Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/701 E. 2022/353 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/701 Esas
KARAR NO : 2022/353

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/12/2020
KARAR TARİHİ : 17/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan 01/12/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkil şirketin elinde bulunan … numaralı, …Tic. A.Ş tarafından … Şirketi emrine keşide edilen … Bankası A.Ş…Şubesine ait 27/11/2020 vade tarihli 22.474,23TL bedelli, … numaralı, …Ltd Şti tarafından …A.Ş emrine keşide edilen … Bankası A.Ş … Şubesine ait 25/09/2020 vade tarihli 4.000,00TL bedelli, … nolu, …Şti tarafından …A.Ş emrine keşide edilen … Bankası A.Ş … Şubesine ait 18/11/2020 vade tarihli 4.000,00TL bedelli, … nolu,…Şti tarafından … A.Ş emrine keşide edilen … Bankası A.Ş …Şubesine ait 25/11/2020 vade tarihli 4.000,00TL bedelli, … nolu, … Ltd Şti tarafından …A.Ş emrine keşide edilen … Bankası A.Ş … Şubesine ait 01/1/2021 tarihli 4.000,00TL bedelli, … nolu, …Şti tarafından …A.Ş emrine keşide edilen … Bankası A.Ş …Şubesine ait 08.01/2021 vade tarihli 3.121.34TL bedelli, … nolu, …San. A.Ş tarafından … Ltd. Şti. emrine keşide edilen … Bankası A.Ş … Şubesine ait 31.10.2020 vade tarihli 29.987TL bedelli çeklerin çalındığını, çeklerden birinin sahte imza ve kaşe ile tedavüle sokulduğunu ve diğer çeklerin de tedavüle sokulma ihtimalinin yüksek olduğunu, müvekkil şirket çeklerin çalınması üzerine … 11. ATM’nin … Esas sayılı dosyası ile çeklerin iptali davası açıldığını, davalı… A.Ş tarafından 23/10/2020 tarihinde … 28. İcra müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasın üzerinden … numaralı, …Ticaret Ltd Şti tarafından … A.Ş emrine keşide edilen … Bankası A.Ş …Şubesine ait 25/09/2020 vade tarihli 4.000,00TL bedelli çeke dayanılarak icra takibi başlatıldığını, icra dosyasına 23/11/2020 tarihinde 3.464,11 TL para girdiğini, yapılan kapak hesabı uyarınca icra dosyasındaki bakiye borç tutarının 4.120,52 TL olduğunu, bakiye kısım bakımından borçlu olmadığımızın tespitinin gerektiği, söz konusu çalıntı çeke dayanarak başlatılan icra takibinden müvekkil şirketin daha fazla mağduriyete uğramaması amacıyla İİK m.72/3 uyarınca teminat karşılığında bakiye tutarın davalıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, müvekkil şirketin bu çekten kaynaklı olarak davalıya borçlu olmadığının tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu 17/12/2020 tarihli cevap dilekçesinde; müvekkili şirket ile dava dışı … arasında 03/09/2020 tarihinde Faktoring sözleşmesi imzalandığını, sözleşme kapsamında dava konusu çeki ödeme aracı olarak aldığını ve günü geldiğinde karşılığının ödenmemesi nedeni ile … 28. İcra Müdürlüğünün …E. Sayılı dosyası ile çek keşidecisi ve ciranta borçlular aleyhine icra takibi başlatıldığını, icra takibi borçlularından dava dışı … 02/09/2020 tarihli 14.489,77 TL bedelli faturayı müvekkil şirkete ibraz ettiğini ve müvekkil şirket de fatura ile tevsik edilen davaya konu çek işleme alındığını, takip borçlusu … tarafından faktoring sözleşmesi kapsamında müvekkile devir ve ciro edildiğini, müvekkilinin davacıyı tanımadığını ve doğrudan bir ticari ilişkisinin bulunmadığını, müvekkil şirketin dava konusu senedin meşru iyi niyetli hamili olduğunu, davacının çekteki imzayı inkar ettiğini, davacının dava konusu çekin çalındığı iddiasında bulunduğunu ancak suç duyurusunda bulunup bulunulmadığına dair herhangi bir belge sunulmadığını, müvekkilinin senedin iktisabında kötü niyetinin ve ağır kusurunun bulunmadığını bildirerek arabuluculuğa başvuru yapılmaksızın açılan davanın usulden reddine, kötü niyetli, haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın ve tazminat talebinin reddine, dava kötü niyetli açıldığından %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatının davacıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce celp edilen … 28. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası celp edilmiş, incelenmesinde; dosyamız davalısı …A.Ş’nin, dosyamız davacısı ve dava dışı …Ltd Şti,…Ltd Şti, … aleyhinde 4.000 TL çek alacağı ve 1.347,19 TL faiz olmak üzere toplam 5.347,19 TL nın tahsili bakımından 21/10/2020 tarihinde takibe geçtiği görülmüştür.
Mahkememizce, 24/02/2021 tarihli ara karar uyarınca, … Nöbetçi ATM’ye talimat yazılarak, davacı şirket yetkililerinin imza konusunda isticvap edilmesine karar verilmiş olup, … 1. ATM …talimat sayılı dosyasında; “Davacı şirket yetkilisi …’dan soruldu: … 28 İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasına konu …Bankası A.ş … Şubesi’ne ait … seri nolu, 25/09/2020 keşide tarihli, 4.000,00-TL bedelli çekteki imza bana ait değildir” dedi. “Davacı şirket yetkilisi …’den soruldu: … 28 İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı icra takip dosyasına konu … Bankası A.ş … Şubesi’ne ait … seri nolu, 25/09/2020 keşide tarihli, 4.000,00-TL bedelli çekteki imza bana ait değildir.” beyan ettikleri görülmüştür.
Mahkememiz 03/02/2020 tarihli ara karar gereğince; tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, mukayese belgeler ve dosya incelenerek dava konusu çek üzerindeki davacı şirkete atfen atılı imzanın davacı şirket yetkilileri … ve …’e ait olup olmadığının tespiti konusunda rapor alınmasına karar verilmiş olup, Grafolog bilirkişi … tarafından sunulan 14/04/2022 tarihli raporunda özetle; “… Bankası A.Ş. … Şubesi’ne ait keşidecisi “… TİC. LTD. ŞTİ.”, alacaklısı “… A.Ş.”, keşide yeri İstanbul olan, 25 Haziran 2020 basım tarihli, … numaralı, 25/09/2020 tarihli, 4000 TL (Dörtbintürklirası) bedelli çek aslında yer alan birinci ciranta imzası ile… ve …’e ait dosyada mevcut mukayese imzaları arasında yukarıda ayrıntılandırıldığı üzere benzerlik ve uygunluk saptanmadığı, inceleme konusu imzanın taklidi kolay basit tersimli imza olmasından dolayı aidiyetinin tespit edilemediği,” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava; … 28. İcra Müdürlüğünün…Esas sayılı icra takibine konu çekin çalındığı, çek üzerindeki imzanın sahte olduğu iddiasıyla çekten dolayı davacının borçlu olup olmadığının tespitine ilişkindir.
Davacı taraf, dava konusu çekin üzerindeki imzanın ve kaşenin sahte olduğunu, davacı şirkete ait olmadığını, dava konusu çekin çalındığını, çekin sahte imza ve kaşe ile tedavüle sokulması ihtimalinden dolayı … 11. ATM’nin … E. Sayılı dosyası ile çekin iptalini talep ettiğini, davalı … A.Ş tarafından 23/10/2020 tarihinde … 28. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile dava konusu çeke dayanılarak kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını, dava konusu 25/09/2020 keşide tarihli … numaralı 4.000,00 TL bedelli dava konusu çek nedeniyle davalıdan borçlu olmadığının tespitini talep etmiş, davalı … A.Ş iyi niyetli hamil olduğunu, ağır kusur ve kötü niyetinin bulunmadığını, dava konusu çekin usulüne uygun bir şekilde alındığını, bu sebeple davanın reddinin gerektiğini savunmuştur.
Davacı taraf, davaya konu çek üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığını beyan ederek imza inkarında bulunmuştur. Davacının söz konusu çeke yönelik imza itirazında bulunduğu anlaşıldığından yargılama kambiyo senetleriyle sınırlı olarak yapılmış, taraflar arasındaki ticari ilişkinin irdelenmesine gerek görülmemiştir.
Davacı şirketin, davaya konu çekin keşide tarihi itibariyle yetkililerinin … ve …olduğu anlaşıldığından, şirket yetkililerinin imza örnekleri alınmış ve gerekli mercilerden imzalarının bulunduğu belgeler toplanmıştır. Akabinde davaya konu çekteki imzanın davacı şirketin yetkililerine ait olup olmadığı konusunda imza incelemesi için dosya Grafolog bilirkişi …’a tevdii edilmiştir. Mahkememize ibraz edilen raporda; dava konusu çek aslında yer alan ciranta imzası ile şirket yetkilileri…ve …’e ait dosyadaki mevcut mukayese imzalar arasında benzerlik ve uygunluk saptanmadığı, inceleme konusu imzanın taklidi kolay basit tersimli imza olmasından dolayı aidiyetinin tespit edilemeyeceğinin tespit edildiği belirtilmiştir. Sonuç olarak; dava konusu çekteki imzanın davacı şirketin yetkilileri … ve … ürünü olmadığı tespit edilmiştir. Dava konusu çekin davacı şirketin yetkilileri tarafından imzalanıp imzalanmadığının ispat yükü üzerinde olan davalı tarafından imzanın davacı şirket yetkilileri tarafından atıldığı ispat edilememiştir. Neticeten davaya konu çekteki imzanın davacı şirket adına yetkililer tarafından atılmadığı, imzanın davacıya ait olmadığı kanaatine varılmıştır. Mukayese belge sayısının fazla olması ve bilimsel yöntemlerler rapor tanzim edilmesi nedeniyle davalının bilirkişi raporuna yönelik itirazları reddedilmiştir.
Somut olaydaki davacı tarafın ileri sürdüğü defi sahte imzaya ilişkindir. TTK m.677/1’e göre geçerli olmayan imzaların bulunması diğer imzaların geçerliliğini etkilemez. Ancak sahte imza, imza taklidi gibi durumlarda geçersizlik defi kişiliğinde doğan kişi tarafından bu defi herkese karşı ileri sürülebilir. İmza defi, senedin geçersizliğine ilişkin bir defi olup, senet metninden anlaşılmadığı için herkes tarafından kullanılmamakla birlikte geçersizlik defi kişiliğinde doğan kişi tarafından herkese karşı ileri sürülebilir. Somut uyuşmazlıkta; davacının kendi şahsında doğan imza defini ileri sürdüğü, davacı tarafın çek üzerindeki imzasının sahte olduğu, davacı şirket yetkililerine ait olmadığı anlaşıldığından yukarıda bahsedilen TTK hükümleri kapsamında davacı tarafın dava konusu çek nedeniyle borçlu olmadığı kanaatine varılmıştır. Davalı taraf her ne kadar iyi niyetli hamil konumunda olsa da mutlak defiler herkese karşı ileri sürülür ve her halde korunur. Sonuç olarak davacı taraf dava konusu çekten dolayı davalıya ileri sürdüğü mutlak defi nedeniyle borçlu değildir.
Davacı taraf, 23/11/2020 tarihinde 3.464,11 TL icra dosyasına ödeme yapıldığını, bu miktar yönünden istirdat hakkını saklı tuttuğunu, kapak hesabı uyarınca bakiye borç miktarının 4.120,52 TL olduğunu beyan etmiştir. Daha sonra yargılama sırasında davacı taraf beyan dilekçesinde; icra dosyasına yapılan toplam 7.872,42 TL’nin istirdadına karar verilmesini talep etmiş ve harç eksikliğini de tamamlamıştır.
Tüm bu açıklanan nedenlerle; davanın kabulüne, davacının … 28. İcra Müdürlüğünün …E. Sayılı icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine, icra dosyasına ödenen 7.872,42 TL’nin davalıdan istirdatı ile davacıya ödenmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE, davacının … 28. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine, icra dosyasına ödenen 7.872,42 TL’nin davalıdan istirdatı ile davacıya ödenmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 537,77 TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 70,37 TL peşin ve 65,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 135,37 TL’nin mahsubu ile bakiye 402,40 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 135,37 TL (peşin+tamamlama) harcı ve 54,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 189,77 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.211,90 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı malvarlığına ilişkin davalarda 6763 sayılı kanununun 41. maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK md. 341/2. maddesi gereğince dava miktarı veya değeri 8.000,00 TL’lik kesinlik sınırında kaldığından KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.17/05/2022

Katip
¸¸

Hakim
¸¸