Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/313 E. 2022/797 K. 22.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/313
KARAR NO : 2022/797

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/05/2019
KARAR TARİHİ : 22/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkile …’in eşi müteveffa … inşaat kalfası olduğunu, müvekkil adına kurduğu adi şirketle … ve çervesinde inşaat kalfası olarak iş yaptığını, nitekim davalıların ortağı olduğu ve onlar adına faaliyet yürüten …-… ile 03.03.2018 tarihli Kaba İnşaat Yapımına İlişkin Taşreon Sözleşmesi yaptıklarını, buna göre;… İli, … İlçesi, … Mahallesi 247 pafta, 158 ada, 45 parselde davalı adi ortaklık şirketinin yüklenicisi olduğu inşaatın kaba inşaat işlerini müvekkile eşi … yürüttüğünü, müvekkile eşi sözleşme uyarınca işe başladığını, belli bir seviyeye kadar işi getirdiğini, müvekkile eşi …, inşaat sekötüründe son dönemde yaşanan daralma ve ekonomik krizin etkisi ile girdiği bunalım sonucunun maalesef 03.09.2018 tarihinde intihar ederek hayatına son verdiğini, müvekkile eşi …’in vefatı ile birlikte işlerin durduğunu, inşaat işlerini müvekkile adına vekaleten inşaat ustası olan ve kalfalık yapan mütevaffa … takip ettiğinden onun vefat ile birlikte işleri takip edecek imkan kalmadığını, davalı tarafın, … 4.Noterliği… tarih ve … yevmiye nolu ihtarname keşide ederek, taraflar arasında imzalanan sözleşme uyarınca şu ana kadar yapılan işlere dair hakedişlerin ödendiğini, 04.09.2018 tarihi itibariyle işi kendilerinin yapmaya başladıklarını,bu sebeple taraflar arasındaki sözleşmeyi feshettiklerine dair ihtarda bulunduğunu, davalı tarafın tek taraflı beyanı ile yapılan işin hangi seviyede kaldığı, hakediş tutarı ve yapılan sözkonusu işin bedelinin ödenip ödenmediği değerlendirilemediğinden, kaba inşaatın, müvekkilenin tarafı olduğu sözleşme çerçevesinde hangi seviyeye kadar yapıldığının ve hakediş tutarının tespiti amacıyla … 8. Sulh Hukuk Mahkemesi … D.İş sayılı dosya ile delil tespiti yapıldığını, taraflar arasındaki sözleşmeye göre müvekkile eşinin vefat ettiği tarih itibariyle işin hangi seviyede kaldığına dair müteveffa …’le birlikte çalışan ustalar 03.09.2018 tarihinde inşaatı fotoğrafladığını, delil tespiti dosyasında tespit mahallinde hazır bulunarak 03.09.2018 tarihi itibariyle işin hangi seviyede kaldığını bizzat gösterdiklerini, delil tespiti dosyasında müvekkile davacının eşinin vefatı tarihi itibariyle sözleşme çerçevesinde yapılan işin hakediş tutarının 686.330 TL olduğu tespit edildiğini, delil tespiti aşamasında ve sonrasında davalı adi ortaklık yetkilileri ile şifahen yapılan görüşmelerde, hakediş tutarından daha fazla ödeme yaptıkları iddiasında bulunmuş herhangi bir borçlarının olmadığını ileri sürdüklerini, dava konusu alacak ve uyuşmazlığın ticari nitelikte olması nedeniyle mahkeme nezdinde iş bu davayı açmadan önce arabulucuya başvuru zorunluluğu bulunduğundan arabuluculuk başvurusu yapıldığını, taraflar arasında anlaşma sağlanamadığına dair 06.05.219 tarih ve … sayılı arabuluculuk son tutanağı düzenlendiğini, bu nedenlerle taraflar arasındaki kaba inşaat yapım sözleşmesinden doğan alacağın dava tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil …’ün … ilçesinde yıllardır müteahhitlik işi yapan bir şirketin sahibi olduğunu, Müvekkil … da inşaat işlerinde faaliyetini sürdürdüğünü, Müvekkillerin davacıya kesinlikle hiç bir borcu bulunmadığını, Davacı … adına sözleşmeyi imzalayan eşi …’in vekaletnamesinde yetkili kılınmadığı halde sözleşme imzaladığının görüldüğünü, bu eksikliğe rağmen müvekkillerin gerek vekile gerekse de eşi davacıya işin başlamasından evvel avans ve başladıktan sonra da iş bedeli olarak ödemeler yaptıklarını, davaya konu 03.03.2018 tarihli “kaba inşaat yapımı taşeron sözleşmesi”ni davacı taraf adına eşi … vekaleten imzaladığını, sözleşmeyi vekaleten imzalayan davacının eşi … sadece dava konusu inşaat işi ile ilgili değil daha önce de pek çok inşaatın yapım işinde müvekkil ile birlikte çalıştığını, … bir kaç ay önce intihar ettiğini, Müvekkil -hele de intihar etmiş birisinin- … bey’in veya birlikte çalıştığı kişilerin hiç bir zaman ödemesini aksatmadığını, tüm ödemelerini yaptığını, sözleşme tarafı … olarak gözükmekte ise de …’ın eşi … gerçekte işin sahibi ve yürütücüsü olduğunu, … hanımın ticaret ve inşaat işinden uzak bir ev hanımı olduğunu, işleri ne sözleşmesel ne de pratikte hiç takip etmemiş olduğunu,… tüm işleri kendisi yürüttüğünü, davacının eşinin vefatı üzerine davacı ile iletişime geçilip inşaatı devam ettirip ettirmek istemedikleri hususu görüşüldüğünü, inşaatı devam ettirebilecek maddi güçlerinin olmadığı söylendiğinden inşaat müvekkil ve anlaşma yaptığı taşeronlar tarafından devam ettirildiğini, müvekkilin sonraki işler için -yaşanan kriz sebebi ile de- 400 BİN TL’ye yakın ödeme yaptığını, müvekkilin … tarihinde … 4. Noterliği … yevmiye numarası ile noter marifeti ile inşaatın durumunu tespit ettirip o tarihteki seviyesinin fotoğraflarını çektiğini, davacının eşinin kardeşlerinin … bey’in intiharından sonra inşaat ile ilgileri ve bilgileri olmamasına rağmen hiç bilmedikleri halde farklı hesaplar içine girmeleri ve müvekkilden haksız kazanç elde etmeye çalışma gayretleri görüldüğünden müvekkil ilerde kendilerinden haksız menfaat elde etmeye çalışacaklarından duyduğu endişe sebebi ile inşaatta tespit yaptırıp dava konusu yerin 03.09.2018 tarihindeki durumunu tespit ettirdiğini, davacının eşinin intiharından sonra müvekkil Beşire hanım ve eşinin inşaatta çalıştırdığı işçilerin ödenmeyen maaşlarını ödediğini, Müvekkil ve şirketi tarafından yapılan ödemelerin hepsinin belgeleri ile mevcut olduğunu, ödemeler yapıldığı söylenen işlerin bedeli hesaplatılıp mahsup edildiğinde müvekkilin borcu olmadığını, bu ödemeleri gösterir tüm belgeler ve açıklamaların defalarca kendilerine bildirilmesine rağmen sebepsiz yere müvekkilden para taleplerinin devam ettiğini, Müvekkiller tarafından yapılan ödemeler … tarafından yapılan işin bedelini hayli aşmış olmasına rağmen müvekkil fazladan ödenen paraları da nihayetinde inşaata harcandığı ve … bey de intihar ettiği için davacıdan talep etmeyi düşünmediğini, davacı ve ailesi müvekkilin kendilerine verdiği bilgi ve belgelere hiç bir şekilde itiraz etmemelerine rağmen halen ödeme beklemelerinin anlaşılır ve haklı bir tarafı bulunmadığını, Müvekkiller tarafından davacı adına ve davacının üstlendiği işlere ilişkin olarak yapılan ödemelerin, Davacı ve ona vekillik eden eşinin yerine tuğla alımı için …’e ödenen iki adet çek, … Bankasına ait 30.01.2019 tarihinde 15.000TL çek, … Bankasına ait 10.02.2019 tarihinde 7.500 Tl Çek, davacı … adına keşide edilmiş çekler, … Bankası 10.10.2018 tarihli 200.000TL bedelli çek, … 25.02.2019 tarihli 150.000 bedelli çek, … adına yatırılan para, 10.08.2018 tarihinde … Bankası’ndan 7.000 TL ödeme gönderildiğini, davacının vekili …’e verilen çek, … 25.02.2019 50.000TL bedelli çek, davacının vekili …’e talimat verme yolu ile bankadan yapılan avans ödemeleri, … bankası 30.07.2018 tarihinde 150.000 TL ödeme yapıldığını, 10.09.2018 tarihinde …’in başlayıp tamamlayamadığı demir ve kalıp işlerini yapan… ve …’ya …’den olan alacaklarına istinaden ödeme yapılması gerektiğini, müvekkil tarafından 125.000TL (yüzyirmibeşbin) olan bu alacağa karşılık olarak demirci ve kalıpçıya 1 adet … Jip ve 1 adet … araç verildiğini, davacı adına SGK’ya yapılan ödemeler, 21.09.2018 tarihinde SGK kurumuna 4.715,13 TL prim ödendiğini, 21.09.2018 tarihinde SGK’ya 7.943,96 TL prim borcu ödendiğini, diğer ödemeler, Çalışan İşçilerin Ödemesi: ayrıca 09.07.2018’de kuyu temel inşaatından artan 4.500Kg demir taşerona verildiğini, bunun bedeli 16.000TL olduğunu, 30.01.2018 tarihinde tuğla ödemesi için verilen 15.000 TL bedelli çek …, 10.02.2018 Tarihinde tuğla alımı için verilen 7.500 TL bedelli çek …, 22.10.2018 tarihinde 1.000Tl çimento ve kireç, müvekkil, işin yapılamamasından kaynaklı olarak ayrıca zarara uğradığını, sözleşmede metrekare bedeli 280 TL olup bu bedel ile iş taşere edildiğini, işin yapılmaması üzerine müvekkil başka kişilerle işi devam etmek zorunda kalmış olup aynı fiyata anlaşması mümkün olmadığını, müvekkilin işi yeni taşerona verdiği fiyat metrekare olarak 350 TL olduğunu , bu nedenlerle davanın reddi ile mahkeme giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; hakediş alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Taraf beyanlarından, dosyadaki bilgi ve belgelerden, … adı ile davacının tacir olduğu, ticari işlerin ise fiili olarak ise davacının eşi müteveffa … tarafından yerine getirildiği, davacı ile davalıların oluşturdukları …-… arasında 03.03.2018 tarihli … İlişkin Taşreon Sözleşmesi akdedildiği, buna göre;… İli, … İlçesi, …. Mahallesi 247 pafta, 158 ada, 45 parselde davalı adi ortaklık şirketinin yüklenicisi olduğu inşaatın kaba inşaat işlerinin davacı adına müteveffa … tarafından yerine getirildiği, sonrasında … 03.09.2018 tarihinde intihar ederek hayatına son verdiği, …’in vefatı ile birlikte işlerin durduğu, hak ediş bedelinin ödenmediğinin iddia edildiği, davalı tarafın ise ödenmemiş hak ediş bedelinin olmadığı savunmasında bulunduğu, böylece tarafların hak ediş bedellerinin ödenip ödenmediği, ödenmeyen hak ediş bedeli var ise bunun miktarı konusunda uyuşmazlık içinde bulundukları anlaşılmaktadır.
Mahkememizin 14/09/2020 tarihli celse ara kararı gereğince, Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, ticari defter ve kayıtları, bankalardan gelen müzekkere yanıtları, dekontlar, sözleşme, delil tespitleri, ve dosya incelenerek öncelikle davalılar tarafından yapılan iş kapsamında davacıya yapılan ödemenin miktarının belirlenmesi, gerekirse birim fiyat ve m2 açısından yapılan inşaat yerinde incelenerek yapılan işin net olarak tespiti, iş karşılığı meydana gelen hakediş alacağının sözleşmeye göre tespiti, davalılar tarafından yapılan ödemeler sonucu davacının bakiye alacağının olup olmadığının belirlenmesi ve davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda rapor alınmasına karar verilmiş olup, Bilirkişiler …, …, …’ın 09/02/2021 tarihli raporunda özetle, Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, bankalardan gelen müzekkere yanıtları, dekontlar, sözleşme, delil tespitleri ve dosya incelenerek Bilirkişiden; i. öncelikle davalılar tarafından, yapılan iş kapsamında davacıya yapılan ödemenin miktarının belirlenmesi, gerekirse birim fiyat ve metrekare açısından yapılan inşaat yerinde incelenerek yapılan işin net olarak tespiti, İş karşılığı meydana gelen hakediş alacağının sözleşmeye göre tespiti, davalılar tarafından yapılan ödemeler sonucu davacının bakiye alacağının olup olmadığının belirlenmesi ve davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu hususlarını açıklığa kavuşturacak şekilde davacı iddiaları, davalı idarelerin savunmaları, dosyadaki belgeler sonucu elde edilecek veriler bir bütün olarak değerlendirilerek gerekçeli olarak rapor tanzim edilmesi istemektedir. Bilirkişiden istenen hususlar kapsamında yapılan değerlendirmeler aşağıda sunulmaktadır: belgeleri sunulan ödeme toplamının 542.159,00 TL olduğu görüş ve kanaatine varıldığını, Kanıtı olmayan ödemelere ilişkin beyanların kanıtlarının sunulması halinde ayrıca değerlendirilmesi gerekecektir. Davacı tarafından yapılan iş bedeli için dosyaya sunulan 2018/121 D.İş kapsamında hazırlanan 16.10.2018 ve 17.12.2018 tarihli bilirkişi kök ve raporunun değerlendirme açısından uygun olacağı, bu kapsamda, bu raporlar esas alınarak davacı tarafça yapılan imalat bedelinin 670.330,00 TL olması uygun olarak değerlendirilmiştir. 17.12.2018 tarihli bilirkişi ek raporundaki inşaatın önünde tahmini 4 ton demire ait malzemenin kime ait olduğu, bedelinin daha önceki süreçte ödenip ödenmediğine ilişkin hususun ispata muhtaç olduğundan Mahkemenin takdirine bırakılmıştır. Davalılar tarafından yapılan ödemeler sonucu davacının bakiye alacağının 128.170,91 TL olacağı görüş ve kanaatine varıldığı görülmüştür.
Taraf itiraz ve beyanları üzerine Mahkememiz 03/11/2021 tarihli celse ara kararı gereğince, Dosyanın önceki bilirkişiye tevdi ile müzekkere yanıtları ve dosyadaki deliller doğrultusunda davalıların itirazlarının değerlendirilmesi ve ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, Bilirkişiler 16/01/2022 tarihli raporunda özetle, Davalı …, itirazında; Bilirkişi raporunun 6 ve 7 sayfalarında yer alan tabloda belgesi olan ödemelerin dikkate alındığı yazılı olup tablonun altında “… Kanıtı olmayan ödemelere ilişkin beyanların kanıtlarının sunulması halinde ayrıca değerlendirilmesi gerekecektir” görüşünün yer aldığı, bu nedenle beyanlar ve ayrıca adet çek fotokopisine istinaden beyan ve itirazların bu dilekçe ile sunulduğu belirtilmiştir. Bilirkişi değerlendirmesi: Söz konusu çekler incelenmiş ve davalılar tarafından yapılan ödemeler 607.159,09TL olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır. Davalı …, itirazında; Dava dilekçemiz ve delil listemizde 01.10.2018 tarihinde SGK’ya 8000TL prim ödendiğinden söz edilmiş olup SGK’na bu hususun sorulması talep edildiği, bu hususta gerekli yazışmanın yapılması ve sonucuna göre dosyanın tekrar bilirkişiye gönderilmesi talebi olduğu, Bilirkişi değerlendirmesi: Bu hususta dava dosyasına sunulan kanıt belgesine rastlanmamıştır. Davalı …, itirazında; Bilirkişilerin, 10.09.2018 tarihinde inşaatın kaba işlerini (demir, kalıp vb) işlerini yapan …ve …’ya …’den olan alacaklarına istinaden davalılar tarafından verilen 125.000TL dei adet … Jip ve 1 adet … aracın hesaplamaya dahil edilme olarak çalışanların maaşlarını …’in intiharından sonra davalıdan talep edildiği davalının da bu alacaklara istinaden sözleşmede yazan 2 adet aracı 125 Bin TL’ye sayıp …ve …’a verdiği, bu nedenle bu bedelin de hesaba dahil edilmesi gerektiği, Bilirkişi değerlendirmesi: … ve…’den olan alacağa karşılık 125000 TL (1 ad. …. Jip, 1 ad. …) ödendiği hususunda yapılan değerlendirmede 12.09.2018 tarihli Sözleşme esas alındığında ödeme kanıtı olarak değerlendirilmemiştir. Davalı …, itirazında; Mahkemenin 14/09/2020 tarihli celsesinin (2) numaralı ara kararında “..gerekirse birim fiyat ve m2 açısından yapılan inşaat yerinde incelenerek yapılan işin net olarak tespiti, iş karşılığı hakediş alacağının sözleşmeye göre tespiti, davalılar tarafından yapılan ödemeler sonucu davacının bakiye alacağının olup belirlenmesi şeklinde belirtilerek bilirkişilere yapılacak incelemenin boyutunun açıklandığı, Mahkemenin kurduğu ara karar gereği yeni bir keşif yapılarak davacının hakediş miktarının belirlenmesi gerekirken bilirkişilerin bu hususu gözardı ettiği, belirtilmiştir. Bilirkişi değerlendirmesi: Bu hususta Mahkeme kararında “gerekirse” ifadesinin kullanıldığı, dosya münderecatından gerekli değerlendirmelerin yapılması nedeniyle yerinde keşif olmadan değerlendirme yapılmasının uygun olacağı görüş ve kanaatine varılmıştır. Davalı …, itirazında davacı tarafından …. 8. Sulh Hukuk Mahkemesi…1 D.İş sayılı dosyasından alınan raporu kullandığı, Davacı tarafından alınan … 8.Sulh Hukuk Mahkemesi … D.İş sayılı dosyasından tespit edilen hakediş bedeline itiraz edildiği, hem D.İş dosyasından hem de huzurdaki dosyadan alınan raporlarda inşaatın sözleşmede belirlenen koşullara uygun olup olmadığının değerlendirilmediği, Sözleşme koşullarına göre dökülecek betonun özellikleri ve sınıfı, temelde, direklerde ve diğer alanlarda kullanılacak demirlerin sayı, kalınlık, cins ve özellikleri, binanın iç ve dış duvarları Kilsan ateş tuğla ile, tablalar asmolen ile projeye uygun yapılacağı, Davacı tarafın hakedişi belirlenirken sözleşmede belirlenen bu koşulun göz önünde bulundurulmadığı, ancak her iki dosyadan alınan raporlarda bu yönde bir inceleme yapılmadığı, Bilirkişi değerlendirmesi: Yapılan imalatın sözleşmeye uygun olmadığına dair bir belgeye dosya içeriğinde rastlanmadığı, eğer ki “dökülecek betonun özellikleri ve sınıfı, temelde, direklerde ve diğer alanlarda kullanılacak demirlerin sayı, kalınlık, cins ve özellikleri, binanın iç ve dış duvarları Kilsan ateş tuğla ile, tablalar asmolen ile projeye uygun yapılacağı” hususlarında davalının itirazı var ise, bu talebin mühendislik hizmetini gerektirdiği (karot alımı, donatı röntgen okuma vd.), buna yönelik hazırlanacak raporun dosyaya sunulması sonrasında bir değerlendirme yapılabileceği, bu itibarla, Davacı tarafından yapılan iş bedeli için dosyaya sunulan … D.İş kapsamında hazırlanan 16.10.2018 ve 17.12.2018 tarihli bilirkişi kök ve raporunun değerlendirme açısından uygun olacağı görüşünün korunduğu, bu kapsamda, bu raporlar esas alınarak davacı tarafça yapılan imalat bedelinin 670.330,00 TL olması uygun olarak değerlendirilmiştir. 17.12.2018 tarihli bilirkişi ek raporundaki inşaatın önünde tahmini 4 ton demire ait malzemenin kime ait olduğu, bedelinin daha önceki süreçte ödenip ödenmediğine ilişkin hususun ispata muhtaç olduğundan Mahkemenin takdirine bırakılmıştır. Davacı bakiye alacağı Bilirkişi değerlendirmesi: Bölüm 4.1’de davalıların ödemesi 607.159,09 TL olarak belirlenmiş, davacı tarafından yapılan iş bedeli 670.330,00 TL olarak belirlenmiştir. Bu kapsamda, Davalılar tarafından yapılan ödemeler sonucu davacının bakiye alacağının 63.170,91 TL olacağı görüş ve kanaatine varılmıştır.
Davalı tarafın, davacının işçilerin SGK primi olarak davacı adına 8.000,00 TL ödeme yapıldığı, davacıya inşaatta kullanılmak için ödeme amaçlı 4.500 KG demir verildiği, bu bedellerin hak ediş alacağından mahsup edilmesi yönünde davacıya yemin teklif edilmiştir. Davacı vekili 29/03/2022 tarihli beyan dilekçesi ile davalı tarafın davacıya yemin teklif ettiği ödendiği iddia edilen bedelin senetle ispat mecburiyeti sınırının çok üstünde bir miktara dair olduğu, yemin teklif edilen hususun yasanın açık hükmü sebebiyle yazılı delille davalı tarafça ispat zorunluluğu olduğu, bu nedenle davalı tarafın senetle ispat yükü altında oldukları bu husustaki yemin teklifi yasanın açık hükmüne aykırı olduğu yönündeki itirazına, yeminin kesin delillerden olması, kesin delilin mevcudiyeti halinde vakıanın ispatlanmış sayılacağı, senetle ispat kuralının bu durumda uygulama alanı bulmayacağı gerekçesi ile itibar edilmemiş; davalılara ait inşaat işlerinin davacının vekili ve eşi … yürütülmüş olması, davacının ise fiilen hiçbir şekilde işin içinde yer almamış ve tüm işlerin eşi tarafından yürütülmüş olması yönündeki beyanına da, davacının esasen tacir olması, taraflar arasındaki sözleşmenin tarafı olması, vekil tarafından yürütülen işler ile bağlı olması nedenleri ile bu beyanına da itibar edilmemiş ve davacının yemini eda edilebilmesi için davacı asilin bulunduğu yer olan … AHM aracılığı ile davacıya meşruhatlı davetiye çıkarılmış olup, davacı asilin usulüne uygun davetiyeye rağmen duruşmada hazır olmadığı, HMK’nın 229/1 maddesinde “Yemin için davet edilen kimse, tayin edilen gün ve saatte mahkemede geçerli bir özrü olmaksızın bizzat hazır bulunmaz yahut hazır bulunup da yemini iade etmez ya da yemini eda etmekten kaçınırsa yemin konusu vakıaları ikrar etmiş sayılır.” düzenlemesine yer verildiği, böylece davacının yemin konusu vakıları ikrar etmiş sayıldığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde,… adı ile davacının tacir olduğu, ticari işlerin ise fiili olarak ise davacının eşi müteveffa … tarafından yerine getirildiği, davacı ile davalıların oluşturdukları …-daplar İnşaat Adi Ortaklığı arasında 03.03.2018 tarihli … İlişkin Taşreon Sözleşmesi akdedildiği, buna göre;… İli, … İlçesi, … Mahallesi 247 pafta, 158 ada, 45 parselde davalı adi ortaklık şirketinin yüklenicisi olduğu inşaatın kaba inşaat işlerinin davacı adına müteveffa … tarafından yerine getirildiği, sonrasında … 03.09.2018 tarihinde intihar ederek hayatına son verdiği, vefat tarihi itibari ile davacı vekili olan eşi … tarafından yapılan işlerin hak ediş bedelinin usul ve yasaya uygun bilirkişi raporları uyarınca 670.330,00 TL olduğu, davalı tarafça yapılan ve belgelendirilen ödemelerin toplamının 607.159,09 TL olduğu, davalı tarafça belgelendirilemeyen davacının işçilerinin SGK primi olarak davacı adına ödendiği belirtilen 8.000,00 TL ile davacıya inşaatta kullanılmak için ödeme amaçlı 4.500 KG demir verildiği savunmalarının ispatı bakımından davacıya yemin teklif ettiği, davacının usulüne uygun meşruhatı içerir davetiyeye rağmen mazeretsiz bir şekilde duruşmaya katılıp yemini eda etmemiş olması nedeniyle yemin konusu vakıları ikrar etmiş sayıldığı nazara alındığında, ödenmeyen hak ediş bedelinden 8.000 TL ve 4.500 KG demir bedelinin de mahsubu gerekmiş olup, 15/01/2022 tarihli ek raporda 1 ton demir fiyatının (KDV dahil) 4000 TL olduğu tespitine yer verilmekle 4.500 KG demirin 18.000 TL olduğu, böylece davalı tarafça ödenmiş hak ediş bedelinin 633.159,09 olduğu kanaatine varılmakla, davanın kısmen kabulü ile ödenmediği tespit edilen 36.670,91-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulüne,
2- 36.670,91-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 2.504,98 TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 44,40 TL peşin harç ile ıslah harcı olan 1061,72 TL’den mahsubu ile bakiye 1.398,86 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL peşin harç, 44,40 TL başvurma harcı ve ıslah harcı olan 1061,72 TL olmak üzere toplam 1.150,52 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 2.400 TL bilirkişi gideri , 452,50 TL posta ve tebligat gideri ile 675,6TL değişik iş dosyasında yapılan giderler yargılama giderinin, davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 2.048,07 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 587,80 TL yargılama giderinin, davanın red edilen kısmı üzerinden hesaplanan 231,63 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın red edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 541,42 TL’nin davacıdan, 778,58 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
10-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzlerine karşı davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/11/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”