Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/570 E. 2023/321 K. 27.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/927 Esas
KARAR NO : 2023/322

DAVA : Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz
DAVA TARİHİ : 21/11/2022
KARAR TARİHİ : 27/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından ibraz edilen 21/11/2022 Tarihli dava dilekçesinden özetle; …Tic. Ltd. Şti. Şahsının ve diğer şirket ortağı … adlı kişi adına Küçükçekmece Nüfus Müdürlüğünde sahte olarak tanzim edilen ve başkalarına ait fotoğrafı taşıyan sahte nüfus cüzdanları ile şirketin ortağı yapılarak adı geçen şirket’in kurulduğunu, söz konusu şirket sebebiyle şahsının hakkında ceza davaları açıldığını ve sonuçlanan ceza davalarından beraat ettiğini, şahsının ve … üzerine kurulan bu şirket üzerinden Vergi Usul Kanunu’na muhalefet suçu ve kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık suçundan davalar açıldığını, … Ticaret Sicil Müdürlüğünce tesis edilen 07/11/2022 tarihli ve …sayılı işleminin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, tensip zaptı tebliğ edilmiş olup, davalı vekili tarafından ibraz edilen 25/01/2023 tarihli cevap dilekçesinden özetle; dava konusu olayın esas yönünden reddedilmesini, ticaret sicil müdürlüğünün 6102 sayılı TTK. M. 32 ve Ticaret Sicili Yönetmeliğinin Madde 34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, dava konusu şirket ortağı … tarafından müdürlüklerine bildirilen dilekçe ve ekindeki kesinleşmiş … 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyasında davacı …’ın şirket ortağı olmadığının tespiti ile Şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verildiği, anılan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun b. 31/f.1 gereğince ortaya çıkacak değişikliklerin tescilli zorunlu olduğu için kanunun 33. Maddesi ve Ticaret Sicili Yönetmeliğinin m. 36. Gereğince davalı şirkete ihtar gönderildiğini ve davacı … tarafından müdürlüklerine bildirilen Mahkeme kararının gereğinin şirket tarafından alınacak ortaklar kurulu kararı ile yerine getirilmesinin ihtar olunduğunu ,ihtar gereğince dava dışı şirketin, kendisine verilen mühlet içinde karar alarak tescil ettirmediği ve müvekkilinin de tesciline mahkeme kararında hükmedilmeyen hususlarda re’sen tescil yetkisi bulunmadığı gibi çıkan ortağın payına ilişkin olarak da şirket yerine geçerek karar alma yetkisi bulunmadığı ve aslında ortaklıktan çıkma kararına hükmeden mahkeme de söz konusu kararın sicil kayıtlarında sonuç doğuracak şekilde tesciline hükmetmediği gibi çıkan ortağın payının akıbeti ya da bu payın sicil kayıtlarına nasıl kaydedileceği hususlarında da verilmiş bir karar bulunmadığı ve kararın da sadece taraflar nezdinde sonuç doğuran nispi bağlayıcılığı olduğu için yani şirketin karar almasını gerektirecek şekilde ortaklıktan çıkartılan ortak ve şirket arasında hüküm doğuracak şekilde mahkeme karar verdiğinden müvekkili Müdürlük için bir işlem tesis edilmediğini, mevzuat gereğince tescil işlemleri, ilgililerin talebi ile veyahut ilgili Mahkeme tarafından şüpheye yer verilmeyecek şekilde verilen açık tescil ve ilana ilişkin karar yada talimat gereğince yerine getirildiğini, müvekkili müdürlüğün resen tescil yetkisi bulunmadığını, söz konusu ortaklıktan çıkarılmaya ilişkin dava yalnızca davanın tarafları arasında ve onlar bakımından sonucu doğurduğunu, nispi bağlayıcılığı olduğunu şirketin dava neticesine uyarak karar alması gerektiğini, uygulamada sicille ilgili sonuçları olan kimi davalarda kararın sonuç doğurabilmesini teminen, davada müvekkili tarafı olmasa dahi alınan kararın açıkça tesciline de hükmedilebilmekte olduğunu bu durumda yani müvekkilinin taraf olmadığı mahkeme kararlarında açıkça tesciline hükmedilmesini halinde yada bu konuda ilgili mahkemenin tesciline ilişkin müdürlüklerine açık talimat verilmesi halinde müdürlüklerinin tescil işlemini gerçekleştirdiğini, huzurdaki davada müvekkili müdürlük tarafından huzurdaki davanın açılmasına neden olan iade işleminin hukuka uygun olmakla birlikte mahkememiz tarafından davacının ortaklıktan ayrılma ve dava konusu şirkete hiç ortak olmadığının tespitine ilişkin … 6. Asliye Ticaret Mahkemesi kararının tescili ile bu durumda davacının payının akıbeti hakkında dava konusu şirketin kurulduğu andan itibaren ortaksız organsız olduğu nun tespitinin yapılmış olacağından şirketin akıbeti ile ilgili olarak da mahkememizce hüküm kurulması halinde müvekkili müdürlüğün tescil işlemini gerçekleştireceğini, ve davanın açılmasına sebep olmayan müvekkili müdürlüğün yargılama giderleri ile vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasına karar verilmesini talep etmiştir.
6102 sayılı TTK’nın 34/1 maddesinde, ilgililerin, tescil, değişiklik veya silinme istemleri ile ilgili olarak, sicil müdürlüğünce verilecek kararlara karşı, tebliğlerinden itibaren sekiz gün içinde, sicilin bulunduğu yerde ticari davalara bakmakla görevli asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile itiraz edebilecekleri düzenlenmiştir. Kanunda özel olarak Ticaret Sicil Müdürlüğünün işleminin iptaline dair düzenleme bulunmadığı hallerde Ticaret Sicil Müdürlüğü işlemine karşı açılacak davalarda genel hüküm olan TTK’nın 34.maddesi uygulanacaktır.
TTK’nın 34.maddesine göre sicil işlemine karşı itiraz davası açılmadan önce Ticaret Sicil Müdürlüğüne başvuru yapılması zorunludur. Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından henüz işlem tesis edilmeden sicil memurluğuna hiç tescil başvurusu yapılmadan veya red kararı olmadan doğrudan doğruya mahkemeye başvurulması mümkün değildir, mahkemeye başvurabilmek için elde sicil memurluğunca reddedilmiş bir istem dilekçesi olmalıdır.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 26/03/2009 tarihli, 2007/14500 Esas, 2009/3597 Karar sayılı ilamında; “Ticaret siciline yapılacak tescilleri isteme hakkı TTK.nun 30 uncu maddesi uyarınca ilgililere ait bulunmaktadır. Bu ilgililerin kimler olacağı Ticaret Sicili Nizamnamesi’nin 31 nci maddesinde açıklanmıştır. Buna göre tacirin hükmi şahıs olması halinde onun yetkili uzuvları veya temsilcileri ilgili kişi olarak kabul edilmektedir. Somut olayda, tescil istemi istifa eden davacı tarafından istenilmiştir. Oysa ki yasal düzenlemeye göre bu hususta istemde bulunma hakkı davalı şirket tüzel kişiliğini temsil ve ilzama yetkili kılınanlara aittir. Ticaret siciline tescil ve ilan işlemleri davalı şirketin organsız kalması nedeniyle yerine getirilememiş ise bu durumda da davacının şirketin temsili amacıyla kayyım tayini için gerekli yasal yollara başvurması gerekmektedir. Bu itibarla, davacının ticaret siciline tescil ve ilan işlemlerinin yerine getirilmesi ile ilgili olarak ticaret sicil memurluğuna başvuruda bulunabilecek “ilgililer” kapsamına girmediği anlaşıldığından davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru değilse de sonucu itibariyle doğru olan hükmün gerekçesi açıklanan şekilde değiştirilerek onanması gerekmiştir.” denilmiştir.
… 6.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas …karar sayılı 27/10/2021 tarihli kararı ile davacı …’ın sahte olarak tanzim edilen nüfus cüzdanları ile şirket ortağı yapılarak … Tic. Ltd. Şirketinin kurulduğunu, … 13. Ağır Ceza mahkemesinin …Esas …Karar sayılı dosyasında resmi belgede sahtecilik kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık suçuna ilişkin davacı hakkında yapılan yargılama sonucunda beraat kararı verildiğini, verilen kararın istinaf incelemesinden geçerek kesinleştiği, … 6. Asliye Ceza Mahkemesi’nin… E …karar sayılı ilamı ile vergi usul kanununa muhalefet suçundan davacının yapılan yargılaması sonucunda; şirketin kuruluşuna ilişkin noterlik işlemlerindeki imza beyannameleri üzerindeki imzaların davacıya ait olmaması sebebi ile davacı hakkında beraat kararı verildiği, verilen kararın Yargıtay onamasından geçerek kesinleşmiş olduğu, davacının her ne kadar … Tic. Ltd. Şirketinin ortak ve yetkilisi olarak görülmesine rağmen ceza dosyasındaki maddi hataların hukuk mahkemelerini de bağlayacağı dikkate alınarak davacının … Şirketinin ortağı olmadığının tespiti ile ortaklıktan çıkarılmasına karar verildiği, kararın kesinleşmiş olduğu görülmüştür.
Davacı tarafından … Ticaret Sicil Müdürlüğüne müracaat edilerek davalı şirketin ortağı olmadığının tespiti ile ortaklıktan çıkarılmasına ilişkin … 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı ilamının tescil edilmesi talep edilmiş … Ticaret Sicil Memurluğunca 07/11/2022 tarih …sayılı yazı ile “… 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas …Karar sayılı 27/10/2021 tarihli kararında; Davacı …’ın ortaklıktan çıkmasına karar verilmiş ise de şirketten ayrılan ortağın payının ne şekilde tasarruf edileceğine ilişkin hüküm bulunmadığından davacının 28/04/2022 tarihli başvurusu gereğince konuya ilişkin alınacak genel kurul kararı ile başvuru yapılması ile ilgili olarak… tarih …sayılı yazının ihtaren şirkete bildirilmiş olduğu…” hususunun davacıya bildirildiği görülmüştür.
Davacı dava dışı şirkettin ortaklığından çıktığının tespitinin tescilini talep etmiştir. Tescil istemi ortak olmadığı tespit edilen davacı tarafından istenilmiştir. TTK’nun 34. maddesindeki yasal düzenlemeye göre bu hususta istemde bulunma hakkı davalı şirket tüzel kişiliğini temsil ve ilzama yetkili kılınanlara ait olduğundan davacı … siciline tescil ve ilan işlemlerinin yerine getirilmesi ile ilgili olarak ticaret sicil memurluğuna başvuruda bulunabilecek “ilgililer” kapsamına girmediğinden davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-Davanın Reddine,
2-Harç peşin alınmış olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacının yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 27/04/2023

Başkan …
E-imzalıdır.
Üye …
E-imzalıdır.
Üye …
E-imzalıdır.
Katip …
E-imzalıdır.