Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/279 E. 2020/165 K. 24.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/279 Esas
KARAR NO : 2020/165

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 13/05/2019
KARAR TARİHİ : 24/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesi özetle; müvekkilinin çek yapraklarından kaynaklanan 35.200,00 TL alacağının tahsili için 02/01/2019 tarihinde … 26. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyası ile icra takibinin başlatıldığı ancak davalıların itirazı üzerine takibin durduğu, davalıların itirazının haksız ve dayanaksız olduğunu bildirmekle davalıların itirazının iptali ile takibin 35.200,00 TL üzerinden devamına, %20’den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalılara usulüne uygun olarak tensip zaptı ve dava dilekçesinin tebliğ edildiği ancak davalıların herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
Mahkememizce celp edilen … 26. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; davacı/alacaklının 17.600,00 TL asıl alacağın ve 17.600,00 TL depo bedeli olmak üzere toplam 35.200,00 TL’nin davalılar/borçlulardan tahsili için icra takibine geçtiği, davalıların 15/01/2019 tarihli dilekçesi ile talep edilen asıl alacağa, takip öncesi ve sonrası için talep edilen faiz tutarı ve oranına, vekalet ücreti ve tüm ferilerine itiraz etmeleri üzerine takibin durduğu görüldü.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava; davacı tarafın kredi ilişkisi kapsamında davalı tarafa vermiş olduğu çek karnesinden dolayı çek yapraklarına ilişkin sorumluluk tutarı alacağının tahsili ve çek sorumluluk bedellerinin depo edilmesi amacıyla başlattığı …. 26. İcra … E. Sayılı icra takibine karşı davalıların borçlu olmadığını iddia ederek yapmış olduğu itirazın iptaline ilişkindir.
Dosya kapsamından; davacı tarafın dilekçesinde göstermiş olduğu ve dayandığı delillerini dilekçesiyle birlikte mahkememize sunmamış olduğu, mahkememizce düzenlenen tensip zaptının 8 numaralı kararı ile taraflara, henüz sunmamış olduğu delilleri HMK m.140/5 gereğince ön incelemede sunabileceği aksi takdirde bu delillere dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağının ihtar edildiği, 11.11.2019 tarihli ön inceleme duruşmasına kadar delillerin sunulmaması üzerine ön inceleme duruşmasının 2 numaralı ara kararı ile HMK m.140/5 uyarınca taraflara dilekçesinde gösterdikleri ancak henüz mahkemeye sunmadıkları delillerini sunması için 2 haftalık kesin süre verildiği, yine ön inceleme duruşmasının 7 ve 8 numaralı ara kararlarıyla özel olarak davacı tarafa genel kredi sözleşmesi, çek karnesi sözleşmesi gibi dilekçesinde dayanmış olduğu delilleri sunması için 2 haftalık kesin süre verildiği ancak verilen kesin sürelere rağmen davacı tarafından yine delillerin sunulmadığı anlaşılmıştır.
Öncelikle belirtmek gerekir ki dava, TTK m.4/2’ye göre basit yargılama usulüne tabidir. HMK’nın 318. maddesinde belirtildiği üzere basit yargılama usulüne tabi dava ve işlerde, taraflar dilekçeleri ile birlikte, tüm delillerini açıkça ve hangi vakıanın delili olduğunu da belirterek bildirmek; ellerinde bulunan delillerini dilekçelerine eklemek ve başka yerlerden getirilecek belge ve dosyalar için de bunların bulunabilmesini sağlayan bilgilere dilekçelerinde yer vermek zorundadır. Görüldüğü üzere, kural, dilekçenin verilmesi sırasında delillerin sunulmasıdır. Buna rağmen delillerin sunulmaması halinde, HMK m.140/5 gereğince ön inceleme aşamasında taraflara önceden gösterdikleri ancak henüz sunmamış oldukları delilleri sunmaları için 2 haftalık kesin süre verilir. Bu aşamadan sonra tahkikat aşamasında delil sunulamaz. Tarafın ihmalkarlığı veya kusuru nedeniyle o delili sunamamasının hukuki sonucu o delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılmasıdır. Bu durumda hakim uyuşmazlığı mevcut delil durumuna göre çözmek zorundadır.
Yukarıda açıklanan hususlar doğrultusunda; somut olayda, davacı tarafa delillerini sunması için kesin süre verildiği, verilen süre içerisinde davacı tarafından delillerin sunulmadığı, bu durumun kanuni sonucu olarak davacı tarafın delillerine dayanmaktan vazgeçmiş sayıldığı, mevcut delil durumu itibariyle dava konusu icra takibi nedeniyle davacının alacaklı olduğunun ve davalıların itirazlarının haksız olduğunun tespit edilemediği, ispat yükü üzerinde olan davacının alacağını ispat edemediği, davacının alacaklı olduğunu gösterir delillerin sunulmadığı anlaşıldığından ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 601,13 TL harçtan mahsubu ile bakiye 546,73 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 5.280,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalılar tarafına verilmesine,
5-Davalılar tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı tarafın yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/02/2020

Katip …
¸

Hakim …
¸