Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/142 E. 2021/36 K. 25.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/142 Esas
KARAR NO : 2021/36

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/03/2019
KARAR TARİHİ : 25/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan 17/03/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; 21/04/2009 günü davalı şirket … Sigorta A.Ş sigortalısı … plaka sayılı aracın seyir halinde yapmış olduğu kaza neticesinde müvekkilin ağır bir biçimde yaralandığını ve geçici ve kalıcı maluliyet söz konusu olduğunu, olayda … plakalı aracın kusurlu olduğunu fakat müvekkilin kusurunun bulunmadığını, müvekkilin meydana gelen kazadan dolayı bakım ihtiyacının ortaya çıktığını, davalı şirkete başvuru yapıldığını, davalı şirketin başvuruyu zamanaşımı dolduğu gerekçesiyle reddedildiğini, TBK m.186 hükmüne göre kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça her alacak 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, Karayolları Trafik Kanunu 109. Madde’de “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve kaza gününden başlayarak 10 yıllık içinde zamanaşımına uğrar” hükmünün bulunduğunu, 06/10/2017 tarihli … Engelli Sağlık Kurulu, maluliyet raporu ile maluliyetin öğrenildiğini, öğrenme tarihinden itibaren 2 yıl kaza tarihinden itibaren 10 yıllık sürenin dolmadığını bildirerek trafik kazasında davacının bedensel zarara uğraması nedeniyle geçici-kalıcı maluliyet ve bakım gideri yönünden maddi tazminat tutarı belirlenerek, sigortacı yönünden sigorta limitini aşmamak üzere kaza tarihinden işletilecek ticari avans faizi, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya müştereken ve müteselsilen yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan 10/09/2019 havale tarihli dilekçesinde özetle; davacının yapmış olduğu tazminat talebinin zamanaşımına uğradığını, TCK m.89’da “Taksirle başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi 3 aydan 1 yıla kadar hasip veya adli para cezası ile cezalandırılır” hükmünün bulunduğunu, TCK 66. Maddesi ile dava zamanaşımı üst limitinin 5 yıldan daha az olan suçlarda 8 yıllık zamanaşımı sürecinin öngörüldüğünü, dava konusu kaza 21/04/2009 tarihinde gerçekleştiğini ve 21/04/2017 tarihinde zamanaşımı süresinin dolduğunun anlaşıldığı, davacı tarafından zamanaşımı süresinde bir başvurunun yapılmadığını, 21/04/2009 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle … plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde …. poliçe numarası ile ZMMS kapsamında sigortalı olduğunu ve teminat altına alındığını, müvekkil şirketin sorumluluğunun bedine zararlarda 125.000,00 TL azami poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, zorunlu trafik sigortası bir meblağ sigortası değil bir zarar sigortası olduğunu, kazanın meydana gelmesinde yol ya da araç kusurunun bulunup bulunmadığının tespit edilerek var ise kusur indiriminin yapılmasının gerektiğini, davacının dava konusu kaza nedeniyle maluliyeti bulunup bulunmadığı hususunun ATK 3. İhtisas dariesince Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği doğrultusunda incelenmesinin gerektiğini, davacının kaza tarihinde 17 yaşında olduğundan geçici iş göremezliğe ilişkin zararın söz konusu olmayacağını, bu sebeple geçici iş göremezlik nedeniyle doğan zararlara ve bakıcı gideri zararına ilişkin maddi tazminat taleplerinin sigorta poliçesi teminatı dışında olup müvekkil şirketin bu taleplerden sorumluluğunun bulunmadığını, geçici iş göremezliğe ilişkin talepler tedavi giderleri altında Trafik Sigortası kapsamında SGK’nın sorumluluğuna girdiğini, davacı tarafın dava konusu kaza nedeniyle elde ettiği gelir ve tazminatın mahsubunun gerektiğini, her durumda müvekkil şirketin sorumluluğunun poliçede belirlenen limit ile sınırlı olduğunu bildirerek davanın hatalı yönetmeliğe göre düzenlenmiş maluliyet raporu sunulduğu için başvuru şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine, aksi takdirde davanın zamanaşımı nedeniyle reddine, kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz talebinin reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücreti talebinin davacı üzerinden bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce, 24/06/2019 tarihli ara karar uyarınca, dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilerek dosya ve tedavi evrakları da incelenerek, (…) TC Kimlik numaralı davacı …’in … tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle uğradığı geçici ve kalıcı maluliyet oranının ne olduğunun ve bakıcıya ihtiyaç duyup duymadığının tespit edilerek, bu hususta rapor aldırılmasnıa karar verilmiş olup, 10/12/2019 tarihli ATK 2. İhtisas Dairesi raporunda; “Mevcut belgelere göre; … oğlu, 01/01/1992 doğumlu, …’in 21/04/2009 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği dikkate alındığında; Kas-İskelet sistemi, nondeplase plato kırığı, Tablo 3.33.b’ye göre alt ekstremite özürlülük oranı %5, Tablo 3.2’ye göre; Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %3 (yüzdeüç) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.” görüş ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce, 27/02/2020 tarihli ara karar uyarınca, dosya kapsamında bulunan … Eğitim Ve Araştırma Hastanesi Engelli Sağlık Kurulu raporu ile ATK 2. İhtisas Kurulu raporu arasındaki çelişkinin giderilmesi, davacının muayenesinin yapılarak kaza nedeniyle maluliyet oranının geçici işgöremizlik süresinin tespit edilmesi ve bakıma muhtaç olup olmadığının değerlendirilmesi, bakıma muhtaç ise muhtaç olduğu sürenin belirlenmesi konusunda rapor aldırılmasnıa karar verilmiş olup, 01/07/2020 tarihli ATK 2. İhtisas Dairesi raporunda; “Mevcut belgelere göre, … oğlu, 01.01.1992 doğumlu …’in 21.04.2009 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanması nedeniyle, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak: Gr1 XII(33Aa……….10)A % 14 E cetveline göre %10.3 (yüzdeonvirgülüç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (işgöremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği aynı yönetmelik 15. Maddesi çerçevesinde başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı oy birliği ile mütalaa olunur.” görüş ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce, 30/09/2020 tarihli ara karar uyarınca, meydana gelen trafik kazasındaki kusur durumunun oransal olarak belirlenmesi, belirlenecek kusur oranı ve maluliyet raporu doğrultusunda PMF tablosuna göre davacı tazminat taleplerinin değerlendirilmesi, kaza tarihindeki yaşı sebebiyle geçici iş göremezlik tazminatı talep edilip edilemeyeceği de tartışılarak davacının talep edebileceği tazminatın hesaplanması konusunda rapor alınmak üzere bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi … ve … tarafından ibraz edilen 06/12/2020 tarihli raporda; “kusur yönünden; Plakasız motosiklet sürücüsü davacı …’in kendi yaralanması ile neticelenen dava konusu trafik kazasında kusursuz olduğu, … plakalı otobüsl sürücüsü …’nın davacı mağdur motosiklet sürücüsü ….’in yaralanması ile neticelenen dava konusu trafik kazasında % 100 (yüzde yüz) oranında asli derecede kusurlu olduğu, tazminat yönünden; davacının nihai ve gerçek geçici işgöremezlik maddi zararının 1.969,04 TL olduğu, davacının nihai ve gerçek sürekli işgöremezlik maddi zararının 118.392,49 TL olduğu, temerrüt başlangıcının 14.09.2018 tarihi ve işleyecek faiz nev’inin avans faizi olduğu, davacının talep edilen bakıcı ve tedavi giderlerinin alanında uzman tıp doktoru bilirkişi tarafından tespiti gerektiğinden heyetimizce bu hususta değerlendirme yapılamadığı” görüş ve kanaatine varılmıştır.
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu 17/12/2020 havale tarihli talep arttırım dilekçesinde; müvekkil için 50,00 TL olan sürekli iş göremezlik talebimizi 118.342,49 TL arttırarak 118.392,49 TL, 50,00 TL olan geçici iş göremezlik talebimizi 1.919,04 TL arttırarak 1.969,04 TL ve bakım gideri olan 50,00 TL tazminat talebimizi 120.261,53 TL arttırarak toplam 120.411,53 TL’nin kabulüne karar verilmesini talep ettikleri ve ıslah harcını yatırdığı görülmüştür.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava; Trafik kazasından kaynaklanan maddi zararın tahsili istemine ilişkindir.
Dosya kapsamından 21/04/2009 tarihinde … plakalı araç ile davacının sevk ve idaresindeki tescilsiz motosiklet arasında trafik kazası meydana geldiği, kaza sonucunda davacının yaralandığı,… plakalı aracın davalı … Sigorta A.Ş nezdinde ZMMS poliçesinin bulunduğu, davacının kaza nedeniyle sürekli ve kalıcı iş göremezlik tazminatı ile geçici olarak bakıma muhtaç kalmasından dolayı bakıcı giderinin davalıdan tahsilini talep ettiği anlaşılmıştır. Davalı taraf, süresinde cevap dilekçesi sunmadığından HMK m.128 uyarınca davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır. Bu kapsamda davalının 10/09/2019 tarihinde “cevap dilekçesi” adı altında sunduğu dilekçe, savunmanın genişletilmesi kapsamında görüldüğünden değerlendirilmeye alınmamıştır. Davalı tarafından süresinden sonra ileri sürüldüğünden zamanaşımı defi reddedilmiştir.
Yargılama sırasında Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu’ndan alınan raporda; davacının kaza tarihi itibariyle uygulanması gereken Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre kaza nedeniyle %3 oranında maluliyete uğradığı, geçici iş göremezlik süresinin 9 ay olduğu tespit edilmiştir. Dosya kapsamında bulunan … Eğitim ve Araştırma Hastanesi Engelli Sağlık Kurulu Raporu ile Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu raporu arasında çelişki bulunduğundan çelişkinin giderilmesi için dosya yeniden Adli Tıp Kurumuna sevk edilmiştir. Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu tarafından tanzim edilen 24/06/2020 tarihli raporda; davacının muayenesinin yapılarak Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre kaza nedeniyle %10,3 oranında daimi maluliyete uğradığı, geçici iş göremezlik süresinin 9 ay olduğu, başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı belirtilmiştir. Bu rapor yönetmeliklere ve içtihatlara uygun görüldüğünden esas alınmıştır.
Kusur ve hesap yönünden yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda; davacının kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığı, … plakalı araç sürücüsü …’nın %100 oranında kusurlu olduğu, davacının sürekli iş göremezlik zararının 118.392,49 TL, geçici iş göremezlik zararının 1.969,04 TL olduğu tespit edilmiştir. Kusur değerlendirilmesi somut olaya uygun görüldüğünden bilirkişinin görüşüne iştirak edilmiştir.
Hukukumuzda trafik kazasından kaynaklanan zararların ve sorumlulukların kapsamı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve bu kanuna uygun olarak çıkarılan ZMMS Genel Şartları’ında düzenlenmiştir. Karayolları Trafik Kanunu m.85’de belirtildiği üzere; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.
Karayolları Trafik Kanunu m.91’de; İşletenlerin, 85. maddenin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunlu olduğu düzenlenmiştir. Dolayısıyla mali sorumluluk sigortası kapsamında sigortacı, işletenlerin 85. madde kapsamında üçüncü kişilere verdiği zararlardan dolayı hukuken sorumlu hale getirilmiştir. Somut olayda; trafik kazasına sebebiyet veren … plakalı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde 04/10/2008 başlangıç 04/10/2009 bitiş tarihli zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi sigortalandığı, kazanın 21/04/2009 tarihinde poliçe süresi içerisinde gerçekleştiği, sigortalı aracın sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğu, kişi başı sakatlık poliçe limitinin 125.000,00 TL, kişi başı tedavi gideri limitinin 125.000,00 TL olduğu anlaşılmakla davacının uğradığı sürekli ve geçici iş göremezlik zararından davalının sorumlu olduğu sonucuna varılmıştır. Davacının sürekli olarak bakıma muhtaç olmadığı tespit edildiğinden, başkaca bir bakım masrafı yapıldığı ispatlanamadığından davacının bakım giderinden kaynaklanan maddi tazminat talebi reddedilmiştir.
Davalı tarafından, talep arttırım dilekçesine karşı zamanaşımı defi ileri sürülmüş ise de, davanın HMK m. 107 uyarınca belirsiz alacak davası olarak açıldığı, belirsiz alacak davalarında dava tarihi itibariyle zamanaşımının zararın tamamı yönünden kesildiği, dolayısıyla davalı davaya yönelik cevap süresinde zamanaşımı defi ileri sürmediğinden talep arttırımına ilişkin zamanaşımı defi ileri sürme hakkının bulunmadığı, ayrıca arabuluculuk başvuru ve dava tarihi itibariyle KTK m.109’da belirtilen 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmadığı anlaşıldığından davalının talep arttırım dilekçesine karşı ileri sürdüğü zamanaşımı defi reddedilmiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle; davanın kısmen kabulüne, 1.969,04 TL geçici iş göremezlik ve 118.392,49 TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 120.361,53 TL tazminatın temerrüt tarihi olan 14/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, 1.969,04 TL geçici iş göremezlik ve 118.392,49 TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 120.361,53 TL tazminatın 14/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 8.221,89 TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 44,40 TL peşin ve 411,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 455,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 7.766,49 TL nispi karar ve ilam harcını davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 455,40 TL (peşin ve ıslah harcı) ve 44,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 499,80 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 3.090,31 TL yargılama giderinin, davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 3.089,02 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından belgelendirilen herhangi bir masraf olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 15.384,35 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 50,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 0,55 TL’nin davacıdan, 1.319,45 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
9-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair; tarafların yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/01/2021

Katip
¸¸

Hakim ¸¸