Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/671 E. 2020/614 K. 27.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/671 Esas
KARAR NO : 2020/614

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/09/2016
KARAR TARİHİ : 27/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı müvekkil şirketin corner alıcı bayisi olduğunu ve davalıyla müvekkil şirketten fatura karşılığında ürün aldığını, mevcut ticari ilişki çerçevesinde müvekkil şirketçe, davalı tarafından talep edilen ürünlerin ve faturaların davalıya teslim edildiğini, buna rağmen davalı borcu ödemediğini ve icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini, müvekkil şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi ile müvekkil şirketin alacaklı olduğu ispat edileceğini, davalının itirazında Hukuk Mahkemeleri Kanunun’na atıf yaptığını, yetki itirazında bulundunu ve yetkili yer icra dairesinin davalının ikamet adresi olduğunu, 6098 sayılı T.B.K’nın 89. Maddesinin 1. fıkrasında açıkça: “Para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilir”. şeklinde hüküm altına alındığını, itirazın iptali davasına konu borç para borcu niteliğinde olduğunu, icra takibinin dayanağı cari hesap alacağı olduğunu, alacağın tahsili amacıyla … 37. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamını, % 20 oranında icra inkar tazminatı ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkilden kaynaklı alacağı 22/09/2014 tarihli faturadan başladığını, 07/04/2015 tarili meblağından oluşan 13 adet sıra numaralı faturalardan kaynaklandığını, müvekkil ile davacı arasında en son 07/04/2015 tarihli faturanın meblağından oluşan 13 adet sıra numaralı faturalardan kaynaklandığını, ekte sunulan müvekkil tarafındah 24/06/2015 tarihinde 30.000 TL, 25/11/2014 tarihinde 4.600 TL davacı tarafa ödendiğini, alacağın kabul edilmediğini, 13 faturaya dayanan alacak talebinin sakat olduğunu talep edilen 13 fatura toplandığında talep edilen alacak miktarından farklı bir meblağ ortaya çıktığını, dosyaya sunulan 2 faturanın toplam miktarı 3.443,69 TL olduğunu, ancak davacı taraf iki fatura için 6.632,3 TL haksız talepte bulunduğunu, 419,95 TLlik irsaliye faturanın müvekkil şirkete hiçbir şekilde tebliğ edilmediğini, müvekkil şirketin bağlı olduğu … Vergi Dairesi ve muhasebe kayıtları üzerinde yapılacak uzman bilirkişi incelemesi ile müvekkil şirketin borçlu olmadığını, alacaklı olduğunu, davacının müvekkil şirketten herhangi bir alacağı olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce dava konusu … 37. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası dosyamız arasına celp edilmiştir.
Mahkememizin 2016/929 esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama neticesinde 20/04/2018 tarihli mahkeme ilamında; davanın kabulüne davalının … 37. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın iptaline, takip tarihi itibariyle 15.901,00 TL üzerinden devamına, 15.901,00 TL’ye takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, 15.901,00 TL’nin %20’si oranında olan 3.180,20 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine yönelik karar verilmiştir.
Mahkeme kararının davacı vekilinin 13/07/2018 tarihli dilekçesi ile istinaf edilmiştir.
İstanbul BAM 14. Hukuk Daire Başkanlığının 2018/1353 esas, 2019/1296 karar sayılı 10/10/2019 tarihli ilamı dosyamız arasına alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava, ticari satımdan kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılmış olan ilamsız icra takibine vakı itirazın İİK’nın 67. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
Davalı borçlu taraf her ne kadar icra müdürlüğünün ve mahkememizin yetkisine itiraz etmiş ise de davacı şirket ticari satım nedeniyle para alacağını talep etmekte olduğundan para alacaklarında alacaklının ikametgahı mahkemesinin yetkili olacağından davacının adresi itibariyle … İcra Müdürlüğünün ve Mahkememizin yetkili olduğu kanaatine varılmakla davalının yetki itirazı yerinde görülmemiştir.
Talimat yoluyla alınan 22/09/2017 tarihli mali müşavir kök bilirkişi raporuna göre, davalı ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, davalı …’in ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi neticesinde, davalının … şirketinden yaptığı tüm mal alımlarının gerçeği yansıttığı, 2013 yılından 2015 yılına kadar davalının tüm mal alış faturaları incelendiğinde davalının KDV dahil 103.502 TL tutarında mal alımı yaptığı, bu alınan mallara ilişkin yapılan ödemelerin sunulan banka dekontları ve davacı … şirketinin cari ödeme listeleriyle kıyaslanması sonucunda 84.600 TL davalının ödeme yaptığı, aradaki fark olan 18.902 TL ödeme ile ilgili bir kayda ve ödeme aracına rastlanılmadığından davalı …’in davacıya 18.902 TL borçlu olduğu tespit edilmiştir.
Kök mali bilirkişi raporuna karşı davalı tarafça sunulan itiraz dilekçesinde …bank’a hesaptan yapılan 30.000 TL ödemenin raporda değerlendirilmediği iddia edildiğinden dosya aynı bilirkişiye tevdi edilmiş olup sunulan 16/01/2018 havale tarihli ek rapora göre, davalı …’in ilgili dönem ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde, davalının ticari ilişkinin bitmesinden sonra 24/06/2015 tarihinde ödediği 30.000 TL bedelli ödemenin kök rapordaki hesaplamada değerlendirildiği, davacı şirkete ait cari hesapta da 84.600 TL davalının ödeme yaptığının tespit edildiği, davalının itirazında belirttiği 30.000 TL’lik ödemeye ilişkin ödeme dekontu açıklamasında 07/03/2014 tarihinde…bank’a teminat mektubu karşılığında ödemenin yapıldığı, bu teminatın borç karşılığı olarak 24/06/2015 tarihinde ödemesinin yapılarak düşüldüğü ancak aradaki fark miktarı olan 18,902 TL ödemeyle ilgili kayda ve ödeme aracına rastlanmadığı tespit edilmekle davalı …’in bu miktar kadar davacıya borçlu olduğu kök ve ek rapordan anlaşılmıştır. Bu bedelin ödendiğine dair herhangi bir ödeme belgesi dosyaya sunulmadığından, davalı tarafa malların kargo ile teslim edildiği davacı tarafça ispatlandığından ve davalının kendi kayıtlarına göre dava konusu alacağı kaydetmiş olması karşısında itirazında haksız olduğu kanaatine varılmakla 18,902 TL davacıya borçlu olduğu anlaşılmış ancak taleple bağlı kalınarak davanın kabulü ile takibin 18.901,96 TL üzerinden devamına, asıl alacak bu miktara takip tarihinden itibaren %10,50 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, alacak likid ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen alacak miktarı üzerinden hesaplanan % 20 oranındaki 3.780,39 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile takibin 18.901,96 TL üzerinden devamına, asıl alacak bu miktara takip tarihinden itibaren %10,50 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, % 20 oranındaki 3.780,39 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 1.291,19 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 231,44 TL + 94,51 TL icra dosyasına yatırılan harçtan oluşan toplam 325,95‬ TL harçtan mahsubu ile bakiye 965,24 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 231,44 TL peşin harcın davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; posta, tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücretinden oluşan toplam 895,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 3.400 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 27/10/2020

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”