Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/307 E. 2022/295 K. 19.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/307 Esas
KARAR NO : 2022/295

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/05/2019
KARAR TARİHİ : 19/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu 22/05/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; 28/07/2014 tarihinde … ili … ilçesinde polis okulu kavşağı istikametinden … istikametine seyreden … plakalı ticari oto sürücüsü …’nın önüne çıkan müvekkili …’a çarptığını ve meydana gelen trafik kazası sonucunda yaya konumunda bulunan müvekkilinin ağır yaralandığını, kaza sonrasında … Hastanesinde tedavi gördüğünü, kaza sonrasında tanzim edilen kaza tespit tutanağında iki tarafa da kusur izafe edildiğini, … plaka sayılı aracın davalı … Sigorta A.Ş nezdinde ZMMS poliçesi olduğunu, süresi içerisinde … Sigorta A.Ş’ye yazılı başvuruda bulunulduğu, … Sigorta tarafından 15 günlük yasal süre içerisinde verilen cevabın taleplerini karşılamadığını, arabuluculuğa başvuru yapıldığını ancak anlaşma sağlanamadığını bildirerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili için 100,00 TL geçici iş göremezlik, 100,00 TL kalıcı iş göremezlik olmak üzere şimdilik toplam 200,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden kusuru oranında tahsili ile müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın açmış olduğu 100,00 TL geçici iş göremezlik, 100,00 TL kalıcı iş göremezlik tazminatına dair davanın hukuka aykırı olduğunu, dava dosyasının içerisinde bulunan trafik kazası tespit tutanağının 28/07/2014 tarihinde düzenlendiğini, davacı tarafından … plaka sayılı araç nedeni ile yapılan başvurunun müvekkili şirket tarafından reddedildiğini, müvekkil sigorta şirketine sigortalı olan aracın … plaka sayılı araç olduğunu, müvekkiline yapılan ikinci başvuruda kazaya karışan …plakalı aracın poliçesinin müvekkil sigorta şirketinde olmadığını, plaka değişikliği olması halinde de buna dair bir zeyilnamenin de olmadığını bildirdiğini, …plaka sayılı aracın poliçesinin 19/06/2014-19/06/2015 başlangıç bitiş tarihli olduğunu, davayı kabul etmemek kaydıyla müvekkil şirketin dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olabileceğini, müvekkili sigorta şirketinin dava konu edilen olayda temerrüde düşmediğini bildirerek haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce 06/03/2017 tarihli celse ara kararı uyarınca, … ASHM talimat yazılarak davacının ve dosyanın… Üniversitesi Tıp Fakütltesi Adli Tıp Ana Bilim Dalına sevk edilerek davacının muayenesinin yapılmak suretiyle 28/07/2014 tarihli kaza nedeniyle maluliyete uğrayıp uğramadığı, uğramış ise daimi maluliyet oranı ile geçici iş göremezlik süresinin maluliyet tespit işlemleri yönetmeliği hükümlerine göre rapor alınmasına karar verilmiş olup, … ATK tarafından ibraz edilen talimat yoluyla aldırılan 13/08/2021 havale tarihli raporunda özetle; …’ın 28.07.2014 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı; Maluliyet Oranının %51 (Elli Bir) olduğu, kişinin geçici iş göremezlik süre 270 (İki Yüz Yetmiş) gün olduğu, KİŞİNİN 90 (Doksan) gün bakıma muhtaç oldluğu ve bu süre içinde 100 (Yüzde Yüz) malul kabul edilmesi gerektiği” sonuç ve kanaatini bildirir rapordur.
Mahkememizce 02/11/2020 tarihli celse ara kararı uyarınca, tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller ve dosya incelenerek meydana gelen trafik kazanın oluş şeklinin ve kusur durumunun belirlenmesi, geçici iş göremezlik tazminatının TRH 2010 tablosu esas alınarak prograsif rant yöntemine göre hesaplanması konusunda rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi … ve … tarafından ibraz edilen 31/01/2022 havale tarihli raporunda özetle; “Hukuki durumun ve delillerin takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak taraflar arasındaki uyuşmazlık noktaları yönünden; A- KUSUR DURUMU DEĞERLENDİRİLMESİ NETİCESİNDE; … plakalı dava dışı otomobil sürücüsü …’nın mağdur yaya …’ın yaralanması ile neticelenen dava konusu trafik kazasında %10 (yüzde on) oranında alt düzeyde tali derecede kusurlu olduğu, olaya müdrik yaşta bulunmayan 2007 doğumlu mağdur yaya Perihan YILDIZ’ın kendi yaralanması ile neticelenen dava konusu trafik kazasında davranış faktörleri sonuç üzerinde %90 (yüzde doksan) oranında asli derecede kusurlu olduğu, B – TAZMİNAT YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME NETİCESİNDE; davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 174.828,22 TL olduğu, temerrüt başlangıcının 18.01.2019 tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Davacılar vekilinin mahkememize sunmuş olduğu 18/03/2022 havale tarihli talep arttırım dilekçesinde; müvekkili … için 100,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı talebimizi 174.728,22 TL arttırarak 174.828,22 TL’nin kabulüne karar verilmesini talep ettikleri ve tamamlama harcını yatırdığı görülmüştür.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava; trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Bu kapsamda, sürekli iş gücü kaybı için 100,00 TL, geçici iş gücü kaybı için 100,00 TL olmak üzere toplam 200,00 TL maddi tazminat isteminde bulunulmuştur.
Davacı taraf, 28/07/2014 ttarihinde … plakalı aracın kendisine çarptığını, meydana gelen trafik kazasından dolayı uğradığı geçici ve sürekli işgöremezlik zararını davalı tarafın ZMMS kapsamında sorumlu olduğu iddiasıyla tazminini talep etmiştir. Davalı taraf, … plakalı aracın sigortalısı olmadığını, o aracın sigorta poliçesinin başka bir firmaya ait olduğunu, ZMMS kapsamında sorumlu olmadığını, davanın reddinin gerektiğini savunmuştur.
Dosya kapsamından; … plakalı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde 19/06/2014 başlangıç, 19/06/2015 bitiş tarihli ZMMS poliçesinin bulunduğu, … plakalı aracın 19/06/2014 tarihinde…’a devredildiği ve …plakasını aldığı, kazaya neden olan aracın aynı araç olduğu ancak işleten değişikliği nedeniyle plakanın değiştiği görülmüştür. KTK 94. maddesi uyarınca motorlu aracın işletenin değişmesi halinde devreden işletenin 15 gün içinde bu durumu sigortacıya bildirmek zorunda olduğu, yeni işletene karşı sigorta sözleşmesini devam ettirip ettirmeme hakkı sigorta şirketine ait olduğu, sigorta şirketi sigorta poliçesini durumun kendisine bildirilmesinden itibaren 15 gün içinde sözleşmeyi feshedebilme hakkı olduğu, belirtilmiş olup, KTK 94/2. maddesi gereğince de; zorunlu mali mesuliyet sigortasını yapan sigorta şirketinin sorumluluğu bildirimden itibaren 15 gün süresince devam edecektir. Ayrıca ZMMS Genel Şartlar C.4 maddesine göre “sözleşme süresi içinde işletenin değişmesi halinde sigorta sözleşmesi, işletenin değiştiği tarihten itibaren 10 gün süresince herhangi bir işleme gerek kalmaksızın ve prim ödenmeksizin yeni işleten için de geçerlidir”. 2918 sayılı KTK’nın 95.maddesinde de “Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez. Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir.” şeklinde düzenleme mevcuttur. Somut olayda, işleten değişikliğinin davalıya bildirildiğini ve bu nedenle davalının poliçenin iptal zeyilnamesini düzenlediğini gösteren deliller bulunmadığından; davalının sorumluluğunun devam ettiği, davalının üçüncü kişilere karşı bu durumu ileri süremeyeceği sonucuna varılmıştır. Davalı taraf ancak davacıya ödeme yapması halinde KTK m.95 uyarınca bu ödemeyi sigortalısına rücu edebilir.
… Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından tanzim edilen raporda; davacının kaza nedeniyle %51 oranında sürekli iş göremezliğinin bulunduğu, geçiçi iş göremezlik süresinin 270 gün olduğu, bakıma muhtaç olduğu sürenin 90 gün olduğu tespit edilmiştir. Davalının sunmuş olduğu uzman raporunda; …Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından tanzim edilen raporun yönetmelik hükümlerine uygun düzenlendiği bildirilmiştir. Maluliyet raporu kaza tarihi itibariyle uygulanması gereken Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği dikkate alınarak tanzim edildiğinden ve davalı tarafça da sunulan uzman raporu ile desteklendiğinden hükme esas alınmıştır.
Kusur yönünden yapılan değerlendirmede, 28/07/2014 günü saat 19.00 sıralarında sürücü …sevk ve idaresindeki … plakalı otomobil ile Polis Okulu kavşağı istikametinden, … istikametine doğru seyri sırasında olay mahalli geldiğinde, seyir istikametine göre yolun sağından yaya kaldırım üzerinden yola giren ve karşıya geçmek isteyen 2007 doğumlu yaya …’a aracın ön tarafı ile çarptığı, çarpma sonucu yaya …’ın yaralanması ile neticelenen dava konusu olay meydana geldiği, dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı otomobil ile seyri sırasında yola gereken dikkatini vermediği, mevcut sürati ile seyrini sürdürdüğü, olay mahalli yaya geçidini geçtikten sonra seyrini mahal şartlara göre ayarlamaya özen göstermediği, seyir istikametine göre yolun sağından yola giren ve karşıya geçmek isteyen mağdur yayayı gördüğünde yeterli mesafeden yoldaki mevcudiyetini belirtecek tarzda ikaz ve uyarıda bulunmadığı, olaya mani olmak bakımından zamanın da etkin fren ve direksiyon tedbirine başvurmadığı, dikkat ve özen yükümlüğüne aykırı hareket ettiği, 2918 sayılı K.T.K.unun sürücü kusurlarından 52/1B (sürücüler aracının seyrini yük ve teknik özelliklerine göre hava, yol ve mahal şartlara göre ayarlamak zorundadırlar) kuralını ihlal ettiğinden olayda %10 oranında kusurlu olduğu, olayda müdrik yaşta bulunmayan 2007 doğumlu mağdur yaya … apartman kapısından koşarak yaya kaldırımı üzerinden aniden gelen aracın hız durumunu dikkate almadan hatalı ve tehlikeli biçimde koşarak taşıt trafiğine ait kaplamaya giriş yaptığı, kural gereği otomobil sürücüsüne ilk geçiş hakkını vermediği, bu hareketi ile kendi can güvenliğini tehlikeye düşürdüğü, yaşının küçük olması itibari ile kendi yaralanması ile neticelenen dava konusu trafik kazasında davranış faktörleri sonuç üzerinde %90 (yüzde doksan) oranında kusurlu olduğu sonucuna varılmıştır. Bilirkişi raporu, dosya kapsamındaki deliller ile örtüştüğünden uygun bulunarak hükme esas alınmıştır.
Karayolları Trafik Kanunu m.91’de; İşletenlerin, 85. maddenin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunlu olduğu düzenlenmiştir. Dolayısıyla mali sorumluluk sigortası kapsamında sigortacı, işletenlerin 85. madde kapsamında üçüncü kişilere verdiği zararlardan dolayı hukuken sorumlu hale getirilmiştir. Somut olayda; trafik kazasına sebebiyet veren … plakalı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi sigortalandığı, kazanın 28/07/2014 tarihinde poliçe süresi içerisinde gerçekleştiği, sigortalı aracın sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde %10 oranında kusurlu olduğu anlaşılmakla davacının uğradığı sürekli iş göremezlik zararından davalının kusur oranında sorumlu olduğu sonucuna varılmıştır.
Hesap yönünden yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda, davacının kaza tarihi itibariyle (7) yaşında ve okul çağında olduğu, okuluna giderken ve yaşamsal faaliyetlerini sürdürürken % 100 sağlam olan emsallerine nazaran maluliyetiyle orantılı olarak daha fazla efor ve güç sarf edeceğinden davacının zarar gördüğü dönemin kaza tarihinden itibaren başlatıldığı, bu durumda çalışması olmayan davacının geçici iş göremezlik zararı oluşmadığı, kaza tarihinden itibaren TRH 2010 tablosuna göre ve progressive rant yöntemine göre yapılan hesaplamada sürekli iş göremezlik zararının 174.828,22 TL olduğu tespit edilmiştir. Yargıtay içtihatlarına uygun olan hesaplama hükme esas alınmıştır.
Temerrüt açısından yapılan değerlendirmede; davacının davalı sigorta şirketine başvuru yaptığı, davalının 07/01/2019 tarihinde tebliğ aldığı, davacının başvurusunda tanıdığı 15 günlük sürenin sonunda davalının 23/01/2019 tarihinde temerrüte düştüğü sonucuna ulaşılmıştır.
Tüm bu açıklanan nedenlerle; davanın kısmen kabulüne, 174.828,22-TL sürekli iş göremezlik tazminatının 23/01/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı isteminin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, 174.828,22-TL sürekli iş göremezlik tazminatının 23/01/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı isteminin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 11.942,52 TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 44,40 TL peşin ve 597,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 641,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 11.301,12 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 641,40 TL (peşin+tamamlama harcı) ile 44,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 685,80 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.883,60 TL yargılama giderinin, davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 1.882,52 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından belgelendirilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 20.558,68 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 0,76 TL’nin davacıdan, 1.319,24 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
9-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair; Davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/04/2022

Katip
¸¸

Hakim
¸¸