Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/471 E. 2021/792 K. 27.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/471 Esas
KARAR NO : 2021/792

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/09/2020
KARAR TARİHİ : 27/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan 02/09/2020 tarihli dava dilekçeside; Müvekkil Banka ile davalı … A.Ş arasında akdedilen 27.07.2016 tarihli “Kurye Hizmet Sözleşmesi” uyarınca , kredi kartı ve bank kart teslimine ilişkin davalıdan kurye hizmeti alındığını, hizmet dönemi kapsamında, davalı yanın teslimat koşullarına uygun davranmaması sonucunda, müşteri tarafından kredi kartının rızası dışında üçüncü kişilere teslim edildiği gerekçesi ile … kapsamında şikayette bulunulduğunu, bu şikayet neticesinde müvekkil bankaya Kişisel Verileri Koruma Kurumu’nun 16/01/2020 tarih ve 2020/32 numaralı kararı ile 50.000 TL idari para cezası kesildiğini, erken ödeme indiriminden yararlanılarak cezanın 37.500 TL olarak müvekkil bankaca ödendiğini, davalı şirkete, yapılan ödemenin iadesi için ihtarname keşide edildiğini, zararın giderilmesi bakımından bir sonuıç alınamadığını, müvekkil banka tarafından arabuluculuk başvurusunda bulunulduğunu, davalı yan ile anlaşma sağlanamadığını, davalı şirket ile Müvekkil Banka arasında imzalanan hizmet sözleşmesinin “Dağıtım ve Teslimat Genel Esasları” başlıklı 6. maddesinde davalı şirketin evrak ya da emtianın tesliminden sorumlu olduğu ve anılan sözleşmenin Ek – 7 Hizmet Standartlarının 2.2.7. maddesinde ise emtiayı teslim alacak olan kişinin zarf üzerindeki adreste geçici süre ile bulunmaması halinde ve adresin işyeri adresi olması halinde “özel sekreteri, hiyerarşik olarak bağlı olduğu amire, müdüre” teslim edilmesi gerektiğinin belirtildiğini, kartın gişe yetkilisine teslim edilerek hatalı işlem yapıldığını ve kartın müvekkil bankaya teslim edilememesine rağmen kartın banka şubesine teslim edildiği bilgisi verildiğini, davalı şirket teslimatla ilgili süreci hatalı yönettiği gibi müvekkil bankaya doğru bilgi aktarımı da yapmadığını, davalı şirketin sözleşme ile taahhüt ettiği sorumluluklarını yerine getirmediği gibi sözleşme kapsamındaki doğru bilgi verme yükümlülüğünü de yerine getirmemiş, bu davranışlarıyla müvekkil bankanın idari yaptırım cezasına maruz kalmasına sebep olduğunu, müvekkil banka tarafından Kurum’a ödenen cezanın ödeme tarihinden itibaren faizi ile beraber tazmin edilmesine karar verilmesi gerektiğini, davalı şirketin yapılacak hatalı teslimatlardan dolayı … kapsamında Müvekkil Bankının şikayet edilmesi halinde , doğacak tüm zarar ve ziyanını ilk yazılı talep üzerine ödeyeceğini akdedilen 17.07.2016 tarihli Kurye Hizmetleri Sözleşmesi’nin “KİŞİSEL VERİLERİN İŞLENMESİ ve KAPSAMI” başlıklı 29. maddesi uyarınca kabul ve taahhüt ettiğini, bu nedenle 37.500,00 TL tutarındaki ödemenin , ödeme tarihi olan 10.03.2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan 07/10/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı … Bankası A.Ş. ile davalı müvekkil şirket arasında … Kurye Hizmetleri Sözleşmesi ve ek protokolleri imzalandığını, sözleşme ve ek protokoller gereğince müvekkil şirketin davacı şirket tarafından dağıtılmak üzere teslim etmiş olduğu emtiaları yine sözleşme eve ek protokoller gereği teslimi işini ifa ettiğini, evrakın teslimi işi müvekkil şirket tarafından tamamlandığını, davacı şirketin ,Kişisel Verileri Koruma Kurumu Kişisel Verileri Koruma Kurulu tarafından dava konusu teslimat ile ilgili olarak verilen ceza da müvekkil şirketi sorumlu tuttuğunu, ilgili karar incelendiğinde, Kurul tarafından davacı Yapı Kredi Bankasından verilen cevapların yazıldığını, ilgili cevaplarda; ” Kişinin banka sisteminde kayıtlı bulunan birinci adresine (… ) üç kez dağıtım amacıyla çıkıldığı ancak kişiye ulaşılamadığı , kayıtlı telefon numarasına da kurye şirketi tarafından bilgilendirme SMS leri gönderildiği ancak telefon numarasının servis dışı olması sebebiyle SMS’ lerin kişiye iletilmediği , 27.02.2018 tarihinde birinci adrese teslimat sağlanamadığından Banka sisteminde kayıtlı bulunan ikinci adrese (…bank … Şubesi … Cad. No :7 … ) dağıtıma gidildiği ve kartın burada “… ” adında bir kişiye teslim edildiği ancak teslim statüsünün hatalı olması sebebiyle kişiye SMS ile bilgilendirme yapılmadığı , 17.04.2018 tarihinde kişinin müşteri iletişim merkezi ile yaptığı görüşmelerde kredi kartının aslında birinci adrese teslim edildiğinin sisteme işlendiği , bu adresin doğru olduğu ancak teslim edilen kişinin tanınmıyor olmasının beyan edilmesi üzerine kartın güvenlik altına alınarak kapatıldığı , banka tarafından yapılan inceleme de kartın aslında kişinin ikinci adresi olan eski işyeri adresine teslim edildiği , teslim edilen kişinin de kart teslim almaya yetkili şube personeli olduğu, diğer yandan bahse konu kredi kartından yapılan işlemlerin kontrol edildiği ve kişiye ait olmayan herhangi bir harcamanın yapılmadığının tespit edildiği, 07.05.2018 tarihinde kişi tarafından bankanın aranarak adres değişikliğinin yapıldığı ve yeni kredi kartının basılarak kişinin yeni adresine gönderilmiş olduğunun bildirildiğini, müvekkil şirketin, kendisine bildirilen adrese teslimatı yaptığını, kurye personelinin kredi kartı sahibinin orada çalıştığını sorması ve teslim alan kişinin de buna itiraz etmeyerek kartı teslim almasının müvekkile kusur atfedilmesini de önlediğini, davacı vekili tarafından davaya dayanak yapılan sözleşme hükümleri de Kişisel Verilerin korunmasına dair düzenlemeler olduğunu, kurul tarafından da açıkça yazıldığı üzere müvekkil şirketin Kişisel Verilerin korunmasına Dair Kanuna aykırı bir eylemi bulunmadığını, bu nedenle davanın tümden reddi ile davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini, talep etmiştir.
Mahkememizce verilen 07/12/2020 celse ara kararı uyarınca, Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, taraflar arasındaki sözleşme hükümleri, … kararı ve dosya kapsamındaki tüm deliller değerlendirilerek davacının davalıya rücu imkanının bulunup bulunmadığı, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda rapor alınmasına karar verilmiş olup, Bankacı …ve Lojistik uzmanı … tarafından ibraz edilen 15/02/2021 tarihli raporda özetle; “Davacının müşterisine ait banka kredi kartının, müşterinin telefon bilgisi ve 2.adres işyeri bilgisinin güncel olmamasından dolayı, 2.adres-işyeri adresinde çalışan kişiye teslim edildiği, 2.adrese yönlendirme ve teslimin davacı bilgisinde yapıldığı, Ancak davalının 2.adres teslimine karşın, sisteme bilgi girişini 1.adres teslimi şeklinde yaptığı, oysa kartı teslim alanın Z.adres işyeri çalışanı olduğu, Kart taşıma ve teslim sürecinde gerekli tedbirleri idari ve teknik olarak almak bakımından davacının davalıya sözleşmesel yükümlülükler yüklediği, davalının kartı & teslim etmesi gereken kişi tanımlamasına uymayan bir kişiye müşterinin 2.adresinde teslim yapılırken davalının özensiz olduğu 2.adreste müşterinin gereği gibi araştırılmadığı, 1.adres teslimi şeklinde de bilgi akışının yanlış olduğu, Davacının ise sürekli borç ilişkisi içinde olan müşterisine ait adres, telefon ve benzer iletişim bilgilerinin eksik ve eski bilgiler olarak kaldığı, “ilgili kişiye ait verilerin güncelliğini sağlamak açısından yeterli çabayı göstermediği”, esasen müşterisinden kaynaklı bu sebeple idari para cezasi düzenlenmesi sebebiyet verildiği, davacı yana idari para cezasi düzenlenmesinde asli kusurun davacı yanda olduğu, bilgi girişi 1.adres değil de, Z.adres şeklinde doğru girilmiş bile olsa, ayni sonuç ve idari para cezasi düzenlenmesinin kaçınılmaz olduğu, zira ceza sebebi iki (2) ayrı gerekçe incelendiğinde her ikisinin de davacı sorumluluk alanında olduğu, ancak davacını 1.gerekçe bakımından bunu davalıya sözleşme ” aktardığı, davalının da düzenlenen idari para cezası bakımından 2.adreste yeterli araştırma yapmadan teslimat yaptığı gözetilerek, özensiz davrandığı ve tali kusurlu olduğu, Sayın mahkemece takdir olunacak kusur oranına göre sorumluluğun ve ödenmek durumunda kalınan idari para cezası tutarının paylaşılması gerektiği,” görüş ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce verilen 17/03/2021 celse ara kararı uyarınca, Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, banka kayıtları, … kararı, taraflar arasındaki sözleşme, dosya kapsamında bulunan tüm deliller değerlendirilerek davacının davalıya rücu imkanının bulunup bulunmadığı, tarafların kusurunun ne oranda olduğu, davalının sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise sorumlu olduğu miktarın tespiti konusunda rapor alınmak üzere bilirkişi vasıtasıyla inceleme yapılmasına karar verilmiş olup, Kişisel Verileri Koruma Kanunu konusunda uzmanı … ile ve Taşıma Sözleşmelerinde Uzman … tarafından ibraz edilen 11/06/2021 tarihli raporda özetle; “Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nun, 16/01/2020 tarihinde, davacı …Bankası A.Ş.’nin kart teslimi sırasında kişisel verilerin muhafazası için yükümlülükleri doğrultusunda yeterli idari ve teknik tedbirleri almadığı, davacı … Bankası A.Ş.’nin ilgili kişiye ait verilerin güncelliğini sağlamak açısından yeterli çabayı göstermediği, ve bu iki durumun birlikte 6698 sayılı Kanun’un 12. Maddesinin (1) numaralı fıkrasına aykırılık teşkil ettiği kanaatine varılması nedeni ile, Kanun’un 18. Maddesinin (b) bendi kapsamında adı geçen Banka hakkında 16.01.2020 tarihinde 50.000 TL idari para cezasına hükmedilmesine karar verdiği, Kurul tarafından yukarıda belirtilen iki farklı gerekçe ile karar verildiği, bu gerekçelerin açılımlarının 50.000,00 TL’lik idari para cezası miktarı içerisinde belirtilmediği ve birlikte değerlendirme yapıldığı, davacı … Bankası A.Ş.’nin ilgili kişiye ait verilerin güncelliğini sağlamak açısından yeterli çabayı göstermediği, ilgili idari para cezasından doğan sorumluluğun davacı bankaya ait olduğu ve verilerin güncel olmamasından dolayı davalı …’ye sözleşmesel bir sorumluluğun yükletilemeyeceği, Davacı … Bankası A.Ş.’nin kart teslimi sırasında kişisel verilerin muhafazası için mevzuattan doğan yükümlülükleri doğrultusunda yeterli idari ve teknik tedbirleri almadığı hususunda ise Banka ile Kurye arasında imzalanan Sözleşme ve ekleri detaylı bir şekilde irdelenerek; Anılan sözleşmesel ilişki kapsamında Emtia’yı teslim alacak kişinin zarftaki adreste geçici olarak bulunmaması halinde teslimat usulünde söz konusu sözleşmesel yükümlülüklerin davalı tarafça yerine getirilmediği, davacı şirket tarafından davalı şirkete belirtilen adresin güncel adres olmadığı ve somut durumda, davacı müşteriye ait zarftaki adreste geçici olarak bulunmama durumunun mevzubahis olmadığı, Ancak Sayın Mahkemeniz tarafından aksi yönde bir değerlendirme yapılacak olursa ve huzurdaki uyuşmazlığa Ek-7 Hizmet Standartları’nın 2.2.7. maddesinin kıyasen uygulama alanı bulunduğu kanaatinde olunursa bu durumda söz konusu sözleşme çerçevesinde veri sorumlusu olarak kart teslimi sırasında kişisel verilerin muhafazası için mevzuattan kaynaklanan yükümlülükler doğrultusunda yeterli idari ve teknik tedbirleri aldığı tarafımızca değerlendirilmekte olup, bu kapsamda davalı şirketin bu kapsamda davalı tarafın kredi kartının teslim edilebileceği kişilerin tespitinde sözleşmesel yükümlülüklerine aykırı bir şekilde hareket ettiği ve bu nedenle sözleşmesel yükümlülüğünü yerine getirmediği, Sonuç kısmının D./1 ve D/3. maddesine göre Sayın Mahkemeniz tarafından değerlendirme yapılması halinde, … Kargo’nun sözleşmesel sorumluluk miktarının belirlenmesi açısından, Kurul’a müzekkere yazılarak birlikte yapılan değerlendirme neticesinde kart teslimi sırasında kişisel verilerin muhafazası için yeterli idari ve teknik tedbirlerin alınmadığı hususunda takdir edilen idari para cezasının miktarının sorulabileceği ve Kurul’un cevabına göre Aras Kargo’nun sorumluluk miktarının belirleneceği,” görüş ve kanaatine varılmıştır.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Davacı taraf, davalı ile arasında akdedilen kurye hizmet sözleşmesi uyarınca kredi kartı ve banka kartlarını müşterilere teslim hususunda davalıdan kurye hizmeti aldığını, davalının kredi kartını müşterinin rızası dışında başka bir kişiye teslim ettiği gerekçesi ile … tarafından ceza kesildiğini beyan ederek kesilen 37.500,00 TL cezanın davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı taraf, teslimatın yetkili kişiye yapıldığını, sorumlu olmadığını, davacının gerekli tedbirleri almadığını beyan ederek davanın reddinin gerektiğini savunmuştur.
Dosya kapsamından;… isimli kişinin Banka sisteminde kayıtlı bulunan birinci adresine (…) üç kez dağıtım amacıyla çıkıldığı ancak kişiye ulaşılamadığı, kayıtlı telefon numarasına da kurye şirketi tarafından bilgilendirme SMS’lerinin gönderildiği ancak telefon numarasının servis dışı olması sebebiyle SMS’lerin kişiye iletilemediği, 27/02/2018 tarihinde birinci adrese teslimat sağlanamadığından Banka sisteminde kayıtlı bulunan ikinci adrese (…bank … Şubesi … Cad. No:…) dağıtıma gidildiği ve kartın burada “…” adında bir kişiye teslim edildiği ancak teslim statüsünün hatalı olması sebebiyle kişiye SMS ile bilgilendirme yapılmadığı, 17/04/2018 tarihinde kişinin müşteri iletişim merkezi ile yaptığı görüşmelerde kredi kartının aslında birinci adrese teslim edildiğinin sisteme işlendiği, bu adresin doğru olduğu ancak teslim edilen kişinin tanınmıyor olmasının beyan edilmesi üzerine kartın güvenlik altına alınarak kapatıldığı, … isimli kişinin, …Bankası A.Ş tarafından yenilenen kredi kartının rızası dışında üçüncü kişilere teslim edilerek kişisel bilgilerinin açığa çıkmasına neden olunduğu belirterek olay nedeniyle banka hakkında 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında gereğinin yapılması talep etmesi üzerine Kişisel Verileri Koruma Kurulu tarafından incelemenin başlatıldığı, inceleme sonucunda davacının 50.000,00 TL idari para cezası ödemesine hükmedildiği, davacı tarafından 10/03/2020 tarihinde 37.500,00 TL ödeme yapıldığı, davanın ödenen bedelin davalıdan tahsiline ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu olay hakkında Kişisel Verileri Koruma Kurulu tarafından verilen 16/01/2020 tarih 2020/32 K. sayılı kararın incelenmesinde; kredi kartının, müşterinin kendisi yerine eski işyerinde çalışan bir kişiye teslim edilmesinin, gerek 5464 sayılı Kanunun 8inci maddesine gerekse 6698 sayılı Kanunun 12nci maddesinde düzenlenen kişisel verilerin muhafazasını sağlamaya yönelik gerekli idari ve teknik önlemlerin alınması hükmüne aykırılık oluşturduğu, somut olayda Banka ile Kurye arasında imzalanan Sözleşme kapsamında Kurye kredi kartının teslim edilebileceği kişilerin tespitinde Sözleşmede yer alan hükümlere aykırı davranmış olup bu hususun Banka ve Kurye arasında 6098 sayılı Borçlar Kanunu çerçevesinde çözüme bağlanması gereken bir durum olduğu, …’ün…tarih ve … Kurum gelen evrak numaralı … Bankası A.Ş tarafından yenilenen kredi kartının rızası dışında üçüncü kişilere teslim edilerek kişisel bilgilerinin açığa çıkmasına neden olunduğuna ilişkin başvurusunun incelenmesi neticesinde; … Bankası A.Ş.’nin kart teslimi sırasında kişisel verilerin muhafazası için yükümlülükleri doğrultusunda yeterli idari ve teknik tedbirleri almadığı, ilgili kişiye ait verilerin güncelliğini sağlamak açısından yeterli çabayı göstermediği ve bu durumun Kanunun 12nci maddesinin (1) numaralı fıkrasına aykırılık teşkil ettiği kanaatine varılması nedeni ile, Kanunun 18inci maddesinin (b) bendi kapsamında adı geçen Banka hakkında 50.000 TL idari para cezasına hükmedilmesine, Kanunun 23 üncü maddesinin S numaralı fıkrası hükmü uyarınca söz konusu Kararın unvan belirtilmeksizin Kurumun internet sayfasında yayımlanmasına karar verildiği görülmüştür.
İlgili kararda … Bankası A.Ş’nin kart teslimi sırasında kişisel verilerin muhafazası için yükümlülükleri doğrultusunda yeterli idari ve teknik tedbirleri almadığı, ilgili kişiye ait verilerin güncelliğini sağlaması açısından yeterli çabayı göstermediği gerekçeleri ile para cezasına hükmedilmiştir. Karar içeriğinden bankanın adres ve veri güncellemesi konusunda yeterli çabayı göstermemesi ve …’nin kartın teslimi konusundaki sözleşmede yer alan hükümlere aykırı davranması gerekçeleri ile bankanın gerekli idari ve teknik önlemleri almadığına kanaat getirildiği anlaşılmaktadır.
Dolayısıyla uyuşmazlık, sözleşme hükümlerine göre davalının zararı meydana gelmesinde kusurunun bulunup bulunmadığı, sözleşme ile üstlendiği yükümlülüklerine aykırı hareket edip etmediği konularına ilişkindir.
Taraflar arasında akdedilen Kurye Dağıtım Kurye Hizmetleri Sözleşmeleri ve Ek Protokollerin incelenmesinde; EK-7 Hizmet Standartlarına İlişkin Protokolün 2. maddesinde; davalı …’nin Ana Sözleşme kapsamında belirtilen özellikteki kredi kartlarının sözleşmedeki koşullarda kart hamiline veya mağazalara veya şirketlere veya Özel Finans Kurumlarına dağıtımını yapacağının kararlaştırıldığı, 2.2.1. maddesinde …’nin yetkili elemanı aracılığı ile teslim alacağı emtiaları kendi araçları ve elemanları ile veya çalıştığı bir alt işveren veya taşeron aracılığı ile Ek 4 Hizmet Seviyeleri ekinde belirtilen sürelerde zarfın üzerindeki kişiye, imza karşılığında ve teslim edilen kişinin kimlik belgelerinden en az biri görülerek ve bunların dökümü alınarak teslim edileceği, 2.2.5.’te Kredi Kartı emtiası kart hamiline yada teslimat kuralları çerçevesinde başka bir kişiye teslim edildiğinde, kart hamiline, cep telefonu ve eposta adresi var ise hem e posta hem de sms aracılığı ile teslim edildiğine ilişkin bilgilendirme yapılacağı, 2.2.7.’de emtiayı teslim alacak kişinin zarftaki adreste geçici olarak bulunmaması halinde, teslim yerinin emtiayı alacak olan kart hamilinin evi olması halinde; eşi, kardeşi, reşit çocuğu, annesi veya babasından herhangi birine, teslim yerinin, emtiayı alacak olan kart hamilinin iş yeri olması halinde özel sekreteri, alıcının hiyerarşik olarak bağlı olduğu amiri, müdürüne yukarıda belirtilen şekilde teslim edileceği, emtiayı alan kişinin yakınlık derecesi, teslimi gerçekleştiren kişinin elindeki form üzerine kaydedileceği, alıcısı bulunamayan veya zarfın üzerindeki adresin yetersizliği veya bulunamamasından dolayı teslim edilemeyen emtia ve evrak için, 2.3. maddesinde açıklanan akış gereği işlem yapılacağı, 2.3.’te bütün çabalara rağmen, alıcısına teslim ediemeyen Emtia’nın datası , banka’nın Müşteri Geri Kazanım Ekibi’nde işlem yapılmak üzere, …’ye teslim edildiğinin 10. günü bankaya müşteri barkodu, adresi, telefon numarası, iade sebebi belirtilerek iletileceği, banka tarafında Alıcılar/ Müşteriler aranıp gerekli aksiyonlar alındıktan sonra sonuç datasının (kabul, red, vs. şeklinde) …’ye bildirileceği ve …’nin bu bilgiler üzerinden gerekli çalışmaları (teslim, iade gibi) Ek-4 Hizmet Seviyeleri kapsamında sonuçlandırılacağı, MGK Süreci şartlarının müşterinin kartı kabul etmemesi, alıcının adreste tanınmıyor olması, adres eksik veya yetersiz olması, adresinin hatalı olması, emtiayı alacak kişinin adresten ayrılmış olması olduğu, sözleşmenin 29. maddesinde …, kendisine teslim edilen; asıl veya ek kart hamilinin bizzat kendisine, gerekli belgelerin imzalatılmadan emtia/ evrakın tesliminden, evrakın imzalatılarak emtia teslimi uygulamasında evrakın kart hamili dışındaki kişilere imzalatılması ve/veya emtianın 3. kişilere tesliminden, emtianın ek-7 hizmet standartları 2. maddeye aykırı şekilde yanlış yer ve/veya kişilere tesliminden doğan toplam zarardan sorumlu olacağı, aras kuryenin, emtia/ evrakın alıcıya/müşteriye güvenli bir şekilde teslimi için gereken tüm tedbirleri almak ve bu konuda tüm bilgileri banka ile paylaşmakla yükümlü olduğu, aras kuryenin, banka ve/veya iştirakleri tarafından aktarılan gerçek kişilere ilişkin her türlü bilginin, tüzel kişilere ilişkin olmakla birlikte gerçek kişilere ilişkin bilgileri içeren her türlü bilginin kişisel veri olduğunu, bu bilgilerin 6698 sayılı “kişisel Verilerin Korunması Kanunu’na” uygun olarak ve bu sözleşmedeki şartlarla işleneceğini kabul ettiği, …, banka ve/veya iştirakleri’nin aktardığı kişisel verileri, iş bu sözleşmeye ilişkin hizmet kapsamında, sözleşme amacına uygun, işlendiği amaçla bağlantılı ve sınırlı olarak işlemeyi, bu sözleşme kapsamındaki hizmetin görülmesi için gerekli olan süre sonuna kadar muhafaza etmeyi, kişisel verilerin muhafazasını sağlamak amacıyla uygun güvenlik düzeyini temin etmeyi, her türlü teknik ve idari tedbirleri almayı, 6698 sayılı “kişisel Verilerin Korunması Kanunu” gereğince çıkarılacak tüm alt düzenlemelere uymayı ve gerekli olması halinde iş bu sözleşme kapsamındaki işlemlerini uyumlu hale getirmeyi kabul ettiği, …, herhangi bir şekilde banka ve/veya iştirakleri’nin iş bu sözleşmedeki işlemler nedeni ile ve/veya veri sorumlusu sıfatıyla “kişisel Verileri Koruma Kuruluna” şikayet edilmesi halinde banka ve/veya iştirakleri’ne her türlü belge, bilgi ve hukuki desteği sağlayacağını, kişisel verisi işlenen gerçek kişi tarafından açılacak olan herhangi bir davada da yine her türlü belge bilgi ve hukuki desteği sağlayacağını, ayrıca …’den kaynaklanan bir nedenle davanın aleyhe neticelenmesi halinde banka ve/veya iştirakleri’nin tüm zarar ve ziyanını ilk yazılı talep üzerine karşılamayı kabul, beyan ve taahhüt ettiğinin düzenlendiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; dava konusu kredi kartının 02/02/2018 tarihinde basıldığı ve 05/02/2018 tarihinde kurye şirketine teslim edildiği, kartın teslimi amacıyla 08/02/2018 tarihinde müşterinin banka kayıtlarında bulunan birinci adresine ilk dağıtıma çıkıldığı, ancak müşteriye ulaşılamadığı için teslimatın yapılamadığı, konuyla ilgili 09/02/2018 tarihinde sistemde kayıtlı bulunan cep telefonu numarasına SMS yoluyla bilgilendirme yapıldığı, ancak telefon numarasının servis dışı olması sebebiyle de SMS’in kişiye iletilemediği, 13/02/2018 ve 23/02/2018 tarihlerinde müşterinin birinci adresine yeniden dağıtıma çıkıldığı, ancak müşteriye yine de ulaşılamadığı, 27/02/2018 tarihinde Banka kayıtlarında bulunan ikinci adrese dağıtıma çıkıldığı ve adreste bulunan … isimli kişiye teslimatın yapıldığı, ancak teslim statüsünün hatalı kaydedilmesi nedeni ile müşteriye SMS gönderilmediği, kişinin 17/04/2018 tarihinde müşteri iletişim merkezini aradığını, ancak sisteme yanlış kaydedilmiş olması sebebiyle kişiye birinci adresteki adı geçene teslim edildiği bilgisinin verildiği, ancak …’ün bu kişiyi tanımadığını belirtmesi sebebiyle kartın güvenlik sebebiyle kapatıldığı, müşterinin bu görüşme esnasında aslında birinci adresinin doğru olduğu, ancak ikinci adres olan işyeri adresinin ve sistemde kayıtlı bulunan cep telefon numarasının değiştiği bilgisini verdiği,…’ün kredi kartı tesliminin esasen kişinin eski işyeri adresinde bulunan kart teslim almaya yetkili şube personeline yapıldığı, dava konusu idari para cezasının iki farklı gerekçeye dayandığı, bu gerekçelerden birinin davacının ilgili kişiye ait verilerin güncelliğini sağlamak açısından yeterli ve makul çabayı göstermemesi olduğu, davacı …Bankası A.Ş.’nin ilgili kişiye ait verilerin güncelliğini sağlamak açısından yeterli çabayı göstermediği gerekçesinde ilgili idari para cezasından doğan sorumluluğun davacı bankaya ait olduğu, söz konusu idari para cezasının diğer gerekçesinin davacı … Bankası A.Ş.’nin kart teslimi sırasında kişisel verilerin muhafazası için yükümlülükleri doğrultusunda yeterli idari ve teknik tedbirleri almaması olduğu, bu yükümlülüğün davacı tarafından Kurye Hizmetleri Sözleşmesi ile davalıya yüklenildiği, kart teslimi işleminin davalı … tarafından yerine getirildiği, davalının sözleşmenin 2.2.7 maddesine göre alıcısı bulunamayan veya zarfın üzerindeki adresin yetersizliği veya bulunamamasından dolayı teslim edilemeyen emtia ve evrak için 2.3. maddesinde açıklanan akış gereği işlem yapması gerektiği, davalının 2.3. maddesi uyarınca alıcının adreste bulunup bulunmadığı, adresin hatalı olup olmadığı, adresin doğru adres olup olmadığını araştırmakla yükümlü olduğu, 2.3 maddesi gereği davalının adresle ilgili gerekli araştırmayı yapması ve alıcının adreste bulunmaması, adresinin hatalı olması, emtiayı alacak kişinin adresten ayrılmış olması gibi durumların mevcut olması halinde sözleşmede belirtilen şekilde iade süresine ilişkin akışı uygulaması gerektiği, ancak davalı tarafından adres araştırmasının yapılmadığı ve iade sürecine ilişkin akışın uygulanmadığı, davalının sözleşmedeki yükümlülüklerine aykırı davrandığı, davalının kartın doğru kişiye teslimi ve kişisel verilerin muhafazası için yükümlülükleri doğrultusunda yeterli idari ve teknik tedbirleri almadığı anlaşılmakla, dava konusu idari para cezasının kart teslimi sırasında kişisel verilerin muhafazası için yükümlülükleri doğrultusunda yeterli idari ve teknik tedbirleri alınmaması yönündeki gerekçesinden sözleşme kapsamında davalının sorumlu olduğu, sözleşmenin 29. maddesi uyarınca davalının sorumlu olduğu zararı gidermekle yükümlü olduğu sonucuna varılmıştır. Kararda, belirtilen iki gerekçe esas alınarak cezanın takdir edildiği, gerekçelerden hangisinin ağır bastığının kararda belirtilmediği, ayrıca gerekçelerin hangi miktarda para cezasına yol açtığının belirtilmediği, her iki gerekçenin eşit oranda etkili olduğu dikkate alınarak davacı tarafından ödenen idari para cezasının yarısı olan 18.750,00 TL’nin davalı tarafından tazmin edilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Temerrüt açısından yapılan değerlendirmede; davalının sözleşmeye aykırılık niteliğindeki davranışlarının haksız fiil yaptırımına neden olduğu ve davacının idari para cezasına mahkum olmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla davacının idari para cezasını ödemekle zarara uğradığı, temerrüt tarihinin zarar tarihi olduğu, zarar tarihi olan 10/03/2020 tarihinden itibaren davacının avans faizi talep edebileceği sonucuna varılmıştır.
Açıklanan hususlar doğrultusunda; davanın kısmen kabulüne, 18.750,00 TL’nin 10/03/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, 18.750,00 TL’nin 10/03/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 1.280,81 TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 640,41 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 640,40 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 640,41 TL peşin harç ile 54,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 694,81 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 3.274,75 TL yargılama giderinin, davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 1.637,37 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından belgelendirilen herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 660,00 TL’nin davacıdan, 660,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
9-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekillerin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/10/2021

Katip
E-imzalıdır.

Hakim
E-imzalıdır