Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/261 E. 2021/304 K. 13.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/261 Esas
KARAR NO : 2021/304

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 01/06/2016
KARAR TARİHİ : 13/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’in 21/07/2015 tarihinde …’in sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile kaza yapması sonucu yaralandığını ve sakat kaldığını, kazada müvekkilinin bir kusuru bulunmadığını, yolcu konumunda bulunduğunu beyan etmekle, kaza sebebi ile … Cumhuriyet Başsavcılığı’nda … soruşturma sayılı dosyası ile ceza takibatı yapıldığını, müvekkilinin iş göremezlik ve sakatlık dolayısı ile meslekte kazanma gücünü kaybetmesinin, gelir kaybı maddi zararlarının tazminine yönelik olduğunu, kusur, maluliyet, tazminat ve tüm diğer haklarının fazla, üst ve sair haklarının saklı kalmak kaydı ile 4.000,00 TL maddi tazminat, kaza tarihinden itibaren ticari faizi olmaması halinde mevduata uygulanan en yüksek faizi olmaması halinde yasal faizi ile birlikte davalılardan kusur durumları sigorta poliçeleri yönetmelik ve mevzuat sorumlulukları dahilinde olmak üzere tahsilinin talebi ile yargılama gider ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi özetle; davacının maluliyet zararları için talep ettiği 4.000,00 TL hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, KTK 98. Maddesi uyarınca; “Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenini sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır.” bu itibarla davacının tedavi süresince ortaya çıkan giderlerin, trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderlerin sigorta kapsamı dışında yer aldığını, hiçbir mahiyette kabul anlamına gelmediğini, mahkemenin davanın kabulüne dair kanaat hasıl olması halinde, davacı lehine hükmedilecek olan tazminatın ilgili poliçe limitleri dahilinde olması gerektiğini, sigorta sınırlarını aşan taleplerin reddi gerektiğini beyan etmekle, davacı tarafından huzurda açılan davanın reddine karar verilmesini ve yargılama gider ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 2016/622 esas 2019/30 karar sayılı 23/01/2019 tarihli mahkeme ilamında; davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin 13/03/2019 havale tarihli dilekçesi ile mahkeme kararını istinaf etmiştir.
İstanbul BAM 8. Hukuk Dairesinin 2019/1188 esas 2019/795 karar sayılı 18/04/2019 tarihli ilamı; “öncelikle davacının tedavi gördüğü anlaşılan sağlık kuruluşlarından tedavisine ilişkin tüm film, grafi, tahlil, tetkik sonuçları vs. gibi tıbbi belgelerin tamamının getirilmesi, daha sonra bu belgelere göre davacının maluliyetinin tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesine gönderilerek maluliyet raporunun aldırılması ve sonrasında uzman bilirkişiden aktüerya raporu alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yazılı olduğu biçimde karar verilmesi doğru görülmediğinden kararın HMK 353/1-a/6 maddesi uyarınca kaldırılması gerektiği” şeklindedir.
Mahkememizce istinaf kaldırma ilamı kapsamında maluliyet oranının tespiti amacıyla İstanbul ATK 2. İhtisas Daire Başkanlığınca 20/04/2020 tarihinde tanzim olunan raporda özetle; mevcut tıbbi belgelere göre; … ve … oğlu 14.11.1968 doğumlu …’in 21/07/2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 30.03.2013 tarih, 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre değerlendirildiğinde; Kas İskelet Sistemi, Üst Ekstremite Hareket Kısıtlılığı, Omuz Hareket Kısıtlılığı Şekil 2.11 Üst ekstremite özürlülüğü %1, Tablo 2.3’e göre; kişinin tüm vücut engellilik oranının % 1 olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren (4) aya kadar uzayabileceği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Mahkememizce istinaf kaldırma ilamı kapsamında tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla makine mühendisi ile aktüer bilirkişi heyetine tevdii edilen dosyaya 05/01/2021 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle; 21.07.2015 tarihinde meydana trafik kazasında;
… plaka numaralı otomobilin sürücüsü …’in olayın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğu, başkaca kusurlu kişi, kurum, kuruluş bulunmadığı,
… plaka numaralı otomobil yolcusu davacı …’in olayın meydana gelmesinde, yaralanması ile sonuçlanmasında, zararın doğmasında veya artmasında kusursuz olduğu, hatır taşımacılığı hususunun mahkemenin takdirleri olduğu, davalının %100 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacı …’in;
1.Seçenekte; Aktüeryal yönteme(TRH 2010 yaşam+1,8 teknik faiz) göre;
a)Geçici iş göremezlik dönemine ait maddi zararının = 4.002,16 TL,
b)Sürekli iş göremezlik dönemine ait
%1 maluliyet oranı ile ilgili maddi zararının = 6.320,03 TL olduğu,
2.Seçenekte; Progresif rant yöntemine(PFM yaşam tablosu+%10 artış ve iskonto) göre;
a)Geçici iş göremezlik dönemine ait maddi zararının = 4.002,16 TL,
b)Sürekli iş göremezlik dönemine ait
%1 maluliyet oranı ile ilgili maddi zararının = 6.990,57 TL. olduğu,
C)Davalının sorumluluğuna ilişkin olarak;
a)Davacının her iki seçenekte belirlenen maddi zararlarının poliçe limitleri içinde ve davalının sorumluluğunda bulunduğu,
b)Davalının 01.06.2016 dava tarihinden önce temerrüde düştüğünün belirlenemediği,
c)Sigortalı aracın hususi otomobil olması karşısında ticari faiz talebine ilişkin takdir mahkemeye ait olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacının 21.07.2015 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında yaralandığı ve malul kaldığı, araçta yolcu olarak bulunduğu, maluliyetine dayalı olarak açılmış olan tazminat davasıdır.
Emniyet kemeri kullanması durumunda da davacının benzer şekilde göğüs bölgesinden yaralanabileceği, emniyet kemeri hususunun zararın doğmasında ve artmasında etkili bir faktör olmadığı, yaralanması ile sonuçlanmasında illiyet bağı bulunmadığı, davacı yolcu …’in kazanın meydana gelmesinde, yaralanması ile sonuçlanmasında, zararın doğmasında ve artmasında atfı kabil kusuru bulunmadığı hükme elverişli kusur bilirkişi raporundan anlaşılmıştır.
21.07.2015 kaza tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre davalı … Taşıtlar Bürosunun ülkemizde geçerli olan zorunlu trafik poliçesine istinaden sorumluluk limiti ölüm/sakatlık ve sağlık giderleri bakımından ayrı ayrı 290.000,00 TL olduğu anlaşılmıştır.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2014/16455 E. ile 2013/2073 E. sayılı kararlarında açıkça geçici iş göremezlik zararının zorunlu trafik sigorta poliçesi kapsamında ve sakatlık teminatı limitine dahil olduğu belirtilmektedir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2015/7731 E. sayılı başka bir kararında ise geçici iş göremezlik zararının zorunlu trafik sigorta poliçesi kapsamında, tedavi gideri klozundan talep edilebileceği belirtilmektedir.
Karayolları Trafik Kanunun 99. Maddesine göre, dava dosyasında başvuru belgesi bulunmadığından davalının 01.06.2016 dava tarihinden önce temerrüde düştüğü belirlenememiş olup sigortalı aracın hususi otomobil olması nedeniyle yasal faize hükmedilmesi gerekmiştir.
21.07.2015 tarihinde meydana trafik kazasında; … plaka numaralı otomobilin sürücüsü …’in olayın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğu, DO DU1149 plaka numaralı otomobil yolcusu davacı …’in olayın meydana gelmesinde, yaralanması ile sonuçlanmasında, zararın doğmasında veya artmasında kusursuz olduğu,
Davacı ile araç sürücüsünün amca çocuğu olduğu anlaşılmakla Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/13862 E. ve 2016/12954 E. sayılı kararlarında, yakın akraba (amca çocukları) arasında hatır taşıması nedeniyle indirim yapılamayacağı belirtildiğinden hatır taşıması indirimi yapılmamıştır.
Anayasa Mahkemesi iptal kararı gereğince aktüer bilirkişi tarafından Progresif rant yöntemine (PFM yaşam tablosu+%10 artış ve iskonto) göre yapılan hesaba mahkememizce itibar edilmiş olup bu yönteme göre, davacının geçici iş göremezlik dönemine ait maddi zararının 4.002,16 TL ve sürekli iş göremezlik dönemine ait %1 maluliyet oranı ile ilgili maddi zararının 6.990,57 TL olduğu hükme elverişli son kusur ve aktüer bilirkişi raporundan anlaşılmakla davacının belirlenen bu maddi zararlarının poliçe limitleri içinde kaldığı ve sürücü … sevk ve idaresindeki, kendi adına tescilli, davalı …’nun üyesi olan sigorta şirketleri tarafından düzenlenen yeşil kart sigorta belgelerinden karşılanacak zararlar için garantör sorumluluğu taşıdığı, yeşil kartı bulunan yabancı plakalı araçların Türkiye’de üçüncü şahıslara verdikleri zararları gidermek üzere yeşil kart sigortacısı adına devreye girdiği, ZMS sigortasına ilişkin “Yeşil Kart” olarak bilinen Uluslararası Motorlu Taşıt Sigorta Kartı ve Yeşil Kart sisteminin Türkiye’deki işleyişini sağlamakla yükümlü olduğu dikkate alınarak davalının sorumluluğun bulunduğu kanaatine varılmakla davanın kabulü ile 10.992,73 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-Davanın KABULÜ ile 10.992,73 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 750,91 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 83,6‬0 TL + 25,00 TL tamamlama harcından oluşan toplam 108,60 TL harçtan mahsubu ile bakiye 642,31 TL davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 83,6‬0 TL peşin harç ile 25,00 TL tamamlama harcından oluşan toplam 108,60 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; posta, tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücretinden oluşan toplam 1.669,98 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen davanın miktarı itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 13/04/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imza”Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”