Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/714 E. 2021/300 K. 13.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/714 Esas
KARAR NO : 2021/300

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/08/2018
KARAR TARİHİ : 13/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesi ile; müvekkili şirket tarafından … nolu ve 19/07/2011-19/07/2012 tarihleri arasında Trafik Sigorta Poliçesi ile sigorta edilen … plakalı aracın 02/11/2011 tarihinde … plakalı araç ile yaptığı kaza sonucu sigortalı araçta bulunan …’nın yaralandığını, davalının yaralanması sebebiyle müvekkiline başvuruda bulunduğunu ve 28/11/2013 tarihinde davalıya 26.678,00 TL ödemede bulunduklarını, … 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile dava dışı … A.Ş, …, … Sigorta ve … aleyhinde açtığı tazminat davasında, davacının kaza nedeniyle uğradığı kalıcı bir maluliyet olmadığından ötürü davacının maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne, 3.000 TL manevi tazminatın davalılar…A.Ş ve …’dan tahsiline karar verildiğini beyan ile 26.678,00 TL tazminattan 259 TL geçici iş görmezlik tazminatı düşülerek 26.419,00 TL nın sebepsiz zenginleşme hükümlerince müvekkiline geri ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, davacının talebinin zaman aşımına uğradığını, davacının geri ödenmesini talep ettiği ödemenin müvekkiline başvurusu sonucu davacı tarafça alınan aktüer raporuna dayandığını, davacının … Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 30/01/2013 tarihli raporuna da itiraz etmediğini beyan ile davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Birleşen İstanbul 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018/382 Esas, 2020/168 Karar sayılı dava dosyasında;
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesi ile; müvekkili şirket tarafından … nolu ve 19/07/2011-19/07/2012 tarihleri arasında Trafik Sigorta Poliçesi ile sigorta edilen … plakalı aracın 02/11/2011 tarihinde … plakalı araç ile yaptığı kaza sonucu sigortalı araçta bulunan …’nın yaralandığını, yaralanan kişinin müvekkili şirkete yaptığı başvuru sonucu müvekkili tarafından kişiye 22/11/2013 tarihinde maluliyet tazminatı olarak 6.669,00-TL ödediğini, ancak bu miktar yeterli görülmeyerek dava açıldığını, dava sonunda Adli Tıp Kurumu’ndan alınan raporda bir maluliyetin olmadığı tespit edilerek davanın reddine karar verildiğini, …’nın müvekkili şirketteki haklarını alması için davalı şirketle belirli bir yüzdeyle anlaştığından haklarını davalı şirkete devrettiğini, davalı şirketin de kendi ad ve hesabına müvekkili şirkete başvurarak ödeme aldığını, yapılan ödemenin sebepsiz zenginleşme hükümlerine girdiğini belirterek, 6.669,00-TL’nin ödeme tarihi olan 22/11/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile; öncelikle davada husumetlerinin bulunmadığını, davacının ödediğini ifade ettiği bedelin vekil sıfatıyla ve vekaletnameye istinaden tahsil edildiğini, yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, talebin zamanaşımına uğradığını, … 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasından alınan maluliyet tayinine ilişkin raporun gerçeği yansıtmadığını, iadesi talep edilen tazminat bedeli için rapor istenildiğini ve %88 sürekli sakat olduğuna dair … Eğitim ve Araştırma Hastanesinden Özürlü Sağlık Kurulu Raporu verildiğini, davacının hataen ödeme yaptığını kabul etmenin mümkün olmadığını, söz konusu 2 rapor arasında geçen zaman içerisinde daha ağır rahatsızlıkları devam eden müvekkilinin yakın tarihte ameliyat olmak zorunda kaldığını belirterek, davanın öncelikle yetki, husumet ve zamanaşımı itirazlarının kabulü ile davanın hem usulden hem de esastan reddine karar verilmesini talep etmiş, ayrıca sunduğu 03/04/2019 tarihli dilekçesi ile; … hakkında davacı tarafından söz konusu geri ödeme istemine ilişkin … 14. Asliye Hukuk Mahkemesinde … esas sayılı davasının açılmış olduğunu, davalar arasında bağlantı olduğunu belirterek, iş bu dosyaların birleştirilmesine karar verilmesini istemiştir.
Dava, davacı … şirketinden ZMMS poliçesi ile sigortalı … plaka sayılı araç ile davalının içinde bulunduğu … plaka sayılı aracın kazası sonrası davacı … şirketinin davalıya 28/11/2013 tarihinde 26.678 TL ödeme yaptığını, davalının bu ödemeyi az bulup … 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile dava açtığını, maluliyeti olmadığından davasının reddedildiğinden, sebepsiz zenginleşme nedeniyle ödenen tazminatın geri ödenmesi istemine ilişkindir.
Davacı taraf 01/08/2018 tarihinde açmış olduğu esas davada 28/11/2013 tarihinde davalı …’ya ödenen 26.678,00 TL nin, yine aynı tarihte açmış olduğu birleşen davada dosyasında ise 22/11/2013 tarihinde maluliyet tazminatı olarak davalı … Şirketine ödenen 6.669,00-TL nın geri ödenmesini istemiştir.
Davacının dava konusu ettiği ve iadesini talep eder olduğu ödemeleri … plaka sayılı araç sigortacısı olarak 02/11/2011 tarihli kaza ve kaza nedeniyle davalı …’nın yaralanması nedeniyle, poliçe ve hasar dosyası kapsamında yaptığı anlaşılmıştır.
Davacı taraf yaptığı tazminat ödemelerinin iadesi istemini, dosyamız davalısı …’nın dosyamız davacısının da aralarında bulunduğu davalılar aleyhinde, 02/11/2011 tarihli kazada yaralanmasından ötürü uğradığı maluliyetten kaynaklanan zararının daha evvel … Sigorta tarafından ödenen meblağı aşan kısmının tahsili bakımından mahkememizin 2014/510 Esas sayılı dosyası ile açtığı dava dosyasında, yapılan yargılama sırasında İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan aldırılan “…’da bünyesel eklem ve omurga arızaları bulunduğu, bunların ve oluşan nörolojik tablonun 02.11.2011 tarihindeki araç içi trafik kazasındaki travma ile illiyeti kurulamadığı cihetle maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme süresinin ise 1ay süreceği” ne ilişkin 15/06/2016 tarihli raporuna dayandığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin 2014/510 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde 19/0/2018 tarihinde 2018/164 Karar sayısı ile ” davacının maddi tazminat davasının reddine, manevi tazminat davasının ise 3.000 TL lık kısmının kabulüne karar verildiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Davacının … plaka sayılı aracın Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı olduğu, dosyamız davalısı …’nın bu aracın karıştığı 02/11/2011 tarihli trafik kazasında yaralanmasından ötürü yapılan davalıya tazminat ödemesi yapıldığı, …’nın mahkememizin 2014/510 Esas sayılı dosyası ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 1.000 TL maddi ve 100.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini talep ettiği, bu dosya kapsamında Adli Tıp Kurumunca yapılan maluliyet incelemesinde, davacının omurga ve eklem arızalarının dava konusu trafik kazası ile illiyet bağı kurulamadığı ve maluliyet tayinine yer olmadığının mütalaa olunduğu, yapılan yargılama neticesinde davacının maluliyet tazminatına ilişkin maddi tazminat talebinin ispat edilemediğinden reddine karar verilmiş olduğu, davacının esas ve birleşen dava dosyalarında anılan mahkeme dosyasında yapılan bu tespit nedeni ile ödenen tazminatın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesini talep eder olduğu görülmüş, davacının talebine dayanak Adli Tıp Kurumunun 15/06/2016 tarihli raporunun davacıya 21/07/2016 tarihinde tebliğ edildiği, esas ve birleşen davanın 01/08/2018 tarihinde açılmış olduğu, sebepsiz zenginleşme hükümlerince davacının davalılardan alacağını talep etme hakkını öğrenme tarihinin 21/07/2016 tarihi olduğu, bu tarihten önce davacının davalılara bir ihtarının da bulunmadığı, Türk Borçlar Kanunun 82. Maddesinde düzenlenen iki yıllık zaman aşımı süresi geçildikten sonra esas ve birleşen davanın açıldığı anlaşılmakla, davacının davalıya ödenen tazminatın sebepsiz zenginleşme hükümlerince iadesini isteyemeyeceği kanaatine varılmakla esas ve birleşen davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl ve birleşen dosyalarda, davacının davasının REDDİNE,
ESAS DAVA:
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 451,18 TL harçtan mahsubu ile fazla harç olan 391,88‬ TL nın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
BİRLEŞEN DAVADA;
6- Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 113,89 TL harçtan mahsubu ile fazla harç olan 54,59 TL nın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
7–Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
9-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede İSTİNAF YOLU açık olmak üzere karar verildi. 13/04/2021

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”