Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/407 E. 2021/285 K. 06.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/407 Esas
KARAR NO : 2021/285

DAVA : Tazminat (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/08/2020
KARAR TARİHİ : 06/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesi özetle; müvekkilinin ortağı olduğu dava dışı … Tic. Ltd. Şti.’nin Mayıs 2006 yılında 150.000,00 TL bedelli kredi başvurusunda bulunduğunu, müvekkilinin ise bu krediye kefil sıfatı ile imza attığını, Mayıs 2006 tarihli kredinin ödemesinin 18/09/2007 tarihinde ödenerek borcun kapandığını, müvekkilinin 01/01/2007 tarihinde dava dışı şirketten ayrıldığını, 18/02/2008 tarihinde ise dava dışı şirket ile tüm ilişiğini kestiğini, dava dışı şirket yetkilisinin müvekkilinin şirketten ayrılma süresinde daha önce kredi kullanılan bankadan yeniden 300.000,00 TL bedelli kredi kullandığını, müvekkilinin bu kredide imzasının bulunmadığını, 300.000,00 TL’nin ödenmemesi üzerine davacı banka tarafından müvekkiline … 1. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası (yeni dosya numarası 2019/46601) ile icra takibine geçildiğini, müvekkilinin takibin başladığı tarihte yurt dışında olması sebebiyle süresi içerisinde takibe itiraz edilmediğini ve takibin kesinleştiğini, akabinde menfi tespit davası açıldığını ve davada imzanın müvekkiline ait olmadığına dair karar verildiğini, kararın kesinleştiğini ancak davacı bankanın icra işlemlerine devam ettiğini ve müvekkilini ciddi zararlara uğrattığını, davalı bankanın kredi kullandırılırken müvekkilinin huzurda imzasını almadığı için kusurlu olduğunu bildirmekle davanın kabulüne, 4.000,00 TL araçtan mahrum kalma süresinin tazmini için 500,00 TL, vekalet ücreti 500,00 TL olmak üzere toplam 5.000,00 TL maddi tazminat ile müvekkilinin kredi notunun düşmesi ve 10 yıldır kredi kullanamaması sebebi ile 50.000,00 TL ve müvekkilinin ticari itibarının zedelenmiş olması sebebi ile 50.000,00 TL olmak üzere toplam 100.000,00 TL manevi tazminat ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak tensip zaptı ve dava dilekçesinin tebliğ edildiği görülmekle, davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesi özetle; davaya konu taleplerin zaman aşımına uğradığını, müvekkili bankanın dava konusu tarihte … A.Ş.’ye temlik edildiğini, temlik nedeniyle müvekkilinin alacaklı sıfatı bulunmadığını, müvekkili bankanın sözleşme tarihinde davacının şirketten ayrıldığını bilmesinin mümkün olmayacağını, davacının dava dışı şirketten ilişiğinin resmi olarak 18/02/2008 tarihinde kestiğini ancak sözleşme tarihinin 18/09/2007 tarihinde olduğunu, manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu, davacının manevi tazminat talebinin kabulü durumunda sebepsiz zenginleşmeye neden olacağını bildirmekle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; davacı taraf, davalı tarafından düzenlenen kredi sözleşmesine kefil olmadığını, imzanın taklit edilerek kefalet düzenlendiğini, kredi borcu nedeniyle icra takibi başlatıldığını, icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespit edildiğini, ancak davalı tarafından bu sırada haciz işlemleri yapıldığını, aracının haciz yoluyla satıldığını beyan ederek satılan aracın bedelinin tazmini ile mahrum kalınan süredeki zararın tazminini, avukata verilen vekalet ücretinin tazmini ile manevi zararın tazminini talep etmiştir. Davalı taraf, husumet ve zamanaşımı itirazında bulunmuştur.
Davacı vekilinin 07/12/2020 tarihli celsede duruşma gün ve saatinden haberdar olmasına rağmen duruşma salonunda hazır bulunmadığı ve herhangi bir mazeret dilekçesi sunmadığı, davalının davayı takip etmediği anlaşılmakla davanın HMK 150 maddesi uyarınca yenileninceye kadar işlemden kaldırıldığı, 08/12/2020 tarihinde davacı vekilinin davanın yenilenmesini talep ettiği, yenileme işleminin yapıldığı, duruşmanın 27/01/2021’de yapılmasına karar verildiği ve yenileme tensip zaptının taraflara tebliğ edilmiş olduğu görülmüştür. Dava dosyası, 29/03/2021 tarihinde de taraflarca takip edilmeyerek HMK 150 maddesince işlemden kaldırılmış olup, böylece 07/12/2020 ve 29/03/2021 tarihlerinde iki defa takipsiz bırakılmıştır. Dava, miktar itibariyle HMK 316 ve 322 maddeleri gereğince basit yargılama usulüne tabidir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu m.320/4’de belirtildiği üzere; basit yargılama usulüne tabi davalarda, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa, dava açılmamış sayılır. Somut olayda, davanın basit yargılama usulüne tabi olduğu, davanın iki kez takipsiz bırakıldığı anlaşıldığından HMK m.320/4 ve m.150 hükümleri uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; 6100 sayılı HMK’nın 320/4’üncü maddesine göre, basit yargılama usulüne tabi davalarda, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra bir kez daha takipsiz bırakılırsa, dava açılmamış sayılmasına karar verileceği ve mahkemece bu hususta kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılacağı anlaşılmakla, davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın 6100 sayılı HMK madde 320/4 uyarınca iki defa takipsiz bırakılan davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 59,30 TL’den, dava açılış aşamasında yatırılan 1.793,14 TL’nın mahsubu ile fazla harç olan 1.733,84 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından belgelendirilen yargılama masrafı bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayacak olan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
6-Davalı vekil ile temsil edildiğinden, AAÜT m.7/1 uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede, HMK. 341. maddesi gereğince istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 06/04/2021

Katip …
¸¸

Hakim …
¸¸