Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/761 E. 2021/965 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C
. İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/761 Esas
KARAR NO : 2021/965

DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım)
DAVA TARİHİ : 23/12/2019
KARAR TARİHİ : 15/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Alım Satım) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 23/12/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı, müvekkil aleyhinde, Gaziosmanpaşa … İcra Ceza Mahkemesinde … E. Sayılı dosyası ile ”karşılıksız çek düzenleme ve çek şikayeti” konulu davasını ikâme ettiğini, davalının söz konusu çek için müvekkil aleyhinde icra takibine de girişmediğini, icra takibine başvurulmadan çek şikayeti başvurularını yapmasının kötü niyetli olduğunu, müvekkilin, davalıya çek ile ilgili sair nedenlerden ötürü herhangi bir borcu bulunmadığını, müvekkilin söz konusu çeki keşide etmeden önce İstanbul ili Arnavutköy ilçesi ve Hadımköy’de bir dükkan almak istediğini, müvekkil tarafından satın alınacak dükkanın sahibinin … olduğunu, ….’un babası…’un taraflar arasındaki anlaşmanın gerçekleşmesini sağlamak amacıyla alışverişin gerçekleşebilmesi için aracı olduğunu, anlaşma sağlandıktan sonra …ve …’un bir kısım çeklerin, ortağı olan davalı …’e keşide edilmesini istediklerini, müvekkilin davaya konu olan çeki de söz konusu taşınmazı satın almak amacıyla davalı …’e keşide ettiğini, alışverişin gerçekleştirildiğini, müvekkil tarafından verilen çeklerin ödenene kadar güvence olarak söz konusu dükkana ipotek tesis edildiği ve tapunun, müvekkil adına tescil edildiğini, kısa zaman sonra müvekkilin işleri bozulunca, tarafların tekrar bir araya geldiklerini, söz konusu dükkanın geri iade edilip buna istinaden verilen çeklerin de iade edilmesi hususunda anlaşıldığını, dükkanın eski sahiplerinin adına tekrar tescil edidiğini, mevcut ipotek şerhi de terkin edildiğini, müvekkilin, çeklerinin geri iade edilmesi için defalarca cağrı yaptığını, davalının ise çeklerin piyasada olduğunu, kullanıldığını ve zamanla çekleri iade edeceğini ifade ettiğini, müvekkilin, çeklerin bir kısmını iade alabildiğini, iade alamadığı çeklerin olduğunu, çek şikayeti davasından da anlaşılacağı üzere davalının sebepsiz zenginleşerek, şikayete konu çeki müvekkile iade etmediğini, haksız bir kazanç sağlama saiki güttüğünü, müvekkil aleyhinde davalı tarafından başlatılan mevcut bir icra takibi dosyası da bulunmadığını, aralarında gerçeklesen herhangi bir alışveriş olmadığını, müvekkilin, davalıya verilen sıralı çeklerin bir kısmını iade aldığını, davalının elinde kalan çek/çeklerden dolayı herhangi bir alacak hakkı bulunmaksızın, icra mahkemesinde şikayet yoluna gittiğini, müvekkili, telafisi güç tehlikelerle karşı karşıya bıraktığını bu nedenlerle daha sonra artırılmak üzere şimdilik 5.000 TL üzerinden davanın kabulüyle, müvekkilin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 17/01/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davanın ticari dava vasfında olduğu ve arabuluculuk şartı yerine getirilmediğinden açıldığından, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı ile davalı müvekkil arasında görülen davanın sebebi …A.Ş Arnavutköy Şubesi’nin 30.12.2018 keşide tarihli 60.000 TL tutarlı çekine yönelik borcu olmadığının tespitine ilişkin olduğunu, davanın konusu kıymetli evraklardan çeke dayalı olduğundan, huzurdaki dava bir ticari dava olduğundan, Asliye Hukuk Mahkemelerinin, dava yönünden görevsiz olduğunu, görevsizlik kararı verilerek dosyanın görevli İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesi gerektiğini, davacı …’nın … Bankası A.Ş Arnavutköy Şubesi’nin … seri numaralı, 31.12.2018 keşide tarihli, 60.000,00 TL bedelli çeki keşide ettiğini, bizzat keşideci tarafından ilgili çekin, lehtarının müvekkil Mustafa IŞIN’ a teslim edildiğini, müvekkilin, ilgili çeki meşru hamili sıfatıyla 31.12.2018 tarihinde muhattap bankaya ibraz edildiğini, keşideci şüphelinin çek hesabında çekin karşılığı bir meblağ bulunmadığından, çek bedelinin tahsil edilemediğini, çeke muhattap banka tarafından karşılıksızdır şerhi vurulduğunu, davacının bu eylemi karşılıksız çek keşide etmek suçunu oluşturduğundan, davacı hakkında Gaziosmanpaşa …İcra Ceza Mahkemesi’nde suç duyurusu yapıldığını, bu şikayet üzerine … E. Sayılı davası açıldığını, davanın halen derdest şekilde devam ettiğini, müvekkilin alacaklı olduğu dava konusu çeki tahsil etme ve bu doğrultuda icra takibine koyma hakkı her zaman mevcut olduğunu, davaya konu çekin tanzim tarihi itibariyle hali hazırda geçerli ve kambiyo vasfına haiz bir çek olduğunu, davaya konu çekin henüz icra takibine konulmamış olmasının , takibe hiç konulmayacağı veya bu çeke dayalı borcun sona erdiği anlamına gelmemekte olduğunu, aksi yöndeki iddiaların haksız ve hukuktan yoksun olduğunu, müvekkilin davaya konu çekle ilgili alacağı hali hazırda devam ettiğini, davacı tarafça davacının çekteki imzasına yönelik bir itirazı da bulunmadığını, çekteki imzasını da ikrar etiğini, davaya konu çekin ödendiğine dair bir belge ya da bu hususta taraflar arasında düzenlenmiş bir sözleşme de davacı tarafça sunulmadığını, açılan davaya konu çek miktarı dikkate alındığında davacının iddiasını yazılı delille ispatı şart olduğundan, yazılı delil dışında sunduğu delillerin kabulünün mümkün olmadığını, bu tarz deliller yönünden muvafakatlerinin bulunmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememiz 01/02/2021 tarihli celse ara kararı gereğince; Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, ticari defter ve kayıtları ve dosya incelenerek taraflar arasındaki akdi ve ticari ilişkinin tespiti, dava konusu çeke ilişkin giriş çıkış kayıtlarının belirlenmesi, davacının davalıya borçlu olup olmadığının borçlu ise miktarının tespiti konusunda rapor alınmasına karar verilmiş olup, Bilirkişi … tarafından ibraz edilen ön raporda özetle; Davacı şirketin, defter belgelerini tarafıma sunmaması sebebiyle davalı şirket defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılamadığını, Davalının ise, davaya konu çekin ticari bir ilişki neticesinde tanzim edilmediğini, taraflarının tacir olmadığını, ticari defter ve kayıtlarının bulunmadığını beyan ettiğini, davalı defterlerinin olmaması, davacı defterlerinin ise tarafıma sunulmamış olması dolayısıyla taraflar arasındaki akdi ve ticari ilişkinin varlığı, davaya konu çeke ilişkin kayıtların olup olmadığı, davacının davalıya borcunun olup olmadığı hususlarında inceleme yapılamamış ve kanaate varılamadığı, görüş ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce istenilen Gaziosmanpaşa … İcra Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının Uyap sistemi üzerinden gönderildiği, mahkememiz dosyası içerisine alındığı görülmüştür.
Gaziosmanpaşa …Asliye Hukuk Mahkemesinin, 23/09/2020 tarih, … Karar sayılı kararı ile dosyanın görevli İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verildiği görülmüştür.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava; davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir.
Davacı taraf, İstanbul ili, Arnavutköy ilçesi, … mahallesinde bulunan…’a ait taşınmazı satın aldığını, taşınmaz maliki …’un talebi üzerine ödeme için verilecek çeklerin davalı …’e keşide edildiğini, taşınmaz satışının gerçekleştiği, ancak işlerinin bozulması üzerine tarafların bir araya gelerek satın alınan taşınmazın iade edilmesi ve karşılığında çeklerin geri verilmesi konusunda anlaştıklarını, ancak davalının çeki iade etmediğini , davalının sebepsiz olarak zenginleştiğini, davalının Gaziosmanpaşa … İcra Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasıyla karşılıksız çek keşide etmek suçundan suç duyurusunda bulunulduğunu beyan etmiştir.
Uyuşmazlık; davacı tarafından davalıya verilen çekin bedelsiz kalıp kalmadığı, davalının sebepsiz zenginleşip zenginleşmediği, ve sonuç olarak davacının … Arnavutköy Şubesi’ne ait 30/12/2018 keşide tarihli 60.000,00 TL bedelli çek nedeniyle borçlu olup olmadığı konularına ilişkindir.
Yargılama sırasında tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelenmesine karar verilmiştir. Ancak davalının tacir olmaması ve ticari defterleri bulunmaması ile davacının ticari defterlerini ibraz etmemesi nedeniyle inceleme yapılamamıştır. Davalı, şahsi borç ilişkisi kapsamından kaynaklanan alacak karşılığında çekin tanzim edildiğini beyan etmiştir.
Dosya kapsamından, bahse konu Arnavutköy ilçesi, … mahallesi, …parselde, … arsa paylı, … Blok zemin katta bulunan dükkanın … Ltdi Şti’ye ait iken şirket adına vekaleten dava dışı … tarafından 21/06/2018 tarihinde 380.000 TL bedelle davacıya devredildiği, taşınmaz davacı adına kayıtlı iken 23/11/2018 tarihinde 368.000,00 TL bedelle dava dışı …’ye devir edildiği anlaşılmıştır.
Çek bir ödeme aracı olup, çekin verilmesiyle bir borcun varlığı karine olarak kabul edilir. Çek sebepten soyut olduğundan bedelsizlik iddiasının, yani karinenin aksinin yazılı delille ispatlanması gerekir. Somut olayda; taşınmaz satışına ilişkin resmi senetlerde dava konusu çeke ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, dava konusu çekin taşınmaz satışının ödenmesine ilişkin olarak davalıya verildiğini ve sonra taşınmazın davacı tarafından …’ye devredilmesi halinde çekin davacıya iade edilmesi gerektiğini gösteren yazılı bir delil bulunmadığı anlaşılmıştır. Bunun üzerine davacıya yemin teklif etme hakkının olduğu hatırlatılmıştır.
Davacı vekili sunmuş olduğu yemin metninde, davalı …’in çekler karşılığı söz konusu taşınmazın satışı ve tescili için …’a yetki vermediğine ve… inşaat ile … arasında yapılan söz konusu satışın bilgisi dahilinde olmadığına, bahsi geçen dükkanda hak sahibi olmadığına, taşınmazdaki gayriresmi hissesini …’ya satmadığına ve bunun karşılığında bir satış bedeli olarak çekleri almadığına, elinde bulunan çeklerin … ile … inşaatın arasında gerçekleşen sonradan bozulan anlaşma gereğince adına yazılan çekler olmadığına, işbu davada bahsi geçen dükkanı daha sonra davacı tarafın işleri bozulduktan sonra karşılıklı olarak anlaşarak satışı iptal edip davacı …’nın aracı olarak tanıştırdığı …’ye satılmasının ve …’ya çekleri vereceklerine dair güvence verip yeni alacaklı konumundaki …’den sıralı çeklerin alınmasının bilgisi dışında olduğuna, çeklerin tarihleri ile tapudaki devir tarihlerinin uyuşmasının tesadüften ibaret olduğu ve tarafında bulunan çeklerin … ile …un arasında yapılan anlaşma gereğince değil … ile satışla alakası olmayan şahsi bir borçtan kaynaklı elinde bulundurduğuna ilişkin yemin teklif ettiğini beyan etmiştir. Davacı vekilinin vekaletnamesinin incelenmesinde yemin teklif etme yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır. Mahkememizin 15/12/2021 tarihli celsesinde hazır bulunan davalı asile 6100 Sayılı HMK’nın 233. maddesi uyarınca yeminin icrasından önce yeminin anlam ve önemi, hangi konuda yemin edeceği hususları anlatılmış, yalan yere yemin etmesi halinde cezalandırılacağı hususu ihtar edilmiş, davalıya davacının yemin teklifi sorulmuş, davalı asil yemin eda etmeyi kabul ediyorum şeklinde beyanda bulunmuş, usulüne uygun olarak yemini yaptırıldıktan sonra davalı asil beyanında, dava konusu çeki …’dan ticari alacağıma istinaden aldığını, dava konusu çekin taşınmaz satışına ilişkin olmadığını, satılan taşınmazda hissesi olmadığını, davacı …’YA yapılan satıştan bilgisi olmadığını, … ve … İnşaat arasındaki anlaşmanın içeriğinden ve iptalinden bilgisi olmadığını beyan ederek yeminini eda etmiştir. Kural olarak, yeminin eda edilmesi halinde çekişmeli vakıa kesin delille ispat edilmiş olur. Yemin teklif eden taraf, yeminin hukuki sonuçlarına katlanmak zorundadır. Bu nedenlerle; davacı tarafından davalıya verilen çekin bedelsiz kalmadığı ve sonuç olarak davacının …Arnavutköy Şubesi’ne ait 30/12/2018 keşide tarihli 60.000,00 TL bedelli çek nedeniyle borçlu olduğu hususu kesin olarak belirlenmiştir. Tüm bu açıklanan nedenlerle; ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 59,30 TL’nin, başlangıçta yatırılan 85,39 TL peşin ve 939,26 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 965,35‬ TL’nin davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan masraflar toplamı 155,85 TL yargılama giderinin kendi üzerine bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan herhangi bir masraf bulunmadığından, bu hususla ilgili karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 8.600,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair; Taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.15/12/2021

Katip …
E-imzalıdır.

Hakim …
E-imzalıdır.