Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/535 E. 2021/706 K. 05.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/535 Esas
KARAR NO : 2021/706

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/10/2019
KARAR TARİHİ : 05/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili …’in … bünyesinde 2009 yılında 3 yıllık olarak kiraladığı ve işlettiği … işletmeciliğine, davalı … ‘i ortak olmak istemesi üzerine davalı ile müvckkiller arasındaki ticari ilişki başladığını, müvekkili … ile … arasında … adresinde bulunan … bünyesindeki …’nın işletilmesi amacıyla 04/03/2011 tarihinde Adi Ortaklık Sözleşmesi imzalandığını, … adi ortaklık sözleşmesi ile ortağı olacağı işletme için …’e ortaklık payı olarak 61.000 TL ödeme yaptığını, davalının 61.000 TL ödemeyi müvekkil …’in bankalar nezdinde yaşadığı hacis vs. sıkıntıları nedeniyle, müvekkilinin annesi …’in … Bankası …’… şubesindeki hesabına gönderdiğini, adi ortaklık kurulduktan yaklaşık 1 ay sonra …’ın … İşletmeciliği yapmak istememesi ve işletmedeki ortaklıktan ayrılmak istemesi üzerine 07/04/2011 tarihinde adi ortaklığın karşılıklı olarak feshedildiğini, adi ortaklık tasfiye edildikten sonra …’ın ortaklık payı olarak verdiği 61.000 TL karşılığını müvekkili … den talep ettiğini, , müvekkil ise … nın iyileştirilmesi için yapılan harcamalar olmasına rağmen …dan aldığı 61.000 TI yi ödeyeceğini kabul ettiğini ve boş senedi müvekkili … ve eşi …’e baskı ve tazyik uygulayarak imzalattığını, adi ortaklığın fesih tarihi ile icra takibine konu senedin tanzim tariklerinin yakın tarihler olmasının iddialarını destekler olduğunu müvekkili … ve …’ın, …’ın müvekkil …’e gönderdiği 61.000 TL’ye karşılık olmak üzere davalı ile birlikte hareket eden …’ın kardeşi …’ın …bank A.Ş. … iban nolu hesabına değişik dönemlerde ödemeler gerçekleştirdiğini, ödemlerde elden ödendiğini makbuz alınmadığını, nihayetinde borçların ödendiğini, buna rağmen boş olarak alınan senede sonradan 70.000 Euro yazılıp vade koyularak … 27. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasıyla takibe konulduğunu, …28. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucu 10.09.2019 günlü karar ile reddedildiğini beyan ile icra takibine konu edilen senetten ötürü müvekkillerinin davalıya borçlu olmadığının tespitini, davanın kabulü ile … 27. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takibinin iptaline karar verilmesini, % 20 kötü niyet tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, öncelikle dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmadığından, dava şartı yokluğundan ve davaya bakmaya Ticaret Mahkemeleri görevli olduğundan, görev yönünden davanın reddi gerektiğini, senedin zorla alındığı iddiasının gerçek dışı olduğunu, senet alındıktan sonra geçeen 9 yıllık süreye rağmen davacıların buna ilişkin bir suç duyurusunda da bulunmadıklarını, senedin bedelsiz kaldığı iddiasının gerçek olmadığını, çünkü davacıların hem bir kısım para aldıklarını kabul ettiklerini, senedin eksik doldurulmuş vaziyete verildiğini iddia ettiklerini, hem de, vermiş olduğu bu senet bedelinin tamamını 3. bir şahsa ödediğini iddia ettiklerini, takibe konu senedin, unsurları tam olarak doldurulmuş vaziyette olduğunu ve kambiyo senedi özelliği taşıdığını, gerçek bir borç ilişkisi nedeniyle senedin verildiğini, bedelinin de ödenmediğini, davacının borcun bulunmadığını veya itfa yahut imhal edildiğini resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlamak zorundadır. itfa yahut imhal edildiğini resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlamak zorunda olduğunu, takip konusu senet bedelinin tamamının müvekkiline ödendiği iddia edilmekte ise de, müvekkiline doğrudan bir ödeme yapılmadığını, 3. şahıslara yapılan bir ödeme var ise bu ödemelerin müvekkili ile ve takip konusu senet ile ilgisi bulunmadığından kabul etmediklerini, yine yapılan bir ödeme var ise de bu belgelerde takip dayanağına ilişkin bir atıf da bulunmadığını, icra mahkemesinde açılan borca itiraz davasında, davanın reddine karar verildiğini beyan ile davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Dava, takibe konu bonodan dolayı borçlu olunmadığının tespiti ve kötü niyet tazminatı istemine ilişkindir.
Dava dosyasının … 7. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı 03/07/2020 tarihli görevsizlik kararı gereği mahkememize gönderilmiştir.
… 27. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinden, davalı …’ın, dosyamız davacıları … ve … aleyhinde 70.000 Euro bedelli senede istinaden 22/02/2019 tarihinde takibe geçtiği, dosya kapsamındaki senet örneğinin incelenmesinden 12/04/2011 düzenleme 12/08/2016 vade tarihli olduğu görülmüştür.
Davacı vekiline senedin düzenleme tarihinin neden fesih tarihi olan 07/04/2011 tarihinden sonra olduğuna dair beyanda bulunması için süre verilmiş, müvekkili tarafından bu senede her hangi bir tarih atılmadığını, senedin de davalı yana verilmesiyle taraflar birbirini fesih sözleşmesi ile ibra ettiklerini, senedin tanzim tarihinin fesih sözleşmesinden sonraki bir tarih için düzenlenmesinin sebebinin davalıya 61.000 TL olan borç için verilen takip konusu boş senedin daha sonra davalı tarafça 70.000 Euro olarak doldurulup, tanzim tarihinin de yine davalıca sonradan düzenlenmesinden kaynaklandığını beyan etmiştir.
Mahkememizce dosyanın Mali Müşavir Bilirkişi …’e verilerek, dosya üzerinden yapılacak inceleme ile ” davacıların davalı ve kardeşi …’a yaptıkları ödemeler, tarihleri ve toplam ne kadar ödeme yapıldığı” na dair rapor düzenlemesinin istenilmesine karar verilmiş, bilirkişi … Bankası A.Ş Genel Müdürlüğü’nden gelen cevabi yazıda, davalı hesaplarına davacı … tarafından yapılan ödemenin bulunmadığını, davacıların 26/09/2014-05/01/2018 tarihleri arasında davalının kardeşi …’a ait …bank … şubesindeki … hesabına toplam 90.955,00 TL ödeme yaptıklarının tespit edildiğini 17/03/2021 tarihinde rapor etmiştir.
Bilirkişi kök raporu traflara tebliğ edilmiş ve ödemelerin ödeme tarihindeki Ero cinsinden hesabı için ek rapor alınmasına karar verilmiş olmakla, bilirkişi; 1) Davacıların 26/09/2014-05/01/2018 tarihleri
arasında davalının kardeşi …’a ait …bank … şubesindeki … hesabına toplam 90.955,00 TL ödeme yaptıklarını yapılan Türk Lirası ödemelerin Euro karşılığının 26.758,5946 Euro olduğunu 09/06/2021 tarihinde rapor etmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Davanın icra takibine konu edilen kıymetli evraktan ötürü borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olduğu, davalının … 27. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasında davacılar aleyhinde 12/04/2011 düzenleme 12/08/2016 vade tarihli 70.000 Euro bedelli senede istinaden icra takibi yaptığı, taraflar arasında … 11.Noterliği’nin … tarih … yevmiye numarası ile akdedilen Adi Ortaklık Sözleşmesi akdedildiği, … 1.Noterliği’nin … tarihli .. yevmiye numaralı fesihnamesi ile feshedildiği, mahkememizce davacının anılan ticari ilişkiden kaynaklanan borçlarını ödediğine yönelik iddialarının araştırılması bakımından … Bankasına yazılan müzekkereye …’a belirtilen tarih aralığında … tarafından yapılan ödeme olmadığı bildirilmiş, …bank A.Ş … Şubesinden ilgili tarih aralığımda … nolu hesaba ilişkin ekstreler celp edilmiş, 26/09/2014-05/01/2018 tarihleri arasında davalının kardeşi …’a ait …bank … şubesindeki … hesabına davacı … tarafından muhtelif bankalardan her ay düzenli olarak toplam 86.455,00 TL “… açıklaması” ile ve ayrıca … Bankası’ndan 4.500,00 TL olmak üzere toplam 90.955,00 TL ödeme yaptıkları tespit edilmiş olmakla, taraflar arasındaki ticari ilişkinin anılan adi ortaklık ilişkisinden ibaret olduğu, davacı tarafça davalının kardeşine banka yolu ile gönderilen havalelerin açıklamasında … bilgisinin yer aldığı anlaşılmakla, davalının senet bedelinin ödenmediğine yönelik iddiasının bu meblağ yönünden yerinde olmadığı, davacıların elden ödeme yapılarak makbuz alınmadığı iddialarının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, makbuz veya kayıt olmaksızın ödeme yapılmasının basiretli bir tacirden beklenemeyecek bir davranış olduğu, ayrıca senedin boş olarak davacılara baskı ve tazyik uygulayarak imzalattığı iddiasının ispatlanamadığı, taraflar arasındaki adi ortaklığın karşılıklı ibraname ile sonlandırılmış olduğu, davaya konu senedin ibraname sonrası düzenlenmiş olduğu, davacılar tarafından yapılan ödemelerin de ibraname sonrası yapılmış olduğu, senedin teminat olarak verildiği veya baskı ile alındığının ispatlanamadığı, davacıların belgeye dayalı ödemelerinin 26.758,59 Euro olduğu, yapılan ödeme miktarınca davacıların davalıya borçlu olmadığı kanaatine varılmakla, davacıların davalıya icra takibinden ve takip konusu kıymetli evraktan ötürü 26.758,59 Euro borçlu olmadığı anlaşılmakla, davacıların davasının kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi gerekçeli kararda açıklanacağı üzere;
1-Davacıların davasının KISMEN KABULÜNE … 27. İcra müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına konu, borçluları … ve … olan, lehdarı … olan, 12/09/2016 vade tarihli, 70.000 Euro bedelli senetten dolayı; davalıya 26.758,59 Euro borçlu olmadığının tespitine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Kötü niyet tazminatı isteminin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 11.811,21 TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 7.684,71 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 4.126,50 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 7.684,71 TL harcın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan toplam 942,00 TL yargılama giderinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 360,09 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 20.376,07 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 28.008,91 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede İSTİNAF YOLU açık olmak üzere karar verildi. 05/10/2021

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”