Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/648 E. 2021/11 K. 11.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/648 Esas
KARAR NO : 2021/11

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/11/2020
KARAR TARİHİ : 11/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasında dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili … ‘ ün … isimli sosyal medya portalında davalı bankanın kampanyası görünümlü fakat esasında internet dolandırıcılığı niteliğinde olan bir sayfaya sayfanın davalı bankaya ait olduğu düşüncesi ve inancı ile giriş yaptığını, ardından davacı müvekkilinin hesabından 07.09.2018 tarihinde 12.20-12.23 arasında üç ayrı şahısa 7.500 ‘ er TL olmak üzere 22.500 TL gönderildiğini, olay ile ilgili … Cumhuriyet Başsavcılığı ‘ na şikayette bulunulduğunu,… numaralı soruşturma dosyasında savcılık soruşturması devam ettiğini, davalı bankaya … 13. Noterliğinin …yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, fakat davalının herhangi bir kusurlarının olmaması gerekçesi ile ödeme yapmayı kabul etmediğini beyan ile müvekkilinin zararının davalı bankanın kusurundan kaynaklandığından bahisle 22.500 TL ‘ nin 07.09.2018 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka faizi davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile davaya bakmaya görevli Mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğunu, davaya konu olayın 07.09.2018 tarihinde gerçekleştiğini, davanın ise 13.11.2020 tarihinde açılmış olduğunu, bu bakımdan zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, müvekkili tarafından davacının olay tarihinden çok önce, diğer banka müşterilerine olduğu gibi, davacıya da sms mesajı ile arka arkaya iki ayrı mesaj ile duyuru yapıldığını ve uyarıldığını, davanın davacının hesabından havale yapılan şahıslara ihbarının gerektiğini beyan ile davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Dava, davacının davalı banka nezdinde bulunan hesabından 3 ayrı EFT işlemi ile başka şahışlara gönderilen toplam 22.500 TL nın, işlemlerin davalının kusuru ile doğan dolandırıcılık ve hırsızlık ile yapıldığından bahisle, davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraflar arasındaki ihtilafa konu bankacılık işlemlerinin yapıldığı davacı hesabına ilişkin davalı banka nezdinde bulunan sözleşme örneği celp edilmiş, incelenmesinden ” Bankacılık Hizmet Sözleşmesi” olduğu, davacı ile davalı arasında yapılmış olduğu, davacının şahsına ait bir hesaba istinaden düzenlendiği, davacının ticari bir iş yada işletmesini konu alan ve kapsayan bir sözleşme olmadığı görülmüştür.
Tüm dosya kapsamının ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda; davalı banka ile davacı arasındaki ilişkinin 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında düzenlenen tüketici işlemi niteliğinde olduğu, taraflar arasında mahkememizin görevi kapsamında değerlendirilebilecek bir ticari ilişkinin bulunmadığı, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin tüketici işlemi olduğu, davacının tacir olmadığı, davaya bakmakla görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğu, görevin dava şartı olup yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerektiği anlaşıldığından, mahkememizin görevsizliğine, dosyanın karar kesinleştiğine ve talep halinde görevli İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Mahkememizin görevsizliğine, görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli İSTANBUL TÜKETİCİ MAHKEMELERİNE gönderilmesine,
2-Harç ve masrafların görevli mahkemesinde nazara alınmasına,
3-HMK’nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik ve yetkisizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretlerinin o mahkemenin hükmedeceği, gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkemenin dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceği ön görüldüğünden yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretleri konusunda bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, tarafların yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.11/01/2021

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”