Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/772 E. 2022/390 K. 31.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/772 Esas
KARAR NO : 2022/390

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/12/2020
KARAR TARİHİ : 31/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 29/12/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; …(“Otoyol”)’nun işletmesinin davacı müvekkil şirket tarafından yürütüldüğünü, davalı-… NAKLİYE LTD. ŞTİ.’ne ait …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … plakalı araçlar ile 09.11.2017-21.08.2019 tarihleri arasında ücret ödenmeksizin ihlalli geçişler yapıldığını, Geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerine, 6001 Sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30. maddesinin 7. Fıkrası gereğince, ihlalli geçiş tarihinden itibaren on beş günlük süre içerisinde geçiş bedellerini cezasız olarak ödeyebilme imkânı verilmekte ise de, işbu davaya konu ihlalli geçiş ücretlerinin anılan süre içerisinde ödenmediği tespit edildiğini, geçiş ücretlerinin süresi içerisinde ödenmemesi üzerine müvekkil şirketçe; davalı-borçlu şirket aleyhine … 19. İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyası ile ödenmeyen geçiş ücretleri ve geçiş ücretlerine 6001 Sayılı Kanunun 30/5 maddesi uyarınca tahakkuk ettirilen geçiş ücretinin 4 katı tutarındaki gecikme cezası alacağının tahsili amacıyla 18.09.2019 tarihinde icra takibi başlatıldığını, davalı-borçluya ödeme emri 04.10.2019 tarihinde tebliğ edildiğini, ancak davalı-borçlunun, “Yetkiye, Takibe, Borca ve Tüm Fer’ilerine” itiraz ettiğini, ilgili İcra Müdürlüğünce de söz konusu itirazın süresinde olması halinde takibin durdurulmasına karar verildiğini, takibin durdurulması sonrası müvekkil şirket açısından mağduriyet oluşturduğundan ve zaruri olarak dava açmadan önce arabuluculuk başvurusu yapılması gerektiğinden, 15.10.2020 tarihinde yapılan ticari arabuluculuk başvuru sonucunun karşı taraf vekili ile arabuluculuk görüşmesi kapsamında karşı tarafla anlaşılamadığını, 10.12.2020 tarihinde anlaşamama tutanağı tutulduğunu, davalı-borçlunun itirazlarının zaman kazanma amacı ile haksız ve kötü niyetle yapıldığını, müvekkil tarfça süresi içerisinde itirazın iptali davası açıldığını, davacı-alacaklı müvekkilin uyguladığı tüm işlemlerin mevzuata ve hakkaniyete uygun olduğunu, davalı-borçlunun; hatay icra dairelerinin yetkili olduğu yönündeki yetki itirazının yerinde olmadığını, davalı-borçlunun; takibe itiraz dilekçesinde iik’ya göre ilamsız takipte yetkili icra dairesinin hatay icra dairesinin yetkili olduğunu ileri sürdüğünü, davalı-borçlu tarafından göz ardı edilen hususun; davacı/alacaklının seçimine göre icra takibinin hem genel hem de özel yetkili icra dairesinde açılabileceğini, takibe konu borcun ihlalli geçişten kaynaklanan para borcu olması nedeniyle; davacı-alacaklı şirketin; seçimlik hakkını tbk md.89/1 yönünde kullanarak, şirket merkezinin bulunduğu istanbul icra dairelerinde takip açılışını gerçekleştirdiğini, davalı-borçluya ait …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …., … plakalı araçlarca, işletme hakkı davacı-alacaklı müvekkil şirkete ait otoyoldan 09.11.2017-21.08.2019 tarihleri arasında … istasyonlarından ücret ödenmeksizin ihlalli geçişler yapıldığını, davalı-borçluya ait araçların otoyolu kullandığı anlarda hgs hesapları müsait değildir. takdir edileceği üzere hgs/ogs hesabını müsait tutmak ve geçiş ücretini ödemeye yetecek bakiye bulundurmanın davalı-borçlunun sorumluluğunda olduğunu, bununla birlikte otoyoldaki tüm levha ve uyarılarla yolun genel durumuna dikkat ederek araç kullanmak araç sahiplerinin ve sürücülerin kendi sorumluluklarında olduğunu, benzer şekilde … ve davacı-alacaklı müvekkil şirket tarafından yapılan ilanlar da vatandaşa yeterli bilgilendirmenin sağlandığını, bu durumda ücretli otoyolları kullanan Davalı-Borçlu HGS/OGS hesabını müsait tutmayarak Davacı-Alacaklı Müvekkil Şirket’in sağladığı hizmetin karşılığında ücret ödeme yükümlülüğünü kendi kusuruyla ihlal ettiğini, davalı-borçlu kendi ihmal ve kusurunun neticesini Davacı-Alacaklı Müvekkil Şirket’e yüklemeye çalışmasının kabul edilemeyeceğini, davacı-Alacaklı Müvekkil şirketçe, Davalı-Borçluya ait plakalara tanımlı HGS hesabına ilişkin provizyon sorgusu kontrolü yapıldığını, geçişlere ilişkin provizyon sorgusunun “Ürün bakiyesi yetersiz, Kayıt bulunamadı, ürün kara listede, OGS’de tanımlı olmayan plaka” sonucu ile döndüğünün anlaşıldığını, hesabı müsait olmayan ve geçişe ilişkin banka provizyon sorgusu olumsuz dönen davalının OGS/HGS etiketinden geçiş ücreti çekilemediğini, ücreti ödenmeyen geçişleri için geçiş ücreti ve bu geçiş için ceza bedeli borçlarının tahakkuk ettirildiğini, yapılacak olan hesaplamayla da görüleceği üzere müvekkil şirket kanuna uygun olarak ihlalli geçiş ücreti tahakkuk ettirdiğini, cezai yaptırım uygulandığını, Ücret Ödemeden Geçiş Yaptığı Tespit Edilen Araç Sahiplerine İlişkin Tesis Edilen İşlemlerin, 6001 Sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’a Uygun Şekilde Yürütüldüğünü, bu Kapsamda Başvuranın Yaptığı İhlalli Geçişlerle İlgili Ceza Uygulanması Hukuka Uygun olduğunu, davacı-alacaklı müvekkil şirket tarafından, geçiş yapan araçlara ait OGS veya HGS hesaplarından geçiş ücreti tahsil edildiğini, OGS veya HGS cihaz ve hesaplarının uygun olmaması halinde araç sahipleri, ihlalli geçiş tarihinden başlayarak on beş günlük süre içerisinde geçiş bedellerini cezasız olarak ödeyebildiklerini, belirtilen süre içinde ücreti ödemeyenler hakkında ise kanunun açık hükmü uyarınca ücretin dört katı tutarında ceza uygulandığını, davacı-alacaklı müvekkilin söz konusu cezayı uygulamamasının kanuna aykırılık teşkil edeceğinden bu konuda Davacı-Alacaklı Müvekkil Şirket’e bir sorumluluk yüklenmesi hukuka aykırı olacağını, İhlalli geçiş yapan araç sahibi birçok kanaldan ihlalli geçiş sorgulaması yaparak yasal takip aşamasına gelmeden borcunu ödeyebildiğini, dosya kapsamındaki ihlalli geçiş tarihlerinde cezalar hakkında sorgulama yapılabilecek ve Müvekkil Şirket’e ödeme yapılabilecek kanalların açık olduğunu, Davalı-Borçlu -…Nakliye Ltd. Şti, ait …, …, …, …, …, …, …, …., …, …, …, …, … plakalı ticari kullanım niteliği bulunan araçları ile 09.11.2017-21.08.2019 tarihleri arasında mesleki ve ticari faaliyetini gerçekleştirdiği sırada, işletme hakkının Davacı-Alacaklı Müvekkil Şirket’e devredilen otoyoldaki serbest geçiş bölgelerinden ücret ödenmeksizin takibe konu edilen ihlalli geçişleri yaptığını, davalı-borçlu hakkında … 19. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde; 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’un 2 nci maddesi uyarınca işlemiş ve işleyecek dönem için takip tarihinde yürürlükte olan %9,75 ticari faiz oranı- değişen oranlarda ve faiz oranlarındaki artıştan doğan her türlü hakkımız saklı tutularak talepte bulunulduğunu, söz konusu yasa maddesi gereğince; arada sözleşme olmasa bile ticari işlerde temerrüt faizi, TCMB’nin önceki yılın 31 Aralık günü kısa vadeli avanslar için uyguladığı faiz oranı üzerinden istenebildiğini, ticari işlerde uygulanan avans faiz oranı, 3095 sayılı Yasa’nın 2 nci maddesi hükmüne göre değişken bir özellik taşıdığını, Davalı-Borçlu Şirketin temerrüde düştüğü tarih itibariyle Merkez Bankası’nın kısa vadeli kredilere uyguladığı avans faiz oranı %9,75 ise de bu oran, takip tarihi sonrasında huzurdaki davanın açılış tarihi öncesinde 29.06.2018 tarihinden itibaren %19,50 olarak belirlendiğini, asıl alacağa takip tarihine kadar işlemiş faiz ile takip tarihinden sonra 29.06.2018 tarihine kadar %9,75 avans faizin; değişikliğin gerçekleştiği 29.06.2018 tarihinden sonra ise %19,50 avans faizin uygulanması gerektiğini, ancak borç ödeninceye kadar avans faiz oranında değişiklik yapılması halinde dönem dönem değişen faiz oranlarına göre kademeli olarak faiz hesabı yapılması gerektiğini, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için; Davacı-Alacaklı tarafın dava dilekçesinde açıkça icra inkar tazminatı talep etmesi, geçerli bir ilamsız genel icra takibi olması, borca konu alacağın likit olması ve borçlunun itirazının haksız olması gerektiğini, bahse konu davada, Davacı-Alacaklı Müvekkil şirketin …. 19. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyadan olan alacağının; 25.05.2018 tarihinde yürürlüğe giren 7144 sayılı Kanun’un 18 inci maddesi ile “dört katı tutarı” olarak değiştirildiğinden Müvekkil Şirket alacağının takip tarihi itibariyle 70.262,58 TL olduğunu, dolayısıyla takibe konu alacağın likit olduğu ve Davalı-Borçlu Şirketin kötü niyetli olarak ve takip sürecini sürüncemede bırakmak maksadı ile takibe itiraz ettiğini, bu durumda itirazın iptali ile takibin devamı yanında Davalı-Borçlu Şirket aleyhine en az %20 tutarında icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davanın kabulü ile; davalı-borçlunun … 19. İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyası kapsamında yapılan itirazın iptali ile, takibin devamına, davalının menkulleri ve gayrimenkulleri ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının borca yetecek kadar olan kısmının ihtiyaten haczine, davalı-borçlunun iik.m.67/2.maddesi uyarınca takip konusu alacağın %20′ sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı-borçluya yükletilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 19/03/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirkete ait …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … plakalı araçların 09.11.2017-21.08.2019 tarihleri arasında ücret ödenmeksizin ihlalli geçişler yapılması sebebiyle öncelikle icra takibi başlatıldığını, icra takibine itiraz edilmesi sonucunda kötü niyetli dava açıldığını, haksız ve hukuka aykırı davanın reddi gerektiğini, takibin, yetkisiz icra dairesinde başlatıldığını, faturaya dayalı ilamsız bir takipte yetkili icra dairesi İİK 50. Maddesinin yollaması ile HMK genel hükümlerine göre belirleneceğini, genel yetkili icra dairesi, davalı gerçek veya tüzel kişinin takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri icra dairesi olduğunu, davacı yanın, icra takibine konu ödeme emrini ve dava dilekçesini, Müvekkil Şirket’ in …” adresinde tebliğ etmiş olup bu adres Müvekkil Şirket’ in yasal faaliyet adresi olduğunu, taraflar arasında, herhangi bir sözleşme imzalanmadığını, davacı yanca kötü niyetle ileri sürülen iddiaların aksine de, faturaların hiçbir zaman yazılı sözleşme niteliğinde kabul edilemeyeceğini, yetkili icra dairesinde yapılan geçerli bir takip olmadığından “davanın yetkisizlik nedeniyle reddine” ve yetkili Hatay İcra Daireleri/mahkemeleri’ ne tevdiine karar verilmesini, müvekkil şirketin her aracı için … Bankası A.Ş. nezdinde açılan HGS hesaplarında, işbu davaya sebebiyet veren geçiş ücretlerini karşılayacak miktarda para bulunduğunu, söz konusu paranın çekilmeme durumunun tamamen davacı şirketin bu sistemi kontrol etmemesi sebebiyle meydana geldiğini, davacı şirketin, kendi kusuruyla sebep olduğu bir durumu müvekkil şirkete yüklemeye çalıştığını, davacı şirketin sistemi kontrol etmemesi sebebiyle 15 günlük süre içerisinde cezanın kesinleştiğini, Müvekkil Şirket’ e ait araçların davaya konu icra takibinde belirtilen tarihlerde geçiş gerçekleştirip gerçekleştirmediği hususlarının kamera kayıtları ve tarih içeren fotoğraflarla da teyit edilmesi gerektiğini, plaka benzerliği nedeniyle yahut plaka ile hiçbir ilgisi bulunmayan araçların sehven başka araçlarla karıştırılması nedeniyle haksız cezai yaptırımlarla karşılaşıldığını, bu nedenlerle davanın öncelikle yetki yönünden reddine, davanın esas bakımından reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce celp edilen … 19. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı icra takip dosyasında; davacı/alacaklının 70.262,69 TL’nin tahsiline ilişkin icra takibine geçtiği, davalı 09/10/2019 tarihli dilekçesi ile takibe, borca, faize ve borcun tüm ferilerine itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava; 6001 Sayılı Kanun kapsamında davacı tarafından işletilen otoyollardan davalının maliki olduğu araçların ücret ödemeksizin geçiş yaptığı iddiasıyla geçiş ücreti ve para cezasının tahsili istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
6001 sayılı Kanun’un 30. Maddesinin (5) numaralı bendinde; 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza uygulanacağı ve genel hükümlere göre tahsil edileceği, (7) numaralı bendinde; Geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezaların uygulanmayacağı düzenleme konusu yapılmıştır. Bu hükümlerin birlikle değerlendirilmesinde; 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen otoyollardan ücret ödemeksizin geçilmesi halinde, geçiş ihlali yapan araç malikinin geçiş ücretini, geçiş tarihinden itibaren 15 gün içerisinde ödememesi durumunda ücretin 4 katı tutarında ceza kesileceği ve bu ceza tutarı ile birlikte geçiş ücretini ödemekle yükümlü olduğu sonucuna varılmıştır. Ancak geçiş ücretinin, geçiş tarihinden itibaren 15 gün içerisinde ödenmesi halinde ceza uygulanamayacaktır.
Mahkememiz 26/05/2021 tarihli celse ara kararı gereğince, tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, dosya incelenerek davacının İGB dökümleri, sistem kayıtları, geçişlere ilişkin kamera görüntüleri incelenerek davacı tarafından işletilen otoyollardan davalının maliki olduğu araçlarla ücret ödemeksizin geçiş ihlali yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise geçiş ücreti ve ceza bedelinin icra takip talebinde belirtilen ihlalli geçişler ile sınırlı olarak incelenip hesaplanması, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda rapor alınmasına karar verilmiş olup, Bilirkişi …’ın 14/06/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalı tarafın geçiş ücretlerini ödediğini ispat etmesi gerektiği, buna dair dosya muhteviyatına herhangi bir belge sunmadığı ve soyut olarak itirazda bulunulduğu, takibe konu olan geçişlere ait araçların geçiş esnasında davalı taraf adına kayıtlı olduğu, davacı tarafın takip tarihi itibari ile 64.303,75 TL alacağını talep edebileceği, davalı tarafın takip tarihinden önce ihtar veya tevsik edici bir belge ile temerrüde düşürülmediği, takip tarihi itibariyle işlemiş faiz tutarının 5.023,65 TL, KDV tutarının 904,26 TL olabileceği, davacı tarafın takip tarihinden itibaren yıllık 19,50 ticari faizi talep edebileceği sonuç ve kanaatine varılmıştır. Davalı taraf bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde; her aracının HGS hesabı bulunduğunu, hesabında geçiş ücretlerini karşılayacak miktarda para bulunduğunu, davacının kendi kusuruyla tahsilat yapmadığını beyan etmiştir. Bunun üzerine mahkememizce davalının araçlarına bağlı HGS ve OGS hesap hareketleri celp edilmiş ve 05/01/2022 tarihli ara kararı gereğince, tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, hesap hareketleri ve dosya incelenerek davalıya ait aracın gişelerden geçiş yaptığı esnada geçiş ücretlerini hesapta bakiye olmaması nedeniyle davacının tahsil edip edemediği, her geçiş anında hesapta yeterli bakiye olup olmadığının tespiti, bakiyenin yeterli olması durumunda geçiş ücretinin niçin sistemden tahsil edilemediğinin belirlenmesi, bakiye yeterli değil ise otomatik yükleme yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise 15 gün içerisinde davacı tarafından tahsilat yapılıp yapılmadığı konularında rapor alınmasına karar verilmiş olup, Bilirkişiler… ile …’nın 09/05/2022 tarihli raporunda özetle; 6001 sayılı kanunun 30/7 maddesine göre 15 gün içerisinde ihlalli geçişler ödendiği takdirde gecikme cezası alınmayacağı hükmünün olduğu, bunun yanı sıra sürücülerin HGS ve OGS cihazlarını sürekli bakiyesi müsait tutmakla ve kontrol etmekle sorumlu olduğu, 6001 Sayılı Kanun’da ve işletme protokolünde hiçbir şekilde ihlalli geçiş gerçekleştiren araç sahiplerine SMS, e-posta, ihtarname veya herhangi bir şekilde bildirim yapma yükümlülüğü ile ilgili bir düzenlemenin bulunmadığı, Karayolları Genel Müdürlüğü Sitesinde OGS ve HGS ile ilgili açıklamalarda OGS sistemlerinden geçiş ihlali yapılması durumunda; geçiş ihlali yapılan plaka üzerine 15 (on beş) gün içinde OGS veya HGS abonesi olunması veya mevcut OGS veya HGS hesaplarında geçiş için yeterli bakiyesi olması durumunda cezalı geçiş ücreti uygulanmadığının duyurulduğu, Davalının, HGS/OGS cihazında yeterli bakiye varken geçiş anında değişik sebeplerden ücret alınamadığında cihazın uyarı sinyali vermesi sonucunda 15 gün içerisinde yanlışlığı giderecek yeterli süresi olduğu, davalının değişik kanallardan sahipliğindeki araçların plaklarını sorgulayarak borç durumunu öğrenebileceği, HGS/OGS cihazını doğru bir şekilde kullanmak, çalışır vaziyetinde tutmak ve cihazlara bağlı hesaplarını her zaman müsait olarak tutma sorumluluğunda olduğu, davalının, dorse tabir edilen Tenteli Yarı römork araçlarının gişelerden ihlalli geçişlerinde öndeki çekicinin plakası okunamadığından Yarı römorkun ruhsat sahibine gecikme cezasının rücu etmesinin makul olduğu, … Bankası ve … A.Ş’ nin Banka Ekstrelerinden … ve … plakalı araçların yarı römork olması nedeni ile HGS/ OGS ürünlerinin olmadığı, …, …, …, … plakalı araçların hem HGS hem OGS ürünlerini olduğu, …, .., …, …, …, …, … plakalı araçların … Banaksından temin edilen sadece OGS ürünü olduğu,… Bankası ve … A.Ş’ nin Banka Ekstrelerinde yer alan hesap hareketleri ile, Provizyon listesinde yer alan geçişlerin incelenmesi sonucunda davalının sahipliğinde olan araçların …, …, …, …, …, .., …, …, …, …, …, …, … plakalı araçların plakalarına tanımlı olan HGS/OGS ürünlerin hesaplarında geçiş bedellerini, ödeyecek yeterli bakiyenin olmadığı, … Bankası ekstresinin incelenmesi sonucunda, hesabın 5.000,00 TL limitli Kredili hesap olarak kullanıldığı, geçişler sırasında hesapta bakiye varsa geçiş bedellerinin tahsil edildiği, ek hesaptan karşılanmadığı, bu durumun otomatik yükleme talimatının olmamasından kaynaklandığı, davalının hesaba aktardığı bedellerin geçiş bedellerini karşılayamadığı, geçişler sırasında hesap bakiyesinin yetersiz olduğu, davacının dava dosyasına sunduğu CD içeriğinde yer alan provizyon sorgulama izahatlarının incelenmesi sonucunda davalının sahipliğinde olan …, …, ..,, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … plakalı araçların plakalarına tanımlı olan HGS/OGS ürünlerin hesaplarında geçiş bedellerin, ödeyecek bakiyenin olmaması nedeni ile geçiş bedellerinin alınamadığı, HGS/OGS etiket bakiyesinin 30 TL altına düşmesi nedeni ile kara listeye alındığı, ürünlerin kara listeye alınmasından sonra yapılan geçişlerin ihlalli geçiş olarak tahakkuk edildiği, bir müddet sonra HGS/OGS ürünlerinin iptal edilmesi neticesinde araçların etiketsiz olarak geçiş yaptığı, dava dosyası içeriğinde mevcut delillerin incelenmesi sonucunda davalının sahipliğinde olan … …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … plakalı araçlar ile 09.11.2017- 21.08.2019 tarihleri arasında l38 kez ücret ödenmeksizin ihlalli geçişler yaptığı, bunu sonucunda 12.860,75 TL geçiş bedeli, yasa gereği geçiş bedelinin dört katı 51.422,80 TL gecikme cezası olmak üzere davalıya toplam 64.283,55 TL borç tahakkuk ettirildiği, borç toplamının … 19. İcra Müdürlüğü … E sayılı ilamsız takip dosyasındaki asıl alacak ile örtüştüğü, itirazın iptaline karar verildiği takdirde davacının 12.860,75 TL geçiş bedeli, yasa gereği geçiş bedelinin dört katı 51.422,80 TL gecikme cezası olmak üzere toplam 64.283,55 TL asıl alacağı talep edebileceği, sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Dosya kapsamında bulunan bilirkişi raporlarının ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda; davalı tarafa ait …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … plakalı araçlarla davacıya ait otoyollardan ücret ödenmeksizin toplam 138 adet geçiş yapıldığı, bu geçişlerin toplam bedelinin 12.860,75 TL olduğu, davacıya ait sistem ile davalı HGS/OGS kayıtları kapsamında her bir geçiş yönünden, geçiş anında yeterli bakiyenin olmadığı, davalı tarafından talimat verilmediğinden otomatik yükleme yapılmadığı, davacı tarafından geçiş ücretlerinin tahsilatının mümkün olmadığı, davalı tarafından ücret ödemesi yapıldığına dair delil veya belge sunulmadığı anlaşılmakla davalının 6001 sayılı Kanun’un 30. Maddesinin (5) ve (7) numaralı bentleri uyarınca 12.860,75 TL tutarında geçiş ücretini ve bunun 4 katı tutarındaki 51.422,80 TL gecikme cezası ödemekle yükümlü olduğu, davacının talep edebileceği toplam alacağın 64.283,55 TL olduğu anlaşılmıştır.
İşlemiş faiz açısından yapılan değerlendirmede; dava konusu geçiş ücretlerinin geçiş ihlalinin gerçekleştiği anda muaccel olduğu, geçiş tarihinden itibaren 15 gün içerisinde ödenmemesi halinde ceza kesileceğinin düzenleme konusu yapıldığı anlaşılmakla davacının muaccel olan geçiş ihlali ve ceza bedeli alacaklarına ilişkin olarak faiz talebinde bulunabilmesi için davalıyı ayrıca bir ihtar ile temerrüte düşürmesi gerektiği sonucuna varılmış, somut olayda temerrüte ilişkin ihtar bulunmadığından işlemiş faiz talebi ve buna bağlı KDV talebi reddedilmiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle; davanın kısmen kabulüne, itirazın kısmen iptaline, takibin 64.283,55 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacak 64.283,55 TL’ye takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, itirazın kısmen iptaline, takibin 64.283,55 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacak 64.283,55 TL’ye takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
2-Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 12.856,71‬ TL icra inkar tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 4.391,21 TL’nin, peşin alınan 848,61 TL harçtan mahsubu ile eksik harç olan 3.542,6‬0 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 848,61 TL peşin harç ile 54,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 903,01 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 3.927,1‬0 TL yargılama giderinin, davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 3.592,91 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından belgelendirilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.156,86 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 112,33 TL’nin davacıdan, 1.207,67 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
9-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair; davacı tarafın yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/05/2022

Katip
E-imzalıdır.

Hakim
E-imzalıdır.