Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/608 E. 2022/90 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/608 Esas
KARAR NO : 2022/90

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/09/2014
KARAR TARİHİ : 15/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile 10/06/2010 tarihinde müvekkilinin de yolcu olarak bulunduğu … plakalı araç sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybederek trafik ışıklarına çarpması sonucunda gerçekleşen kazada yaralandığını, 01/03/2012 tarihli … Devlet Hastanesi Özürlü Sağlık Kurulu raporu ile % 8 oranında malul olduğunun tespit edildiğini, davalıya sigortalı araç sürücüsünün % 100 kusurlu olduğunu, müvekkilinin kaza tarihinde 20 olduğunu, üniversite mezunu olduğunu beyan ile davacının güç kaybından ve tedavi giderlerinden kaynaklanan zararının davalıdan tazminini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekilin 16/03/2016 havale tarihli dilekçesi ile davasını ıslah etmiş, dava değerini 162.541,80 TL arttırmak sureti ile toplam dava değerini 163.541,80 TL ye yükseltmiştir ve temerrüt tarihi olan 13/07/2012 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevabında, davanın asliye hukuk mahkemelerinin görev alanında oldunu, görevsizlik nedeni ile davanın reddi gerektiğini, tedavi giderleri ve geçici iş görmezlik taleplerinin yerleşik yargıtay içtihatlarına ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararlarına göre reddi gerektiğini, poliçede sürekli sakatlık tazminatının 175.000 TL olarak belirlendiğini, davacı tarafa 26/11/2012 tarihinde 11.458,20 TL ödeme yapıldığını, davacının tacir olmadığını, bu nedene de yasal faiz talep edemeyeceğini beyan ve davacının maluliyet oranının tespiti bakımından adli tıp kurumuna sevkini ve ardından tazminat hesabinın yaptırılmasını talep ile davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Dava, trafik kazası nedeniyle uğranılan maluliyetten ve tedavi giderlerinden kaynaklanan zararın, yaralanmaya sebebiyet veren araç sigortacısından tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde 2014/888 Esas 2016/483 Karar sayısı ile 24/05/2016 tarihinde davacının davasının kabulüne karar verilmiştir.
Mahkememiz kararı davalı tarafça temyiz edilmekle, Yargıtay 17. Hukuk Dairesince yapılan temyiz incelemesi neticesinde, 2016/13576 Esas 2019/6279 Karar sayılı ilamı ile 16/05/2019 tarihinde ” Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulundan olay tarihinde yürürlükte olan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine uygun çelişkiyi giderecek yeni bir rapor alınarak karar verilmesi gedetüiği. davacının sürücü arkadaşının alkollü olduğunu bilerek araçta yolculuk yaptığından öncelikle müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği ve hükmedilen faiz türü yönünden” mahkememiz kararı bozulmuştur.
Dava dosyası 2019/608 Esas sırasına kaydedilmekle yargılamaya devam olunmuştur.
Dosyanın Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu’na gönderilerek, olay tarihinde yürürlükte olan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği’ne uygun, raporlar arasındaki çelişkiyi giderecek rapor düzenlenip gönderilmesinin istenilmesine karar verilmiş, “…’un 10.06.2010 tarihli trafik kazası sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak: Gr 1 III (1B……13) A % 17, E cetveline göre: % 13,0 (yüzdeonüçvirgülsıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği” nin mütalaa olunduğu 26/05/2021 tarihli rapor ile bildirilmiştir.
Adli Tıp Kurumu raporu taraflara tebliğ edilmiş, dosyanın Aktüerya Bilirkişisi …’a verilerek; aldırılan ATK raporu ve Yargıtay bozma kararındaki bozma gerekçesine göre hesaplama yapılarak, rapor düzenlemesinin istenilmesine karar verilmiş, dosyamız bilirkişiye tevdi edilmekle, bilirkişi tarafından “Davacının nihai ve gerçek malüliyet maddi zararının 134.056,53 TL olduğu, Temerrüt başlangıcının 13.07.2012 tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu” 27.12.2021 tarihinde rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Davanın trafik kazasında yaralanma nedeni ile uğranılan daimi ve geçici maluliyet zararının, sürücüsünün kusuru nedeniyle kazaya sebebiyet veren araç sigortacısından tazmini istemine ilişkin olduğu, dava konusu trafik kazasının 10/06/2010 tarihinde meydana geldiği, … plaka sayılı aracın davalı sigorta şirketinden kaza tarihi kapsar şekilde ZMMS poliçesinin bulunduğu, ceza yargılaması sırasında kusura ilişkin inceleme yaptırıldığı ve … plaka sayılı araç sürücüsü dava dışı …’in kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu olduğunun tespit edildiği, davacının maluliyetine ilişkin Adli Tıp Kurumu vasıtasıyla yaptırılan incelemede, davacının dava konusu kaza nedeni ile % 13 oranında meslekte kazanma gücünden kaybettiğinin, geçici iş göremezlik süresinin ise 4 ay olduğunun rapor edildiği, aktüeryal hesap uzmanı bilirkişi vasıtasıyla yaptırılan inceleme neticesinde, TRH-2010 Yaşam Tablosuna göre ve progresif rant yöntemi dikkate alınarak, davacının geçici ve kalıcı maluliyet zararının 182.337,30 TL olduğunun hesap edildiği, hesap edilen maddi zarardan davalı tarafça davacıya yapılan ödemenin güncel değeri olan 14.766,64 TL nın tenzilinin gerektiği, ayrıca davacının sürücünün alkollü olduğunu bilerek araçta yolculuk yaptığı anlaşılmakla, tenzilat sonrası bakiye 167.570,66 TL den % 20 oranında müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği kanaatine varılmış, davacının davalı sigorta şirketinden dava konusu kaza nedeni ile uğradığı nihai ve gerçek maddi maluliyet zararına istinaden 134.056,53 TL nın tahsilini talep edebileceği, davacının zararının poliçe teminatı ve limiti kapsamında olduğu anlaşılmakla, davacının davasının kısmen kabulüne karar vermek gerekmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, 134.056,53 TL nın 13/07/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Harçlar Yasası uyarınca hesap edilen 9.157,40 TL karar harcından peşin alınan 583,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 8.574,10 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça bozma öncesi yapılan 2.090,60 TL ve bozma sonrası yapılan 578,25 TL yargılama gideri toplamı 2.668,85‬ TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre 2.187,68 TL nın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, bakiye masrafın davacı üzerinde bıkarılmasına,
4-Davalı tarafça yapılan toplam 100,00‬ TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre 18,03 TL nın davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, bakiye masrafın davalı üzerinde bıkarılmasına,
5-Davacı vekili için AÜTT gereği tayin ve takdir olunan 16.685,37 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı vekili için AÜTT gereği tayin ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından, kullanılmayacak olan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük sürede YARGITAY yolu açık olmak üzere karar verildi. 15/02/2022

Katip Hakim
e-imzalıdır e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”