Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/240 E. 2020/137 K. 17.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/240 Esas
KARAR NO : 2020/137

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/04/2019
KARAR TARİHİ : 17/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan 26/04/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin toptan gıda alım ve satım işiyle iştigal ettiğini, davalıdan satın alman bir kısım ürünlerin iadesi konusunda tarafların anlaştıklarını ve bu ürünlerin 21.10.2015 tarihli … numaralı fatura ile iade edildiğini, bahse konu iade işlemi ile davacının davalıdan 8.378,96 TL alacaklı duruma geçtiğini, davalının da 6.866,87 TL ödeme yaptığını, ancak bakiye 1.512,29 TL davacının alacağı kaldığını, davalıdan söz konusu bakiye tutarı talep ettiğini, ancak davalının bir kısım ürünlerin son kullanma tarihinin geçtiğini bahane ederek davacıya 28.05.2016 tarihli … numaralı fiyat farkı faturası kestiğini, faturanın davacıya 02.06.2016 tarihinde tebliğ edildiğini, davacının bu faturayı kabul etmeyerek 8 günlük yasal süre içinde … 11. Noterliğinin … tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile iade ettiğini ve bakiye alacak için davalı aleyhine … 6. icra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile takip başlattığım, davalının takibe ve yetkiye itiraz ettiğini, derdest davanın itirazın iptali amacıyla ikame edildiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini mahkemeden talep etmiştir.
Dava dilekçesi ve ekleri usulüne uygun olarak davalı tarafa tebliğ edilmiş, davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Davacı vekilinin 24/07/2019 havale tarihli dilekçesi ile talimat yazılarak bilirkişi incelemesi yaptırılmasını talep ettiği, mahkememizce … Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, davacının ticari defter ve kayıtları ve dosya incelenerek davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, dava konusu faturaların ticari defterlerde kayıtlı olup olmadığına dair rapor düzenlenmesi için bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, ibraz edilen 11/10/2019 tarihli … tarafından sunulan raporda: “taraflar arasındaki ticari ilişkinin 2015 yılında başladığı ve 2016 yılında sona erdiği, davacının ticari defterlerinde davalıdan 1.512,29 TL alacaklı gözüktüğü, ancak sadece davacının ticari defterleri incelenerek davacının davalıdan alacaklı olduğunun söylenemeyeceği, kesin sonuca varılabilmesi için davalının ticari defterlerinin de incelenmesi gerektiği, davalının ticari defterlerini inceleyecek bilirkişiye yardımcı olacak kayıt ve belgelerin raporumuz ekinde sunulduğu, davacının faiz talebinin ancak davalının ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda değerlendirilebileceğinden, bu aşamada faiz talebinin değerlendirilmediği, bu konunun davalı ticari defterlerini inceleyen bilirkişi tarafından değerlendirilmesi gerektiği “sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce, 11/11/2019 celse ara kararı uyarınca, tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, davalı tarafın ticari defter ve kayıtları ve dosya, davacı tarafın ticari defterlerine ilişkin alınmış bilirkişi raporu, dosya kapsamındaki fatura ve belgeler incelenerek davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, … tarafından ibraz edilen 06/01/2020 tarihli raporda; davacı taraf davalıdan, alacağını tahsil edemediği gerekçesi ile 15.01.2019 tarihinde … ö.İcra Müdürlüğünün … dosya numarası ile 1.512,00-TL asıl alacak ve 439,18.-TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 1.951,18.-TL üzerinden ilamsız takibe geçtiği, davalı borçlu, borçu kabul etmedikleri icra takibine, takip miktarına, borca, faiz ve borcun tüm ferilerine itiraz ettiği, bu itiraz üzerine davacının davalı aleyhine yaptığı takibin devamı için huzurdaki davayı açtığı, davacının davalıdan … 6.İcra müdürlüğünün … dosya ile yaptığı takipten dolayı 1.512,00-TL alacağı olduğu, bu tutarı aşan alacak talebinin ispata muhtaç olduğu, davalının icra dosyasına yaptığı itirazın 1.512,00-TL tutarı kadar kısmının ispata muhtaç olduğu, takip tarihinden önce temerrüt şartlarının oluşmadığı, tarafların mahkeme masrafları ve vekâleti ücreti icra ve inkâr tazminatları ve benzeri taleplerinin sayın Mahkemenizin takdiri içinde kaldığı” görüş ve kanaatine varılmıştır.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava; ticari alacağın tahsili istemiyle başlatılan … 6. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir. Davacı taraf, davalı taraftan ürün alımı yaptığını, alınan ürünlerin bir kısmının iadesi için davalı taraf ile anlaştıklarını, bunun üzerine iade faturası düzenlendiğini, davalı tarafın ödeme yaptığını, ancak bakiye 1.512,29 TL alacağı kaldığını iddia etmiştir.
Yargılama sırasında uyuşmazlığın çözümlenmesi amacıyla her iki tarafın da ticari defter ve kayıtların incelenmesine karar verilmiştir. Öncelikle davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için … Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış, talimatla alınan bilirkişi raporunda, davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu, sahibi lehine delil olma vasfına haiz olduğu, davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarına göre 1.512,29 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir. Sonrasında, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır, alınan bilirkişi raporunda; davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu, sahibi lehine delil olma vasfına haiz olduğu, davalının ibraz edilen ticari kayıtlarına göre davacıya 0,20 TL borçlu olduğu, tarafların ticari defterleri arasındaki farkın davalı tarafından davacıya tanzim edilen 28.05.2016 tarihli 1.512,00 TL tutarlı fiyat farkı faturasından kaynaklandığı, bu faturanın davacı tarafa 02.06.2016 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından … 11. Noterliği’nin … tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesiyle bu faturaya itiraz edildiği ve faturanın iade edildiği, bu faturanın davacı kayıtlarında yer almadığı tespit edilmiştir.
Bilirkişi raporlarının değerlendirilmesinde; dava konusu alacağın kaynağını teşkil eden faturaların davalı tarafın ticari defterlerine kaydedildiği, davalı tarafından 6.866,67 TL tutarından ödeme yapıldığı, bakiye 1.512,29 TL’nin ödenmediği ve 28.05.2016 tarihli 1.512,00 TL tutarlı fiyat farkı faturasının tanzim edildiği ve davacı alacağından bu tutarın mahsup edildiği ancak bu faturanın davacı tarafından kabul edilmediği ve ticari kayıtlarına işlenmediği anlaşılmıştır. Dolayısıyla uyuşmazlık, davalı tarafından davacıya düzenlenen 28.05.2016 tarihli 1.512,00 TL tutarlı fiyat farkı faturasına ilişkindir. Başka bir ifadeyle davacı tarafın 1.512,29 TL tutarlı alacağının, davalı tarafça tanzim edilen 28.05.2016 tarihli 1.512,00 TL tutarlı fiyat farkı faturası sebebiyle sona erip ermediğine ilişkindir. Gerçekten de davacı tarafın fatura sebebiyle alacaklı olduğu 1.512,20 TL her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğundan çekişmesizdir. 0,09 kuruşluk fark ise, davalı tarafından davacıya tanzim edilen 14.05.2015 tarih 2.263,50 TL tutarındaki faturanın davacı kayıtlarına sehven 2.263,40 TL olarak kayıt edilmesinden kaynaklanmaktadır. Davalı tarafın itirazları borcun varlığına yönelik değil, 1.512,00 TL tutarlı fiyat farkı faturası alacağı nedeniyle borcun sona erdiğine ilişkindir. Bu sebeple borcun sona erdiğine ilişkin ispat yükü davalı üzerindedir. Zira, Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispat etmekle yükümlüdür. Öte yandan, ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin, iddia ettiği olayı ispatlaması gerekir(HMK madde 190). Somut olayda; 28.05.2016 tarihli 1.512,00 TL tutarlı fatura 02.06.2016 tarihinde davacıya tebliğ edilmiştir. Davacı taraf da TTK m.21/2’de belirtilen 8 günlük yasal süre içerisinde … 11. Noterliği’nin … tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesiyle faturaya itirazda bulunmuştur. Dolayısıyla fatura ve içeriği, muhatabı davacı tarafından kabul edilmemiştir. Fatura konusunu oluşturan fiyat farkı alacağının mevcudiyetini gösteren bir delil de davalı tarafından sunulmamıştır. Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davalı tarafından 28.05.2016 tarihli ve 1.512,00 TL tutarlı faturaya konu fiyat farkı alacağı kanıtlanamadığından, davalı tarafın borcunun sona ermediği anlaşılmakla davacı tarafın 1.512,20 TL alacaklı olduğu sonucuna varılmıştır. Davacı tarafından icra takibi 1.512,00 TL üzerinden başlatıldığından bu taleple bağlı kalınarak hüküm kurulmuştur. İşlemiş faiz talebi açısından yapılan değerlendirmede; dava konusu alacakla ilgili olarak davalının takip tarihinden önce temerrüde düşürüldüğünü gösteren bir delil bulunmaması ve alacağın kesin bir vadesinin olmaması sebepleriyle temerrüt olgusunun gerçekleşmediği anlaşıldığından talebin reddine karar verilmiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle, dosya kapsamındaki belge ve bilgiler değerlendirilerek; davanın kısmen kabulüne, takibin 1.512,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan İİK m.67/2 uyarınca alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, takibin 1.512,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
2-Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 302,40 TL icra inkar tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 103,28 TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 44,40 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 58,88 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL harç ile, yine davacı tarafından aşağıda dökümü yapılan 1.649,10 TL yargılama giderinin, davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 958,40 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 1.512,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 1.089,66 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, malvarlığına ilişkin davalarda 6763 sayılı kanununun 41. maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK md. 341/2. maddesi gereğince dava miktarı veya değeri 5.390 TL’lik kesinlik sınırında kaldığından KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/02/2020

Katip …
¸

Hakim …
¸

Harç Beyanı
K.H.=103,28 TL
P.H.= 44,40 TL
B.H.= 58,88 TL

Davacı yargılama gideri
1.500,00 TL bilirkişi ücreti
149,10 TL posta gideri
1.649,10 TL Toplam yargılama gideri