Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/206 E. 2023/15 K. 12.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/206 Esas
KARAR NO : 2023/15

DAVA : İtirazın İptali (Adi Ortaklığın Tasfiyesi)
DAVA TARİHİ : 01/03/2017
KARAR TARİHİ : 12/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında işbirliği sözleşmesi imzalandığını, sözleşme kapsamında yeminli Türkçe çevirisi “…” isimli restorana ilişkin iş birliğini ve gelir paylaşımının düzenlendiğini, bu kapsamda davalıya faturalar kesildiğini, restorana ilişkin davalının internet sitesinde logo ve görsellere yer verildiğini, restorana dair gazeteler de haberin yapılmış olduğunu, ancak fatura bedellerinin davalı tarafından ödenmediğini, bu nedenle alacağın tahsili amacıyla … 5. İcra Müdürlüğünün…esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığını, davalının borca itirazı sebebiyle takibin durdurulduğunu, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamını, % 20 oranında icra inkar tazminatı ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında uyuşmazlığın 21/01/2016 tarihli işbirlği sözleşmesi kapsamında kesilen faturalardan farklı faturalar düzenleyerek cari hesaba kaydetmesi neticesinde bakiyenin oluştuğunu, davacı tarafından ödemeye ilişkin bir bildirimde bulunulmadığını, müvekkilinin davacı tarafa bir borcunun bulunmadığını, müvekkili hakkında başlatılan takibinde haksız yere başlatılmış olduğunu savunarak uşmalara da davalı yandan gelen olmamıştır.
Mahkememizce dosyanın delili olan … 5. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası celp edilmiş olup, incelenmesi neticesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine sözleşme ve fatura alacaklarının tahsili amacıyla toplam 88.574,08 TL asıl alacak üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının süresinde borca, faize ve ferilerine itiraz etmesi üzerine takip durdurularak yasal süresi içinde itirazın iptali davası açıldığı tespit edilmiştir.
Mahkememizin 2017/202 esas 2018/918 karar sayılı 21/09/2018 tarihli mahkeme ilamında; davanın kısmen kabulü ile takibin 84.386,08 TL üzerinden devamına, 84.386,08 TL’ye takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, % 20 oranındaki 16.877,22 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar verilmiştir.
Davalı vekilinin 18/01/2019 havale tarihli dilekçesi ile mahkeme kararını istinaf etmesi üzerine dosya İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 2021/433 esas 2021/629 karar sayılı 04/03/2021 tarihli ilamı sonucunda yargılamaya devam edilmiştir.
Mali Müşavir bilirkişiye ait 27/09/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dosya, sözleşmeye ilişkin hususlar ve gelir ve giderlere ilişkin dosyada sunulu bulunan ve tarafların kabulündeki 1. Aşama tamamlanmış olup, son aşamaya ilişkin belirttiğimiz hususlarda takdirin mahkemeye ait olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
11/05/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Söz konusu açıklamalar kapsamında nihai takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere dosyada ortaklık ile ilgili sunulu bulunan icmal uyarınca 63.030,07 TL olarak bulunan davalı ortağın davacıya ödemesi gereken kalan tutara ayrıca kayıtlarda mevcut 20.856,01 TL olarak davacının fatura ettiği kısmın da ilave edilip edilmemesi noktasında davacının açıklaması ve davalının da söz konusu faturayı kayıtlarına alması kapsamında nihai takdir Sayın Mahkemeye ait olacağı görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; gelir paylaşım niteliğindeki işbirliği sözleşmesine gereğince düzenlenen faturaya dayalı alacak istemi ile yapılan icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın iptali ile kötü niyet tazminatı talebine ilişkindir.
Taraflar arasındaki işbirliği sözleşmesi adi ortaklık sözleşmesi niteliğindedir. Dava konusu alacak talebi, taraflar arasındaki fesih ve tasfiyeyi kapsayacağından mahkememizce istinaf kaldırma ilamı gereğince 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 620. ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümleri dikkate alınarak Türk Borçlar Kanununun 642. madde ve devamı hükümlerine göre tasfiye işlemi gerçekleştirilmiştir.
Sözleşmede hüküm bulunmadığından ortakların anlaşarak tasfiye memurunu belirlemelerini istenilmiş ancak bu konuda taraflarca isim bildirilmediğinden mahkememizce tasfiye işlemini gerçekleştirecek ortaklığın faaliyet alanına göre konusunda uzman bir mali müşavir tasfiye memuru olarak resen atanmıştır. Tasfiye memuru tarafından kaldırma ilamı sonrasında dosyaya sunulan kök ve ek rapor istinaf ilamında belirtilen şekilde usulüne uygun olarak düzenlenmiş olup son ek rapora göre, ortaklık ile ilgili sunulu bulunan icmal uyarınca 63.030,07 TL olarak bulunan davalı ortağın davacıya ödemesi gereken kalan tutara, ayrıca kayıtlarda mevcut 20.856,01 TL olarak davacının fatura ettiği kısmın da ilave edilip edilmemesi noktasında gelir paylaşımında sözleşmede tarafların gelir ve giderlerden sonra kalanın paylaşım oranlarına göre davacı payının davalıya fatura edileceği kararlaştırılmakla davalı kayıtlarında yer aldığı anlaşılan bu kısma dair düzenlenen faturalara davalı tarafından itiraz edildiğine ilişkin bir bilgi ve belgenin yazı bulunmadığı da gözetilerek davalının kayıtlarında ortaklık ilişkisinde davacının fatura etmesi kararlaştırılan payına ilişkin davalıda kayıtlanan faturalar dahil edilmiş şekilde 83.886,08 TL davalı tarafından ödenmesi gereken davacının kalan ortaklık payı alacağı hesaplanacağı ve son aşamanın da bu şekilde tamamlanacağı anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile takibin 83.886,08 TL üzerinden devamına, asıl alacak 83.886,08 TL ye takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacağın varlığı ve miktarı yargılama neticesinde belirli olduğundan likid bir alacaktan bahsedilemeyeceğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine, davacının takip yapmakta haklı olduğu yargılama neticesinde tespit edilmekle haksız ve kötüniyetli olmadığı anlaşılmakla davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile takibin 83.886,08 TL üzerinden devamına, asıl alacak 83.886,08 TL ye takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
-Davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 5.730,26 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.069,76 TL harçtan mahsubu ile bakiye 4.660,50 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.069,76 TL peşin harcın davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan posta, tebligat, müzekkere, bilirkişi ücretinden oluşan toplam 3.311,5‬0 TL yargılama giderinin davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 3.136,25 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 13.421,77 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 4.687,96‬ TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan 101,13 TL yargılama giderinden davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 5,35 TL yargılama giderinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davalı tarafın üzerinde bırakılmasına,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 12/01/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”