Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/225 E. 2020/626 K. 02.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/225 Esas
KARAR NO : 2020/626

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/04/2019
KARAR TARİHİ : 02/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan 19/04/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacı … Şti. Akaryakıt sektöründe faaliyet gösterdiği, akaryakıt, madeni yağ vb. petrol ürünlerinin satışı ile iştigal ettiği, Davalı … A.Ş’nin … (… su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü) tarafından ihale edilen … Atık Su Arıtma Tesisi 4. Faz İnşaatı işinin yapımını üstlendiğini, davalı şirketle, ihtiyacı olan yakıt ve madeni yağ temini konusunda taraflar arasında 18.10.2018 tarihlî Akaıyakıt Alım sözleşmesi imzalandığını, davacının taraflar arasında akdedilen sözleşme gereğince davalı firmaya ihtiyacı olan akaryakıt vb. ürünleri satışlarını gerçekleştirdiğini, davalı şirkete bu satışlara ilişkin olarak davacı şirket tarafından muhtelif tarih ve tutarlı faturalar kesildiğini, davalının faturalara herhangi bir itirazda bulunmadığını, anılan Akaryakıt Alım Sözleşmesinde; satın alınan akaryakıt bedellerinin davalı tarafından ne şekilde ve hangi vade ile ödeneceği açıkça belirlenmiş olmasına rağmen; davalı şirket tarafından davacı şirkete herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalının, sözleşmeden ve cari hesaptan kaynaklanan borçları ödememesi üzerine; … 4. Noterliğinin … yevmiye numaralı … tarihli ihtarnamesi keşide edilerek; davalı firmanın satın almasına karşın bedelini ödemediği ve tamamı muaccel hale gelmiş olan 158.636,36 TL borcunu ödemesinin ihtar edildiğini, ancak davalı firmanın ihtarnameye cevap vermediğini ve herhangi bir ödemede de bulunmadığını, bunun üzerine davalı aleyhine … 4. İcra Dairesi’nin … E. Sayılı icra takibi ile, takip tarihi (26.02.2019) itibarı ile davacı şirket alacağı olan 158.636,36 TL icra masrafları ve temerrüt tarihi olan 12.02.2019 tarihinden itibaren işleyecek 3095 Sayılı Kanunda öngörülen avans faizi ile birlikte talep ettiğini, davacı davalının yapılan takibe itirazı üzerine itirazın iptalini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesin talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan 24/05/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından davalı aleyhine ikame edilen davanın haksız ve dayanaksız olduğundan sayın mahkemece reddi gerektiğini, şöyle ki; Davacının dava dilekçesinde delil olarak dayandığı eklerin davalıya tebliğ edilmediğini, bu belgeler taraflarına tebliğ edilene kadar ayrıntılı cevap verme ve mukabil delil sunma haklarını saklı tuttuklarını, davacı tamamen farazi iddiasını kanıtlar nitelikte bilgi ve belge sunmaksızın davasını ikame ettiğini, böylece, davalının davacıya yönelik muaccel bir borcu bulunmadığı gibi bu husus davacı yanca ispat da edilemediğini, bu sebeple de davanın reddi gerektiğini, davacının alacaklı olduğunu iddia ettiği tutarın fahiş olduğunu, dolayısıyla davacının alacağı olarak ileri sürdüğü rakam davalı kayıtlarında teyit edilememiş olup, davacının davasında ve taleplerinde haklı olmadığını, davacının neye dayanarak böyle bir talepte bulunduğu anlaşılamadığını, davacının ticari defter ve kayıtlarıyla alacak miktarını ispatlaması gerektiğini, davacının icra inkar tazminatı talep edebilmesi için alacağın likit olması gerektiğini, ancak alacak likit olmayıp, zaten davacının böyle bir alacağı da olmadığını bildirerek davacının icra inkar tazminatı talep edebilmesi mümkün olmadığını iddia ederek davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce uyap sistemi üzerinden celp edilen … 4. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasında; davacı/alacaklının 158.636,36 TL asıl alacak, 1.101,76 TL takip tarihine kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam 159.738,12 TL tahsiline ilişkin icra takibine geçtiği, davalı vekilinin tarihli dilekçesi ile takibe, alacak kalemlerine, faiz istemine, borca ve tüm fer’ilerine itirazı üzerine takibin durduğu görüldü.
Mahkememizce verilen 11/11/2019 celse ara kararı uyarınca, … Asliye Ticaret mahkemesine talimat yazılarak tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller,davacı tarafın ticari defter ve kayıtları ve dosya incelenerek davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda rapor alınmak üzere bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, … Asliye Ticaret Mahkemesinin … talimat dosyasında … tarafından ibraz edilen 20/01/2020 tarihli raporda; İlgili mevzuat gereği; Davacı şirketin 2018 yılları inceleme döneminde e-defter tuttuğu, 10/2018 – 11/2018 – 12/2018 dönemlerine ait tutulan Yevmiye Defteri ve Defter-i Kebirin E-Defter Beratları tarafımdan incelenmiş olup, oluşturma tarihlerinin yasal süresi içinde yapıldığı görülmüştür. Davacının davalıya düzenlediği e-Fatura içeriklerinin …, … satışı olduğu; düzenlenen faturaların e-Fatura olması sebebiyle elektronik ortamda davacı tarafından davalıya gönderildiğinden, davaya konu faturaların davalıya teslim edildiği tespit edilmiştir. Davacı Resmi Defterlerinde; Taraflar arasında 2018 inceleme dönemlerinde ticari bir ilişkinin var olduğu, 31.12.2018 tarihi itibariyle, davalının davacıya 158.636,36.-TL. Tutarında borçlu olduğu, Davacının davalıyı 06.02.2019 tarihli noter ihtarnamesiyle temerrüde düşürdüğü, her ne kadar 10.02.2019 – 26.02.2019 t.arasındaki 16 günlük faiz tutarının 1.356,01.-TL olarak, tarafımdan hesaplanılmışsa da; davacı vekilinin icra takibinde faizin başlangıç tarihi 13.02.2019 – 26.02.2019 t.arasındaki 13 günlük faiz tutarının 1.101,76.-TL olarak, takip açıldığı görüldüğünden; talebe bağlılık ilkesi gereği, işlemiş faizin 1.101,76.-TL olarak kabul etmek gerekmiş olup; son kararın takdirinin sayın mahkemenize ait olduğu” görüş ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce verilen 24/02/2020 celse ara kararı uyarınca, … Asliye Ticaret Mahkemesi (Asliye Hukuk Mahkemesi) talimat yazılarak davalının ticari defter ve kayıtları ve dosya incelenerek taraflar arasındaki ticari ilişkinin ve alacak borç durumunun tespit edilmesi, davalı tarafın ticari kayıtlarına göre davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda rapor alınmak üzere bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/86 talimat dosyasına kaydının yapıldığı, ancak davalı vekilinin 06/03/2020 tarihli dilekçesi ile davalı müvekkil şirketin adresinin değiştiği, yeni adresinin “…” olduğunu bildirdiği anlaşılmakla, dosyamız talimat mahkemesinde işlemsiz olarak iade edilmiştir.
Mahkememizce verilen 11/06/2020 tarihli ara kararı uyarınca, Davalının ticari defter ve kayıtları ve dosya incelenerek taraflar arasındaki ticari ilişkinin ve alacak borç durumunun tespit edilmesi, davalı tarafın ticari kayıtlarına göre davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda rapor alınmak üzere bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, … tarafından ibraz edilen 19/08/2020 tarihli raporda; “Davacının dava konusu döneme ait ticari defterlerinin tasdiklerinin yasal süresi içinde usulüne uygun şekilde yapılmış olduğu, faturalarla kayıtları uyumlu olan davacı ticari defterlerinin sahipleri lehine delil olma özelliğini haiz olduğu, takibe konu olan davacı alacağının ticari defterlerde kayıtlarının davalı adına tutulan muavin defter kaydında 158.636,37 TL bakiye ile kayıtlı olduğu, davacının alacağının ticari defter kayıtlarında görüldüğü, dosya da mevcut … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … talimat dosyasından yapılan tespite göre davacının ticari defter kayıtlarındaki bakiye ile davalı ticari defter kayıtlarının birbirini teyit ettiği uyumlu olduğu, davacı tarafından düzenlenen faturaların e- fatura olarak temel fatura olarak düzenlendiği; temel fatura elektronik fatura sistemi üzerinden gönderilen ve muhatabın red etmesi imkanı olmayan muhatabın kabul etmesine bağlı olmadan muhataba iletilen fatura olduğundan ancak Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) I8’inci maddesinin (3) numaralı fıkrasında belirtilen harici itiraz yollarıyla itiraz edilebildiğinden dosya kapsamına bu şekilde yapılmış bir itiraz da sunulmadığından dava konusu faturanın tebliğ edildiğinin kabul edilebileceği, davalının dava konusu fatura bedellerinin Vergi Dairesine BA formları ile bildirdiği, yerleşmiş Yargıtay uygulamasına göre özellikle davalı tarafından yapılan bu bildirimlerin mal ve hizmet teslimine ilişkin karine olarak kabul edildiği, dosya da mevcut … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … talimat dosyasından yapılan tespite göre davacının da dava konusu faturaları vergi dairesine satım olarak bildirdiği görülmüş olup tarafların bu kapsamda bildirmek zorunda oldukları alım ve satımları dosyaya sunulan belgelere göre karşılıklı olarak bildirdiklerinin tespiti ile dava konusu mal ve hizmetin teslim edildiğinin kabul edilebileceği; davacının icra takip dosyasında işlemiş ticari faiz talep ettiği ,tarafların tacir olması ve davacı talebi gözetilerek takip tarihi itibari ile reeskont avans faizi talep edebileceği, ihtarname ile takip tarihi arası için 1.101,76 TL işlemiş reeskont avans faiz alacağının kabul edilebileceği” görüş ve kanaatine varılmıştır.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava; davacı tarafın, taraflar arasında akdedilen 18/10/2018 tarihli akaryakıt alım sözleşmesi kapsamında alacaklı olduğu iddiasıyla başlattığı … 4. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra takibine karşı davalı tarafın borçlu olmadığını iddia ederek yapmış olduğu itirazın iptaline ilişkindir.
Dosya kapsamından, taraflar arasında Akaryakıt Alım Sözleşmesi’nin imzalandığı, sözleşmenin konusunun davalı tarafından yapımı taahhüt edilen “…” işinin yakıt ve madeni yağ ihtiyaçlarının tedarik edilmesine ilişkin olduğu, sözleşmede kapsamında davacının yakıt ve madeni yağları tedarik edip davalıya teslim etme edimini üstlendiği, davalının da buna karşılık bedel ödeme edimini üstlendiği, davacının … 4. Noterliği’nin … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile 158.636,36 TL cari hesap alacağının ödenmesi için davalıya ihtarda bulunduğu anlaşılmıştır.
Yargılama sırasında uyuşmazlığın çözümlenmesi amacıyla her iki tarafın da ticari defter ve kayıtların incelenmesine karar verilmiştir. Öncelikle davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için … Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış, talimatla alınan bilirkişi raporunda, davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu, sahibi lehine delil olma vasfına haiz olduğu, faturaların e-fatura olarak tanzim edilip davalıya gönderildiği, davacının faturaları BS bildirimi kapsamında bağlı bulunduğu vergi dairesine bildirdiği, davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle 158.636,36 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Sonrasında, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan bilirkişi raporunda; davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu, sahibi lehine delil olma vasfına haiz olduğu, davalının ticari kayıtlarına göre davacıya 158.636,37 TL borçlu olduğu, davalının dava konusu faturaları ticari defterlerine kayıt ettiği ve BA bildirimi kapsamında bağlı bulunduğu vergi dairesine bildirdiği, tarafların ticari defter ve kayıtlarının uyumlu olduğu tespit edilmiştir.
Uyuşmazlık konusu açısından yapılan değerlendirmede; faturaların tarafların ticari defter ve kayıtlarında yer aldığı, tarafların ticari defter ve kayıtlarının HMK m.222 hükmüne uygun olarak tutulması sebebiyle sahibi lehine delil olma vasfına haiz olduğu ve birbirini doğruladığı, her iki tarafın ticari defterlerine göre davacının 158.636,36 TL alacaklı olduğu, faturaların davalıya tebliğ edildiği, davalı tarafından faturalara ve faturaların içeriğine yönelik bir itirazda bulunmadığı, dolayısıyla TTK m.21 uyarınca davalı tarafın faturaların içeriğini kabul etmiş sayıldığı, davalının faturaları kendi ticari defterlerine kayıt ettiği ve mal alımı olarak vergi dairesine bildirdiği, davalının faturaların bedelinin ödendiği gösterir bir delil sunmadığı anlaşılmakla davacının takip tarihi itibariyle davalıdan faturalardan kaynaklı olarak 158.636,36 TL alacaklı olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
İşlemiş faiz açısından yapılan değerlendirmede; davacı tarafından keşide edilen … 4. Noterliği’nin … yevmiye numaralı ihtarnamesinin davalıya … tarihinde tebliğ edildiği, ihtarname ile tanınan iki iş gününün sonunda davalının 10.02.2019 tarihinde temerrüde düştüğü, temerrüt tarihi ile takip tarihi arasındaki dönem için davacının işlemiş faiz talep edebileceği sonucuna varılmakla davacının işlemiş faiz talebi olan 1.101,76 TL’nin 3095 sayılı Kanun uyarınca avans faizi oranı üzerinden bilirkişi tarafından yapılan hesaplama ile bulunan miktarın altında olduğu anlaşıldığından taleple bağlı kalınarak davalının işlemiş faize yapmış olduğu itirazın da iptaline karar verilmiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle; davanın kabulüne, itirazın iptaline, takibin 159.738,12 TL üzerinden devamına, asıl alacak 158.636,36 TL’ye takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KABULÜNE, itirazın iptaline, takibin 159.738,12 TL üzerinden devamına, asıl alacak 158.636,36 TL’ye takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
2-Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 31.947,62 TL icra inkar tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 10.911,71 TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 2.727,93 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 8.183,78 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 2.727,93 TL peşin harç ile 44,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 2.772,33 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.256,88 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 19.125,12 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama giderleri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair; davacı tarafın yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/11/2020

Katip …
¸¸

Hakim … ¸¸