Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/173 E. 2021/140 K. 24.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/173 Esas
KARAR NO : 2021/140

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 04/03/2020
KARAR TARİHİ : 24/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesi özetle; davalının 12/01/2018 tarihinde … İşletme Müdürlüğün sorumluluk sahası içinde bulunan … İlçesi, … Mahallesi, …. Sokak, No:… adresinde yapılan çalışma sırasında müvekkili şirketin enerji dağıtım altyapısına hasar verdiğini, hasar nedeniyle müvekkili şirket tarafından hasar bedeli olan 7.246,06 TL+KDV olmak üzere toplam 8.550,35 TL borcun tahakkuk edildiğini, davalının borcunu ödememesi üzerine … 3. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası ile 8.550,35 TL hasar bedeli ve 556,39 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.106,94 TL’nin tahsiline ilişkin icra takibine geçildiğini, davalının ödeme emrine itirazı üzerine takibin durduğunu bildirmekle davanın kabulü ile itirazın iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %20’den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak tensip zaptı ve dava dilekçesinin tebliğ edildiği görülmekle, davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesi özetle; dava konusu hasarda müvekkili idare adına çalışmayı yürüten yüklenici firmanın sorumluluğunun bulunduğunu, müvekkili idarenin hasarda kusuru bulunmadığını ve müvekkili ile davacı arasında illiyet bağının kurulmasının mümkün olmadığını, davacının işçilik ve araç giderlerinin müvekkilinden talep edemeyeceğini, talep edilen hasar bedelinin gerçeğe uygun olmadığını, davacı tarafından tek taraflı tutulan hasar tutanaklarını ve oluşturulan hasar hesabını kabul etmediklerini bildirmekle davanın reddine, alacağın %20’den az olmamak kaydı ile davacıya kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Mahkememizce celp edilen … 3. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; davacının 8.550,35 TL asıl alacak ve 556,39 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.106,94 TL’nin davalıdan tahsilini talep ettiği, davalının 16/10/2018 tarihli dilekçesi ile borca itirazı üzerine takibin durduğu görüldü.
Mahkememizin 19/10/2020 tarihli duruşmasının 1 numaralı ara kararı uyarınca tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller ve dosya incelenerek meydana gelen fiilde davalının kusurlu olup olmadığı, meydana gelen zararın tespit edilmesi ve davacı tarafından belirtilen zarar miktarının kadri maruf olup olmadığının değerlendirilerek davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda rapor alınmak üzere bilirkişi vasıtasıyla inceleme yapılmasına karar verilmiş olup dosya bilirkişi elektrik mühendisi …’ya tevdi edilmiş olup, bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu 23/11/2020 tarihli raporunda; davacı … A.Ş.’ne ait yeraltı enerji kablosuna, davalı … yüklenicisi olan dava dışı … A.Ş. & … Ltd. Şti. İş Ortaklığı altyapı çalışması yaparken zarar verdiğini, davalı …, yüklenici firma ile yapılan Yapım İşlerine Ait Sözleşme’nin 25/4. Maddesi uyarınca sorumluluğun yüklenici firmaya ait olduğunu, ancak dava dışı şirketlerin, davalı … adına yaptığı çalışmalar sırasında zararın gerçekleştiği, işin davalı İSKİ’nin gözetim ve denetimi altında yapıldığını, davalı … ile yüklenicisi arasında sorumsuzluk anlaşması yapılmış olsa da sözleşmedeki bu şartın, sözleşmenin tarafı olmayan davacı yönünden bağlayıcı olup olmadığı konusunda hukuki kararın mahkeme kanaatinde olduğunu, davacı şirketin, hesapladığı zarar miktarı kadri maruf olmadığını, bunun nedenini ise araç ve personel bedellerini mükerrer olarak ilave etmesi ve hiçbir dayanağı olmayan %25 ceza bedeli tahakkuk ettirmesi olduğunu, davacının zararı, hasarın giderilmesi için kullanılan malzemeler ve bunların montaj bedellerinden ibaret olduğunu, hesaplamalar … Birim Fiyatları esas alınarak yapıldığından araç, personel ve tüm bedelleri montaj bedellerine dahil olduğunu, davacı şirketin icra takip tarihi itibariyle toplam alacağının 267,40 TL asıl alacak, 17,65 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 285,05 TL olduğuna dair görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava; haksız fiil nedenine dayalı maddi tazminat talebine ilişkin başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı, 12/01/2018 günü … İşletme Müdürlüğü hizmet sahasında bulunan … adresinde davalı tarafından tesislerine zarar verildiğini, hasara uğratıldığını, davalının bu zararlardan sorumlu olduğunu iddia etmiştir. Davalı ise davacı tarafın uğradığı zararın sorumlusunun kendisi olmadığını, kusurun, zararın kanıtlanmadığını bu nedenle davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
Uyuşmazlık, gerçekleşen zarara kimin sebebiyet verdiğine ve bu zarardan kimin sorumlu olduğuna ilişkindir.
… Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na yazılan müzekkerelere verilen yanıtlarda, … adresinde 12/01/2018 tarihinde davalı adına … Tic A.Ş …Tic. Ltd. Şti İş Ortaklığı’nın “Rabıt Yenileme Çalışması” yaptığı, davalı … Genel Müdürlüğü’ne kazı çalışması yapması için kazı ruhsatı verildiği bildirilmiştir.
Yargılama sırasında, davacı tarafından dosyaya ibraz edilen Hasar Keşif Tutarı Formu, Hasar Tespit Tutanağı, Fotoğraflar ve hasara ilişkin tüm belgelerin değerlendirimesi ve dava konusu olay ile ilgili zarara ilişkin sorumluların kim olduğunun ve miktarının tespit edilmesi için bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, alınan bilirkişi raporunda; davacı şirkete ait kabloların davalının yüklenicisi tarafından hasara uğratıldığını, davacının 267,40 TL asıl alacak ve 17,65 TL işlemiş faiz olmak üzere 285,05 TL talep edebileceği belirtilmiştir. Bilirkişi tarafından yapılan zarar hesabı yönetmeliklere uygun olduğundan yerinde görülmüştür.
Davacının %25 ceza bedeli talebi açısından yapılan değerlendirmede; haksız fiil hükümlerine göre zarar verenin meydana gelen gerçek zarardan sorumlu olduğu, somut olaydaki %25 ceza bedeline dayanak olan bir zararın meydana geldiğine dair bir delil sunulmadığı anlaşıldığından gerçek zarar ilkesi kapsamında davalıların %25 ceza bedeli adı altında talep olunan miktardan sorumlu olmadığı anlaşılmıştır. Araç ve personel gideri talebi açısından yapılan değerlendirmede; … birim fiyat tarifeleri 32.b pozunda personel ve araç giderlerinin malzeme ve montaj bedellerine dahil olduğu belirtildiğinden davacının araç ve personel gideri talebinin mükerrerlik arz ettiği tespit edilmiş olup, bu talep yönünden dava reddedilmiştir.
Davalı … yüklenici ile aralarındaki sözleşme gereği sorumlu olmadığını, meydana gelen zararlardan yüklenicinin sorumlu olduğunun kararlaştırıldığını beyan etse de … idaresinin kamusal faaliyetleri niteliğinde olan altyapı çalışmalarında tüm sorumluluğu sözleşme ile yüklenici firmalara bırakmasının sadece sözleşen tarafları bağlayıcı nitelikte olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin sorumluluk ilişkisini düzenleyen hükümlerinin kendi aralarında geçerli olup 3. kişi konumundaki davacıyı bağlamayacağı, davalı …’nin TBK m.66 anlamında denetim ve gözetim yükümlüğünün olduğu ve bu kapsamda verilen zarardan asıl işi yapan şirket ile birlikte müteselsilen sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır.
Somut olayda; davacı kuruma ait kabloların davalı … A.Ş … Ltd. Şti İş Ortaklığı tarafından yapılan kazı çalışmalar sırasında hasara uğradığı, gerçekleşen zarar ile uygun illiyet ve kusur durumunun mevcut olduğu, haksız fiil şartlarının oluştuğu, yukarıda açıklanan nedenlerle davalının zarardan sorumlu olduğu, olay nedeniyle oluşan zarar miktarının bilirkişi raporu ile belirlendiği, raporun denetime elverişli ve yeterli olduğu anlaşılmıştır. Bilirkişi tarafından düzenlenen rapor ilgili yönetmeliklere ve meydana gelen zarara uygun olduğundan tarafların bilirkişi raporuna yönelik itiraz ve beyanları yerinde görülmemiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle; davanın kısmen kabulüne, itirazın kısmen iptaline, takibin 285,05 TL üzerinden devamına, asıl alacak 267,40 TL’ye takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, alacak likit ve belirlenebilir olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, itirazın KISMEN İPTALİNE, takibin 285,05 TL üzerinden devamına, asıl alacak 267,40 TL’ye takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 155,53 TL harçtan mahsubu ile bakiye 96,23 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL peşin harç ile 54,40 TL başvurma harcından oluşan toplam 113,70 TL’nin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan posta, tebligat, ve bilirkişi ücretinden oluşan toplam 856,00 TL yargılama giderinden davanın kabulü oranında yapılan hesaplama neticesinde 26,79 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından belgelendirilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca 285,05 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalıya verilmesine,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
9-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 1.278,69 TL’nin davacıdan, 41,31 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair; davacı tarafın yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/02/2021

Katip
¸¸

Hakim
¸¸