Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/205 E. 2022/316 K. 26.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/205 Esas
KARAR NO : 2022/316

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/03/2021
KARAR TARİHİ : 26/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu 23/03/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davalı arasında 30/08/2019 tarihli hizmet sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin konusunun müvekkil şirkete ait otelin Türkiye sınırları içerisinde son tüketicilere ve diğer acentelere pazarlanma işlemlerinin davalı şirket tarafından yönetilmesi hakkında olduğunu, müvekkil şirket tarafından verilen hizmet karşılığının davalı şirkete e-fatura ile yansıtıldığını, borçlu şirket tarafından muaccel olan takibe konu faturaları ikrar edilmesine rağmen ödemediğini, borçlu şirketin müvekkil şirketi kendileriyle yeniden anlaşma yapmaya zorlamak amacıyla bildirilen faturaları ödemeyeceklerini beyan ederek başkaca tatil acenteleriyle önüne geçmeye çalışılması ile piyasadaki rekabet ortamından yararlanmaması için borçlu şirketin rakip firmalarının rekabetini önleme amaçlı hukuka aykırı davranışları sebebiyle T.C Rekabet Kurumuna müracaat edildiğini, borcun tüm uyarılara rağmen ödenmemesi üzerine muaccel olan toplam 291.935,01 TL bedelli faturalara ilişkin … 3. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, davalı tarafın borca itiraz ederek takibin durduğunu bildirerek haklı davanın kabulü ile … 3. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine takip alacağının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu 17/05/2021 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketinin yurt dışında ve Türkiye’de turizm sektöründe faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, davacı tarafın müvekkili şirketin yükümlülüklerini yerine getirmediği yönündeki iddialarının itibar zedelemek niyetiyle söylenmiş olduğunu, tarafların yaptıkları sözleşme uyarınca üstlendikleri edimlerin ifasının mücbir sebep ve salgın hastalık nedenleriyle devletin aldığı önlemler neticesinde doğrudan ve dolaylı olarak etkilendiğini, davacı taraf ile müvekkil şirketin uzun yıllar boyu çalışmalarının olduğunu ve bu zamana kadar hiçbir sorunun yaşanmadığını, salgın hastalığın turizm sektörünü ağır bir şekilde etkilediğini, müvekkil şirketin sözleşmeden kaynaklı tüm yükümlülüklerini bu zor dönemde dahi yerine getirmek için çabaladığını, davacı tarafın iddialarının yersiz ve hukuka aykırı olduğunu, davacının icra inkar tazminatına ilişkin taleplerinin haksız ve usule aykırı olduğunu, davacının faiz talep etmişse de takipten evvel temerrüde düşürülmeyen borçlunun işlemiş faiz talep edemeyeceğini bildirerek haksız ve mesnetsiz davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce celp edilen … 3. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasında; davacı/alacaklının 291.935,01 TL asıl alacağın tahsiline ilişkin icra takibine geçtiği, davalı 16/02/2021 tarihli dilekçesi ile takibe, borca, faize ve borcun tüm ferilerine itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememizce verilen 23/02/2022 celse ara kararı uyarınca, … ATM’ye talimat yazılarak davacının ticari defter ve kayıtları incelenerek davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı ve nelerden ibaret olduğu konusunda rapor düzenlenmek üzere bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, mahkememizce görevlendirilen bilirkişi Mali Müşavir … tarafından ibraz edilen 18/03/2022 tarihli raporda özetle; ” Raporun” ANALİZ TESPİT VE DEĞERLENDİRME” bölümünde yer alan cari hesap ekstrelerinin incelenmesinden;taraflar arasında karşılıklı olarak düzenlenen faturalar, davalı şirket tarafından yapılan ödemeler dikkate alındığında, davacı şirketin takip tarihi itibariyle 291.046,12 TL alacaklı olduğu” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava; taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklanan fatura alacağının tahsili istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
Dosya kapsamından, taraflar arasında 30/08/2019 tarihinde hizmet sözleşmesi akdedildiği, sözleşmenin konusunun davacı tarafa ait otelin Türkiye sınırları içerisinde son tüketicilere ve diğer acentelere pazarlanma işlemlerinin davalı şirket tarafından yönetilmesi hakkı ve bunun karşılığında davacı tarafından ödeme yapılmasına ilişkin olduğu, davacı tarafından borçlu şirkete muaccel olan takibe konu faturaların davalıya gönderildiği ancak davalı tarafından fatura bedellerinin ödenmediği, uyuşmazlık konusunun 07/12/2020 tarihli 291.935,01 TL bedelli faturadan kaynaklandığı anlaşılmıştır.
Yargılama sırasında uyuşmazlığın çözümlenmesi amacıyla her iki tarafın da ticari defter ve kayıtların incelenmesine karar verilmiştir. Talimat aracılığıyla alınan bilirkişi raporunda, davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu ve sahibi lehine delil olma vasfına haiz olduğu, davalıya düzenlenen faturaların davacı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının ticari defterlerine göre davacının toplam değeri 291.046,12 TL olan fatura tanzim ettiği, davacının takip tarihi itibariyle 291.046,12 TL alacaklı olduğu, faturaların düzenlenip davalıya gönderildiği belirtilmiştir. Mahkememizce davalının defterlerinin incelenmesine karar verildiği, ancak davalının ticari defterlerini sunmaması nedeniyle incelemenin yapılamadığı, mahkememizce davalı vekiline bir kez daha ticari defterleri sunması ya da bilirkişiye ulaştırılması konusunda 1 haftalık kesin süre verildiği, bu hususta davalının istifa eden vekiline tebligat yapıldığı, ara kararın 08/11/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalının önceki vekilinin ise 15/11/2021 tarihinde istifa ettiği anlaşılmakla davalının ticari defter kayıtlarına dayanmaktan vazgeçmiş sayılmasına karar verilmiştir. Açıklanan nedenlerle; davalının yeni vekilinin defterlerinin incelenmesi talebinin reddine karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının ticari defter ve kayıtlarının HMK m.222 hükmüne uygun olarak tutulması sebebiyle sahibi lehine delil olma vasfına haiz olduğu, ticari defter kayıtlarına dayanak alacağının konusunu oluşturan faturaların düzenlendiği, faturaların davalıya teslim edildiği, davalının faturalara yönelik bir itirazının bulunmadığı, dolayısıyla TTK m.21 uyarınca davalı tarafın faturaların içeriğini kabul etmiş sayıldığı, HMK m.222/3 uyarınca davalının ticari defter ile kayıtlarını ibraz etmediği ve davacının ticari defter kayıtlarının aksini kesin bir delil ile ispatlayamadığı, davalının mücbir neden sebebiyle objektif aşırı ifa güçlüğü yaşadığını ispat edemediği, TBK m.138’de belirtilen şartların somut olayda davalı açısından oluşmadığı anlaşılmakla bilirkişinin mali incelemeleri sonucunda davacının takip tarihi itibariyle faturalardan kaynaklı olarak 291.046,12 TL alacaklı olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
İşlemiş faiz açısından yapılan değerlendirmede; taraflar arasındaki sözleşmenin konusunun davalı tarafından davacının işlettiği otelinin pazarlanması ve rezervasyon işlemlerinin yapılmasına ilişkin olduğu, davalının aracı konumunda olup karşılığında ücret aldığı, taraflar arasında mal ve hizmet tedarikine ilişkin sözleşme olmadığı, sözleşmenin davacının otelinin pazarlanmasına ilişkin olduğu anlaşıldığından TTK m.1530 hükmünün somut olaya uygulanamayacağı sonucuna varılmıştır. Davacı tarafından takipten önce ödeme konusunda davalıya ihtarda da bulunulmamıştır. Bu nedenlerle, işlemiş faiz talebi reddedilmiş ve takip tarihinden itibaren de asıl alacağa avans faizi uygulanmasına karar verilmiştir. Ayrıca davacı tarafından sunulan mesaj içeriklerinden tarafların ödemenin vadesi konusunda mutabakat sağlamadığı da görülmüştür.
Tüm bu açıklanan nedenlerle; davanın kısmen kabulüne, itirazın kısmen iptaline, takibin 291.046,12 TL üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren 291.046,12 TL asıl alacağa değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, itirazın kısmen iptaline, takibin 291.046,12 TL üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren 291.046,12 TL asıl alacağa değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
2-Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 58.209,22 TL icra inkar tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 19.881,36 TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 3.656,97 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 16.224,39 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 3.656,97 TL peşin harç ile 59,30 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 3.716,27 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.179,75 TL yargılama giderinin, davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 1.146,02 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından belgelendirilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 28.823,23 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 37,74 TL’nin davacıdan, 1.282,26 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
10-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/04/2022

Katip …
¸¸

Hakim …
¸¸