Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/733 E. 2022/400 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/733 Esas
KARAR NO : 2022/400

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 31/12/2019
KARAR TARİHİ : 02/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili sunmuş olduğu 31/12/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; 04/05/2012 günü, sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka numaralı kamyon ile … sevk ve idaresindeki … plaka numaralı taşıtın karıştığı trafik kazasında … plaka numaralı taşıtta anneannesinin kucağında yolcu olarak bulunan müvekkil …’nin ağır şekilde yaralandığı, uzun süre tedavisine devam edildiği, iyileşemeyerek felç kaldığı, A.T.K. Raporuna göre söz konusu kazanın meydana gelmesinde … plaka numaralı taşıtın asli, … plaka numaralı taşıtın tali kusurlu bulunduğu, ceza davası açıldığı, kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği, müvekkili …’nin Engelli Sağlık Kurulu Raporuna göre %98 oranında maluliyeti olduğu, yaşadığı süre boyunca çok ileri düzeyde özel gereksinime ihtiyaç duyacağı, … Sigorta tarafından 03/10/2014 tarihinde 98.890,-TL sürekli iş göremezlik tazminatı ödemesi yapıldığını, eksik kalan kısım için farklı tarihlerde 4 kez sigorta şirketine mail yoluyla başvuruda bulunulduğu, ancak yanıt alınamadığını, 19/11/2014 tarihinde Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurulduğunu, komisyonun 20/03/2015 tarihinde … Esas ve … numaralı karar sayılı ilamı ile 101.110,-TL bakiye sürekli iş göremezlik tazminatına hükmettiğini, söz konusu ilamın … 20.İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyası ile takibe konu edildiğini, Halk Sigorta tarafından da icra dosyasına ödeme yapıldığını, 23/10/2019 tarihinde sigorta şirketine sürekli bakıcı ihtiyacı tazminatı için başvuruda bulunulduğunu, başvurularına karşılık alamadıklarını, kaza tarihi itibariyle kazaya sebebiyet veren AhmetÜlker’in kullandığı aracın ZMMS nın … Sigorta A.Ş. Adına yapıldığını, aracın işletinin de …Başkanılğı olduğunu, kaza sırasında ruhsat sahibi her ne kadar … İl özel İdaresi olsa da … sayılı yasa ile il özel idaresinin …Başkanlığına devredildiğini, böylelikle işleten sorumluluğunun davalı belediyeye geçtiğini, 25/12/2019 tarihinde arabuluculuğa başvurulduğu, sonuç alınamadığı belirtilerek zarar belirli hale geldikten sonra dava değerini artırmak kaydıyla, … adına 10.000,-TL sürekli bakıcı gideri kaza tarihinde itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketi bakımından kaza tarihindeki sağlık gideri teminatı kapsamında kalmak kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen, 10.000,-TL sürekli iş göremezlik tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan … ve …’den müştereken ve müteselsilen, davacı anne … için 100.000,-TL, baba …için 100.000,-TL ve küçük … için 300.000,-TL olmak üzere toplam 500.000,-TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsilinin, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalılara usulüne uygun dava dilekçesi, tensip zaptı, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş olup, davalılardan … vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin ikamet adresinin … olduğunu, davanın yetkisiz mahkemede açılmış olması sebebiyle davanın reddi gerektiğini, 04/05/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, davacının tüm tazminat taleplerinin karşılandığını, tedavi ve bakım giderlerinin SGK tarafından karşılanması gerektiğini bildirerek; davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacılara yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, davacı tarafın davaya konu kaza nedeniyle sigorta tahkim komisyonuna başvuruda bulunduğunu, derdestlik itirazlarının bulunduğunu, müvekkili şirketin davaya konu kaza nedeniyle davacı yana 02/10/2014 tarihinde 98.890,00 TL, 16/04/2015 tarihinde 101.110,00 TL ödeme yapıldığını, yapılan ödemeye istinaden davacı tarafın müvekkili şirketi ibra ettiğini, davacının dava açmasının hukuk ve yasaya aykırı olduğunu, kazaya karışan … plakalı araç trafik sigorta poliçesi ile teminat kapsamına alındığını, trafik sigorta poliçesinin kişi başı teminat limitinin 225.000 TL olduğunu, tedavi ve bakım giderleri yönünden bir sorumluluklarının bulunmadığını bildirerek; davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetki, zamanaşımı ve husumet itirazlarının bulunduğunu, meydana gelen kazada davacıların kusurlarının da gözönüne alınması gerektiğini, davacı …’nin kaza esnasında ön koltukta seyahat ettiğini, davacıların manevi tazminat taleplerinin reddi gerektiğini, müvekkilinin dava konusu edilen kazada bir sorumluluğunun bulunmadığını bildirerek; davanın husumet yokluğu ve zamanaşımı nedeniyle reddine, davanın esastan reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
… 2.Asliye Ceza Mahkemesinin … E.sayılı dosyası uyap üzerinden istenilmiş olup, yapılan incelemesinde; Mahkememiz dosyasına dava konusu edilen trafik kazası nedeniyle … Cumhuriyet Başsavcılığının iddianamesi ile sanık … ve katılan sanık … hakkında taksirle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma suçundan dava açıldığını, mahkemece dosyamız davalısı … hakkında 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın 18/07/2014 tarihinde kesinleştiği görüldü.
Mahkememizce … Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılarak davacı …’nin … Hastanesi Adli Tıp Bölümüne sevki ile kaza tarihi olan 2012 yılı itibariyle meslekte kazanma kaybının, maluliyet oranının ne olduğunun tespit edilmesine karar verilmiş, … Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Bölümünün 23/03/2021 tarihli raporunda; Şahısta 04.05.2012 tarihinde araç dışı trafik kazası sonrası meydana gelen ve olayla illiyetli nörolojik sekel(beyin doku hasarı, ağır düzeyde uyumsal işlevsellikte eksiklik, idrar-gayta inkontinansı ve konuşma bozukluğu) arazlarının 11 Ekim 2008 Tarihinde yayınlanan 27021 sayılı Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği’ne göre değerlendirilmesinde; Arıza Sıra No: 7 (. Liste), Arıza Ağırlık Ölçüsü: 65(C> Enkontinansla birlikte yatağa bağımlı), Meslek Grup No: 1, İş Görmemezlik Simgesi: A, Meslekte Kazanma Gücü Kayıp Oranı (38-39 yaş için): 100 olduğu, Meslekte Kazanma Gücü Kayıp Oranı (21 ve aşağısı): 100 olarak tespit edildiği, sürekli iş göremezlik halinin bulunduğu ve meslekte kazanma gücünü %100 (YÜZDEYÜZ) oranında kaybetmiş olduğu, Meydana gelen bu arazlar nedenli giyinme, beslenme, fonksiyonel mobilite, barsak ve mesane bakımı, kişisel hijyen ve tuvalet ihtiyacı gibi günlük yaşam aktivitelerini tek başına sağlayamayacağı için başka birinin sürekli bakımına ihtiyacı olduğu bildirilmiştir.
Mahkememizce dosyanın aktüer bilirkişi …, kusur bilirkişisi… ve sosyal hizmet uzmanı …’e tevdi edilerek 2010 TRH tablosu ve progresive rant sistemine göre davacının talep edebileceği bakıcı gideri, iş göremezlik tazminatının tespiti hususunda inceleme yapılmasına karar verilmiş, ibraz edilen 03/11/2021 tarihli bilirkişi raporunda; kusur durumuna ilişkin olarak; kazanın oluşumunda: … plaka numaralı kamyonet sürücüsü …’in %75 oranında asli kusurlu olduğu, … plaka sayılı taşıt sürücüsü …’in kazada %25 oranında tali kusuru bulunduğu, bebek …’nin yaralanmasında, tıp doktoru kanaatine muhtaç olmakla bilikte ebeveyn davranışlarının %20 oranında etken olduğu kanaatine varıldığı, sosyal hizmetlere ilişkin olarak; kaza neticesinde …’nin fiziksel, ruhsal ve sosyal yaşamında meydana gelen zararın niteliği (günlük yaşam aktivitelerini tek başına sağlayamayacak nitelikte olması ve %98 ağır engelli statüsü nedeniyle çocuğun yaşamı boyunca 7/24 bir yetişkinin bakım ve gözetiminde bulunması gerekliliği ile bu zarar nedeniyle ortaya çıkan ve/veya ortaya çıkması muhtemel diğer tüm gereksinimlerinin kaza nedenselliği ve kusurdan (bebek koltuğunda seyahat etmesi gereken çocuğun ön koltukta anneanne kucağında bulunması, müterafik kusurdan ) ziyade, kaza sonucu …’de ortaya çıkan zarar ve gereksinimleri belirleyen sonuç üzerinden değerlendirilerek “çocuğun üstün yararının ” korunması gerektiği kanaatine varıldığı, maddi zarar hesabına ilişkin olarak; davalıların %75 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacı …’nin sürekli iş göremezlik dönemine ait maddi zarara ilişkin olarak; sigorta tahkim komisyonunda sadece davalı Halk Sigortanın davalı olduğu dikkate alınarak, sigorta tahkim komisyonu tarafından belirlenen zarar tutarı dikkate alınmaksızın günümüze kadar bilinen verilere göre belirlenen zarar tutarından ödemelerin güncel tutarının tenzili ve %20 müterafik kusur indirimi yapılması halinde davacının sürekli iş göremezlik dönemine ait %100 maluliyet oranı ile ilgili bakiye maddi zararının 992.451,10 TL olduğu, müterafik kusur indirimi yapılmaması halinde davacının sürekli iş göremezlik dönemine ait %100 maluliyet oranı ile ilgili bakiye maddi zararının 1.470.721.67 TL olduğu, davacı tarafından sigorta tahkim komisyonuna yapılan başvuru sonucu belirlenen 387.679,19 TL’lik sürekli iş göremezlik zararı bakımından kesinleşmiş olacağından bu durumda davacının 387.679,19 TL -101.110,00 TL)= 286.569,19 TL talep edebileceği, dava dilekçesinde sürekli iş göremezlik zararı yönünden sadece araç sürücüsü ve işleten talepte bulunulmuş olması nedeniyle davalı Halk Sigortanı sürekli iş göremezlik zararı yönünden sorumlu olup olmayacağı hususundaki hukuki durumun takdirinin Mahkemeye ait olduğu, bir an için Halk Sigortanın da sürekli iş göremezlik zararından sorumlu olacağının kabulü halinde ise; davacının bakiye maddi zararı sigorta şirketinin sorumlu olduğu bakiye 25.000 TL’lik poliçe limitini aştığından sigorta şirketinin sorumluluğunun 25.000,00 TL’lik bakiye limit ile sınırlı olacağı, bakıcı gideri zararına ilişkin olarak; davalıların %75 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacı …’nin sigorta tahkim komisyonunda bakıcı gideri yönünden yargılama yapılarak bir hüküm kurulmamış olması nedeniyle günümüze kadar bilinen son verilere göre belirlenen zarar tutarından; %20 müterafik kusur indirimi yapılması halinde davacının ömür boyu bakıcı gideri nedeniyle maddi zararının 1.750.124,30 TL olduğu, müterafik kusur indirimi yapılmaması halinde davacının ömür boyu bakıcı gideri nedeniyle maddi zararının 2.386.533,15 TL olduğu, davacının bakıcı gideri nedeniyle uğradığı maddi zararı davalı sigorta şirketinin sağlık tedavi gideri teminatı kapsamında sorumlu olduğu 225.000,00 TL’lik tedavi gideri teminat limitini aştığından davalı … Sigortanın bakıcı gideri nedeniyle sorumluluğunun 225.000,00 TL limit ile sınırlı olacağı, başvuru tarihine göre Halk Sigorta bakımından bakıcı gideri yönünden temerrüt tarihinin 06/11/2019 olarak belirlendiğini, araç sürücüsü ve işleten bakımından temerrüdün 04/05/2012 olay tarihinde gerçekleşmiş olacağı, sigortalı aracın kamuya ait olması nedeniyle ticari faiz talebinin Mahkemeye ait olduğu bildirilmiştir.
Davacılar vekili sunmuş olduğu 22/12/2022 tarihli talep arttırım dilekçesi ile ; 10.000 TL üzerinden açmış olduğu sürekli iş göremezlik tazminatını 1.470.721,67 TL’ye, 10.000 TL üzerinden açmış olduğu sürekli bakıcı gideri tazminatını 2.386.533,15 TL’ye arttırdıklarını bildirmiş, harcını da yatırmıştır.
Davalılardan … ve … yetki itirazında bulunmuş ise de; davalı … Sigorta A.Ş.nin adres itibariyle Mahkememiz yetkisi dahilinde olduğu, HMK.nun 7/1 maddesi uyarınca taraflar arasında ortak yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olduğu anlaşıldığından ; davalı … ve …Başkanlığının yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
2918 sayılı KTK.nun 109. maddesinin 1. fıkrasında haksız fiil niteliğindeki trafik kazalarından doğan tazminat taleplerlerinin, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrayacağı düzenlenirken, 2. fıkrasında ise, davanın, cezayı gerektiren bir fiilden doğması ve ceza kanununun bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş olması halinde, bu sürenin maddi tazminat talepleri içinde geçerli olacağının hüküm altına alındığını, kazanın meydana geldiği tarih itibariyle yürürlükte bulunan Türk Ceza Kanunu’na göre yaralamalı trafik kazalarında uzamış ceza zamanaşımının 8 yıl olduğu, dava konusu kazanın 04/05/2012 tarihinde gerçekleştiği, uzamış ceza zamanaşımının 04/05/2020 tarihinde dolacağı, davacı tarafından davanın zamanaşımı süresi içerisinde 31/12/2019 tarihinde açıldığı 8 yıllık zamanaşımı süresinin dolmamış olduğu anlaşıldığından zamanaşımı itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
… husumet itirazında bulunmuş ise de; kazaya sebebiyet veren … plaka sayılı aracın kaza tarihi olan 04/05/2012 itibariyle …İdaresi adına kayıtlı olduğu, 12/06/2014 tarihinde … Başkanlığına devredildiği, 6360 sayılı yasa ile 13 ilde büyükşehir belediyesi ve 26 ilçe kurulması ile bazı kanun veya KHK lerde değişiklik yapılmasına dair kanunun 1.maddesi ile,… Belediyelerinin sınırlarının mülki sınırlar olduğu, bu il içindeki il özel idarelerinin tüzel kişiliğinin kaldırıldığı, 3.maddesinde de; il özel idarelerinin Mahkemelerde süren davaları ve il özel idaresi olarak faaliyet gösterdikleri dönem ve yapılan işlemlere ilişkin olarak açılacak davalarda muhatabın devir işleminin yapıldığı ilgili kurum ve kuruluş olduğunun düzenlendiği, … İdaresi adına kayıtlı aracın 12/06/2014 tarihinde … Belediyesine devri yapılmış olması sebebiyle … Başkanlığının husumet itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
… İdaresine ait olup, … Belediye Başkanlığına devredilen … plakalı aracın davalı … Sigorta tarafından Zorunlu Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalandığı, araç sürücüsü …’in trafik kazasının meydana gelmesinde 2918 sayılı KTK.nun 84/h maddesini ihlal etmesi sebebiyle %75 oranında kusurlu olduğu, davacı …’nin yolcu olarak bulunduğu … plakalı aracın sürücüsü …’in KTK.nun 52/a,b maddelerine aykırı davranması nedeniyle %25 oranında tali kusurlu olduğu, bebek …’nin ön koltukta anneannesinin kucağında oturduğu, Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 150.maddesine göre: …, …, …,…, …, … sınıfı araçlarda boyu 150cm ve kilosu 36 kg altında olan çocukların taşınması sırasında ağırlığına uygun çocuk bağlama sistemlerinin bebek koltuklarının kullanılmasının zorunlu olduğu, davacının ebeveynleri tarafından bu zorunluluğa uyulmadan küçük çocuğun ön koltukta kucakta taşındığı, çocuğun yaralanmasında ebeveyn davranışlarının %20 oranında müterafik kusura sebebiyet verdiği sonucuna ulaşılmıştır.
Gerçekleşen kaza neticesinde davacı …’nin %98 oranında engelli kaldığı, … Adli Tıp Ana Bilim Dalı tarafından düzenlenen rapora göre davacının meslekte kazanma gücündeki azalmanın %100 olduğu, davacının maddi zararının 2.291.347,81 TL olduğu, %25 kusur indirimi ve %20 müterafik kusur indirimi ve davacı tarafından Halk Sigortaya karşı sigorta tahkim komisyonuna müracaat edilip Halk Sigorta tarafından yapılan ödemelerin güncellenmiş değeri olan 322.790,19 TL’nin düşümü sonucunda; davacının sürekli iş gücü kaybı maddi zararının 992.451,10 TL olduğu, bu miktarın sadece davalılar … ve sürücü …’den talep edildiği anlaşıldığından 992.451,10 TL sürekli iş görmezlik tazminatının 04/05/2012 kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar … ve sürücü …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar vermek gerekmiştir.
… Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı tarafından düzenlenen raporda davacının sürekli bakıma muhtaç olduğunun tespit edildiği, buna göre davacının sürekli bakıcı gideri toplamının 3.182.044,20 TL olduğu, %25 kusur indirimi ve %20 müterafik kusur indirimi yapılması durumunda davacının bakıcı giderinin 1.750.124,31 TL olduğu, Yargıtay 17 HD’nin 2011/10149 karar, 2012/12157 esas, 07.11.2012 tarihli kararında 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98.maddesine göre trafik kazaları sebebi ile üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sunduğu sağlık hizmet bedellerinin SGK tarafından karşılanacağı, devamında da geçici 1.maddede düzenlenen aktarımın gerçekleştirilmesi koşulu ile hastanelerce sunulan sağlık hizmetleri yönünden sigorta şirketlerinin ve güvence hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği, kazazedelerin bunun dışında kalan bakıcı ve tedaviye bağlı sair harcamaları sigorta şirketleri ve güvence hesabının tedavi teminatları kapsamında sigorta şirketleri ve güvence hesabından talep edebilecekleri bildirilmiş olduğundan davalı sigorta şirketinin tedavi giderlerinden sigorta teminat limiti kapsamında sorumlu olduğu, bakıcı gideri zararına ilişkin teminat limitinin 225.000,00 TL olduğu, davacı tarafından bakıcı gideri bakımından davalı sigorta şirketine 23/10/2019 tarihinde başvuruda bulunulduğu, başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü sonrası 06/11/2019 tarihinde sigorta şirketinin temerrüde düştüğü, araç sürücüsü ve işleten bakımından herhangi bir ihtar ve ihbara gerek olmaksızın temerrüt tarihinin kaza tarihi olan 04/05/2012 tarihi olduğu sonucuna varılarak; Bakıcı Gideri Zararı olarak 1.750.124,31-TL nin (Davalı Sigorta Şirketi 225.000,00-TL den sorumlu olmak kaydıyla ) … ve davalı Bursa Belediyesinden kaza tarihi olan 04/05/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi , Sigorta Şirketi açısından 06/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek Avans Faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile …’ye verilmesine karar vermek gerekmiştir.
6098 sayılı TBK m. 56. maddesi hükmünde “Hâkimin, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebileceği, ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebileceği” düzenleme konusu yapılmıştır. Bu maddeye göre özel haller göz önünde tutularak manevi zarar adı ile hak sahibine verilecek bir miktar para tutarının adalete uygun olması ve manevi tazminatın zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek oranda olmalıdır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Meydana gelen trafik kazası sonucu davalı sürücünün %75 oranında kusurlu olduğu, davacı küçüğün gerçekleşen kaza sebebi ile %98 oranında malul kaldığı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları olayın oluş şekli dikkate alındığında, davacı küçük … açısından 150.000-TL, anne … açısından 50.000 TL’, baba … açısından 50.000-TL manevi tazminatın olay tarihiden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ve …’den tahsil edilerek bu davacılara ödenmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın Kısmen Kabulüne,
2-Sürekli İş Göremezlik tazminatı olan 992.451,10-TL nin 04/05/2012 kaza tarihinden tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar davalı … ve … müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacı …’ye verilmesine,
3-Bakıcı Gideri Zararı olarak 1.750.124,31-TL nin (Davalı Sigorta Şirketi 225.000,00-TL den sorumlu olmak kaydıyla ) … ve davalı … kaza tarihi olan 04/05/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi , Sigorta Şirketi açısından 06/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek Avans Faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile …’ye verilmesine,
4-Manevi Tazminat açısından ; 150.000-TL manevi tazminatın … , 50.000-TL manevi tazminatın …, 50.000-TL manevi tazminatın … kaza tarihi olan 04/05/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Ve …’den tahsil edilerek ödenmesine, Fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince maddi tazminat açısından hesaplanan 187.345,32 TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta yatırılan 1.776,06 TL peşin harç, 13.106,15 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 14.882,21 TL harcın mahsubu ile bakiye 172.463,11 TL karar ve ilam harcının davalılardan (.13.797,04 TL den davalı … sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacılar tarafından yatırılan 14.882,21 TL harç ile, yine davacılar tarafından yapılan 2.530,00 TL yargılama giderinin, davanın kabul edilen kısma tekabül eden 1.720,40 TL sinin davalılardan ( 137,63 TL den davalı … A.Ş sorumlu olmak kaydıyla ) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ye verilmesine, bakiye kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına,
7-Maddi tazminat açısından; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince davanın kabul edilen miktarı üzerinden hesaplanan 113.191,36 TL nispi vekalet ücretinin (9.055,30 TL den … A.Ş sorumlu olmak kaydıyla ) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
8- Maddi tazminat açısından; davanın reddedilen kısmı üzerinden hesaplanan 71.813,78 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren …, ve …’e verilmesine,
9-Manevi tazminat açısından alınması gerekli olan 80,70 TL harcın davalılar … ve …’den alınarak hazineye gelir kaydına,
10- Davacı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden, manevi tazminat açısından, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 18.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ye ödenmesine,
11-Davacı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden, manevi tazminat açısından, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 7.300,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ye ödenmesine,
12-Davacı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden, manevi tazminat açısından, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 7.300,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile …’ye ödenmesine,
13-Manevi tazminat açısından; davalı … ve … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/2.maddesi uyarınca hesaplanan vekalet ücreti davacı taraf yararına belirlenen vekalet ücretini geçemeyeceğinden 18.200,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den açısından, 7.300,00 TL vekalet ücretinin … den, 7.300,00 TL vekalet ücretinin …’den tahsili ile bu davalılara verilmesine,
14-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda kararın tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi… 02/06/2022

Başkan
E-İMZALI
Üye
E-İMZALI
Üye
E-İMZALI
Katip
E-İMZALI

HARÇ BEYANI
K.H: 187.345,32 TL
P.H: 14.882,21 TL
B.H 172.463,11 TL

DAVACI YARGILAMA GİDERİ:
Bilirkişi ücreti: 2400,00 TL
Posta gideri =130,00 TL
Toplam = 2.530,00 TL

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.