Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/80 E. 2022/16 K. 11.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/80 Esas
KARAR NO : 2022/16

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/02/2020
KARAR TARİHİ : 11/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 03/02/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkile ait … plakalı araç ile davalı sigorta şirketine Karayolları Motorlu Taşıtlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası poliçesi ile sigorta ettirilen … plakalı araç arasında 27.03.2019 tarihinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, bu kaza neticesinde Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi tarafından oluşturulan trafik kazası kayıtlarında müvekkile %100 kusur atfedildiğini, … Plakalı araçta mezkur kaza nedeniyle hasar ve değer kaybı meydana geldiğini, davaya konu trafik kazasının meydana gelmesinde müvekkilin %100 kusuru bulunmadığını, …’e ait … plakalı araç ile … plakalı araç arasında 27.03.2019 tarihinde yaşanan maddi hasarlı trafik kazasında, kazanın oluş şekli, kaza yeri, kaza tutanağı, olay yeri fotoğrafları ayrıntılı incelendiğinde … plakalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olmadığının anlaşılacağını, %100 kusurlu olmamasına rağmen birçok külfete katlanmak zorunda kalacak davacı müvekkil tarafından … Limited Şirketi’ne başvurarak kusur oranlarının tekrar incelenerek alanında uzman bilirkişilerce gerçeğe uygun olarak tespit edilmesini istediğini, bunun akabinde … Limited Şirketi tarafından kaza ile ilgili yapılan detaylı incelemeler sonucunda bir rapor hazırlanarak kusur oranları yeniden tespit edildiğini, yapılan hesaplama sonucunda … plakalı araç sürücüsünün kusursuz (%0) olduğu … Plakalı aracın ise Asli Tam Kusurlu(%100) olduğu sonucuna varıldığını, kazanın oluş şekli, kaza yeri, kaza tutanağı, olay yeri fotoğrafları ayrıntılı incelenerek hazırlanan kusura ilişkin raporda … plakalı araca kazanın meydana gelmesinde %100 kusur atfedilemeyeceği uzman görüşü alınarak; Kusur Kimde Raporuyla ortaya konduğunu, raporda ” SBM Trafik Kaza Değerlendirme Komisyonu, meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasını tüm yönleriyle etraflıca değerlendirmeden ve kazanın oluşumuna ait tüm delillerin birbirleriyle irtibatını sağlamadan … plakalı aracın sürücüsünün %100 kusurla derecelendirmek hakkaniyete ve kanuna aykırı karar vermiş olduğu ” kanaatine varıldığını, mevcut rapora göre … plakalı araç sürücüsünün davranışıyla 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun, 57. Maddesi “Sürücüler ,a)Kavşağa yaklaşan sürücüler kavşaktaki şartlara uyacak şekilde yavaşlamak, dikkatli olmak, geçiş hakkı olan araçların önce geçmesine imkan vermek zorundadırlar. 57/C-2 Motorlu araçlardan soldaki sağdan gelen araca, geçiş hakkını vermek zorundadırlar.” maddesini ihlal ettiği anlaşılmaktadır. Dava dilekçemiz ekinde mahkemenize sunmuş olduğumuz kusur raporundan da anlaşılacağı üzere müvekkile ait araç sürücüsü kusurlu olmadığı, … plakalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğunun görüleceğini, davaya konu 27.03.2019 tarihli trafik kazası neticesinde müvekkile ait … plakalı araç kusur oranı hesabına göre değişen değer kaybı miktarını hesaplanması müvekkilce mümkün olmadığını, kusur oranına göre hasarın hesaplanmasında; hasar gören aracın bilirkişilerce araçtaki hasarın durumu, resim, fatura ve dosyada mevcut diğer belgelerin birlikte değerlendirilmesi neticesinde hesaplanan aracın hasar miktarı belirlenerek hesaplanması gerektiğini, kusur oranının değiştirilerek müvekkile gerekli ödemenin yapılması amacıyla süresi içerisin de davalı … Sigorta’ya başvuru yapıldığını, yapılan başvuruya ilişkin davalı şirket tarafından bir cevap verilmediğini, bu nedenle Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurulduğunu, Sigorta Tahkim Komisyonunun … E. – … K. sayılı kararında uyuşmazlığın adli yargıda görevli ve yetkili mahkeme eliyle çözümlenmesi gerektiğinden, yasal düzenlemeler gereğince, yargılamanın son verilmesine karar verdiğini, davalı sigorta şirketi ile arabulucu görüşmeleri yapılması için 18.11.2019 tarihinde … arabulucu başvuru numarası ile başvuru yapıldığını, ANLAŞMAMA olarak sonuçlandığını, bu nedenle davanın kabulü ile kusur oranlarının yeniden tespiti, Müvekkile ait araçta meydana gelen kusuru oranına göre şimdilik 500,00-TL Değer Kaybı, 285,75-TL Ekspertiz Ücreti, 400,00-TL Kusur Rapor Ücreti, 250,00-TL Danışmanlık Hizmet Bedeli,10,10-TL Baro Pulu, 6,40-TL Vekalet Suret Harcı bedeli, 100,00-TL Sigorta Tahkim Komisyonu’na Başvuru Ücreti için yapılan masrafların temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili tahsiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş olup, davalı tarafından cevap verilmemiştir.
Mahkememizin 28/09/2020 tarihli celse ara kararı gereğince; trafik kazasındaki kusur durumunun oransal olarak belirlenmesi için dosyanın ATK trafik ihtisas dairesine sevkine, karar verilmiş olup, İstanbul Trafik İhtisas dairesi tarafından ibraz edilen 15/12/2020 havale tarihli raporunda özetle; Sürücü … ‘ün %75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu, Sürücü … ‘in %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu kanaatini bildirir müşterek rapordur görüş ve kanaatine varılmıştır.
Davacılar vekilinin mahkememize sunmuş olduğu 30/11/2021 havale tarihli ıslah dilekçesinde; müvekkili … için 500,00 TL olan değer kaybı talebimizi 1.375,00 TL arttırarak 1.875,00 TL’nin kabulüne karar verilmesini talep ettikleri ve ıslah harcını yatırdığı görülmüştür.
Mahkememiz 22/02/2021 tarihli celse ara kararı gereğince; Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller ve dosya incelenerek kaza nedeniyle meydana gelen değer kaybının Yargıtay 17 HD’nin uygulamalarına ve nispi metoduna göre hesaplanması konusunda rapor alınmasına karar verilmiş olup, Bilirkişi … ‘ın 31/03/2021 tarihli raporunda özetle; 27.03.2019 tarihli trafik kazasında meydana gelen hasar nedeniyle … plakalı araçta meydana gelen değer kaybı zararının hasar tarihi itibariyle 2.500,00 TL olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememiz 28/06/2021 tarihli celse ara kararı gereğince; davacının itirazlarının karşılanması ve değerlendirilmesi, tramer kayıtlarının incelenmesi suretiyle değer kaybının hesaplanması konusunda ek rapor düzenlenmesi için dosyanın önceki bilirkişiye tevdine, ek rapor düzenlenmesine karar verilmiş olup, Bilirkişi … ‘ın 09/08/2021 tarihli raporunda özetle; davacı vekilinin itirazına neden olan iddialarını ispatlayıcı belgelerin dava dosyasına sunulmaması nedeniyle 19.03.2021 tarihli Kök Raporda varılan kanaatin değişmediği görüş ve kanaatine varılmıştır.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Davacı taraf 27/03/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle … plakalı aracın ZMMS ile sigortacısı olan davalıdan değer kaybı, ekspertiz ücreti, rapor ücreti, danışmanlık ücreti, baro pulu, vekalet suret harcı bedeli, sigorta tahkim komisyonuna başvurucu ücreti bedellerinin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davacının değer kaybı dışındaki talepleri yargılama giderleri talebi olarak değerlendirilmiş olup bu talepler hakkında dava konusuna dahilmiş gibi esas hakkında hüküm kurulmamıştır. Bu taleplerin kabul edilebilir olması halinde yargılama gideri olarak tahsiline karar verilecektir. Aşağıda ayrıca yargılama giderleri olarak bu husus değerlendirilecektir.
Dosya kapsamından, 27.03.2019 tarihinde sürücü … yönetimindeki … plaka sayılı kamyonet ile 212. Caddeyi takiben seyretmekte iken olay mahalli kontrolsüz dörtlü kavşağa geldiğinde, sağından … nolu sokaktan gelerek kavşak müşterek alanına giriş yapan sürücü … yönetimindeki … plaka sayılı otomobil ile çarpışması sonucunda maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, ATK tarafından tanzim edilen kusur raporunda, sürücü …’ün yönetimindeki kamyonet ile yola gereken dikkati vermesi, kavşağa yaklaştığında kavşaktaki şartlara uyacak şekilde yavaşlaması, dikkatli olması, ilk geçiş hakkını kural gereği sağdan kavşağa giriş yapan araca bırakması gerekirken anılan bu hususlara riayet etmemesi nedeniyle sürücü … ‘ün %75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu, sürücü …’in yönetimindeki otomobil ile kavşağa hız azaltarak müteyakkız bir şekilde yaklaşmadığından sürücü … ‘in %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğunun belirtildiği anlaşılmıştır. ATK tarafından yapılan kusur belirlemesi, olayın meydana geliş şekline uygun olduğundan mahkememizce kabul edilmiştir.
Karayolları Trafik Kanunu m.85’de belirtildiği üzere; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. Karayolları Trafik Kanunu m.91’de; İşletenlerin, 85. maddenin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunlu olduğu düzenlenmiştir. Dolayısıyla mali sorumluluk sigortası kapsamında sigortacı, işletenlerin 85. madde kapsamında üçüncü kişilere verdiği zararlardan dolayı hukuken sorumlu hale getirilmiştir. Ayrıca Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartları’nın A.3. maddesinde bu konuya ilişkin yasal düzenlemeler yapılmıştır. Söz konusu düzenlemeye göre; Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde bu Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Somut olayda; … plakalı aracın sürücüsünün %75 oranında kusurlu olması nedeniyle anılan hükümler uyarınca davalının, davacının uğradığı maddi zararları sigortalısının kusuru oranında gidermekle yükümlü olduğu sonucuna varılmıştır.
Yargılama sırasında değer kaybı açısından yapılan bilirkişi incelemesinde; dava dilekçesi ekinde dosyaya sunulan 18.04.2019 tarihli Araç Değer Kaybı Ekspertiz Raporunda, … plakalı … marka,… tipi, 2017 model otomobilin rayiç değerinin 89.000,00 TL olduğu, 14 Mayıs 2015 tarihli 29335 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarına ait Tebliğin ekinde, hasar nedeniyle araçlarda oluşan değer kaybını hesaplamaya yöntemi ile değer kaybının 11.481,00 TL olarak hesaplandığı, ancak değer kaybı hesaplamasında kullanılan yöntemin isabetli olmadığı, her ne kadar 18.04.2019 tarihli Araç Değer Kaybı Ekspertiz Raporunda aracın rayiç değeri 89.000,00’TL olarak belirtilmiş olsa da, söz konusun değer piyasa rayiçleri ile uyumlu bulunmadığı, dava konusu aracın kaza tarihi itibariyle rayiç değeri, güncel satış ilan ortalaması, güncel ve hasar tarihi itibariyle kasko değeri kullanılarak nispi yöntemle yapılan hesaplama sonucu göz önüne alınarak 140.750,00 TL olarak değerlendirildiği, dava konusu araca ait dosyadan tespit edilebilen marka, tip, model yılı, kullanım mesafesi ve dava konusu hasarı gözetilerek yapılan araştırma ve değerlendirme sonucu hasar onarımı sonrası ikinci el rayiç değerinin 137.750,00 TL ile 138.750,00 TL arasında değişim göstereceği değerlendirilmiş olup dava konusu aracın hasar tarihi itibariyle ikinci el rayiç değerinde meydana gelen azalma 2.500,00 TL olarak hesaplanmıştır. Davacı vekilinin bilirkişi raporuna itirazları üzerine SBGM’den… plakalı aracın tüm tramer kayıtları celp edilmiş ve itirazların değerlendirilmesi amacıyla dosya bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bilirkişi tarafından tanzim edilen ek raporda; dava konusu aracın 27.03.2019 tarihli dava konusu hasarına ilişkin olarak açılan … sayılı hasar dosyası kapsamında hazırlanmış 10.05.2019 tarih, … SBGM sayılı ekspertiz raporunda yer alan ve dava konusu araçta değer kaybına neden olacak hasar kelemlerinin Kök Raporda belirtilen hasar kalemleri ile aynı olduğu, Hazine Müsteşarlığınca belirlenen esaslara uygun olarak hazırlandığı anlaşılan eksper raporunun SBGM kayıtlarına giren kopyasında işçilik kalemlerinin ayrıntısının verilmediği, iddia edilen sol ön direk, sol üst direk, sol ön kapı hasarlarının, hasar fotoğraflarında görülmediği, mevcut belgeler kapsamında, dava konusu aracın değer kaybına ilişkin olarak kök raporda varılan kanaat değişmediği belirtilmiştir. Davacı vekili tarafından ek rapora itirazda bulunulmuş ise de bilirkişi değerlendirmesinin dosya kapsamında bulunan fotoğraflara uygun olduğu, davacının iddiasını destekler somut veri bulunmadığı, ayrıntılı işçilikleri gösteren belge bulunmadığı kanaatine varılarak ek rapora itirazlar yerinde görülmemiştir. Dava konusu araçtaki 2.500,00 TL değer kaybının kusur oranında 1.875,00 TL’sinin yukarıda açıklanan hükümler kapsamında davalı tarafından karşılanması gerektiği sonucuna varılmıştır. Davacının talebi doğrultusunda taleple bağlılık ilkesi gereğince; 1.875,00 TL değer kaybı zararının 500,00 TL’si için dava tarihi olan 03/02/2020 tarihinden, 1.375,00 TL’si için ıslah tarihi olan 30/11/2021 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilmiştir.
Ekspertiz ücreti, rapor ücreti, danışmanlık ücreti, baro pulu, vekalet suret harcı bedeli, sigorta tahkim komisyonuna başvurucu ücreti talepleri yargılama gideri kapsamında değerlendirilmiştir. Bu talepler açısından yapılan değerlendirmede; baro pulunun Avukatlık Kanunu’nun 27. maddesi gereği yargılama gideri olarak kabul edilemeyeceği, danışmanlık ücreti, kusur rapor ücreti, sigorta tahkim komisyonu başvuru ücreti gibi giderlerin dava için yapılması zorunlu kanuni giderlerden olmaması ve HMK m.323’de yer almaması nedenleriyle yargılama gideri olarak kabul edilemeyeceği, vekalet suret harcının davacı vekilinin onaylama yetkisini kullanmasından kaynaklanması ve HMK m.323’de yargılama gideri olarak sayılmaması nedenleriyle yargılama gideri olarak davalıya yükletilemeyeceği, ekspertiz ücreti talebi açısından; TTK m. 1426 hükmü kapsamında sigortacı, sigorta ettiren ve lehtarın yaptığı makul giderlerin talep edileceği, davacının bu sayılanlar arasında olmadığı, davacının zarar gören üçüncü kişi olduğu, poliçe akidi olmadığı, somut olay bağlamında ekspertiz incelemesinin fiili veya hukuki durum açısından zorunlu olmadığı, davalının sorumluluğunu attırıcı nitelikte olduğu anlaşılmakla ekspertiz ücretinin yargılama gideri olarak davalıya yükletilemeyeceği sonucuna varılmıştır. Açıklanan gerekçelerle davacının talepleri reddedilmiştir.
Tüm bu açıklanan gerekçelerle; değer kaybı talebi açısından davanın kabulüne, 1.875,00 TL değer kaybı zararının davalıdan tahsiline, 1.875,00 TL değer kaybı zararının 500,00 TL’si için dava tarihi olan 03/02/2020 tarihinden, 1.375,00 TL’si için ıslah tarihi olan 30/11/2021 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, sair taleplerin yargılama gideri olarak davalıya yükletilemeyeceğinden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Değer kaybı talebi açısından davanın KABULÜNE, 1.875,00 TL değer kaybı zararının davalıdan tahsiline, 1.875,00 TL değer kaybı zararının 500,00 TL’si için dava tarihi olan 03/02/2020 tarihinden, 1.375,00 TL’si için ıslah tarihi olan 30/11/2021 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 128,08 TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 54,40 peşin harç ile 23,48 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 77,88 TL’nin mahsubu ile bakiye 50,20 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL peşin harç ile 54,40 TL başvurma harcı ile 23,48 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 132,28‬ TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Davacı tarafından yapılan 1.238,35‬ TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
-Davalı tarafından belgelendirilen herhangi bir yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 1.875,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
2-Ekspertiz ücreti, rapor ücreti, danışmanlık ücreti, baro pulu, vekalet suret harcı bedeli, sigorta tahkim komisyonuna başvurucu ücreti taleplerinin yargılama gideri olarak davalıya yükletilememesi nedeniyle davacının üzerine bırakılmasına,
Dair; davacı tarafın yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı 11/01/2022

Katip
E-imzalıdır.

Hakim
E-imzalıdır.