Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/664 E. 2021/793 K. 27.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/664 Esas
KARAR NO : 2021/793

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 19/11/2020
KARAR TARİHİ : 27/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan 19/11/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacı Sigorta Şirketine … nolu trafik poliçesi ile sigortalı olan davalı … Ticaret Limited Şirketi’nin maliki olduğu … plakalı aracın 06.04.2019 tarihinde asli, kusurlu olarak dava dışı sürücü … sevk ve idaresinde iken … geçişi esnasında sebep olduğu gişe hasarına karşılık olarak dava dışı … A.Ş ne tespit olunan hasarlar karşılığı 22.07.2019 tarihinde 28,231,64 TL ve 29.07.2019 tarihinde 5.078,46 TL olmak üzere toplam ödenen 33,292,10 TL hasar zarar tutarının … Arabuluculuk Bürosunun … 01.10.2010 Ve Son Tutanak No -… sayısı ile olumsuz neticelenmesi ve aynı taleple ilgili olarak davalı hakkında … 9.İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile girişilen icra takibine de davalının itiraz ettiği, bu nedenle takibe yönelik hukuka aykırı itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, davalının haksız itirazından dolayı %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu 05/04/2021 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taleple ilgili olarak … plakalı aracın olay sırasında diğer gişelerin kapalı olması nedeniyle açık olan gişeden geçtiği ve geçiş yapılmakta olan gişeden de araçlarının geçmeyeceği yönünde uyarı levhası bulunmadığı, buna göre dava dışı otoyol işletmecisi … A.Ş’nin özen yükümlülüğünü ihlal etmesi nedeniyle sorumluluğu bulunduğunu, taraflarına bu kapsamda rucu edilen bedeli kabul etmediklerini, rücu konusu bir tutar bulunması halinde dahi kusur oranlarının tespiti gerektiğini, belirterek aleyhlerine açılan davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce celp edilen … 9. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasında; davacı/alacaklının 33.292,10TL asıl alacak ve 1.138,32 TL işlemiş faiz olmak üzere 34.430,42 tahsiline ilişkin icra takibine geçtiği, davalı 19/11/2019 tarihli dilekçesi ile takibe, borca, faize ve borcun tüm ferilerine itirazı üzerine takibin durduğu görüldü.
Mahkememizce verilen 14/04/2021 celse ara kararı uyarınca, tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, kamera görüntüleri, tutanaklar, fotoğraflar, hasar dosyası, poliçe, fatura, dekont ve tüm belgeler tetkik edilerek davalının sürücüsünün ağır kusurlu olup olmadığı, davacı tarafından ağır kusur sebebiyle rücu imkanının bulunup bulunmadığı, mümkün ise rücu edebileceği miktarın tespiti konusunda rapor düzenlenmek üzere bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, … ve … tarafından ibraz edilen 08/09/2021 tarihli raporda özetle; “Davacı Şirketin … nolu trafik poliçesi ile sigortalı olan davalı …Ticaret Limited Şirketi’nin maliki olduğu … plakalı aracın 06.04.2019 tarihinde sonucu meydana gelen hasarlara karşılık olarak zarar gören ödemek zorunda kaldığı ve… 9. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına konu tazminatı davalı taraftan ve takip tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte talep ve tahsil etmeye hakkı bulunmadığına, mahkemece aksinin kabulü halinde; dava dışı sürücü … sevk ve idaresinde iken … Gişesinden … plakalı aracın 06.04.2019 tarihinde geçişi esnasında sebep olduğu gişe hasarına karşılık olarak dava dışı … A.Ş’ne tespit olunan hasarlar karşılığı 22.07.2019 tarihinde 28.231,64 TL ve 29.07.2019 tarihinde 5.078,46 TL olmak üzere davacı … Sigorta A.Ş toplam ödediği 33.292,10 TL hasar zarar tutarının tahsili talebine ilişkin … 9. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasıyla yapılan takibe itirazın haksız olduğunun düşünebileceği” görüş ve kanaatine varılmıştır.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava; maddi hasarlı trafik kazası sonucu ZMMS poliçesi kapsamında davacı tarafından ödenen tazminatın ağır kusur sebebiyle sigortalı davalıya rücu istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
Davacı taraf, zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesiyle sigortalısı olan davalının maliki bulunduğu … plaka numaralı aracın 06/04/2019 tarihinde yapmış olduğu kaza neticesinde dava dışı … A.Ş tarafından işleten …l mevkii … gişesinde hasar meydana geldiğini, hasar nedeniyle zarar görene 33.292,10 TL ödeme yaptığını, davalının maliki olduğu aracın kazanın meydana gelmesinde %100 oranında ağır kusurlu olduğunu, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.4-A maddesinin ihlal edildiğini beyan ederek dava dışı zarar görene ödenen 33.292,10 TL tazminatın faiziyle birlikte tahsili istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptalini talep etmiştir.
Dosya kapsamında bulunan kaza görüntüleri ve tespit tutanağının incelenmesinde; davalının maliki olduğu … plaka numaralı aracın 06/04/2019 tarihinde yapmış olduğu kaza neticesinde dava dışı … A.Ş tarafından işleten … mevkii … gişesinde geçiş yaptığı sırada ilgili gişeye hasar verdiği, aracın geniş yüklü olmasına rağmen normal gişeden geçiş yapıldığı, davalının aracının sınıfına uygun gişeden geçmemesinden dava konusu hasarın meydana geldiği anlaşılmıştır. Davalının sürücüsü kazanın meydana gelmesinde %100 oranında kusurludur. Ancak %100 kusurlu olunması ağır kusurlu olunması anlamına gelmez. Aksi takdirde sigorta yaptırmanın bir anlamı kalmayacaktır. Ağır kusur, zararla illiyet bağını kesecek nitelikte bir hareket olduğundan bu hususun irdelenmesi gerekmektedir.
Trafik sigortacısı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 95/2. maddesi ve zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarının B-4 maddesi gereğince, tazminat yükümlülüğünün azaltılması veya kaldırılmasına ilişkin halleri üçüncü kişilere karşı ileri süremeyeceğinden, zarar görene ödeme yaptıktan sonra, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre kendi sigorta ettirenine rücu edebilir. Araç maliki ve sigorta şirketi arasındaki sigorta sözleşmesi gereğince, sürücünün ağır kusuru, yeterli ehliyete sahip olmaması, olay yerini terk etmesi veya alkollü olması sonucu zarara neden olunması hallerinde, sigortacının kendi akidine rücu hakkı bulunmaktadır. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.4-A maddesinde belirtildiği üzere; tazminatı gerektiren olay, sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kasti bir hareketi veya ağır kusuru sonucunda meydana gelmiş ise ödenen bedel sigortalıya rücu edilir. Ağır kusur, kasıt olmamakla birlikte kasta yakın bir kusurun varlığı anlamına gelir. Ağır kusurda, durum ve koşulların gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne tam bir aldırmazlık söz konusudur. Somut olayda, davalının maliki olduğu araç sürücüsü aracının sınıfına uygun olmayan gişeden geçiş yapmıştır. Ancak dosya içeriğinden ve kaza görüntülerinden bu konuda tam bir aldırmazlık içerisinde olmadığı, normal gişelerden de aracının geçebileceği yönünde yanılgılı bir değerlendirme ile sürüşünü gerçekleştirdiği, geçiş yaptığı gişenin bariz ve açık şekilde küçük olmadığı, nitekim geçiş yapabildiği ancak geçiş sırasında zarara neden olduğu anlaşılmakla sürücü kazanın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olsa bile ağır kusur halinin dava konusu olayda mevcut olmadığı sonucuna varılmıştır. Dolayısıyla Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları B.4-A hükümleri uyarınca rücu şartları oluşmadığı sonucuna varılmıştır.
Tüm bu açıklanan nedenlerle; davacı tarafından ZMMS poliçesi kapsamında ödenen bedelin Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları B.4-A maddesi uyarınca davalıya rücu edilmesi mümkün bulunmadığından, rücu şartlarının oluşmaması nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 59,30 TL’nin, peşin alınan 415,84 TL harçtan mahsubu ile fazla harç olan 356,54 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.164,56 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından belgelendirilen herhangi bir yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/10/2021

Katip
¸¸

Hakim ¸¸