Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/289 E. 2021/203 K. 15.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/289 Esas
KARAR NO : 2021/203

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 15/05/2019
KARAR TARİHİ : 15/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan 15/05/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; 25/04/2017 tarihinde … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile … Üzerinde seyretmekte iken müvekkil yaya …’ın sağ ayağı üzerinden geçmesi neticesinde müvekkilinin yaralanmasına sebep olduğunu, kaza sonucunda müvekkilinin ağır derecede yaralandığını, müvekkilinin sağ ayağında doku kaybı olduğunu ve sağ bacağından parça alınarak plastik cerrahi yardımı ile sağ ayağına doku nakli yapıldığını, sağ bacağından alınan parça nedeni ile müvekkilinin yürüme fonksiyonunun ciddi derecede azaldığını ve kalıcı sakatlıkla yaşamını devam ettirmeye mahkum bırakıldığını, olayla ilgili olarak … Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma numarası ile dosya açıldığını, … 14. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile yargılamaya devam olunduğunu, yargılama esnasında ATK tarafından aldırılan raporda sürücü …’un kazanın meydana gelişinde asli kusurlu olduğunu, yürümekte zorluk çeken müvekkilinin öğrenim hayatının sekteye uğradığını ve okula servis yardımıyla gidip gelebildiğini, kazaya sebebiyet veren … plakalı araç davalı … şirketine ZMMS poliçesi ile kaza tarihinde sigortalı bulunduğunu, davalı … nezdinde sigortalı … plakalı araç sürücüsü bu kazada asli kusurlu olduğundan dolayı davalı … şirketinin de bu kusur oranında sorumlu olduğunu, sigorta şirketine 17/12/2018 tarihinde başvuru yapıldığını, sigorta şirketi tarafından istenen evrakların gönderildiği, davalı … şirketinin sulhe cevap vermeden 19/02/2019 tarihinde 35.825,46 TL’ni belirlenen hesabı havale ettiğini, gönderilen miktarın müvekkilin kazada %25 oranında tali kusurlu ve aynı zamanda%15 oranında maluliyeti bulunduğunu ve belirlenen aktüerya hesabı ile müvekkile yatırılan miktar arasında fahiş bir fark olduğunu bildirerek fazlaya dair haklarımız saklı kalmak kaydıyla davacı müvekkil için 2.500,00 TL daimi maluliyet tazminatı, 500,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 3.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalı …Ş’den, 50.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte sürücü …’tan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …Ş vekili tarafından sunulan 12/06/2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; bahsi geçen 25/04/2017 tarihli kazaya karıştığı belirtilen … plakalı araç müvekkil şirkete 01/07/2016-01/07/2017 tarihleri arasında geçerli olmak üzere ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğu ve poliçe teminat limitinin kişi başı 330.000,00 TL olduğunu, kaza sebebiyle davacının sigorta şirketine başvuru yaptığını ve hasar dosyasında aktüerya raporu hazırlandığını, hazırlanan raporda sigortalı araç sürücüsünün %75 oranına istinaden 19/02/2019 tarihinde toplam 35.835,46 TL tazminat ödemesinin yapıldığını, sigortalı aracın sürücüsünün kusuru yoksa işletene ve sigortacıya düşen bir sorumluluğunun bulunmadığını, 25/04/2017 tarihinde şüpheli …’un idaresinde bulunan … plakalı araç ile … İlçesi … Caddesi olarak bilinen yerde seyir halinde bulunduğu sırada yolda yürüyen 2011 doğumlu …’ın ayağının üzerinden aracıyla geçmesi sonucun mağdurenin yaralandığını, kazaya istinaden şikayet üzerine yapılan soruşturma sonucunda alınan bilirkişi raporuna göre meydana gelen kazada yaya geçiş kuralını ihlal etmesi nedeniyle mağdurenin tamamen kusurlu olduğunun tespit edildiği, davacının hasar aşamasında sunmuş olduğu %15 sürekli maluliyet oranı gösteren raporun incelenmek üzere medikal ekspere gönderildiği, medikal eksper tarafından sürekli maluliyet oranının %5 ile %8 arasında olduğunun bildirildiği, bu nedenle %5 oran üzerinden ödeme yapıldığını ve bakiye tazminatın bulunmadığını, sakatlık tazminatının hesaplanmasının TRH-2010 Mortalite tablosuna göre yapılmasının gerektiğini, şikayete konu uyuşmazlığın tamamen haksız fiilden kaynaklandığını, bu nedenle davacının avans faizi talebinin reddinin gerektiğini bildirerek davanın davacıya yeterli ödeme yapılması nedeniyle reddine, geçici iş göremezlik talebinin ZMMS poliçe teminatı kapsamında olmaması ve kazazedenin yaşı itibariyle hak sahibi olmaması nedeniyle reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’a dava dilekçesinin ve tensip zaptının usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ancak bu davalı tarafından herhangi bir cevap dilekçesinin sunulmadığı görüldü.
Mahkememizce, dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumu gönderilerek geçici ve kalıcı maluliyet oranının tespiti açısından rapor aldırılmasnıa karar verilmiş olup, 20/04/2020 tarihli ATK 2. İhtisas Dairesi raporunda; “Mevcut belgelere göre; … ve … kızı, 01/01/2011 doğumlu, …’ın 25/04/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü … ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmeliği dikkate alındığında; I. Zihinsel, Ruhsal, Davranışsal Bozukluklar, D- Travma sonrası stres bozukluğu, İşlevselliğe göre yapılan değerlendirmede (30×2/5) özürlülük oranı %12, II. Deri, hipertrofik skar ve keloid, hafif(vücut yüzeyinin %1-9’unu kaplayan), özür oranı %5, III. Kas-İskelet Sistemi, Alt ekstremiteye ait sorunlar, eklem hareket açıklığı, ayak bileği hareket kısıtlılığı, tablo 3.10, tablo 3.11 ve tablo 3.12’e göre alt ekstremite özürlülük oranı (7;2;2;12) %21 olup tablo 3.2’ye göre özür oranı %11, Balthazard formülüne göre; 1. Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %26 (yüzdeyirmialtı) olduğu, 2. İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği, 3. Başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 1 (bir) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği” görüş ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce, 05/10/2020 tarihli ara karar uyarınca, tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller ve dosya incelenerek meydana gelen trafik kazasındaki tarafların kusur durumunun oransal olarak belirlenmesi konusunda rapor alınmak üzere bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi … tarafından ibraz edilen 01/11/2020 tarihli raporda; “Yapılan inceleme sonucunda; 1- Kusur Durumu Değerlendirilmesi Neticesinde; A- … plakalı servis minibüs sürücü davalı …’un davacı mağdur …’ın yaralanması ile neticelenen dava konusu trafik kazasında % 100 (yüzde yüz) oranında asli derecede kusurlu olduğu, B- Davacı mağdur yaya …’ın kendi yaralanması ile neticelenen dava konusu trafik kazazında kusursuz olduğu” görüş ve kanaatine varılmıştır.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan manevi ve maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı taraf, 25/04/2017 tarihinde … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpması sonucunda yaralandığını, kaza sonucu geçici ve daimi maluliyet zararı oluştuğunu, bu zararların davalılardan tazminini ve ek olarak 50.000,00 TL manevi tazminatın sadece davalı … Karakoçtan tazminini talep etmiştir. Davalı … mahkemenin yetkisiz olduğunu, ödeme yapıldığını ve bakiye tazminatın söz konusu olmadığını belirterek davanın reddinin gerektiğini savunmuştur.
Davacı vekili sunmuş olduğu 09/07/2020 tarihli feragat dilekçesi ile maddi tazminat alacağı yönünden davalı …Ş’ne karşı alacaklarından feragat ettiklerini, vekalet ücreti taleplerinin de bulunmadığını bildirerek davalı …Ş yönünden feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep ettiği, mahkememizce davalı …Ş’ne karşı maddi tazminat alacaklarından feragat etmesi sebebiyle davalı …Ş açısından açılan davanın bu dosyadan tefriki ile mahkememizin 2020/352 sayılı esasına kaydının yapıldığı görülmüştür. Davacının maddi tazminat talebi sadece … Sigorta’ya yönelik olduğundan, davaya davacının davalı …’a yönelik manevi tazminat talebi açısından devam edilmiştir.
Tahkikat aşamasında Adli Tıp Kurumu’nun 2. İhtisas Kurulu’ndan alınan maluliyet raporunda; davacının geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanmasının Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği hükümlerine göre %26 oranında kalıcı maluliyete uğradığı, geçici iş göremezlik süresinin 6 ay olduğu, başka birinin bakımına muhtaç olduğu sürenin 1 ay olduğu tespit edilmiştir.
Yargılama sırasında dava konusu trafik kazasındaki tarafların kusur durumunun oransal olarak belirlenmesi için bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bilirkişi tarafından tanzim edilen raporda; davalı …’un kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğu, davacının kusursuz olduğu belirtilmiştir. Savcılık aşamasında alınan raporlar ile mahkememizce alınan rapor arasında kusur konusunda çelişki oluştuğundan 14/12/2020 tarihli celsenin 4 numaralı ara kararı ile çelişkinin giderilmesi için İTÜ Trafik Kürsüsü’nden seçilecek üç kişiden oluşturulacak bilirkişi heyeti oluşturulması ve kusur konusundaki çelişkinin giderilmesi konusunda rapor tanzim edilmesine dair ara karar oluşturulsa da davacı vekili tarafından bilirkişi ücreti yatırılmadığından ara karar yerine getirilememiş, bilirkişi incelemesi yaptırılması mümkün olmamıştır. Bu nedenle kusur konusunda nihai değerlendirme mevcut delillere göre mahkememizce yapılmıştır. Dosya kapsamında bulunan delillerden, dava konusu olayın 25/04/2017 günü davalı … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın … üzerinde seyir halindeyken olay mahalli olan kavşağa yaklaştığında, kavşak mahalli içerisinde sola yönelerek şerit ihlalinde bulunup karşı yön yol bölümüne geçerek kavşak başında kaplama içerisinde bulunan yaya …’a çarptığı, çarpma sonucu yaya davacı …’ın yaralandığı anlaşıldığından kusur konusunda mahkememizce alınan bilirkişi raporuna iştirak edilmiştir. Dolayısıyla; şerit ihlali yaparak, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışlarıyla kazanın meydana gelmesine sebebiyet veren davalı …’un %100 oranında kusurlu olduğu, davacının kusurunun bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
TBK m.56’da; bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özellikleri göz önünde tutularak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verilebileceği düzenlenmiştir. KTK m.85’de; bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibinin, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, işletenin, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olacağı düzenlenmiştir. Somut olayda, davalı … kusuruyla trafik kazasının meydana gelmesine ve davacının yaralanmasına sebebiyet verdiğinden davacının uğradığı manevi zararı gidermekle yükümlüdür. Manevi tazminat takdir edilirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacının uğradığı zararın kapsamı, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen tutarlara hükmedilmesi gerekmektedir. Bu açıklamalar çerçevesinde, somut uyuşmazlıkta olay tarihi, kazanın oluş şekli, kusur durumu, davacının maluliyet oranı ile tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları değerlendirilerek davacı için 40.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle; davanın kısmen kabulüne, 40.000,00 TL manevi tazminatın 25/04/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’tan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, 40.000,00 TL manevi tazminatın 25/04/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 2.732,40 TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 181,03 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.551,37 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 181,03 TL peşin harç ile 44,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 225,43 TL harcın davalı …’tan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.764,98 TL yargılama giderinin, davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 1.332,06 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 6.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair; davacı ve davalı … vekilinin tarafın yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/03/2021

Katip … ¸¸

Hakim …
¸¸