Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/145 E. 2020/892 K. 30.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/145 Esas
KARAR NO : 2020/892

DAVA : Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ : 01/07/2014
KARAR TARİHİ : 30/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile aralarında 5 yıl süreli 21.09.2010 tarihli Bayilik sözleşmesi akdedildiğini, 21.09.2010 tarihli Ariyet Sözleşmesi ve ekindeki teslim tutanağı ile 9 adet malzemenin sağlam ve çalışır vaziyette davalı şirket imzasına ariyet olarak teslim edildiğini, … 17. Noterliği kanalıyla davalı şirkete gönderdikleri … yev.nolu İhtarname ile aralarında münakit Bayilik ve Ariyet Sözleşmesine istinaden Ariyet olarak teslim edilen malzemelerin 15 gün içinde aynen iade edilmesini talep ettiklerini, ihtarnamenin davalı şirkete 11.02.2014 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına rağmen Ariyet malzemelerin aynen teslim edilmediğini, davalı şirketçe aynen teslim edilmeyen malzeme faturalarının (iktisap bedelinin) KDV hariç 116.291,50 TL olduğunu, taraflar arasında sözleşme ilişkisi ve alışverişin sona ermiş bulunduğunu, davalının … yevmiye nolu ihtarnamenin 26.02.2014 tarihinde kendisine tebliğ edilmesine rağmen sözleşmedeki taahhüdü gereğince sağlam ve çalışır vaziyette iade etmesi gerekirken dava konusu ariyet malzemelerini kötü niyetli olarak iade etmeyip müvekkil tarafından iade alınmasına da engel olduğunu belirterek, mülkiyeti müvekkil şirkete ait olan ariyet sözleşmesi gereğince davalıya ariyet olarak teslim edilmiş olan demirbaş malzeme ve teçhizatın davalıdan aynen istirdadına, dava konusu demirbaş malzeme ve teçhizatın sağlam ve çalışır vaziyette aynen iadesinin mümkün olmaması halinde yargılama sırasında bilirkişi vasıtasıyla hesaplanacak olan ihtarnamede verilen mehilin dolduğu ve temerrüdün gerçekleştiği 26.02.2014 tarihindeki bedellerinin anılan tarihten itibaren isleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının, müvekkili ile aralarında münakit Bayilik Sözleşmesini tek taraflı olarak fesihte haksız olduğunu, davacı feshini … yevmiye numaralı ihtarnamesinde müvekkilinin “gayri faal” olmasına dayandırdığını, müvekkilinin gayri faal olmasının davacının … tarihinden itibaren mal sevkiyatı yapılmamış olmasından kaynaklandığını, haksız feshi nedeniyle müvekkilinin zararına sebebiyet verdiğinin … 26. Noterliği kanalıyla keşide ettikleri … yev. nolu cevabi ihtarname ile davacıya bildirildiğini, görülmekte olan davanın konusu Ariyet malzemelerinin davacı ile aralarındaki Bayilik Sözleşmesine İstinaden ve davacıya ait ürünlerin satışını gerçekleştirmek/artırmak amacıyla kullanıldığını, ekonomik ömürlerinin tamamlandığını, müvekkilinin ariyet malzemelerini teslim etmemiş olması sebebi ile sebepsiz zenginleştiğinin söylenemeyeceğini, davacının hem menfi zarar (yatırım bedeli) hem de müspet zararı (yoksun kalman kazanç) aynı anda talep edemeyeceğini, aslında davacının işi ile ilgili ariyet malzemelerinin bedelinin davacı tarafından karşılanması gereken bir bedel olduğundan müvekkilinden talep edilemeyeceğini, dava konusu olayda ticari faiz (avans faizi) talebinde bulunulamayacağını, fesihte haksız olan davacının mahrum kalınan kazanç ve ceza-i şart talebinin yersiz olduğunu, ariyet malzemelerini iade etmekle yükümlü olduğunun kabulü halinde hesaplamada mutlaka iyiniyetli sebepsiz zenginleşmeye dayalı iade hükümleri esas alınmak ve bu suretle iade anında elde kalan değerler üzerinden bedel tespiti gerektiğini belirterek, haksız, mesnetsiz ve kötüniyetli olarak ikame edilmiş olunan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 2014/217 esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama neticesinde 09/11/2016 tarihli mahkeme ilamında; davanın kısmen kabulü, kısmen reddi ile davacının 21.09.2010 tarihli ariyet sözleşmesi ve eki teslim tutanağı ile teslim ettiği 2 adet … model akaryakıt pompasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, aynen iade mümkün olmadığı takdirde 37.842,42 TL’nin 26.02.2014 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin 10/02/2017 tarihli dilekçesi ile mahkeme kararını istinaf etmesi üzerine dosya İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin 2017/1506 esas 2019/479 karar sayılı 06/03/2019 tarihli kaldırma ilamı dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce istinaf incelemesi sonrasında tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında yeniden değerlendirilmesi amacıyla akaryakıt uzmanı ile mali müşavir bilirkişi heyeti tarafında 19/11/2020 tarihinde tanzim olunan rapor dosyamız arasına alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacı tarafça davalıya verildiği belirtilen ariyet malların aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde dava tarihindeki değerlerinin tespiti ile tahsiline ilişkindir.
Davalı taraf, davacının sözleşmeyi tek taraflı ve haksız olarak feshettiğini, müvekkilinin sebepsiz zenginleşmediğini, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını savunmuştur.
Davacı tarafından dosyaya sunulan tarihsiz belge ile 9 adet malın davalıya teslim edildiği iddia edilmiş, davalı tarafından ise açıkça bu belgedeki imzaya karşı çıkılmamıştır. Öte yandan davalı tarafından bu malların teslim alınmadığına ilişkin bir savunmada yapılmamıştır. Yine davalı vekili tarafından sunulan 04/11/2014 tarihli ikinci cevap dilekçesinde davacı şirkete ilişkin tüm demirbaşların kendilerine iade edildiğini savunulmuştur. Bu itibarla davacı tarafından 5 adet fatura muhteviyatı malın davalıya ariyeten teslimi olgusunun davacı tarafça ispatlandığı ancak davalının bu malları davacıya iade ettiğini ispatla yükümlü olmasına rağmen bu ispat şartını yerine getiremediği anlaşılmıştır.
Davalı tarafça bayilik sözleşmesi gereğince 5 yıllık sözleşme süresi bitmeden sözleşmesel yükümlülüğünü ihlal ederek davacı petrol şirketinden ürün almayı bıraktığı anlaşılmakla sözleşmenin davacı tarafça haklı olarak feshedildiği kanaatine varılmıştır.
İstinaf kaldırma ilamı öncesinde alınan kök bilirkişi raporunda ariyete konu malzeme faturalarının davacı şirketin ticari defterlerinde edinme bedelleri üzerinden maddi duran varlıklar hesabının borcuna kaydedildiği, ariyete konu malzemenin Vergi Kanunları yonünden amorti edilmiş olmalarının davacının rayiç bedel üzerinden alacak talebine engel teşkil etmeyeceği, rnahallinde düzenlenen talimat tespit bilirkişisi raporundaki rayiç değer katsayısının düzeltilerek yapılan hükme elverişli 03.08.2015 tarihli teknik heyet raporuna göre, 11.03.2015 tarihi itibariyle malların rayiç değerler toplamının 122.167,12 TL olduğu ve bu bedele ilaveten kiosk bedeli olarak 2.798,74 TL bedelin eklenmesi ile ariyete konu malzemenin davacıya aynen teslimi bu olmazsa 124.965,86 TL rayiç bedelin işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı şirketten talep edilebileceği hükme elverişli kaldırma ilamı sonrasında alınan heyet raporundan anlaşılmakla taleple bağlılık ilkesi gereğince davanın kabulü ile dava konusu malların davacı şirkete iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde 57.196,00 TL’nin 27/02/2014 tarihinden itibaren (ihtarnamenin davalıya 11/02/2014 tarihinde tebliğ edilerek ödeme için 15 gün süre verilmesi nedeniyle temerrüdün bu tarihte gerçekleştiği anlaşılmıştır.) işleyecek avans faiziyle birlikte davalı şirketten alınarak davacı şirkete verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile dava konusu malların davacı şirkete iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde 57.196,00 TL’nin 27/02/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı şirketten alınarak davacı şirkete verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 3.907,06 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 976,80 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.930,26 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 976,80 TL peşin harcın davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; posta, tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücretinden oluşan toplam 3.718,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 8.235,48 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 30/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”