Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/270 E. 2021/358 K. 26.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/270 Esas
KARAR NO : 2021/358

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/06/2020
KARAR TARİHİ : 26/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesi özetle; müvekkili tarafından ticari ilişki neticesinde alınan keşidecisi …Tic. Ltd. Şti., …bank … Şubesine ait, … seri numaralı, keşide yeri … olan, keşide tarihi 05/04/2020 ve 23.464,80 TL bedelli çekin müvekkili tarafından müşterisine gönderilmek üzere dava dışı …’ya verildiğini, … tarafından dağıtıma çıktığı esnada çekin çalındığını, çekin çalınmasının ardından müvekkili tarafından savcılığa şikayette bulunulduğunu, soruşturmanın hala devam ettiğini, çalıntı çekin bankaya ibraz edildiğini, çek hamilinin davalı şirket olduğunun müvekkili tarafından öğrenildiğini, davalının haksız şekilde elinde bulundurduğu çekin istirdatı ile müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini talep etmekle davanın kabulüne, davalı açısından çek tutarının %20’sinden az olmamak kaydı ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesi özetle; müvekkili ile müşterisi dava dışı …Tic. Ltd. Şti. Arasında imzalanan 26/11/2019 tarihli Faktoring sözleşmesi uyarınca ilgili çekin müvekkiline ciro edilmek suretiyle devredildiğini, müvekkili şirketin faktoring müşterisi adına 22.368,41 TL finansman sağladığını, müvekkilinin alacağın tahsili için çeki ibraz ettiğini ancak çek bedelini alamadığını, alacağını alamayan müvekkilinin … 13. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası ile icra takibine geçtiğini, takibe konu alacağın keşideci tarafından ödendiğini, çeki ödeyenin davacı olmadığını, keşideci olduğunu ve bu sebeple davacının müvekkiline dava ikame etme hakkının bulunmadığını bildirmekle davanın reddine, davaya konu alacağın %20’den az olmamak kaydı ile davacıya kötüniyet tazminatı hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 05/10/2020 tarihli duruşmasının 6 numaralı ara kararı uyarınca tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, ticari defter ve kayıtları ve dosya incelenerek öncelikle davacının defter kayıtlarına göre … ve çekteki cirantalar ile ticari ilişkisi olup olmadığının tespit edilmesi, ticari kayıtlarda çeke ilişkin bir kayıt bulunup bulunmadığının belirlenmesi, … işlem firması ile arasında çeke ilişkin bir kayıt bulunup bulunmadığının tespit edilmesine, davalı …ş’nin faktoring işleminin usulüne uygun olup olmadığı, yönetmeliğe göre gerekli araştırmaların yapılıp yapılmadığı, sistem üzerinden sorgulanarak … Ltd. Şti. ve …(…) hakkında faktoring sisteminde mükerrer fatura, gerçek olmayan ticari ilişki gibi hususlarda olumsuz kayıt bulunup bulunmadığı, davalının kötü niyetli veya ağır kusurlu olup olmadığı, faktoring sistemleri ve ticari defterler ile dosyadaki deliller değerlendirilerek belirlenmesi konusunda rapor alınmasına karar verilerek dosyanın mali müşavir … ve …’a tevdi edildiği görülmekle, bilirkişilerin mahkememize sunmuş oldukları 11/12/2020 tarihli raporda; davacı ve davalı şirketlerin, Türk Ticaret Kanunu’na göre tutulması gereken ticari defterlerini yasal süreleri içerisinde tasdik ettirdikleri dolayısıyla davacı ve davalı şirketlerin ticari defterlerinin sahibi lehine delil olma özelliğini taşıdıkları görüldüğünü, davacı şirketin, dava konusu çekin keşidecisi olan dava dışı …Şti. ile ticari ilişki içerisinde olduğunu, davacı şirketin 2019 sonu itibariyle dava dışı … şirketinden 23.464,80 TL alacaklı olduğunu, bu tutarın aynı zamanda dava konusu çek tutarı ile uyumlu olduğunu, ilgili çekin davacı defterlerinde kaydının bulunduğu tespit edildiğini, davacı şirketin defterlerinde, dava dışı … – … ile … Ltd. Şti. ile ilgili her hangi bir cari hesap ve her hangi bir muhasebe kaydının bulunmadığını, davacı defterlerinde … Şti. ile ticari ilişkinin ve ilgili çek tarihinde çek tutarına uygun bakiyenin var olduğunu ancak ilgili çekin davacı tarafından bu şirkete gönderilirken çalınması iddiasına uygun olarak çek tutarının bu şirket muavin defter kayıtlarında bulunmadığını, davalı şirketin, dava konusu olan çeki ve ilgili faktöring işlemini defterlerine usulüne uygun olarak kaydettiği tespit edildiğini, davalı şirket ile dava dışı … arasında 26.11.2019 tarihinde “Faktoring Sözleşmesi” imzalandığını, … tarafından davalı şirkete davaya konu çekin ciro edilerek tesliminin bu sözleşme hükümlerine uygun olduğunu, davalı şirketin dava dışı …’dan davaya konu çeki teslim alırken, dava dışı …’nın çekin kendisinden önceki cirantası olan Susal Makine – … ile arasındaki ticari ilişkiyi tevsik eden, ilgili faturayı ilgili mevzuata uygun olarak teslim aldığını, ilgili mevzuat gereği davalı şirketin yükümlü olduğu araştırmayı yaptığını, bu sebeplerle davalının kusurlu olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirmişlerdir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava; kargo sırasında çalındığı iddia olunan çekin istirdadına ilişkindir. Davacı tarafın ticari ilişki kapsamında dava dışı … Ltd Şti’den almış olduğu 05/04/2020 keşide tarihli 23.464,80 TL bedelli çekin kargoya verildiğini, … ait araçta 09/01/2020 tarihinde meydana gelen hırsızlık olayı nedeniyle çekin çalındığını iddia ederek davalı …Ş’den çekin istirdatını ve borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı taraf, dava konusu çeki faktoring ilişkisi kapsamında devraldığını, iyi niyetli hamil olduğunu beyan ederek davanın reddinin gerektiğini savunmuştur.
Yargılama sırasında tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bilirkişi tarafından tanzim edilen raporda; davacının dava konusu çeki …Tic. Ltd. Şti ile olan ticari ilişkisi kapsamında devir aldığı, 07/01/2020 tarihinde davacının defterine çek kaydı yapıldığı, aynı gün çalıntı çek olarak kaydedildiği, davacının dava konusu çekte kendinden sonra gelen ciranta olan dava dışı … ile arasında herhangi bir ticari ilişkisi bulunmadığı, davacının dava konusu çeki … Ltd. Şti’ye gönderdiği iddiasının ticari kayıtlara uygun olduğu, davalının dava konusu çeki dava dışı …Tic Ltd. Şti’den aldığı, 09/01/2020 tarihinde davalı tarafından müşterisine finansman sağlandığı, faktoring işleminin usulüne uygun olarak kaydedildiği belirtilmiştir.
Dosya kapsamından, dava konusu çekin dava dışı … Tic. Ltd. Şti tarafından davacıya devir edildiği, davacı tarafından … firmasına gönderildiği sırada kargoda çalındığı, davalı tarafından dava dışı …Ltd. Şti’den faktoring ilişkisi kapsamında dava konusu çekin devir alındığı, … Tic Ltd. Şti tarafından …-…’a düzenlenen … tarihli … numaralı 23.600,00 TL bedelli fatura alacağına istinaden çekin devir alındığı, fatura konusu alacağın ve bu alacağa karşılık verilen çekin davalıya devir edildiği anlaşılmıştır. Ayrıca …Tic Ltd. Şti’nin ticaret siciline kayıtlı olduğu, çek üzerindeki kaşede belirtilen vergi numarasının … Ltd. Şti’ye ait olduğu tespit edilmiştir.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6361 sayılı Finansal Kiralama Faktoring ve Finansman Şirketler Kanunu’nun 9/2. maddesine göre; “faktoring şirketi kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde kambiyo senetlerine dayalı olsa bile, bir mal veya hizmet satışından doğmuş fatura ile tevsik edilemeyen alacaklar ile kurulaca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde tevsik edilemeyen mal veya hizmet satışına bağlı doğacak alacakları devir alamaz ve tahsilini üstlenemez.” 04.02.2015 tarih ve 29257 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “faktoring işlemlerinde uygulanacak usul ve esaslar hakkında yönetmelik” 8/1 maddesinde ise; “faturalı alacağa istinaden kambiyo senedi veya diğer senetlerin alınması halinde alınan kambiyo senedi veya diğer senetteki ciro silsilesinde kuruluşa kambiyo senedi ve diğer senedi ciro edip veren kişinin, devralınan faturada alacaklı olarak gözüken kişi ve bu kişiden bir önceki cirantanın veya keşidecinin de faturadaki borçlu ile aynı kişi olması gerekir. Fatura ile kambiyo senedi veya diğer senetteki tutarın uyumlu olmasına dikkat edilir” düzenlemesine yer verilmiştir.
Dava konusu çeki davalı …’e temlik eden cirantanın sunulan faturada alacaklı olarak görülen … Tic Ltd. Şti (faktoring sözleşmesinin tarafı olan müşteri) ondan bir önceki cirantanın ise faturada borçlu olarak görünen Susal Makine-… olduğu, fatura ile çek bedelinin de uyumlu bulunduğu anlaşılmakla dava konusu çekin 6361 sayılı Yasanın 9/2 ve yönetmeliğin 8. maddesi hükmüne uygun şekilde faktoring şirketine devredilmiş olduğu görülmüştür. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı T.T.K.’nun 790. maddesine göre; “cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır”. Somut olayda dava konusu çekte lehtardan hamile ciro silsilenin tam olduğu, herhangi bir kopukluk bulunmadığı anlaşıldığından davalı …Ş.’nin yetkili hamil olduğunun kabulü gerekir. 6102 sayılı T.T.K.’nun 792. maddesine göre; “çek herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790. maddesine göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çek geri vermekle hükümlüdür.” 6361 sayılı Yasa’nın 9/2 maddesi hükmü ve yukarıda sözü edilen yönetmeliğin 8. maddesi, faktoring şirketlerine, kambiyo senetlerine dayalı olsa bile temlike konu alacağın bir mal veya hizmet satışından doğduğunu fatura ile tevsik etme ve kambiyo senedi ile faturanın uyumlu olduğunu araştırma yükümlülüğünü yüklemiş, 6102 sayılı T.T.K.’nun 790. maddesi ise ciro silsilesinde dış görünüş itibari ile kopukluk olup olmadığını inceleme yükümlülüğünü yüklemiştir. Faktoring şirketlerine bunların dışında daha fazla yükümlülük yükleyen bir mevzuat hükmü bulunmamaktadır. Sonuç olarak; davalı … şirketinin dava konusu çeki iktisap ederken yasa, sözleşme ve objektif iyi niyet kurallarına uygun hareket ettiği, davalı uhdesinde bulunan dava konusu çekin çalıntı olduğunun davacı tarafça davalı şirkete direkt olarak bildirilmemiş olduğu, davalı … şirketinin iktisapta iyiniyetli yetkili hamil olduğu, davalının çeki iktisap ederken kötüniyetli olduğunu, çekin çalıntı olduğunu bilerek davacının zararına hareket ettiği gösteren bir delil bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 59,30 TL harçtan peşin yatırılan 400,73 TL’den mahsubu ile fazla harç olan 341,43 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı vekili yararına AÜTT gereği tayin ve takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafında yapılan 23,50 TL yargılama giderinin davacıdan tahsil edilerek davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayacak olan avansın ilgili tarafa iadesine,
Dair; tarafların yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/04/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)