Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/198 E. 2022/774 K. 15.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/198
KARAR NO : 2022/774

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/03/2021
KARAR TARİHİ : 15/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkil … A.Ş. (“Kiracı/Müvekkil Şirket” uzun yıllardır ulusal ve uluslararası düzeyde klima ve havalandırma sistemleri üzerinde profesyonel olarak hizmet veren alanında öncü firmalardan olduğunu, bu kapsamda müvekkil şirket ile davalı … Şti. (“Kiralayan”) arasında 17-20 Mart 2020 tarihlerinde …’nın … şehrinde gerçekleşmesi planlanan … Fuarı bünyesinde davalı şirket tarafından müvekkil şirket adına stant kurularak teslimi hususunda 21.01.2020 tarihli “Sözleşme” imzalandığını, Müvekkil şirket tarafından faaliyet gösterilmekte olan havalandırma sistemlerine ilişkin tanıtım ve girişimlerde bulunmak amacıyla uluslararası düzeyde çeşitli fuar ve organizasyonlarda stant kurularak yer alındığını, İtalya’nın Milano şehrinde 17 – 20 Mart 2020 tarihleri arasında gerçekleşmesi planlanan ….’nda yer almak üzere davalı şirket ile müvekkil arasında stant kiralama sözleşmesi imzalandığını, davalı şirket tarafından bahse konu Sözleşme ile; “Sözleşmenin ayrılmaz parçası olan ekli projesine ve sözleşme şartlarına uygun olan stant, … tarafından 17-20 Mart 2020 tarihinde İtalya’nın … şehrinde Kiracı’ya … fuarında teslim edilecektir.” hükmü gereği sözleşme kapsamında hazırlanan stant ve eklentilerinin müvekkil şirkete temiz ve kullanıma hazır şekilde teslim etme yükümlülüğü altında olduğu hususunun sabit olduğunu, sözleşmesel ilişki kapsamında, davalı tarafça sözleşmesel yükümlülüklerin yerine getirilmesi şartıyla müvekkil şirket tarafından fuar öncesi 23.01.2020 ve fuar sonrası 23.03.2020 tarihlerinde 5.725 euro olmak üzere toplam 11.450 euro davalı şirket hesabına ödenmesi kararlaştırıldığını, dünya çapında yaşanan COVID-19 salgını nedeniyle dava konusu sözleşmenin dayanağı olan … Fuarı belirlenen 17-20 Mart 2020 tarihlerinde gerçekleştirilemediğini, taraflarca bu konuya ilişkin gerçekleştirilen müzakereler neticesinde; Kullanılamayan stant malzemelerinin Mart 2020 tarihinden Eylül 2020 tarihine kadar Almanya’da davalı şirket tarafından belirlenen depoda tutulması ve daha sonraki fuar süreçlerinde veya müvekkil şirket tarafından belirlenecek farklı bir organizasyonda kullanılmasına karar verildiğini, bu kapsamda stant malzemelerinin davalı şirket tarafından depoda muhafaza edilebilmesi ve zarar görmeden saklanabilmesi amacıyla davalı şirkete 19.03.2020 tarihinde 200 EUR değerinde depo kira bedeli ödemesi yapıldığını, bu anlaşmaya rağmen davalı şirket tarafından müvekkile herhangi bir bildirim yapılmaksızın stant malzemelerinin istanbul/türkiye’ye getirildiğini, bu vesileyle stant malzemelerinin zarar görmesine ve nakliye masrafı doğmasına neden olunduğunu, Müvekkil şirketin bilgisi haricinde İstanbul’a getirilen stant malzemelerinin, gerek malzemelerin deforme olmuş olması nedeniyle gerekse de COVID-19 önlemleri kapsamında fuarların gerçekleştirilememesi nedeniyle müvekkil şirket tarafından kullanılamaz hale geldiğini, davalı şirket tarafından stant malzemelerindeki deformasyon ve stant malzemeleri yönünden yapılan harcamalara esas olmak üzere zararlarının giderilmesi talep edilmişse de, müvekkil şirket tarafından kullanılmayan ve bilgisi haricinde İstanbul’a getirilerek farklı bir fuarda değerlendirilebilme hakkı dahil elinden alınan stant malzemeleri yönünden talepte bulunulmasının mümkün olmadığını, Müvekkil şirket tarafından kullanılmayan stant malzemelerine ilişkin davalı tarafça ödeme talep edilmesinin açıkça hakkaniyete ve ticari teamüle aykırı düştüğünden müvekkil şirket tarafından depo bedeli olan 200 EUR haricinde farklı bir bedel ödenmediğini, gelinen aşamada taraflar arasında mutabakata varılamadığını, davalı şirket tarafından 04.01.2021 tarihli ve … numaralı toplam 5.725-EURO bedelli e-fatura düzenlenerek müvekkil şirkete tebliğ edildiğini, Müvekkil şirket tarafından süresi içerisinde bahse konu faturaya 06.01.2021 tarihinde itiraz edilerek faturanın iade edildiğini, müvekkil şirketin sözleşme konusu hizmeti almadığını, davalı tarafın stant malzemelerini herhangi bir bildirimde bulunmadan istanbul’a getirmesi nedeniyle malzemeleri farklı şekilde değerlendirebilme imkanı da kalmadığını, bu nedenlerle davalı şirket adına kayıtlı taşınır ve taşınmazlar ile 3. kişilerdeki hak ve alacakları üzerine dava değeri üzerinden ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesine, davanın kabulü ile; davalının … 3. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasındaki tüm itirazlarının iptali ile takibin 5.725-EURO üzerinden takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun’un 4/A maddesi uyarınca Devlet bankalarınca uygulanan en yüksek mevduat faizi ile birlikte devamına, asıl alacak tutarının %20’sinden aşağı olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, Davalı … fuar stant tasarım ve uygulama hizmetini veren bir firma olduğunu, Müvekkil şirket ile davacı arasında 17-20 Mart 2020 tarihlerinde İtalya’nın Milano şehrinde gerçekleşmesi planlanan …Fuarı bünyesinde davalı şirket tarafından davacı şirket adına stant üretimi ve teslimi hususunda 21.01.2020 tarihli bir sözleşme (“Sözleşme”) imzalandığını, dünya çapında yaşanan COVID-19 salgını nedeniyle dava konusu sözleşmenin dayanağı olan … Fuarı belirlenen 17-20 Mart 2020 tarihlerinde gerçekleştirilemediğini, ancak COVID-19 salgınından önce 24.01.2020 tarihinde davacı tarafından sözleşmenin ilk taksiti olan 5.725-EUR ödemenin davalıya yapıldığını, Müvekkil davalı şirketin de … hazırlıklarına zamanında yetiştirebilmek adına hazırlıklara başladığını, ….Şirketi ile stant üretimi sürecini başlattığını, davalı şirket, 30.01.2020 tarihinde 5.800-EUR ödeme yaparak ilk taksidin tamamının … Şirketi’ne üretim ücreti olarak ödeyerek sözleşme konusu stantları ürettirmiş ancak üretimin gerçekleşmesinin ardından fuara sayılı günler kala …‘ye ertelendiğini, ertelenme üzerine taraflarca, kullanılamayan stant malzemelerinin Mart 2020 tarihinden Eylül 2020 tarihine kadar Almanya’da davalı şirket tarafından belirlenen depoda tutulması ve Eylül 2020 tarihine ertelenen …. fuarında standın kurulmasına karar verildiğini, Stant malzemelerinin davalı şirket tarafından depoda muhafaza edilebilmesi ve zarar görmeden …’nın ertelendiği tarih olan Eylül 2020 tarihine kadar saklanabilmesi amacıyla davacı şirket davalı şirkete 19.03.2020 tarihinde 200 EUR değerinde depo kira bedeli ödemesi yapıldığını, … fuarının Eylül 2020’de de gerçekleşmeyeceğinin açıklanmasının ardından, Temmuz 2020‘de tarafların biraraya geldiğini, taraflar stant malzemelerinin …’ta Mart 2021‘de yapılması planlanan … fuarında kullanılmasını kararlaştırdığını, davalı tarafın stant malzemelerinin 2021 yılına kadar su nem gibi etkenler sebebiyle deforme olabileceğini belirttiğini, davacı şirket deforme malzemelerin belirlenerek maliyetin, … alanındaki yerleşim planına göre hazırlanacak tasarımın maliyetine ekleyerek ISH 2021 fuarı için güncel fiyat üzerinden anlaşma yapılmasına karar verdiğini, davacı şirketin … fuar yerleşim planını iletmesini beklerken, … fuarı Eylül 2020‘nin üçüncü haftasında dijital ortamda yapılacağına karar verildiği için … fuarı da iptal edildiğini, … fuarının da Eylül 2020’de iptal olmasının ardından davalı şirket stant malzemelerini davacıya iade etmek istediğini, fakat davacı şirketin iade almaktan kaçındığını, davacının stant malzemelerini iade almaması, COVID-19 salgını ve depo maliyetleri nedeniyle teslim alınmayan stant malzemeleri Türkiye fuarlarında kullanılması, Davacı’nın genel merkezinin ve şirket faaliyetlerinin İstanbul’da bulunması nedeniyle İstanbul’a getirildiğini, davacının “bu nedenle stant malzemelerinin zarar görmesine ve nakliye masrafı doğmasına neden olunmuştur” iddiası gerçeği yansıtmadığını, davacı ile stant malzemelerinin teslimi için birçok kez iletişime geçilmesine rağmen stant malzemeleri davanın açıldığı tarihte halen teslim almadığını, davacının stant malzemelerini teslim almaması davalı nezdinde hem depo, hem lojistik maliyetleri doğurduğunu, davalının tüm çabalarına rağmen stant malzemelerinin davacı şirketin ürünleri teslim almaması nedeniyle deforme olduğunu, davacı şirket deforme olmayan ürünleri dahi teslim almaktan davanın açıldığı tarihte dahi kaçındığını, Yurtdışı ve yurtiçi fuarlarının gerçekleşmemesinin nedeni ise COVID-19 salgını olduğundan davacı şirketin teslim almadığı stant malzemelerini başka fuarlarda kullanabileceği ifadesinin gerçeği yansıtmadığını, fuarların gerçekleşmemesi, yurtdışı kısıtlamaları ve karşılanmayan depo maliyetleri nedeniyle İstanbul’a getirilen stant malzemelerinin kullanılamamasından davalı şirketin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, COVID-19 salgını nedeniyle …. Fuarının iptal edilmesinin mücbir sebepler kapsamında değerlendirilmesi gerektiği ve yapılan ödemenin sözleşme süresi içerisinde hizmetin ifası için kullanıldığını, müvekkil şirketin sözleşmenin ifasına başlamış ancak elde olmayan mücbir sebeplerle hizmeti ifa edemez hale geldiğini, müvekkilin, davalı şirket stant malzemeleri sözleşme uyarınca mücbir sebep meydana gelmeden önce hazırlamış ve ifayı gerçekleştirmek amacıyla yurtdışına aktardığını, ancak mücbir sebebin meydana gelmesinin ardından davalı hizmeti ifa edememiş, hatta stant malzemelerinin zarar görmemesi için elinden gelen çabayı göstererek dava açılma anına kadar malzemeleri an az deformasyon ile saklamaya devam ettiğini, davalı şirketin, sözleşmede yer alan yükümlülüklerini yerine getirmiş ancak mücbir sebep neticesinde hizmetini tamamlayamadığını, davalı şirketin, davacı şirketi zarara uğratmamak adına Sözleşme kapsamında üretilen stant malzemelerini iade etmek istemesine rağmen davacı şirketin iade almaya yanaşmayarak ücret iadesi talebinde bulunmasının kabul edilebilir olmadığını, bu nedenlerle davacının hukuki dayanaktan yoksun ve haksız davasının reddine, tüm yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; fuar standı kurulmasına ilişkin hizmet sözleşmesi kapsamında davacı tarafından ödenen bedelin iadesi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
Mahkememizce celp edilen … 3. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı icra takip dosyasında; davacı/alacaklının TL’nin tahsiline ilişkin icra takibine geçtiği, davalı 18/05/2018 tarihli dilekçesi ile takibe, borca, faize ve borcun tüm ferilerine itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememizin 29/07/2021 tarihli ara kararı gereği, Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, ticari defter ve kayıtları, sözleşme, fatura, ödeme ve mailler ve dosya incelenerek Covid-19 Salgını ile Mücbir nedenler kapsamında değerlendirme yapılarak davacının davalıya ödediği bedeli iade alıp alamayacağı, depo ücreti ve fuar için davalının masrafları da nazara alınarak değerlendirilmesi ve sonuç olarak davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda rapor alınmasına karar verilmiş olup, Bilirkişi Mali Müşavir … ve Ticaret Hukukunda Nitelikli Hesaplamalar Uzmanı …’in 14/12/2021 tarihli raporunda özetle, Fuarın gerçekleştirilememesinin nedeninin salgın hastalık olduğu, bu durumun mücbir sebep oluşturduğu, bu bakımdan davacının ödenen bedelin iadesi yönündeki dava konusu taleplerinin TBK. M. 136 hükmü dikkate alındığında yerinde olduğu, davalı taraf temerrüde düşürülmediğinden takip tarihinden itibaren faiz işletilebileceği, dolayısıyla faiz talebinin yerinde olmadığı, davalı tarafından masraf yapıldığına ilişkin somut deliller sunulmadığından herhangi bir mahsuplaşma yapılamadığı, sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizin 29/03/2022 tarihli ara kararı gereği, Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, ticari defter ve kayıtları ve dosya incelenerek öncelikle ilk fuarın iptal edildiği tarihten dava tarihine kadar olan tüm mail yazışmalarının kronolojik olarak incelenmesi, tarafların depo ve nakliye konusunda ve diğer fuarlar konusundaki anlaştıkları konuların belirlenmesi, stant malzemelerinin depoda kalmasına, stant malzemelerinin bozulabileceğine, ücretin nasıl karşılanacağına, malzemelerin teslim edilmesine ilişkin konuların maillerden tespit edilmesine, malzemelerin bozulabileceği yönünde davalının uyarısı olup olmadığının tespitine, davalının saklama yükümlülüğünü ihlal edip etmediği, malların bozulmasında kusurunun olup olmadığının belirlenmesine, davalının katlandığı maliyet ve zararın varsa ticari defter ve kayıtlarından üçüncü kişilere karşı yapılan ödemelerin tespiti suretiyle belirlenmesi, davacının stant malzemelerini teslim almada temerrüde düşüp düşmediğinin tespiti, düşmüş ise kusuru olup olmadığının belirlenmesi, malları teslim almada davacı tarafın temerrüde düşmüş ise malzemelerin bozulmasında bu yönde kusurunun bulunup bulunmadığının tartışılması, davalının teslim yükümlülüğü kapsamında değerlendirme yapılması, TBK m.136 kapsamında davalının sebepsiz zenginleşme ve kusur doğrultusunda iade etmesi gereken bir bedel olup olmadığının belirlenmesi, nihai olarak davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda rapor alınmasına karar verilmiş olup, Bilirkişi Mali Müşavir …, Hukukçu …, Mobilya Uzmanı …’in 13/06/2022 tarihli raporunda özetle, Tarafların usul ve yasaya uygun olarak tutulmuş ticari defterlerinin sahipleri lehine delil kudretine haiz olduğu; davacının stand malzemesini teslim alması hususunda temerrüde düşürülmediği, malzemenin hasarlanma sebebinin kesin olarak tespit edilemediği, rutubete ya da ıslanmaya maruz kalmış olabileceği, davacının kendisine teslim edilmeyen malzemeden dolayı 5.725 EUR ödemenin iadesini talep edebileceği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasında fuar katılım sözleşmesi yapıldığı, bu sözleşme uyarınca davacının davalıya dava konusu bedeli ödediği, salgın nedeniyle fuarın yapılamadığı, bunun üzerine davalının fuar malzemelerini davalıya geri gönderdiği hususlarında taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, taraflar arasındaki ihtilafın, fuarın ertelenmiş olmasının mücbir sebep olarak nitelendirilip nitelendirilmeyeceği ve buna bağlı olarak davacının fuar için ödemiş olduğu ücretin iadesi talebinin yerinde olup olmadığı noktasında toplandığı, covid – 19 hastalığının pandemik bir hastalık olması nedeniyle yargı kararları ile de mücbir sebep olarak kabul edildiği, mücbir sebebin varlığının kabulü halinde ifa imkansızlığının söz konusu olacağı, ifa imkansızlığına ilişkin TBK. m. 136’da: “Borcun ifası borçlunun sorumlu tutulamayacağı sebeplerle imkânsızlaşırsa, borç sona erer. Karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde imkânsızlık sebebiyle borçtan kurtulan borçlu, karşı taraftan almış olduğu edimi sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca geri vermekle yükümlü olup, henüz kendisine ifa edilmemiş olan edimi isteme hakkını kaybeder. Kanun veya sözleşmeyle borcun ifasından önce doğan hasarın alacaklıya yükletilmiş olduğu durumlar, bu hükmün dışındadır ” düzenlemesine yer verildiği, taraflar arasındaki sözleşmede mücbir sebep halinde uygulanacak bir hükmün düzenlenmemiş olduğu, bu durumda TBK 136 madde hükmünün somut olayda uygulanması gerektiği, anılan madde uyarınca da imkânsızlık sebebiyle borçtan kurtulan borçlunun, karşı taraftan almış olduğu edimi sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca geri vermekle yükümlü olduğu nazara alındığında davacının yapmış olduğu ödemenin iadesi isteminde haklı olduğu, bu isteme dayalı icra takibine de davalının yapmış olduğu itirazın haksız olduğu kanaatine varılarak, davanın kabulüne, davalının … 3. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasında yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, takip tarihi itibari ile sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca davalının, iade etmesi gereken bedeli bilebilir durumda olması nedeniyle alacak likit olduğundan asıl alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulüne,
2-Davalının … 3. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasında yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına,
3-Asıl alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 3.500,11-TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 608,92-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.891,19‬‬-TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 608,92-TL peşin harç ile 59,30-TL başvurma harcı olmak üzere 668,22‬-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 114,25‬-TL posta ve tebligat gideri ile 5.900,00-TL bilirkişi gideri toplamı olan 6.014,25-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
9-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, Taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 15/11/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”