Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/49 E. 2020/827 K. 16.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/49 Esas
KARAR NO : 2020/827

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 21/01/2020
KARAR TARİHİ : 16/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Asıl borçlu … Ltd. Şti. ile müvekkili banka arasında, “Genel Kredi Sözleşmesi” ve “Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesi” akdedildiğini, iş bu Sözleşmeler gereğince müvekkili banka tarafından asıl borçluya Taksitli Ticari Krediler kullandırıldığını, davalı diğer borçlular … ve … de işbu sözleşmeleri müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, borçluların yapılan tüm uyarılara rağmen, müvekkili bankaya olan borçlarını ödememeleri üzerine borçlulara … 7. Noterliğinin … tarihli, … yevmiye numaralı hesap kat ihtarnamesi keşide edildiğini, borçlular hesap kat ihtarnamesi keşide edilmesine ve ihtarnamede verilen süreye rağmen müvekkil bankaya olan borçlarını ödemediklerini, sözleşmelerden kaynaklanan borçlarını ödememeleri üzerine; … 8. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalı borçlular icra takibine, asıl alacak, işlemiş faiz-faiz oranı dahil tüm borcun ferilerine ve kefalet limitlerine itiraz ederek icra takibini durdurduklarını, İcra takibine konu borca ilişkin faiz ve fer’iler taraflar arasında akdedilen “Genel Kredi Sözleşmeleri ve Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, borcun varlığı ve zamanında ödenmemesi halinde uygulanacak faiz oranı, tarafların rızaları ve serbest iradeleri ile imza altına aldıkları sözleşmeler ile sabit olduğunu, fazlaya ilişkin hak ve alacak talep etme hakları saklı kalmak kaydı ile davalıların itirazlarının iptaline ve takibin devamını ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı taraflara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin … Bank … şubesinden 04/07/2017 tarihinde 250.000 TL bedelli KGF kredisi kullandığını, müvekkilinin Ekim 2019 tarihine kadar taksitlerini düzenli olarak ödediğini ancak bir aylık taksitin ödenmemesi sebebiyle ihtarname keşide edilerek hesabın kat edildiğini, ardından da icra takibi başlatıldığını, müvekkili tarafından borcun yapılandırılmasının teklif edildiğini ancak davacı bankanın kabul etmediğini savunarak haksız davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Mahkememizce dava konusu celp edilen … 8. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalılar hakkında toplam 143.469,41TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalıların borca, faize ve ferilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, süresinde de huzurdaki davanın açıldığı tespit edilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla bankacı bilirkişi heyetine tevdii edilen dosyaya 26/10/2020 tarihinde tanzim olunan raporda özetle; davacı bankanın takip tarihi 06.11.2019 itibarıyla davacı bankanın davalı kredi borçlusu … Ltd. Şti. ile müteselsil kefiller … ve …’den, … Referans numaraları KGF kredi alacağından 141.847,52 TL asıl alacak, 1.302,48 TL işlemiş faizi, 65,12 TL Bsmv olmak üzere toplam 143.215,12 TL alacağı bulunduğu, takip tarihinden borç tamamen ödeninceye kadar 141.847,52 TL matrah üzerinden %40,00 temerrüt faizi, faizin %5’i Bsmv istenebileceği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacı bankanın genel kredi sözleşmesine dayalı alacağını icra takibine koyması üzerine davalı borçlunun borca ve ferilerine itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı banka ile davalı kredi borçlusu …Tic. Ltd. Şti. arasında 04.07.2017 tarihli 500.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesinin imzalandığı, diğer davalılar … ile …’ün sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla usule uygun olarak imzalamaları nedeniyle kefil sıfatıyla sorumluluklarının doğduğu anlaşılmıştır.
Sözleşmenin 27. maddesi delil anlaşması niteliğinde bulunduğundan, banka kayıtları esas alınarak yapılan bankacı bilirkişi incelemesinde, davacı bankanın davalı kredi borçlusu … Tic. Ltd. Şti.’den 24.10.2019 kat tarihi itibariyle … referans numaraları krediden 141.847,52 TL alacağının bulunduğu tespit edilmiştir.
Davalı vekilinin, “Finansal Sektöre Olan Borçların Yeniden Yapılandırılması Hakkında Yönetmelik” uyarınca müşteriye yeniden yapılandırma teklifi sunulmuş olması gerektiğini, yapılandırma teklifi sunulmadan yasal takip başlatılmasının yasal mevzuata aykırı olduğu iddiasının değerlendirilmesinde, 15.08.2018 tarih 30510 sayılı Resmi Gazetede BDDK tarafından yayımlanan finansal sektöre olan borçların yeniden yapılandırılması hakkında yönetmeliğin Finansal Yeniden Yapılandırmanın Kapsamı bölüm başlıklı 4. Maddesi: “(1) Finansal yeniden yapılandırma kapsamına alınacak borçluların, mali durumlarının ve bu kapsamda borçlarının yeniden yapılandırılması veya yeni bir itfa planına bağlanması sonucunda borçlarını geri ödeme kabiliyeti kazanacağının tespit edilmesi şarttır. Bu tespitin yapılmasına ilişkin esas ve usuller Çerçeve Anlaşmalarında gösterilir. Borçlarını geri ödeme kabiliyeti kazanamayacağına kanaat getirilen borçlular finansal yeniden yapılandırma kapsamına alınamaz.” şeklindedir.
Davalı vekili tarafından da dosyaya beyan edildiği üzere, 250.000,00 TL tutarındaki 48 ay aylık taksit ödemeli kredinin 04.09.2019 tarihli 26. taksidinin ödendiği, geri kalan 22 taksit tutarının ise ödenmemiş olduğu, bu tarihten sonra davalı tarafından ödeme yapılmadığı bankacı bilirkişi tarafından tespit edilmiştir. Dolayısıyla Yönetmeliğin 4. Maddesi “Borçlarını geri ödeme kabiliyeti kazanamayacağına kanaat getirilen borçlular finansal yeniden yapılandırma kapsamına alınamaz.” hükmüne haiz olduğundan bu kredinin yeniden yapılandırılmasına ilişkin risk değerlendirilmesi davacı bankaya bırakıldığından banka risk değerlendirmesinin “ödeme kabiliyeti kazanamayacağı” yönündeki iradesi mahkememizce de belirtilen yönetmelik hükmü gereğince uygun bulunmuştur.
Davacı banka; davalı kredi borçlusu ve davalı kefillere keşide ettiği … 2. Noterliğinin … tarih … nolu ihtarlarında 24.10.2019 kat tarihi itibariyle 141.847,52 TL alacaklarının 24 saat içinde bankaya ödenmesi/depo edilmesi ihtarında bulunulmuştur.
Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin müşteri ve kefillere noter vasıtasıyla veya iadeli taahhütlü mektupla yapılacak tebligatlar için yasal ikametgah başlıklı 28.2. Maddesi kapsamında davalı kredi borçlusu … Tic. Ltd. Şti. ve kefillerinin 01.11.2019 tarihinde temerrüde düştükleri görüşüne varılmıştır.
Sözleşmenin “Temerrüt faizi ve Diğer Mali Yükümlülükler” bölüm başlıklı 22. Maddesi gereğince davacı bankanın “TCMB’na uygulayacağını bildirdiği en yüksek kredi faiz oranına” ilişkin olarak dosyaya sunulan 10.08.2018 tarihli FRG – 52 Evrak nolu bildirimde en yüksek faiz oranının %60 olarak belirlendiği, bu oranın %100 fazlasının %120’e tekabül ettiği davacı bankanın talep ettiği %45 temerrüt faiz oranı ile bağlı olduğu anlaşılmıştır.
Davacı bankanın davalı kredi borçlusu …Tic. Ltd. Şti. ile kefiller … ve …’den, … referans numaraları KGF kredisinden kaynaklanan 141.847,52 TL alacağına 24.10.2019 kat tarihinden temerrüt tarihi 01.11.2019 tarihine kadar %16,32 akdi faiz, temerrüt tarihinden takip tarihi olan 06.11.2019 tarihine kadar %40 temerrüt faizi üzerinden yapılan hesaplama neticesinde davacı bankanın takip tarihi itibarıyla davalı kredi borçlusu …Tic. Ltd. Şti. ile müteselsil kefiller … ve …’den, … Referans numaralı KGF kredi alacağından 141.847,52 TL asıl alacak, 1.302,48 TL işlemiş faizi, 65,12 TL BSMV olmak üzere toplam 143.215,12 TL alacağının bulunduğu, takip tarihinden borç tamamen ödeninceye kadar 141.847,52 TL asıl alacak üzerinden %40,00 temerrüt faizi ve faizin %5’i BSMV uygulanacağı hükme elverişli bankacı bilirkişi raporuyla tespit edilmekle davanın kısmen kabulü ile takibin 141.847,52 TL asıl alacak, 1.302,48 TL işlemiş faiz, 65,12 TL BSMV olmak üzere toplam 143.215,12 TL üzerinden devamına, asıl alacak 141.847,52 TL ye takip tarihinden itibaren yıllık % 40 temerrüt faizi ve % 5 BSMV uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak likid ve belirlenebilir olduğundan % 20 oranındaki 28.643,02 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine dair karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile takibin 141.847,52 TL asıl alacak, 1.302,48 TL işlemiş faiz, 65,12 TL BSMV olmak üzere toplam 143.215,12 TL üzerinden devamına, asıl alacak 141.847,52 TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık % 40 temerrüt faizi ve % 5 BSMV uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, % 20 oranındaki 28.643,02 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 9.783,02 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.732,75 TL harçtan mahsubu ile bakiye 8.050,27 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.732,75 TL peşin harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; posta, tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücretinden oluşan toplam 756,50 TL yargılama giderinden davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 755,15 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 17.555,44 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
6-Davalılar duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 254,29 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalılar tarafına verilmesine,
7-Davalılar tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL bedelin davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 1.317,60 TL sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
9-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL bedelin davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 2,4‬0 TL sinin davacıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
10-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 16/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”