Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/471 E. 2020/275 K. 22.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/471 Esas
KARAR NO : 2020/275

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı), Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/12/2017
KARAR TARİHİ : 22/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı), Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Mahkememiz dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin … plaka sayılı aracın sahibi olduğunu, davalı …’nin 31/12/2015 tarihinde … plakalı araç ile seyir halinde iken müvekkilinin aracına arkadan çarptığını, davalının aracının malikinin kaza tarihinde … şirketi olduğunu, meydana gelen kazada müvekkilinin tamamen kusursuz olduğunu, davalının ise %100 kusurlu olduğunu, müvekkilinin aracının hasarlı kısımlarının tamamen değiştiği, bir kısmının ise boyandığını, yapılan bu işlemlerin sigorta kayıtlarına “hasar kaybı” olarak geçmesi nedeniyle aracın değerinin düştüğünü, kaza nedeniyle müvekkilinin aracını kullanamaması sebebi ile kazanç kaybına uğradığını bildirmekle araçta meydana gelen değer kaybı zararının fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 100,00 TL’si ile müvekkilinin gelir kaybı zararının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 100,00 TL’si, zararın haksız fiilden kaynaklanmasından dolayı kaza tarihi olan 31/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … A.Ş.’ye usulüne uygun olarak tensip zaptı ve dava dilekçesinin tebliğ edildiği görülmekle davalı … A.Ş. Vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesi özetle; davada husumet itirazında bulunduklarını, müvekkili şirkete ait olan … plakalı aracın … 40. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı Finansal Kiralama Sözleşmesi ile …’ye kiralandığını, araç mülkiyetinin müvekkili şirkette olmadığını, işletenin müvekkili şirket olmadığını ve aracın yol açtığı kazadan işletenin sorumlu tutulacağını bildirmekle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı …’ye usulüne uygun olarak tensip zaptı ve dava dilekçesinin tebliğ edildiği ancak davalı …’nin mahkememize herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
Birleşen dosyada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirkete ait … plakalı aracın müvekkiline ait ticari şekilde işletilen servis minibüsüne 31.12.2015 tarihinde arkadan çarpması nedeniyle maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin aracına çarpan aracın sigorta ettireninin olarak sahibi … şirketi görüldüğünden davanın açıldığını, oysa ilk açılan davada davaya verilen beyanda aracı işletenin … Tic. A.Ş. olduğunun bildirildiğini, kaza tarihinden aracın yapımına kadar olan sürede servis minibüsü olarak işletin müvekkilinin aracında iş kaybı meydana geldiğini belirterek, davanın … 9. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine, belirsiz alacak davası olan davanın şimdilik 100,00 TL dğer kaybı yönünden haksız fiilin meydana geldiği 31.12.2015 tarihinden itibaren sigorta şirketinden ödenen kısım düşülerek kalan bakiyenin hesaplatılarak tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, müvekkilinin aracının ticari servis minibüs olması nedeni ile işletememesinden kaynaklı zararı yönünden işleten sıfatı ile …Tic. A.Ş.şirketinden ve davalı şoför …’den haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile şimdilik 100,00 TL tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosyada davalı … Şirketi vekili dava dilekçesinde özetle; davaya konu … plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi tarafından sigortalandığını, davaya konu talebin zaman aşımına uğradığını, müvekkili şirket tarafından davacı yanın kasko sigortacısına 14.876,00 TL, davacıya ise 3.473,00 TL değer kaybı ödemesi yapıldığını, davacının aracında kaza nedeniyle uğramış olduğu herhangi bir değer kaybının bulunmadığını bildirmekle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Birleşen dosyada davalı …Ş. vekili dava dilekçesinde özetle; trafik kazası nedeniyle açılan dava ve taleplerin 2 yıllık zaman aşımı süresine tabi olduğunu, kaza tutanağından belirlenen kusur oranının kanun maddeleri açısından hukuken geçerli bir yönü bulunmadığını, talep edilen tazminat tutarının fahiş olduğunu, müvekkili şirkete yöneltilecek her türlü talebin sigorta şirketince karşılanması gerektiğini bildirmekle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
İstanbul 23. Asliye Hukuk Mahkemesinin 12/12/2017 tarihli 2017/520 Esas 2017/334 Esas sayılı kararı ile “Aralarındaki hukuki ve fiili irtibat nedeniyle iş bu davamızın İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/99 Esas sayılı dosyasıyla birleştirilmesine, yargılamanın İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/99 Esas sayılı dosyası üzerinden yürütülmesine, esasın bu şekilde kapatılmasına” şeklindeki kararı ile yargılamanın İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/99 Esas sayılı dosyası üzerinden devam ettiği görüldü.
İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesinin 25/04/2019 tarihli 2017/99 Esas 2019/159 Karar sayılı kararı ile “Mahkememiz açılan iş bu dava ve işbu dava ile birleşen İstanbul 23 AHM 2017/520 – 334 sayılı dava dosyasında, meydana gelen trafik kazasından ötürü, davacıya ait ticari aracın kaza nedeni ile uğradığı değer kaybı ve ticari aracın çalışamadığı sürede uğradığı gelir kaybının tazmini istemine ilişkin olup, davalılardan birinin trafik sigorta poliçesini tanzim ettiği ve , trafik sigğorta poliçesinden kaynaklanan kazaya uğrayan aracında oluşan zararın tazminini talep ettiği, trafik sigorta poliçesine dayalı tazminat davasının 6102 sayılı TTK 1401 ve 1483 maddelerinde düzenleniş olduğu, iş bu yasada düzenlenmiş bulunan uyuşmazlıklardan kaynaklanan davaların 6102 sayılı TTK 4 ve 5 maddeleri ile HMK 114/1-c ve 115/1 maddelire gereğince Ticaret Mahkemesine ait olduğu anlaşılmakla, dava dilekçesinin görev yönünden REDDİNE, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine,” dosya mahkememize tevdi edilmiş olup 2019/471 Esasa kaydı yapılarak açık yargılamaya devam olunmuştur.
İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen ara karar doğrultusunda dosyanın bilirkişi Makine Mühendisi … ve mali müşavir …’e tevdi edildiği, bilirkişilerin İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/99 Esas sayılı dosyasına sunmuş olduğu 31/12/2018 tarihli raporunda; dava konusu olayda davalı sürücü …’nin %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğunu, davacının toplam maddi zararının 4.236,75 TL olduğunu, tüm davalılardan talep edebileceği değer kaybı zararının 3.236,75 TL, davalı … Şirketi hariç diğer davalılardan talep edebileceği maddi zararının 1.000,00 TL olduğu görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu 06/11/2019 havale tarihli ıslah dilekçesinde; davalı … Şirketi tarafından 10/10/2017 tarihinde 3.473,00 TL ödeme yapıldığını bildirmekle dava dilekçesinde talep edilen 100,00 TL değer kaybı alacağını 3.136,75 TL arttırarak 3.276,75 TL, 100,00 TL kira kaybı alacağını ise 900,00 TL arttırarak 1.000,00 TL’ye ıslah ettiklerini, 4.236,75 TL değer kaybının davalılar …, … Ve …’den, gelir kaybını ise davalılar … ve …’den tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Asıl dava; 31/12/2015 tarihli trafik kazasında davacıya ait … plakalı araçta meydana gelen değer kaybı ve kira kaybının davalılardan tahsiline ilişkindir. Birleşen davada; 31/12/2015 tarihli trafik kazasında davacıya ait … plakalı araçta meydana gelen değer kaybı tazminatının davalılardan müteselsilen tahsili ve kira kaybı alacağının davalı …den tahsili talep edilmiştir. Asıl dava davalısı … A.Ş, söz konusu aracın finansal kiralama yoluyla … A.Ş’ye kiralandığını beyan ederek işleten sıfatının olmaması nedeniyle pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Birleşen dava davalısı … A.Ş, zamanaşımı defi ileri sürmüş, davanın reddinin gerektiğini savunmuştur. Birleşen dava davalısı … Sigorta, zamanaşımı defi ileri sürmüş, davacıya davadan önce 3.473,00 TL ödeme yaptığını beyan ederek davanın reddinin gerektiğini savunmuştur.
Davaya karşı ileri sürülen zamanaşımı defileri yönünden yapılan değerlendirmede; kazanın 31/12/2015 tarihinde meydana geldiği, asıl davanın 06/03/2017 tarihinde, birleşen davanın 11/12/2017 tarihinde açıldığı, 2918 sayılı KTK’nın 109/I. maddesinde “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar” hükmünün düzenleme konusu yapıldığı, asıl ve birleşen davanın açılma tarihleri itibariyle 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşıldığından zamanaşımı definin reddine karar verilmiştir. Islah dilekçesine karşı ileri sürülen zamanaşımı defi açısından; birleşen davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığı, belirsiz alacak davalarında davanın açılmasıyla tüm alacaklar açısından zamanaşımın kesildiği, davanın belirsiz alacak davası olması sebebiyle ıslah dilekçesinin talep arttırım dilekçesi olarak dikkate alınması gerektiği, davanın belirsiz alacak davası olarak açılması sebebiyle talep arttırım dilekçesine karşı ileri sürülen zamanaşımı definin reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamından; 31.12.2015 tarihinde saat 12:30 sıralarında … ilçesinde sürücü … yönetimindeki … plakalı aracın önünde aynı yönde seyir eden sürücü … yönetimindeki … plakalı araca arkadan çarptığı, … plakalı araç sürücüsü …’nin aracının hızını yol, hava ve trafik şartlarına göre ayarlamadığı, takip mesafesine uymadığı ve arkadan çarptığı, dikkatsiz ve tedbirsiz davrandığı anlaşıldığından KTK m.52/1-b-c ve m.84/1-d’de belirtilen trafik kurallarını ihlal ederek kazanın meydana gelmesine %100 oranındaki kusuruyla sebebiyet verdiği anlaşılmıştır. Dolayısıyla davalı … davacının uğradığı zararları gidermekle yükümlüdür.
Yargılama sırasında dava konusu trafik kazasındaki tarafların kusur durumunun oransal olarak belirlenmesi ve kusur oranlarına göre meydana gelen zararlardan davalıların sorumlu olduğu miktarın belirlenmesi amacıyla bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bilirkişi raporunda, … plakalı araç sürücüsü …’nin kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğu, meydana gelen değer kaybı zararının 3.236,75 TL olduğu, meydana gelen kira kaybı zararının 1.000,00 TL olduğu belirtilmiştir. Davalı …tarafından 10.10.2017 tarihinde 3.473,80 TL değer kaybı ödemesi yapıldığı dikkate alındığında davacının değer kaybı zararının karşılandığı ve bakiye zararının bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Hukukumuzda trafik kazasından kaynaklanan zararların ve sorumlulukların kapsamı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve bu kanuna uygun olarak çıkarılan ZMMS Genel Şartları’ında düzenlenmiştir. Karayolları Trafik Kanunu m.85’de belirtildiği üzere; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. Somut olayda; … plakalı aracın malikinin … A.Ş olduğu, ancak finansal kiralama sözleşmesi yoluyla aracı … A.Ş’ye kiraladığı anlaşıldığından finansal kiralama sözleşmesi uyarınca aracın işletenin … A.Ş olduğu, … A.Ş’nin işleten sıfatının bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Bu nedenle meydana gelen zararlardan işleten sıfatı nedeniyle … A.Ş sorumludur. Dolayısıyla işleten sıfatı bulunmayan asıl dava davalısı … A.Ş hakkında açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davacının, kaza tarihi itibariyle malik tarafından aracın başka bir şirkete uzun süreli olarak kiraya verildiği hususunu bilmesi mümkün olmadığından davalı … A.Ş lehine vekalet ücreti takdir edilmemiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; 31/12/2015 tarihli trafik kazası nedeniyle davacının 3.236,75 TL değer kaybı zararı ve 1.000,00 TL kira kaybı zararı meydana geldiği, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü …’nin %100 oranında kusurlu olması ve davalı …nin de işleten olması nedeniyle meydana gelen zarardan sorumlu olduğu, ancak davalı …tarafından 10.10.2017 tarihinde 3.473,80 TL değer kaybı ödemesi ödemesi yapıldığından değer kaybı zararının karşılandığı anlaşıldığından asıl davada; dava tarihinden sonra 10.10.2017 tarihinde yapılan ödeme ile değer kaybı zararının tamamı karşılandığından davalı … açısından değer kaybı talebi hakkında konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına, kira kaybı alacağı açısından davanın kabulü ile 1.000,00 TL kira kaybı alacağının 31/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı …’den alınıp davacıya verilmesine, Davalı …bank … açısından açılan davanın işleten sıfatının bulunmaması nedeniyle pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, birleşen davada; dava tarihinden önce davalı …tarafından 10.10.2017 tarihinde 3.473,80 TL değer kaybı ödemesi ödemesi yapıldığından ve değer kaybı zararının tamamı karşılandığından değer kaybı talebi açısından açılan davanın her iki davalı yönünden reddine, kira kaybı alacağı açısından davalı …Ş işleten sıfatıyla meydana gelen zarardan sorumlu olduğundan davanın kabulü ile 1.000,00 TL kira kaybı alacağının 31/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … İnş. A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile;
Asıl davada;
A)Davalı … açısından değer kaybı talebi hakkında konusuz kalan davada KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
B)Kira kaybı alacağı açısından davanın KABULÜ ile 1.000,00 TL kira kaybı alacağının 31/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı …’den alınıp davacıya verilmesine,
C)Davalı … açısından açılan davanın PASİF HUSUMET YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
-Harçlar tarifesi uyarınca konusuz kalan talep açısından 54,40 TL ve diğer talep açısından 68,31 TL karar ilam harcından peşin alınan 31,40 TL + 69,00 TL ıslah harcından oluşan toplam 100,40 TL harçtan mahsubu ile eksik 22,31 TL harcın davalı …’den tahsili ile Hazineye irat kaydına, (tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydıyla)
-Davacı tarafından yatırılan 100,40 TL peşin harcın davalı …’den tahsil edilerek davacıya verilmesine, (tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydıyla)
-Davacı tarafından birleşen dava birleştirilmeden önce yapılan 97,60 TL posta masrafı ve birleşen dava sonrasında yapılan bilirkişi, tebligat, müzekkere dahil toplam yargılama giderinin yarısını teşkil eden 892,45 TL’nin toplamı olan 990,05 TL yargılama giderinin davalı …’den tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kira kaybı alacağı açısından AAÜT uyarınca 1.000,00 TL vekalet ücretinin davalı …’den tahsil edilerek davacı vekiline verilmesine,
-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden konusuz kalan talep açısından açısından Hmk m.331 uyarınca davacı haklı bulunduğundan AAÜT uyarınca 3.236,75 TL vekalet ücretinin davalı …’den tahsil edilerek davacı vekiline verilmesine,
-Davalılar tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
2-Birleşen davada;
A)Değer kaybı talebi açısından açılan davanın her iki davalı yönünden REDDİNE,
B)Kira kaybı alacağı açısından davanın KABULÜ ile 1.000,00 TL kira kaybı alacağının 31/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … İnş. A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine,
-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 68,31 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL + 69,00 TL ıslah harcından oluşan toplam 100,40 TL harçtan mahsubu ile hazineye irat kaydına, bakiye kısmın asıl davada alınması nedeniyle davacıya iade edilmesine yer olmadığına,
-Davacı tarafından 68,31 TL harcın davalı …Ş.’den tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine, (tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydıyla)
-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davalı …Ş.’den tahsil edilerek davacı vekiline verilmesine,
-Davalı …Ş. ve … duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden ve ret sebebi ortak olduğundan AAÜT mad.3 uyarınca davalılar vekilleri lehine tek vekalet ücreti hükmedilmesine, reddedilen dava değeri itibariyle takdiren 3.236,75 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı …Ş. ve … vekillerine verilmesine,
-Birleşen dosya davalıları yönünden davacı tarafından yapılan posta, bilirkişi ücreti, tebligat, müzekkere toplam yargılama giderinin yarısını teşkil eden 892,45 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmına tekabül eden 210,64 TL’sinin davalı … İnş. A.Ş.’den tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
-Davalılar tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, malvarlığına ilişkin davalarda 6763 sayılı kanununun 41. maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK md. 341/2. maddesi gereğince dava miktarı veya değeri 5.390,00 TL’lik kesinlik sınırında kaldığından KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/06/2020

Katip …
¸¸

Hakim …
¸¸