davacılar tarafından imzalanan ödeme protokolünün haciz baskısı alında imzalandığı bu nedenle geçersiz sayılması gerektiği ileri sürülmüş ise de, davacının yapılan protokole herhangi bir itirazi kayıt ileri sürmeksizin icra dosyasının borçlularının borçlarını üstlenmesi, davacının hacize konu işyerini takip borçlusu şirketten devralması, haciz mahallinde takip borçlusu şirkete ait bir takım evrakların bulunması gibi hususlar birlikte değerlendirildiğinde; davacıların anılan iddialarının da yersiz olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; haciz baskısı ile imzalanan protokol ile 90.000 TL bedelli bononun iptali ile davacıların davalı bankaya borçlu olmadığına dair açılan menfi tespit davasıdır.
Mahkememizce dava konusu celp edilen … 5. İcra Dairesinin … E sayılı dosyasının incelenmesinde; dosyamız davalısı … A.Ş. Tarafından kredi sözleşmesi gereğince kredi borcunun tahsili amacıyla dava dışı asıl borçlu … Ltd. Şti. ve kefil … aleyhine toplam 67.116,25 TL üzerinden ilamsız takip başlatıldığı, icra dosyasından dosyamıza verilen cevabi yazıdan bu dosyada alacaklı bankaya bir ödemenin yapılmadığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce dava konusu celp edilen … 5. İcra Dairesinin …E sayılı dosyasının incelenmesinde, dosyamız davalısı … A.Ş. tarafından, dosyamız davacısı olan …Şti ile dava dışı … aleyhine dava konusu 90.000 TL bedelli bonoya dayalı toplam 89.475,51 TL üzerinden kambiyo senetlerine mahsus takip yapıldığı, icra dosyasından dosyamıza verilen cevabi yazıdan bu dosyada da alacaklı bankaya bir ödemenin yapılmadığı tespit edilmiştir.
Her iki icra takibinin de tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla açıldığı görülmüştür.
Dava konusu olan senedin incelenmesinde, …, … Ltd. Şti. , … tarafından 23.02.2021 vade tarihli … A.Ş. veya emri havalesi yazılı olan 90.000,00 TL ödeyeceklerini; ödenmediği takdirde müteakip bonoların muacceliyet kesbedeceğini, bedelinin nakden alındığı, ihtilaf vukuunda İstanbul Mahkemelerin selahiyetini kabul ettiklerini 19.02.2021 tarihinde imzalamışlardır.
Dava konusu olan Protokol incelendiğinde: Protokol …,… Ltd. Şti. ve … tarafından imzalanmıştır.
Protokolün … 5. İcra Dairesinin … E sayılı dosyasına ilişkin olarak düzenlendiği, dosya borcunun belirtilen borçlular tarafımdan kabul ve kefalet edildiği,
Mezkur dosyaların ödenmesine ilişkin dava konusu bononun düzenlendiği, bononun vadesinde ve miktarında ödendiğinde, mezkur dosyalardan mahsup edileceği, bono vadesinde ve miktarında ödenmez ise, borçlular, keşideciler ve cirartalar aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla icra takibine geçileceği, alınan evraklardan herhangi biri vadesinde ödenmezse mevcut dosyalardan takip işlemlerine devam etme hakkının saklı tutulduğu, tarafların iş bu protokol ile alınmış bononun kayıtsız şartsız ödeme taahhüdü içeren bir ödeme aracı olduğunu ve bu protokolün bononun ödenmesini şarta bağlı kılmadığını, bu protokol ile kayıtsız şartsız bono miktarınca borcun, borçlu tarafça kabul edildiği, protokol içeriğindeki maddelerin ödeme aracı olan evrakların, bonoların ödenme kayıt şartlarına değil ödeme şeklini oluşturan hükümler olduğu, sözleşme serbestisi ilkesi doğrultusunda amaçlanan yegane hususun bu olduğunun kabul ve taahhüt edildiği, alacaklının mezkur dosyada takip hakkının saklı tutulduğu, bu protokolden kaynaklanan her türlü uyuşmazlıkta İstanbul mahkemeleri ve icra dairelerinin yetkili olduğu, tarafların iş bu protokolü tacir sıfatı ile imzaladığı, protokol ve bononun teminat senedi değil, borç ödeme aracı olduğu, borcun yenilenmesi anlamına gelmediği kararlaştırılmıştır.
İş bu protokolde ve senette davacıların imzalarının olduğu, davacıların iş bu senet veya protokolde herhangi bir şerhlerinin bulunmadığı, aşamalarda imzaların inkar edilmediği görülmüştür.
Korkutma iddiaları yönünden davacı taraf tanıklarının talimat mahkemesi aracılığıyla dinlenilmesine karar verilmiştir
Tanık …’in talimat duruşmasındaki beyanı: “İşletmiş olduğum yiyecek içecek dükkanını … devrettim bir gün öğlen saatlerinde beni aradı, icra geldiğini söyledi. Başka bir yer işlettiğim için akşam saat 22:00’dan sonra gittiğimde dükkandaki tüm malzemeler Avukatlar tarafından kaldırılmıştır, tost makinası, sandalyeler, dolaplar Türkler bey çok kızgındı, senin yüzünden başıma bu işler geldi diyordu, bende baskı altında avukatların sunmuş oldukları protokolü imzaladım, 5 – 6 kişiydiler, Türker beyin bu icra sebebiyle zor durumda kalmış olması da beni etkiledi benim … borcum vardır ancak baskı kurarak protokolle beraber 90.000,00 TL bedelli bir senet daha imzalattılar, böyle bir borcum yoktur, 90.000,00 TL’lik borcum 180.000,00 TL yapıldı. Protokolü okumamıza da izin vermediler. Benim … Bank’a böyle bir borcum yoktur, …’un da böyle bir borcu yoktur, baskı altında bizden imza aldılar, daha sonra benim işletmiş olduğum dükkana da gelip mallarıma haciz koydular ticari hayatımı bitirdiler.” şeklindedir.
Tanık Berat Yıldırım’ın talimat duruşmasındaki beyanı: “… ile dükkanlarımız yan yanadır, olay günü öğlen saatlerinde ses gelmesi üzerine … ağabeyin dükkanı tarafına baktığımda içeride sözlü bir münakaşa olduğunu anladım, öğlen saatlerinden akşam saat 22:00’a kadar oradaydılar, dükkandaki malzemeleri topluyorlardı, sonra … ağabeyin protokol gibi bir şey okunduğunu gördüm, daha sonra avukatlar malzemeleri bırakıp gittiler, …psikolojik olarak baskı altında görünüyordu, kafası karışıktı, telaşlıydı.” şeklindedir.
Davacılar vekili …’ın tanık …’in ailevi sebeplerle şehir dışında olması sebebiyle mahkemede hazır olamayacağını, tanığın dinlenilmesinden feragat ettiklerini bildirir 12/01/2022 havale tarihli dilekçesini talimat mahkemesine sunduğu göüldü.
Tanık … protokolde ve bonoda imzasının bulunduğu, imzanın inkar edilmediği, bu belgelere bir ihtirazi kayıt koymadığı, olay günü haciz mahalline sonradan geldiği anlaşılmakla korkutma olduğu yönündeki iddia bu tanıkla ispat edilememiştir.
Tanık … “… ağabey psikolojik olarak baskı altında görünüyordu” şeklinde beyanda bulunduğu ancak korkutmaya ilişkin görgüye dayalı bir beyan vermediğinden korkutma olduğu yönündeki iddia bu tanıkla da ispat edilememiştir.
Davacı … Ltd. Şti. tarafından 3. Kişi sıfatıyla davalı banka ile dava dışı … şirketine karşı davamıza konu haciz mahallinde yapılan işlemlerle ilgili açılan istihkak davasında … 3. İcra Hukuk Mahkemesi 22/04/2021 T. … Esas … Karar sayılı kesin nitelikteki ilamı; “Dava, takip dosyasında haczedilen menkuller üzerinde 3. şahsın istihkak iddiası ile açtığı haczin kaldırılması talebinden oluşmakta olup, takip dosyası incelenmiş ve tarafların sunduğu ve mahkememizce toplanılan deliller dosyaya celp edilmiştir.
… 8. İcra Dairesi’nin … Talimat sayılı dosyası celp edilmiş ve incelenmiştir. … 8. İcra Dairesi’nin … Talimat sayılı dosyasında 22/02/2021 tarihinde haciz tatbik edildiği, haciz yapılan adresin icra takip dosyası borçlusu olan şirketin ticaret sicile kayıtlı adresi olduğu, haciz yapılan adreste davalı (borçlu) şirket yetkilisinin hazır olduğu, haciz yapılan adreste daha önce davalı-borçlu tarafından işletilen işletmenin olduğu, hacze gelinen iş yerinin tabelasında “…” yazdığının görüldüğü, haciz yapılan adresin borçlu şirketin ödeme emrinde belirtilen adresi olduğu, haciz mahallinde borçlu şirkete ve borçlu şirket yetkilisine ait birçok bilgi ve belgenin ele geçirilip icra dosyasına alındığı, bu belgelerden bir tanesinin de … 8. İcra Dairesinin…Esas takip sayılı dosyasında da borçlu olan davalı (borçlu) şirkete ait ödeme emri olduğu, her ne kadar davacı tarafından delil olarak hacze gelinen iş yeri için kira sözleşmesi, vergi levhası ve haczedilen mallar için fatura sunulmuş ise de mahkememize davacı tarafından sunulan bu begelerin her zaman düzenlenmesinin mümkün olduğu, belirtilen bu hususlar bağlamında haczin İİK madde 96-97 uyarınca yapılmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, iş bu davada mülkiyet karinesinin alacaklı yararına olduğu, bu yasal karinenin aksinin davacı 3. kişi tarafından inandırıcı ve güçlü delillerle ispat edilmesi gerektiği ancak yukarıda yapılan tüm açıklamalar, davacı üçüncü kişinin sunduğu bilgi ve belgeler ve dosya kapsamındaki tüm deliller hep birlikte değerlendirildiğinde, ispat yükü altında olan ve karinenin aksini her türlü delille kanıtlama olanağına sahip olan davacı 3. kişinin delillerinin ispat yükünü karşılamadığı ve aleyhine olan karineyi çürütemediği kanaatine varılmış, şartları oluşmadığından davalı (alacaklı) lehine tazminata hükmedilmemiş ve netice itibariyle davacının davasının reddine dair aşağıda belirtilen şekilde hüküm kurmak gereği hasıl olmuştur.” şeklinde olup bu mahkeme kararında belirtilen gerekçeler göz önünde bulundurulduğunda davacıların istihkak iddialarını ispatlayamadığına kesin olarak karar verilmiştir.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 07/09/2021 tarih, 2021/5051 Esas, 2021/7929 Karar sayılı ilamı; “… kural olarak, icra mahkemesinin takip hukukuna ilişkin kararları, yalnız verilmiş oldukları icra takibinde veya daha sonra yapılacak olan yeni bir icra takibinde kesin hüküm teşkil eder. Buna karşılık, icra mahkemesinin takip hukukuna ilişkin kararları (istihkak davaları ve ihalenin feshi talebinin reddine ilişkin kararları hariç), genel mahkemelerde açılan davalarda, esas hak bakımından (maddi anlamda) kesin hüküm teşkil etmez.” şeklindedir.
Davacılar, dava konusu nakden kaydı bulunan bonodan kaynaklanan borçları ödediklerini yazılı belgeyle ispatlayamamıştır. Taraflar arasında yapılan protokolde davacıların bonodan kaynaklanan borçları kabul ettikleri ve taksitler halinde ödemeyi taahhüt ettikleri, imza inkarının bulunmadığı, herhangi bir çekincenin protokole ve bonoya konulmadan icra dosyasının borçlarınının üstlenildiği görülmekle davacı taraf iddiaları yerinde bulunmamıştır.
İmzalanan protokolün ve bononun haciz baskısı alında imzalandığı bu nedenle geçersiz sayılması gerektiği ileri sürülmüş ise de, kesin nitelikteki icra mahkemesi gerekçeli kararındaki tespitler ve dinlenen tanık beyanları ile bu iddia ispatlanamamıştır.
Yukarıda belirtilen tüm gerekçelerle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafça haciz baskısı ile korkutma sonucu protokol ve bononun alındığı iddia edilmekle bu hususların tespiti yargılama neticesinde tespit edildiğinden davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 179,90 TL karar harcından peşin alınan 1.536,98 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.357,08 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacılara iadesine,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 14.400,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacılar tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin kendileri üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından belgelendirilen yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 10/05/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır