Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/37 E. 2020/554 K. 13.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/37 Esas
KARAR NO : 2020/554

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/11/2013
KARAR TARİHİ : 13/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili bankanın … Şubesinde bulunan …Tic Ltd Şti ye ait hesaptan 18/03/2010 tarihinde, daha sonra anılan şirketteki temsil yetkisinin 2006 yılında kaldırıldığının öğrenilen davalıya 10.893,00 TL ödeme yapıldığını, anılan şirket vekilleri tarafından ödemenin haksız olduğu gerekçesi ile davacı banka aleyhinde icra takibi başlatıldığını, icra takibine itiraz ettiklerini, daha sonra açılan itirazın iptali davasının ise müvekkili aleyhine sonuçlandığını beyanla, sebepsiz zenginleşme hükümlerince fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10.893 TL nin davalıdan ödemenin yapıldığı tarihten itibaren, davacı bankanın ticari kredilere uyguladığı en yüksek faiz oranının % 50 fazlası oranında faiz ile birlekte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, davacı talebinin zaman aşımına uğradığını, sebepsiz zenginleşme koşullarının oluşmadığını, müvekkilinin … şirketinin ortağı olduğu dönemde davacı bankadan kullanılan krediye karşılık eşi adına kayıtlı taşınmaz üzerine ipotek tesis edildiğini, müvekkilinin bu şirketteki hisselerinin daha sonra dava dışı … şirketine devrettiğini, ipoteğin kaldırılacağının … Şirketi tarafından taahhüt edildiğini, ancak kaldırılmadığını,müvekkilinin davacı bankaya 58.225,00 TL ödeme yaparak kredi borcunu kapattığını böylelikle ipoteği kaldırdığını, davacı bankanın dava konusu ödemesinin teminat mektubu risk bedeli kapsamında alınan bedelin teminat mektubu ödendiğinden ötürü yapıldığını beyanla, davacının davasının reddi gerektiğini savunmuştur.
Dava, yetkili olunmayan şirket hesabından çekilen paranın, sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca tahsili talebine ilişkindir.
Mahkememizce 2014/905 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama neticesinde verilen 2016/40 Karar sayılı 19/01/2016 tarihli kararda “…davacının davasının kabulü ile 10.893,66 TL nın 18/03/2010 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlardaki avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve davacıya ödenmesine…” karar verilmiş, mahkememizin anılan kararı davalı tarafça temyiz edilmekle, Yargıtay 11 Hukuk Dairesi’nin 2016/6490 E. 2018/636 K. Sayılı 24/01/2018 tarihli ilamında “…somut olayda, davalı cevap dilekçesiyle usulüne uygun şekilde zamanaşımı defini ileri sürmüş olup, mahkemece bu hususta olumlu veya olumsuz bir değerlendirme yapılmamıştır. Bu durumda mahkemece davalının zamanaşımı defi değerlendirilmeden işin esasına girilerek karar verilmesinin doğru görülmediği….” gerekçesiyle bozulmuş ve dosya mahkememiz esas defterinin 2018/365 Esas sırasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce bozma ilamı gereğince 2018/365 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama neticesinde, 02/10/2018 tarihinde 2018/961 karar sayısı ile “.. dava konusu ödemenin 18/03/2010 tarihinde yapılmış olduğu, bu tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı Türk Borçlar Kanunun 66. maddesine göre sebepsiz zenginleşmeden doğan geri alma alacağına ilişkin açılacak davaların bir yıllık zamanaşımına tabi olması, davacının yapmış olduğu ödemeden itibaren bir yılın geçmiş olması, davalının da süresinde zamanaşımı definde bulunmuş olması nedeniyle davacının davasının reddine” karar verilmiş, mahkememizin anılan kararı davacı tarafça temyiz edilmekle, Yargıtay 11 Hukuk Dairesi’nin 2018/5631 E. 2019/6796 K. Sayılı 04/11/2019 tarihli ilamında “.. 22.11.2013 tarihinde açılan davanın süresinde açıldığının kabulü ile işin esasına girilerek yapılacak incelemeye göre bir karar verilmesi gerekirken davanın zamanaşımı nedeniyle reddi doğru olmadığı..” gerekçesiyle bozulmuş ve dosya mahkememiz esas defterinin 2020/37 Esas sırasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Davacı bankanın … Şubesi nezdinde bulunan … Tic. Ltd Şti ne ait hesaptan davalıya 10.893,66 TL ödeme yapıldığı, dava dışı şirket tarafından, davalı …’nın ödeme tarihinde şirket ortaklığının devam etmediğinden hesaplarından ödenen meblağın davacı bankadan tahsili bakımından takibe geçildiği ve haciz yolu ile tahsilat yapıldığı, davanın, davalıya ödenen 10.893,66 TL nın sebepsiz zenginleşme hükümlerince davalıdan tahsili istemine ilişkin olduğu, davalının ödemenin, kredi borcunun kapanmasından ötürü teminat mektubu risk bedelinin iadesine ilişkin olduğunu, sebepsiz zenginleşmenin söz konusu olmadığının savunduğu görülmüş, taraflar arasında dava dışı şirket hesabından 18/03/2010 tarihinde davalıya 10.893 TL ödeme yapıldığı hususunda bir ihtilaf olmadığı, 818 sayılı BK’nın 66. ve 6098 sayılı TBK’nın 82. maddeleri gereğince sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemlerinde zamanaşımının, hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten başlayacağının düzenlendiği, davacının, davacının aleyhinde … 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından verilen kararın 08/05/2013 tarihinde kesinleşmesi neticesinde davacı tarafça 31/07/2013 tarihinde takip konusu meblağın dava dışı şirkete ödediği, kanun hükümlerine göre zamanaşımının ödeme tarihinden değil ancak bu tarihten başlayacağı, ayrıca davalının 18/10/2006 tarihinde dava dışı şirket hisselerini devrettiği, şirket ortaklığının ve temsil yetkisinin sona erdiğinin sicil kayıtlarından anlaşılmış olmakla, dosyada bulunan … 7. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında dava dışı …Tic. Ltd Şti hesabından davalıya 10.893,00 TL ödeme yapıldığının sabit olması, davalının ödeme tarihinde şirketi temsile yetkili olmaması, davacının aleyhlerinde yapılan takip nedeni ile davalıya ödenen meblağı ayrıca hesap sahibi şirkete de ödemiş olması, davalının yetkili ve temsile yetkisinin bulunmadığı halde dava dışı … Ltd Şti nin davacı bankanın … Şubesinden 10.893 TL tahsil etmek sureti ile haksız zenginleştiği, ayrıca 818 Sayılı Borçlar Kanununun 66. Maddesi ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 82. Maddelerinde sebepsiz zenginleşmeye dayalı zamanaşımına ilişkin hükümler uyarınca davalının zamanaşımı defiine yönelik savunmasının da yerinde olmadığı kanaatine varılmakla ve davacının davasının kabulüne karar verilmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı;
1-Davacının davasının KABULÜNE, 10.893,66 TL nın 18/03/2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen 744,15 TL karar harcından peşin alınan 186,05 TL harcın mahsubu ile bakiye 558,10 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 186,05 TL peşin harç giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 379,50 TL posta giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı vekili için AÜTT gereği tayin ve takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından, kullanılmayacak olan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede Yargıtay yolu açık olmak üzere karar verildi.. 13/10/2020

Katip Hakim
e-imzalıdır e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”