Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/355 E. 2020/696 K. 18.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/355 Esas
KARAR NO : 2020/696

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/07/2020
KARAR TARİHİ : 18/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 24.07.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasında müvekkillerinin desteği …’ın vefat ettiği, müvekkillerinin desteğinden mahrum kaldığı, davalı … şirketine sigortalı … plakalı araç sürücüsü …’ın asli kusurlu olduğu, davalı … şirketine müracaat edilerek oluşturulan hasar dosyasından 03.12.2018 tarihinde 85.753,00 TL yetersiz-kısmi bir ödeme yapıldığı, rakamın gerçek zararın çok altında olduğu, davalı şirketin tam tazminatla mükellef olduğu diğer hususlarla birlikte belirtilerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 70.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan ödeme tarihinden, aksi halde dava tarihinden itibaren işleyecek ticari veya yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile yargılama gideri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; cevap verilebilmesi için delillerin tebliği gerektiğini, davacının müracaatı üzerine müvekkili şirket tarafından destekten yoksun kalma tazminatı ödendiğini, baba … için 50.760,00 TL, anne … için 34.993,00 TL olmak üzere toplam 85.753 TL tazminat ödendiğini, sulh protokolü ve ibraname imzalandığı, tazminat hesabının ZMS Genel Şartları A.5/ç maddesi ve ekinde yer alan esaslara göre yapılması gerektiğini, sürücü …’ın 128,20 promil alkollü olduğunun tespit edildiğini, sürücünün alkollü araç kullanması ve müteveffanın bilerek ve isteyerek araca binmesi sonucu müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, müteveffanın koruyucu tertibat kullanıp kullanmadığının belirsiz olduğunu, tanık …’ın bir erkek şahsın aracın altında, birinin aracın içinde, birinin araçtan 4 metre uzaklıkta yerde yattığını belirttiğini, araçta bulunan şahısların emniyet kemeri takmadığını, hasarın etkisinin artmasına sebebiyet verdikleri, somut olayda hatır taşımacılığı söz konusu olduğu ve TBK 51. md. gereği uygun bir indirim yapılması gerektiğini, kaza tarihinden itibaren faiz taleplerinin yerinde olmadığını, ödeme yükümlülüğünün ihbar ile başlayacağı, dava açılmasına neden olunmadığı, müvekkili şirketin temerrüde düşmediğini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davacılar tarafına yükletilmesini istemiştir.
Mahkememizce celp edilen dava konusu suçundan … 2. Ağır Ceza Mahkemesi dosya arasına alınmıştır.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla kusur ve aktüer bilirkişi heyetine tevdii edilen dosyaya 04/11/2020 tarihinde tanzim olunan raporda özetle; … plaka numaralı otomobil sürücüsü …’ın %50 oranında kusurlu olduğu, … plaka numaralı otomobil yolcusu davacılar murisi müteveffa …’ın kazanın oluşumunda kusursuz olduğu, ancak olayın ölümüne neden olan yaralanması ile sonuçlanmasında zararın doğmasında ve artmasında %20 oranında etkili olduğu, hatır taşımacılığı hususunun Mahkeme’nin takdirleri olduğu, Davalı tarafından bunun üzerinde ve toplam(50.760,00 + 34.993,00)= 85.753,00 TL ödeme yapıldığı buna göre davacıların ödeme tarihindeki verilere göre belirlenen maddi zararının ödeme ile karşılanmış olduğu, ödeme ile borcun sona erip ermeyeceği hususundaki takdirin Mahkemeye ait olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; 24/07/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacıların destekten yoksun kaldıklarına ilişkin açmış oldukları tazminat davasıdır.
24.07.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasında olay anında … plaka numaralı otomobilde nedeni bilinmeyen sağ arka lastiğin ani ve beklenmedik şekilde patlaması şeklinde belirginleşen teknik arızanın sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesinde ve kazanın meydana gelmesinde %50 oranında etkili olduğu, … plaka numaralı otomobil sürücüsü …’ın %50 oranında kusurlu olduğu, … plaka numaralı otomobil yolcusu davacılar murisi müteveffa …’ın kazanın oluşumunda kusursuz olduğu olduğu ceza dosyasındaki raporları, tanık ifadelerini ve belgelerini de irdeleyn hükme elverişli kusur raporuyla tespit edilmiştir.
Somut olayda, yolcu müteveffa …’ın aynı iş yerinden arkadaşları sürücü … ve Mithat Balcı ile birlikte otomobille … ilinden … iline evlerine dönerlerken kazanın meydana geldiği, seyir halinde iken araç sürücüsünün yasal sınırın üzerinde alkol aldığı anlaşılmakla mütevefanın arkadaşının alkol aldığını bilmesine rağmen araca binmesi ortak kusur teşkil edeceğinden ve arkadaş olmaları nedeniyle aracında ücretsiz olarak bir karşılık alınmadan taşındığı anlaşılmakla hatır taşımasının şartları oluştuğundan olayda ortak kusur ve hatır taşıması nedeniyle ayrı ayrı %20 oranında indirim yapılması gerekecektir.
Davalı tarafından davacılara bu olay nedeniyle 03.12.2018 tarihinde 85.753,00 TL ödeme yapılmıştır. Dosya kapsamında alınan hükme elverişli aktüer bilirkişi raporuna göre, kaza tarihine göre genel şartlara ve progresif rant yöntemine göre ayrı ayrı yapılan destek hesabında ödeme tarihi itibariyle davacıların maddi zararlarının ödeme ile karşılandığı anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Ödeme tarihi itibariyle davacıların toplam destek zararının ortak kusur ve hatır taşıması indirimi yapılmadan davacıların talep etmiş olduğu maddi tazminat miktarından fazla olması nedeniyle takdiri indirimin mahkemece yapılacak yargılama ile belirli olacağı dikkate alındığında davacılar aleyhine vekalet ücretine hükmedilmemiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 239,09 TL harçtan mahsubu ile bakiye 184,69 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacılar tarafına iadesine,
3-Davacılar tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 18/11/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”