Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/404 E. 2021/219 K. 17.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/404 Esas
KARAR NO : 2021/219

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/08/2020
KARAR TARİHİ : 17/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan 04/08/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili … A.Ş ile dava dışı borçlu …-… arasında akdedilen GKS uyarınca borçlu …’a kredi kullandırıldığını, davalının ise sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, adı geçen borçluların geri ödemeleri zamanında yapmaması üzerine müvekkil banka tarafından borçlu …’a kullandırılan kredi hesabının kat edildiği, … 1. Noterliğinin .. tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile borçlulara bildirilerek kat tarihi olan 03/01/2020 tarihi itibariyle nakdi kredilerden doğan borcun ödenmesini, aksi takdirde davalı borçlular aleyhine yasal takibe geçileceğinin ihtar edildiği, davalı borçlu tarafça ihtara rağmen ödeme yapılmadığını, … 11. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takip işlemi yapıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu bildirerek davanın kabulü ile davalının haksız ve kötü niyetli olarak yaptığı itirazın iptali ile … 11. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takibin devamına, davalı borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan 06/11/2020 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; borcun …’a ait kredi kartı borçları ve ek hesap kullanımından kaynaklı olup kefil olunan genel kredi sözleşmesi kapsamında olmadığını, kefil müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girmeyi kabul etmişse alacaklı, borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebileceğini, bunun için borçlunun ifada gecikmesi ve ihtarın sonuçsuz kalması gerektiğini, … 1. Noterliği … tarih ve … yevmiye sayılı asıl borçlu …’a keşide edilen ihtarnamenin keşide edilemediğini, kefalet sözleşmesinin kişisel bir teminat sözleşmesi olduğunu, … yapılandırma hakkının …’a tam olarak kullandırılmadığını, kefalet sözleşmesinde kayıtsız şartsız olarak bir kredi borcunun tekeffülü halinde dahi kefil belli bir kredi borcunu bazı hususlara uyulması şartıyla tekeffül ettiğini iddia edebileceğini bildirerek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce celp edilen … 11. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasında; davacı/alacaklının 46.618,59 TL asıl alacak, 3.105,01 TL akdi faiz, 2.233,90 TL işlemiş faiz, 155,25 TL diğer masraf, 245,19 TL masraf olmak üzere toplam 52.357,94 TL’nin tahsiline ilişkin icra takibine geçtiği, davalı 23/01/2020 tarihli dilekçesi ile takibe, borca, faize, borcun tüm ferilerine ve icra takibine itirazı üzerine takibin durduğu görüldü.
Mahkememizce verilen 09/11/2020 celse ara kararı uyarınca, tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, banka kayıtları, GKS, kefalet sözleşmesi, hesap kat ihtarı ve dosya incelenerek öncelikle takip talebinde ..’ın sorumlu olduğu belirtilen … ve … nolu nakit kredi alacaklarından sorumlu tutulduğu hususu dikkate alınarak davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda rapor düzenlenmek üzere bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, Bankacı bilirkişi … tarafından ibraz edilen 13/01/2021 tarihli raporda özetle; “Davacı bankanın 10.01.2020 Takip tarihi itibariyle; Davalı Müşterek Borçlu Müteselsil Kefil …’dan, 40.528,59 TL Asıl alacak, 4.324,22 TL İşlemiş Faiz, faizin %5’i 216,21 TL Bsmv, 245,19 TL masraf olmak üzere toplam 45.314,22,-TL alacağı bulunduğu, takip tarihinden borç tamamen ödeninceye kadar 40.528,59 TL matrah üzerinden %45,12 (Talep gibi) Temerrüt (Akdi) Faizi, faizin %5’i Bsmv istenebileceği, tarafların masraf, tazminat ve ücreti vekalet gibi diğer taleplerinin ise Yüksek Mahkemenizin takdirleri içinde kaldığı” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan kredi alacaklarının tahsili istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
Uyuşmazlık, kredi ilişkisi kapsamında davalının borçlu olup olmadığı ve kefaletin geçerli olup olmadığı noktalarına ilişkindir.
Davacı ile dava dışı …-… arasında 24/08/2017 tarihinde 130.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi akdedildiği, davalı …’ın 130.000,00 TL limitle müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığı görülmüştür. Genel kredi sözleşmesinin 54. maddesinde taraflar arasındaki uyuşmazlıklarda bankanın ticari defter ve kayıtlarının HMK m.193 kapsamında kesin delil olarak kabul edileceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmıştır. Genel kredi sözleşmesindeki delil sözleşmesinin HMK m.193 hükmüne uygun olarak yapıldığı tespit edilmiştir. Davalının genel kredi sözleşmesine bulunan kefalet taahhütünün incelenmesinde; kefalette bulunan davalının el yazısıyla kefalet miktarını, türünü ve kefalet tarihini yazmış olduğu, davalının ıslak imzasının bulunduğu görülmekle kefaletlerin şekil şartlarına haiz olduğu anlaşılmıştır. Taraflar arasında HMK m.193 uyarınca münhasır delil sözleşmesi yapılmış olduğundan, dava konusu uyuşmazlığın davacı bankanın defter ve kayıtları uyarınca değerlendirilerek çözümlenmesi zorunludur. Bu doğrultuda taraflar arasındaki kredi ilişkisi kapsamında davacı tarafın alacaklı olup olmadığının tespiti için bankanın ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Yukarıda özeti yapılan bilirkişi kök raporundaki hesaplamalar uygun bulunduğundan bu rapor hükme esas alınmıştır. Ancak takip talebinde BSMV talep edilmediğinden BSMV olarak hesaplanan 216,21 TL toplam alacaktan çıkarılmıştır. İcra takip talebinde belirtilen masraf kalemi açıklanmadığından bu kalem ispatlanmadığından reddedilmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı ile dava dışı …-…arasında 24/08/2017 tarihinde 130.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi akdedildiği, davalı …’ın 130.000,00 TL limitle müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığı, kefalet sözleşmesinin geçerli olduğu, davacı bankanın kayıtları uyarınca alacaklı olduğu, … 1. Noterliği’nin … tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesiyle hesabın kat edildiği, ihtarnamenin davalıya 23/01/2020 tarihinde tebliğ edildiği, 1 günlük sürenin sonunda davalının 25/01/2020 tarihinde temerrüde düştüğü, sözleşmenin 12.2. maddesinde temerrüt halinde akdi faiz oranının iki katı oranında temerrüt faizinin uygulanabileceğinin düzenlendiği, davacı bankanın uyguladığı akdi faiz oranının %23,69 olduğu, dolayısıyla talep edilebilecek faizin azami %47,38 olduğu, davacının talebi olan %45,12 oranı bu oranın altında kaldığından taleple bağlılık gereği ticari krediden kaynaklı kredi alacağı için davacının yıllık %45,12 oranında temerrüt faiz uygulayabileceği, davalının bilirkişi tarafından tespit edilen asıl alacak ve ferilerden sorumlu olduğu, davacının … adına tahsilat yapma yetkisinin bulunduğu, davalılardan tahsilat yapılması halinde yapılan tahsilatın … davacı tarafından ödeneceği, bu durumun davacı ile … arasındaki iç ilişkiye ilişkin olduğu anlaşılmakla … tarafından davacıya ödenen miktarların mahkememizce dikkate alınamayacağı sonucuna varıldığı, davalının asıl alacağa ve faiz oranına yapmış olduğu itirazların yerinde olmadığı, davalı tarafından borcun ödendiğine veya ödenmemesi gerektiğine dair yazılı bir delil sunulmadığı anlaşılmakla yukarıda özetlenen dosya kapsamındaki bilirkişi raporu hükme esas alınmış, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, davanın kısmen kabulüne, itirazın kısmen iptaline, davalı … açısından takibin 45.098,00 TL üzerinden devamına, asıl alacak 40.528,59 TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %45,12 oranında temerrüt faizi uygulanmasına, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, davanın KISMEN KABULÜNE, itirazın kısmen iptaline, davalı … açısından takibin 45.098,00 TL üzerinden devamına, asıl alacak 40.528,59 TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %45,12 oranında temerrüt faizi uygulanmasına,
2-Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 9.019,60 TL icra inkar tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 3.080,64 TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 796,13 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.284,51 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 796,13 TL peşin harç ile 54,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 850,53 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.030,50 TL yargılama giderinin, davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 996,88 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 6.662,74 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 1.520,59 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 43,06 TL’nin davacıdan, 1.276,94 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
10-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair; davacı tarafın yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/03/2021

Katip …
¸¸

Hakim …
¸¸